Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Aciz vesikası

Yanıt
Old 04-06-2007, 11:27   #1
Av.F.Demirhan Seçilmiş

 
Varsayılan Aciz vesikası

Sayın meslektaşlarım
Borçlu hakkında icra takibi açılmış adına kayıtlı bulunan bir tomobilden başka malvarlığı bulunmamıştır.Otomobilde kayden haczedilmiş aramalara rağmen bulunup fiili haciz yapılamamıştır.
Bu durumda aciz vesikası talep edilebilir mi?
Yanıtlarsanız sevinirim
Av.F.Demirhan Seçilmiş
Old 04-06-2007, 12:01   #2
muratsadioğlu

 
Varsayılan İki durumda söz konusu..

Alıntı:
Yazan İİK
Madde 105 - Haczi kabil mal bulunmazsa haciz tutanağı 143 üncü maddedeki aciz vesikası hükmündedir.
BORÇ ÖDEMEDEN ACİZ VESİKASI:
Madde 143 - Alacaklı alacağının tamamını alamamış ve aciz vesikası düzenlenmesi için gerekli şartlar yerine gelmişse, icra dairesi kalan miktar için hemen bir aciz vesikası düzenleyip alacaklıya ve bir suretini de borçluya verir;bu belgeler hiçbir harç ve vergiye tabi değildir.. ...
Sayın Arkadaşım,

Aciz vesikası düzenlenmesi,görüldüğü gibi:
1-Haczi kabil mal bulunmaması veya,
2-Alacağın tamamının alınamamış olması halinde söz konusudur.
Sizin durumunuzda,mevcut olmasına rağmen fiilen haczedilip paraya çevrilemeyen aracın ele geçirilemediğini resmen belgelemeniz halinde
kanımızca aciz belgesi düzenlenebilir.
Saygılarımla.
Old 04-06-2007, 20:29   #3
OLCAYK

 
Varsayılan

Aramalara rağmen araç bulunamamıştırı bağlama talebi olarak mı anlamalıyız. Aracın bağlanması için talepte bulunulmuş mu? Tüm trafik şubeler bağlama ve haciz yazılarını sistemde görebildiklerinden bu yolu denemenizi tavsiye ederim, araç bağlandığında zaten dosyaya bildirim yapılıyor. Böylece fiili haczi uygulayabilirsiniz.
Old 04-06-2007, 20:54   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

http://66.102.9.104/search?q=cache:D...nk&cd=23&gl=tr

Bu linkte genel olarak aciz vesikası ile ilgili bilgiler var.

Sayın Av. Demirhan Seçilmiş'in vurgulamak istediği husus sanıyorum ki şudur:

"Somut olayda kayden dahi olsa bir araç bulunmuştur. O halde borçluya ait bir mal vardır ancak bu mal fiilen bulunamadığından satış yapılamamakta ve dolayısıyla alacağın ne kadarının karşılanıp ne kadarının karşılanamayacağı (Geçici aciz vesikası koşullarının oluşup oluşmadığı) belirlenememektedir. Böyle bir durumda sadece kayden haciz yapılıp, satış yapılmadan rayiç değer esas alınarak bulunacak değerin alacağı karşılamadığı iddia edilebilir mi? ...ve bu şekilde bulunacak rayiç değer alacağı karşılayamıyorsa aradaki fark için geçici aciz belgesi alınabilir mi?"

Böyle ise, yani yanlış anlamadıysam eğer (konu/soru) oldukça ilginçtir.

Kanımca, kayden haciz yapılıp da fiilen araç haczedilmedikçe satış yapılamayacağından, alacağın ne kadarının karşılanıp ne kadarının karşılanamayacağı da hukuken tespit edilemeyecektir. Böyle bir durumda aciz vesikası düzenlenemez düşüncesindeyim.

Saygılarımla.
Old 05-06-2007, 09:13   #5
muratsadioğlu

 
Varsayılan Devletin Yürütme Gücü..

Sayın Meslektaşlarım,

Şimdiye kadar toplanan bilgileri gözden geçirirsek,oluşum şöyle:
1-Alacaklı,takibini kesinleştirip,borçlunun mallarının haczi konusunda karar aldırmıştır.
2-Bu karar sonucu öncelikle boçlunun adına kayıtlı aracın kaydına haciz koydurmuş,fakat araç tüm çabalara karşın ele geçirilememiştir.Bundan sontra da ele geçirilip geçirilemeyeceği bilinmemektedir.
3-Ele geçirilmemiş araç fiilen haczedilememiş,değer biçilememiştir.

Ortada kesinleşmiş bir haciz var mı?.Bizce yok.
En basit ve yerleşik haciz tanımı,bu konuda olumsuz düşünmemizin nedeni:
Bilindiği gibi:''Haciz ödeme süresi gelmiş bir alacağın sağlanması için borçlunun taşınır ve taşınmaz malvarlığına el koyma işlemidir.''
Tanıma göre olayımızda el koyma olmamış,değerlendirme yapılamamış,kayıt üzerindeki haciz,sanal olmaktan öte bir sonuç doğurmamıştır.

Bu durumda,İİK' nın 105.maddesi koşulları oluşmuştur.
İcra müdürü,el koymanın sonuçsuz kaldığının da kanıtlanması koşulu, ile 105.maddeye göre geçici aciz belgesi düzenleyip verebilmelidir

Aksine uygulama,aracını kaçıran belki de parçalayıp satan,yada şase motor numaralarını değiştirip boyayan kötü niyetli borclu korunmuş,ödüllendirilmiş olur.
Üstelik bu koruma,sözkonusu icra takibi ile sınırlı kalmayıp,İİK'nun 277.maddesinde öngörülen iptal davalarını da olanaksız kılmış;alacaklıyı aracın trafik kaydı üzerine haciz koydurmaktan dolayı pişman etmiştir.
Hukukta buna olanak tanınmaması,yasa boşluğunun yönetsel ve yargısal yöntemlerle kapatılması gerektiği inancındayız.

Umarız ki,arşiv uzmanı meslektaşlarımız,bu savımızı destekleyecek kararlar bulacaklardır.
Saygılarımla
Old 05-06-2007, 14:52   #6
ecesaka

 
Varsayılan

Şöyle birkaç karar buldum ama... Borçlunun mallarının bulunması ancak bunların da üzerinde haciz bulunması ve bu mallar satılsa dahi alacaklının alacağını elde edemeyeceğinin anlaşılması halinde aciz vesikası alınabileceğine dair Yargıtay kararları buldum... Umarım işinize yarar...

T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 1997/812
K. 1997/1017
T. 25.2.1997
• İPTAL DAVASI ( Dava Tarihinde Geçici veya Kesin Aciz Belgesi Zorunluluğu )
• ACİZ BELGESİ ( Haciz Tutanağı ile Tahakkuk Etmesi )
• ACİZ BELGESİ ZORUNLULUĞU ( İptal Davası Açılmasında )
• HACİZ TUTANAĞI ( Borçlunun Aczinin Tahakkuk Etmesi )
2004/m.105,143,279
ÖZET : 1 ) İptal davası açılabilmesi için dava tarihinde muvakkat veya kat`i aciz belgesinin düzenlenmiş olması zaruridir.

2 ) Haciz sırasında borçlunun başkaca haczi kabil malının bulunmadığını belirterek, haciz zaptını imzaladığı anlaşılmakla borçlunun aczi bu haciz tutanağı ile tahakkuk ettiğinden, İİK.`nun 105. maddesi uyarınca bu zabıt varakası, aynı Yasanın 143. maddesinde yazılı aciz vesikası hükmündedir.

DAVA: Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR: İİK.`nun 277 ve müteakip maddelerine dayalı iptal davası, aczi tahakkuk eden borçlunun, üçüncü kişilerle yaptığı ivazlı veya ivazsız bir kısım tasarruflarının iptali için açılabilir. İptal davası açılabilmesi için dava tarihinde muvakkat veya kat`i aciz belgesinin düzenlenmiş olması zaruridir. Mahkemece, her ne kadar aciz belgesi bulunmadığından dava reddedilmiş ise de, takip dosyası içinde bulunan 7.2.1996 tarihli haciz tutanağında davalı borçluya ait bir kısım malların haczedildiği, bu mallar üzerinde ayrıca bir başka takip nedeniyle de hacizler bulunduğu ve haciz sırasında borçlunun başkaca haczi kabil malının bulunmadığını belirterek, haciz zaptını imzaladığı anlaşılmakla borçlunun aczi bu haciz tutanağı ile tahakkuk ettiğinden, İİK.`nun 105. maddesi uyarınca bu zabıt varakası, aynı Yasanın 143. maddesinde yazılı aciz vesikası hükmündedir. Dava şartı olan aciz vesikasının varlığı gözetilerek işin esasına girilmeli, toplanacak delillere göre sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece, aciz vesikası bulunmadığından bahisle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, karar bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 25.2.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.



T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/5133
K. 2005/5225
T. 6.10.2005
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat Eylem Yolageldi ile davalı Mustafa Çelebi vekili Av.Ahmet Bütüner geldi. Davalı Muharrem Karslı gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edildikten sonra gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu şin gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış olup, mahkemece iptal davasının konusu kalmadığından bahisle "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde dava sonuçlandırılmıştır. Dosya kapsamından borçlu x hakkında 12.5.1999 tarihinde borç ödemeden aciz vesikası düzenlendiği, borçlu vekilinin itirazı üzerine 20.1.2000'de icra müdürlüğünce aciz vesikasının kaldırılmasına karar verilip bu kararın alacaklı bankanın şikayeti üzerine İstanbul 1.İcra Tetkik Mercii Hakimliği'nin 6.7.2000 gün, 2000/654 E. ve 2000/847 K.sayılı kararla kaldırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda yasanın aradığı kesin aciz belgesi mevcut olup kaldı ki borçluya ait malların alacağı karşılamadığı da dosyadaki bilgilerden anlaşılmakla olayda borçlunun aciz halinin gerçekleştiğinin kabulü zorunludur. Bu durumda mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış kararın bozulması uygun bulunmuştur.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 400,00 YTL duruşma vekillik ücretinin davalılardan alınarak vekille temsil olunan davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 6.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/348
K. 2002/631
T. 11.2.2002
• TASARRUFUN İPTALİ DAVASI ( Hacze Kabil Mal Bulunmadığını Tespit Eden Haciz Zaptının Aciz Vesikası Niteliğinde Olduğundan Bahisle Borçlunun Tasarrufunun İptali İstemi )
• HACİZ ZAPTI ( Hacze Kabil Malın Bulunmadığını Tespit Eden Haciz Zaptının Aciz Vesikası Hükmünde Olması İçin Borçlunun Menkul ve Gayrimenkul Hiçbir Malının Bulunmamasının Gerekmesi )
• GEÇİCİ ACİZ VESİKASI ( Borçlunun Taşınmaz Malı Olduğu Halde Haczedilebilecek Menkul Malı Olmadığından Bahisle Düzenlenen Haciz Zaptının Aciz Vesikası Niteliğinde Olmaması )
• KESİN ACİZ VESİKASI ( Borçlunun Aciz Halini Gösteren Kesin Aciz Vesikası Alınmadan Tasarrufun İptali Davasının Açılamaması )
2004/m.277
ÖZET : Tasarrufun iptali davasını elinde muvakkat yada kati aciz vesikası bulunan alacaklılar iflas idaresi yada iflas idaresince kendilerine yetki verilen alacaklılar açabilirler.Borçlunun haczi kabil malının bulunmaması halinde, durumu tespit eden haciz zaptı, geçici aciz vesikası niteliğinde kabul edilerek, iptal davasının açılabileceği ortadadır.Haciz zaptında haczi kabul menkul malının bulunmadığının belirtilmesi şüphesiz dava hakkını vermeyecektir. Daha açık bir ifadeyle, haciz zaptında yer alan bu açıklamanın anlamı, başkaca malın bulunamaması halinde değer kazanacaktır. Aksi takdirde pek çok taşınmazı mevcut olduğu halde bunlar araştırılmadan sadece menkul malları olmadığından dolayı iptal davası açılması, alacaklı ve borçlu dışındaki kişilerin de haklarını önemli derecede etkileyecektir. Bu durumda dava konusu olayda borçlunun aciz halini gösteren kesin aciz vesikası da alınmadığından, dava şartından olan aciz halinin gerçekleşmediğinin kabulü icap etmiştir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı Ali Serdar Tülek vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : İİK.nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarını, elinde muvakkat, yahut kati aciz vesikası bulunan alacaklılar, iflas idaresi, ya da iflas idaresince kendilerine yetki verilen alacaklılar açabilirler.

Temyize konu olayda; mahkeme, 13.10.1998 tarihli ihtiyati haciz zaptını ( haczi kabil menkul malı bulunamadığı yazıldığı için ) geçici aciz vesikası hükmünde kabul ederek sonuca ulaşmıştır.

Gerçekten de borçlunun haczi kabil malının bulunmaması halinde, durumu tespit eden haciz zaptı, geçici aciz vesikası niteliğinde kabul edilerek, iptal davasının açılabileceği ortadadır. Nevar ki temyize konu olayda, borçlu hakkında yapılan icra takiplerinde taşınmaz mallarının bulunup bulunmadığının tespiti için tapu Müdürlüklerine yazı yazılmış, Altındağ 2.nci Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü'nden alınan 13.10.1998 gün ve 4429 yevmiye nolu cevapta; borçlu Ahmet Murat Köksal adına "Altındağ Sebzebahçeleri Mahallesinde kain 9280 ada 16 parseldeki 1615 m2'lik taşınmazın 30/1615'er arsa paylı 2 ve 3.nolu dükkanların ve 15/1615 arsa paylı 42 nolu çay ocağının 15/100 hissesinin kayıtlı olduğu ve haciz şerhinin işlendiği" belirtilmiştir. Söz konusu taşınmazlara kıymet takdiri yapılıp satışa çıkartılmadan ve borcu karşılayıp karşılamadığı anlaşılmadan düzenlenen haciz zaptında haczi kabul menkul malının bulunmadığının belirtilmesi şüphesiz dava hakkını vermeyecektir. Daha açık bir ifadeyle, haciz zaptında yer alan bu açıklamanın anlamı, başkaca malın bulunamaması halinde değer kazanacaktır. Aksi takdirde pek çok taşınmazı mevcut olduğu halde bunlar araştırılmadan sadece menkul malları olmadığından dolayı iptal davası açılması, alacaklı ve borçlu dışındaki kişilerin de haklarını önemli derecede etkileyecektir. Bu durumda dava konusu olayda borçlunun aciz halini gösteren kesin aciz vesikası da alınmadığından, dava şartından olan aciz halinin gerçekleşmediğinin kabulü icap etmiştir.

Bu nedenle de mahkemece reddi gereken davanın yazılı gerekçelerle kabulü doğru görülmemiş kararın bozulması uygun bulunmuştur.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün temyiz eden davalı Ali Serdar Tülek yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı Ali Serdar Tülek'e geri verilmesine, 11.2.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 05-06-2007, 14:59   #7
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/6075
K. 2004/2268
T. 21.4.2004
• TASARRUFUN İPTALİ DAVASI ( Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun Banka Yöneticileri Hakkında Tasarrufun İptali Davalarında Aciz Belgesinin Aranmaması )
• İPTAL DAVASI ( Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun Diğer Kişiler Aleyhine Açılan İptal Davalarında Aciz Belgesi Olmadıkça Davanın Dinlenmesinin Mümkün Bulunmaması )
• TASARRUF MEVDUATI SİGORTA FONU ( Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun Banka Yöneticileri Hakkında Tasarrufun İptali Davalarında Aciz Belgesinin Aranmaması )
• ACİZ BELGESİ ( Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun Diğer Kişiler Aleyhine Açılan İptal Davalarında Aciz Belgesi Olmadıkça Davanın Dinlenmesinin Mümkün Bulunmaması )
• BANKA YÖNETİCİLERİ ( Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun Banka Yöneticileri Hakkında Tasarrufun İptali Davalarında Aciz Belgesinin Aranmaması )
• UYGUN MEHİL VERİLMESİ GEREĞİ ( Borçlu Hakkında Kesin Aciz Belgesi de Alınmadığından Mahkemece Davacı Alacaklıya Borçlu Hakkında Aciz Belgesi İbraz Etmesi İçin Gerekmesi - Tasarrufun İptali )
4389/m.14/5
2004/m.105/2,277
818/m.14/5
ÖZET : 4389 sayılı Bankalar Kanununun değişik 14/5 maddesinde yer alan ( aciz belgesi aranmayacağına dair hüküm ) Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun banka yöneticileri hakkında açtığı tasarrufun iptali davalarında uygulanıp, diğer kişiler aleyhine açılan iptal davalarında aciz belgesi olmadıkça davanın dinlenmesi mümkün bulunmamaktadır.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili ile davalı Semra vekili ile davalı Muhittin vekili geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptaline ilişkindir. Mahkemece dava kabul edilmiş ve davacı bankanın fona devredilmiş olması nedeniyle aciz belgesi aranmasına gerek olmadığı belirtilmiştir. Oysa 4389 sayılı Bankalar Kanununun değişik 14/5 maddesinde yer alan ( aciz belgesi aranmayacağına dair hüküm ) Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun banka yöneticileri hakkında açtığı tasarrufun iptali davalarında uygulanıp, diğer kişiler aleyhine açılan iptal davalarında aciz belgesi olmadıkça davanın dinlenmesi mümkün bulunmamaktadır. Dava konusu olayda; borçlu hakkında alınmış kesin bir aciz belgesi yoktur. [u]Her ne kadar ihtiyati haciz zabtında borçlunun haczi kabil menkul malının bulunmadığı belirtilmiş ise de bu zaptın İİK.nun 105/2.maddesinde belirtilen geçici aciz belgesi niteliğine olduğu düşünülemez. Çünkü icra dosyalarında borçlunun taşınmaz mallarının bulunduğu, bir kısmı üzerinde ipotek tesis edildiği ve çeşitli alacaklılar tarafından haciz uygulandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mevcut taşınmaz malların kıymet takdiri yapılmadan alacakları karşılayıp karşılamadığı belli olmadan borçlunun aciz halinde olduğunun kabulü ve dava şartının oluştuğundan söz edilemez. [/U]Borçlu hakkında kesin aciz belgesi de alınmadığından mahkemece davacı alacaklıya borçlu hakkında aciz belgesi ibraz etmesi için uygun bir mehil tanınarak bu mehil zarfında dava şartı yerine getirildiği takdirde şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken Bankalar Kanunu'nun 14/5.maddesine yanlış anlam verilerek aciz belgesi aranmadan davanın kabulü doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, 375 milyon TL. duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcının istekleri halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 21.4.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 05-06-2007, 15:04   #8
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Bu durumda mevcut taşınmaz malların kıymet takdiri yapılmadan alacakları karşılayıp karşılamadığı belli olmadan borçlunun aciz halinde olduğunun kabulü ve dava şartının oluştuğundan söz edilemez.

Bu cümlelerden şunu çıkarmak mümkün gibi: Kıymet takdiri yaptırılıp, bulunan rayiç değerin alacağı karşılayamayacağı anlaşılırsa aradaki fark nedeniyle "geçici" aciz vesikası alınabilir...

Ama... Araç bulunmadan fiyatını tespit etmek de mümkün değildir! Her aracın somut durumu fiyatını etkileyecektir.
Old 05-06-2007, 15:35   #9
ParanoidAndroid

 
Varsayılan

Aciz vesikası takip çıkışı üzerinden mi, dosya hesabı üzerinden mi düzenlenir? Önümde iki ayrı aciz vesikası var; biri takip çıkışı üzerinden düzenlenmiş; diğeri dosya hesabı üzerinden
Old 05-06-2007, 18:00   #10
av.levent öge

 
Varsayılan

benim de benzer bir sorum var;diyelim ki borçlu aleyhine yaptığımız icra takibi kesinleşti ancak borçlunun haczi kabil menkul-gayrimenkul mal varlığına rastlanmadı. fakat borçlu SSK emeklisi ve bu kurumdan aldığı emekli maaşı var. SSK emeklisinin maaşının haczi kabil olmadığına,borçlunun maaşının haczine dair muvafakatı olmadığına ve başkaca da haczi kabil malı bulunamadığına göre bu borçlu için de aciz vesikası düzenlenebilir mi?
Old 06-06-2009, 20:12   #12
Av.F.Demirhan Seçilmiş

 
Varsayılan

Soruma yanıt veren, emek veren herkese en derin saygılarımı sunuyorum.Teşekkürler
Old 03-10-2011, 15:19   #13
Av. Reşat Bulut

 
Varsayılan

İ.İ.K. 105. Md. uyarınca alınan geçici aciz vesikası faizi durdururmu, diğer anlatımla geçici aciz vesikası alınmasından sonra faiz işlemeye devam edermi ?
gerüşünü bildirecek meslektaşlara şimdiden teşekkürler.
Old 03-10-2011, 15:43   #14
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Reşat Bulut
İ.İ.K. 105. Md. uyarınca alınan geçici aciz vesikası faizi durdururmu, diğer anlatımla geçici aciz vesikası alınmasından sonra faiz işlemeye devam edermi ?
gerüşünü bildirecek meslektaşlara şimdiden teşekkürler.

Aciz vesikasına bağlı alacak için faiz istenemez (m.143,IV).

Kanun çok açık...

Alıntı:

Bor
ç ödemeden aciz vesikası:
Madde 143 - (DEĞİŞİK MADDE RGT: 11.07.1940 RG NO: 4558 KANUN NO: 3890/1) (YÜR. TAR.: 11.09.1940)
(KOD 1)
(DEĞİŞİK FIKRA RGT: 30.07.2003 RG NO: 25184 KANUN NO: 4949/40)
(KOD 2)
Alacaklı alacağının tamamını alamamış ve aciz vesikası düzenlenmesi için gerekli şartlar yerine gelmişse, icra dairesi kalan miktar için hemen bir aciz vesikası düzenleyip alacaklıya ve bir suretini de borçluya verir; bu belgeler hiçbir harç ve vergiye tabi değildir. Aciz vesikasının bir nüshası da her il merkezinde Adalet Bakanlığınca tespit edilen icra dairesi tarafından tutulan özel sicile kaydedilmek üzere bu icra dairesine gönderilir. Aciz vesikası sicili aleni olup ne şekilde tutulacağı ve hangi hususları içereceği Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan yönetmelikle belirlenir.
Bu vesika ile 105 inci maddedeki vesika borcun ikrarını mutazammın senet mahiyetinde olup alacaklıya 277 nci maddede yazılı hakları verir.
Alacaklı aciz vesikasını aldığı tarihten bir sene içinde takibe teşebbüs ederse yeniden ödeme emri tebliğine lüzum yoktur.
Aciz vesikasında yazılı alacak miktarı için faiz istenemez.
Kefiller, müşterek borçlular ve borcu tekeffül edenler bu miktar için vermeye mecbur oldukları faizlerden dolayı borçluya rücu edemezler.
(DEĞİŞİK FIKRA RGT: 30.07.2003 RG NO: 25184 KANUN NO: 4949/40)
(KOD 2)
Bu borç, borçluya karşı, aciz vesikasının düzenlenmesinden itibaren yirmi yıl geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Borçlunun mirasçıları, mirasın açılmasından itibaren bir sene içinde alacaklı hakkını aramamışsa, borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürebilirler.
(EK FIKRA RGT: 30.07.2003 RG NO: 25184 KANUN NO: 4949/40)
Borçlu, aciz vesikasını düzenlemiş olan icra dairesine borcunu işlemiş faizleriyle birlikte her zaman ödeyebilir. İcra dairesi ödenen parayı alacaklıya verir veya gerektiğinde 9 uncu madde hükümleri dahilinde bir bankaya yatırır. Borcun bu şekilde tamamının ödenmesinden sonra aciz vesikası sicilden terkin edilir ve borçluya borcunu ödeyerek aciz vesikasını sicilden terkin ettirdiğine dair bir belge verilir. Aynı şekilde, icra takibi batıl ise veya iptal edilirse yahut borçlunun borçlu olmadığı mahkeme kararıyla sabit olursa ya da alacaklı icra takibini geri alırsa, aciz vesikası sicilden terkin edilir ve borçluya buna ilişkin bir belge verilir.

Karar;

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2002/10708
Karar: 2002/11721
Karar Tarihi: 03.06.2002
ÖZET: İİK'nun 143/4. maddesi gereğince borç ödemeden aciz belgesinde yazılı alacak miktarı için faiz istenemez. Ancak, icra müdürünce düzenlenen 23.09.1997 tarihli aciz belgesinde borçlunun emekli maaşının mevcut olduğu açıkça yazılıdır. Bu durumda borçlunun maaşından kesilerek yapılan ödemeler, aciz belgesi kapsamı dışında olup, faiz yürütülmesine bir engel bulunmamaktadır. Mercice yapılacak iş, ödemelerin emekli maaşından kesilerek yapılan bölümü saptanarak yukarıdaki ilkeye göre karar verilmekten ibarettir
(2004 S. K. m. 143/4)
Yukar
ıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
İİK'nun 143/4. maddesi gereğince borç ödemeden aciz belgesinde yazılı alacak miktarı için faiz istenemez. Ancak, icra müdürünce düzenlenen 23.09.1997 tarihli aciz belgesinde borçlunun emekli maaşının mevcut olduğu açıkça yazılıdır. Bu durumda borçlunun maaşından kesilerek yapılan ödemeler, aciz belgesi kapsamı dışında olup, faiz yürütülmesine bir engel bulunmamaktadır. Mercice yapılacak iş, ödemelerin emekli maaşından kesilerek yapılan bölümü saptanarak yukarıdaki ilkeye göre karar verilmekten ibarettir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03.06.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.
 
Sinerji Mevzuat ve
İçtihat Programı

 
Old 10-10-2011, 17:22   #15
Av. Reşat Bulut

 
Varsayılan

143. Md. uyarınca alınan aciz vesikası elbette faizi durdurur. Ben 105. Md. uyarınca alınan geçici aciz vesikasının faizi durdurup durdurmayacağını tartışmak istiyorum. Bilindiği gibi haciz zaptı dahi İ.İ.K. 105. Md. anlamında geçici aciz belgesi hükmündedir. İ.İ.K. 105. Md. sadece iptal davası açma hakkı vereceğğgiini başkaca bir hukuki sonuç doğurmayacağını düşünüyorum Yani FAİZ İŞLEMEYE DEVAM EDECEĞİ GÖRÜŞÜNDEYİM.
iLGİLENECEK MESLEKTAŞLARA TEŞEKKÜR EDİYORUM.
Old 10-10-2011, 17:32   #16
hülya er

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.F.Demirhan Seçilmiş
Sayın meslektaşlarım
Borçlu hakkında icra takibi açılmış adına kayıtlı bulunan bir tomobilden başka malvarlığı bulunmamıştır.Otomobilde kayden haczedilmiş aramalara rağmen bulunup fiili haciz yapılamamıştır.
Bu durumda aciz vesikası talep edilebilir mi?
Yanıtlarsanız sevinirim
Av.F.Demirhan Seçilmiş

Araç üzerinde başkaca hacizler var mı? Çünkü eğer araç üzerinde çok sayıda takyidat varsa ve bu nedenle alacağınızı tahsil etme imkanınızın olmadığı anlaşılıyorsa, yakalanmasını veya satılmasını beklemeden aciz vesikası alınabiliyor. Ben yaptım oldu
Old 25-12-2011, 10:35   #17
AV.HARUN UYANIKOĞLU

 
Varsayılan

Merhaba;Müvekkilim bankadır.VUK 322.maddesine göre değersiz alacak adı altında vergiden indirim yapmak için borç ödemeden aciz belgesi almamızı talep etmektedir.İİK 277.maddesine göre dava açmayacaktır.Benim B.Ö.A. alma talebim tasarrufun iptali davası açmak için değildir.

Olayımızda ise borçlunun hiç bir malvarlığı sgksı menkul malı hiç bir şeyi yoktur.

İcra müdürü İİK 143/2 deki B.Ö.A belgesinin ancak satıştan sonra paraların paylaştırılmasından sonra verilebilecek belge olduğunu zaten borçlunun menkul malı olmadığına dair tutanağın İİK 143.maddesindeki B.Ö.A.B yerine geçeceğini,bu durumda alacaklıya ayrıca B.Ö.A.B verilmeyeceğini;borçlunun haczi kabil malı olmadığından haciz uygulanmadığını, ..Olayımızda borçlunun sadece.....İlçesindeki malvarlığın araştırıldığını Türkiyedeki malvarlığının araştırılmadığını gerekçe göstererek talebimi reddetmiştir.Bu hususta görüşlerinizi elinizde varsa yargıtay kararınızı paylaşırmısınız?
Old 25-12-2011, 22:04   #18
tiryakim

 
Varsayılan

İcra müdürleri tüm türkiyedeki tapu kayıtlarını ve araç kaytıların abakabiliyor. Merkezi kayıt kuruluşuna müzekkere yazarak banka hesap bilgilerine ulaşabilirsiniz diye düşünüyorum. Ama bildiğim kadar merkezi kayıt kuruluşu srtık müzekkere kabul etmiyor...
Old 26-02-2013, 11:56   #19
Av.Fatih Davran

 
Varsayılan

borçlunun maaşında sıra vardı, tam iptal davası açmayı düşündüğüm sıralarda maaş kesintisi gelmeye başladı.. ancak gelen miktar aylık işleyen faizi karşılamıyor. geçici aciz belgesi için tüm şartlar mevcuttur. (evdeki eşyalar haczedilip satılmıştır, araç, tapu, banka hesabı yoktur)

bu durum m.105'teki aciz vesikasına, dolayısıyla iptal davası açmaya engel olur mu?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
aciz vesikası şartları tamtesebbus34 Meslektaşların Soruları 14 07-02-2015 12:52
borç ödemeden aciz belgesi üye14072 Meslektaşların Soruları 18 06-12-2010 13:54


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07706189 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.