|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
06-07-2007, 15:19 | #1 |
|
Davalı TEDAŞ Mı Yoksa Yerel Elektrik Dağıtım Şirketi Mi
Elektrik tellerinin sıcaklıkla birlikte genleşip yere ve birbirlerine sürtünmesi sonucu çıkan kıvılcımlar (olay yeri itfaiyesi ve elektrik mühendisi bilirkişinin raporu böyle diyor) müvekkilimin tarlasına düşüyor ve ortaya büyük bir yangın çıkartıyor.
Müvekkilmin bu olaydan ötürü 15.000-YTL'nin üzerinde bir zararı var. Yangının çıkış yeri il belediye sınarlarının içinde bir mahalle. Tedaş'ın ( yaptığım araştırmaya göre elektrik tellerinin sahibi TEDAŞ ancak bu elektrik tellerinin bakım ve onarımından sorumlu kamu tüzel kişiliğine haiz yerel elektrik dağıtım şirketleri ) da elektrik dağıtımında yerel bazı kamu tüzel kişileri oluşturarark yetki ve sorumlulugu bu şirketleri devrettiğini biliyorsak; 1-Davalı kim olacak; TEDAŞ mı yoksa Burdur'daki yerel elektrik dağıtım şirketi olan Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş. mi NoT: Elinde bu konuya ilişkin yargıtay kararı olan arkadaşlar varsa ve gönderirlerse çok iyi olacak. İyi çalışmalar...... |
07-07-2007, 11:01 | #2 |
|
Üstadım siz bu davayı Burdur'daki yerel elektrik dağıtım şirketi olan Akdeniz Elektrik Dağıtım A.Ş'ye açacaksınız buna ilşkin onlarca karar var.
|
08-07-2007, 23:52 | #3 |
|
Bu olay haksız fiil olarak değerlendirilmelidir.Husumet ilgili şirket ve Tedaş'a birlikte yöneltilmeli.Tedaş kendisinin bir sorumluluğu olmadığını,sorumluluğun sözleşme yaptığı şirket olduğunu yargılama aşamasında ispat edebilir,.Ancak ilgili şirket ile yapmış olduğu sözleşme kapsamı önemlidir.Zarar gören üçüncü kişilere karşı birlikte sorumlu olmaları gerekir.
|
09-07-2007, 01:25 | #4 |
|
T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi Esas: 2003/9451 Karar: 2003/9451 Karar Tarihi: 10.11.2003 ÖZET: Müesseseler yukarda belirlendiği üzere bağımsız hareket edebilen sermayeleri bulunan yetkili organları gösterilen tüzel kişilerdir. Bu tüzel kişilerin faaliyet alanlarında ki olaylar nedeniyle aleyhlerine açılacak davaların yetkili mahkemelerde görülmesi ve yasal hasım gösterilmeleri zorunludur. Bu nedenle, davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken işin esasına girilmesi usul ve yasaya aykırıdır. (818 S. K. m. 41, 55) (1086 S. K. m. 438) (233 S. KHK. m. 3, 15) Dava: Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılardan TEDAŞ Gen. Müd. vekili tarafından duruşmalı, DSİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ve Tetkik Hakimi M. Balcı tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi: Karar: 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı DSİ'nin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davalı Tedaş Genel Müdürlüğü'nün temyizine gelince; Davalı Elektrik Dağıtım Müessesesinin bulunduğu Amasya Tedaş Dağıtım Müessesesinin tüzel kişiliği bulunduğu gerekçesi ile husumet itirazında bulunmuştur. Gerçekten 233 sayılı KHK'nin 15.vd. hükümlerine göre sermayesinin tamamı devlete ait teşebbüsler işletmelerini müessese olarak teşkilatlandırabilirler. Bu kuruluşlar statülerin ticaret sicillerine kayıt ve ilanı ile tüzel kişilik kazanırlar. Müesseseler tüzel kişiliğe sahip olduktan başka 233 sayılı KHK'nin saklı tuttuğu hususlar dışında özel hukuk hükümlerine tabidir. Sorumlulukları sermaye ile sınırlı olup organları yönetim komitesi ve müessese müdüründen oluşur. Bu organlar teşebbüsçe tespit edilen esaslara göre müesseseyi yönetir. Komitenin aldığı kararları ise müessese müdürü yerine getirir ve müessesi temsil eder. Dava konusu olayda davalı TEDAŞ A.Ş'.nin 15 Eylül 1993 günlü 21699 Sayılı resmi gazetede yayınlanan Bakanlar Kurulu kararlıyla 233 Sayılı KHK'nin 3.maddesine göre TEK Kurumundan ayrılarak 2 ayrı iktisadi Devlet Kuruluşu olarak kurulduğu, ayrıca 26 Ocak 1994 günlü 21830 Sayılı Resmi gazetede yayınlanan ana statüsü ile organlarının görev alanının belirlendiği 4 Mayıs 1994 gününde tescilinin yöntemince yapılıp ilan edildiği görülmüştür. Öte yandan bir iktisadi Devlet Kuruluşu olan davalı TEDAŞ'ın yöntemince müesseseleri oluşturduğu ve dava konusu olayda iş kazasına uğradığını iddia eden işçinin mensubu olduğu müessesenin 9.7.1994 tarihinde Amasya ilinde kuruluşunun tescil edildiği ve ilanının yapıldığı anlaşılmaktadır. Müesseseler yukarda belirlendiği üzere bağımsız hareket edebilen sermayeleri bulunan yetkili organları gösterilen tüzel kişilerdir. Bu tüzel kişilerin faaliyet alanlarında ki olaylar nedeniyle aleyhlerine açılacak davaların yetkili mahkemelerde görülmesi ve yasal hasım gösterilmeleri zorunludur. Bu nedenle, davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken işin esasına girilmesi usul ve yasaya aykırıdır.HGK.'nun 2000/21-1678 E., 2000/1763 K. sayılı kararı ile de yansıyan görüş bu yoldadır. O halde, temyiz edenlerin bu yönleri amaçlayan itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. Sonuç: Hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, bozma içeriğine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalı TEDAŞ Gen. Müd.'ne iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davalı DSİ'ye yükletilmesine, 10.11.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤) Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları ************************************** |
09-07-2007, 11:55 | #5 |
|
İncelediğim bir dosyada İşçinin,çalışma sırasında iletişim eksikliği neticesinde verilen elektrik nedeniyle omuz dahil olmak üzere kolu kopmuş ve buna binaen maddi-manevi tazminat davası açılmış ve hasım olarak hem TEDAŞ hem de yerel elektrik şirketi gösterilmişti.
Kesinleşen dosyada TEDAŞ ve yerel elektirk şirketi için müteselsil sorumluluk doğmuştu. Dosyayı edinebilirsem size daha net cevap verebilirim. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Kamu Kurumlarının borçlarından dolayı TEDAŞ tarafından elektriği kesilebilir mi? | nisa | Meslektaşların Soruları | 7 | 29-02-2012 22:44 |
Tedaş A Karşı Meni Müdahale Davası | sorina | Meslektaşların Soruları | 3 | 17-03-2009 22:27 |
elektrik faturasında hatalı çarpan okunması nedeniyle oluşan 9 yıllık farkın elektrik | Nurullah Layık | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 16-03-2007 16:20 |
Dernek,Vakıf, Limited Şirketi, Kollektif Şirketi, ve Anonim Şirketleri | Noter44 | Meslektaşların Soruları | 2 | 06-12-2006 18:45 |
Tedaş Güç Bedeli | mavituna | Hukuk Soruları Arşivi | 2 | 04-03-2002 19:45 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |