13-05-2006, 16:03 | #31 |
|
SÜrprİz..!
Size göre nasıl sonlanmalı..bu hikayeyi okuyanlara soruyorum.. //- bırakalım herkes yoluna mı gitsin.. Kavuşsunlar mı kızımın istediği gibi.. Ya da barıştılar dediğimiz anda kız mı çekip gitsin ..ilişkinin tam ortasında.. Ben sürpriz bir final tasarlıyorum....!Korkmayın içinde ölüm falan gibi kötü kötü işler olmayacak.. bekleyelim ve görelim.. Nilgün/13.05.2006/17.02. B*U*R*S*A |
13-05-2006, 17:32 | #32 |
|
sayın argilla
biz teşekkür ederiz sayın argilla.bu konuyu açtınız ve biz de içimizi dökme fırsatı bulduk.bursa'da aşk başkadır
saygılarımla........... |
13-05-2006, 17:37 | #33 |
|
SEVGİLİ Elif sence nasıl yazmalıyım 2. bölümü..hadi fikir ver bana..
nilgün/13.05.2006-18.36 |
13-05-2006, 20:43 | #34 |
|
nilgün hanıma:)
bana kalsa ayrılıklar olmasın derim.gerçek hayatın en önemli yarasıdır ayrılık.bari hikayede güzel bir final olsun,masallara kanmak istiyorum.hayatın gerçeklerinden nasibini alan biri olarak hikayede de acı bir son olsun istemiyorum.vuslat umuduyla varılan sabahların acısını yaşayan yüreklere sabır diliyorum.birbirine kenetlenen sevgililer ayrılmasın.hüzünlü bir güz tablosu çizmeyin nilgün hanım.bahar mevsimine yakışan bir final olmasını rica ediyorum.
aşkınız yüreğinizde solmasın.yüreğinize hüzün uğramasın.herkese sevgiler saygılar.... ELİF TÜRK DİYARBAKIR-BURSA |
13-05-2006, 20:55 | #35 |
|
herkese ikinci bir şans tanımak gerek diye düşünüyorum.hele ki sevdiğimiz kişiyse...tüm şanslar onun olsun derdim.mutlu olmaya çalışmakyan başka çaremiz yok.sevgisiz yaşanmaz.ne olursa olsun bir şans versin bence.nilgün hanım,herkes kavuşsun diyor.sevenler ayrılmasın diyelim
|
13-05-2006, 23:44 | #36 |
|
sevmek kadar kutsal birşey olmaz..seven insan herşeye bedeldir.keşke seven insanlar hiç ayrılmasa.çünkü dünyada en kötü şey bence ayrılık...dünyada en kötü insanlar da sevenleri ayıran insanlardır...ama ayrılık ta her sevginin her aşkın sonunda var tıpkı ölüm gibi...ama ne varki ayrıldıktan sonra insan yaşamak zorunda...ölümü yaşarken de tadabiliyor ayrılık acısıyla..umarım hiçkimse ayrılık acısını tatmak zorunda kalmaz..herkese sevgi dolu günler..
|
17-05-2006, 12:19 | #37 |
|
sevgili nilgün hanım,
hikayenin devamını büyük bir merakla bekliyorum.unutmayın bir numaralı hayranınız benim sevgiler saygılar... |
17-05-2006, 14:21 | #38 |
|
aşk dertsiz insanın karıdır.
|
17-05-2006, 16:19 | #39 |
|
aşk hikayesi 2-
Semih son hızla sürerken arabasından gelen rüzgar keskin bir bıçak gibi kulaklarında uğulduyordu..bir de Aylin'in söylediği son sözler eklenince öldüresiye bir acı çektiriyordu ona.. Birden ani bir fren yaparak KUMLA bitimindeki kavşaktan geri manevra yaptı..Yol boyunca içtiği sigaradan aracın içi duman dumandı..pencereleri araladı..ve kenarda bir marketin yanında yavaşladı.. Cep telefonunu aldı eline.. -Kahretsin diye söylendi..tam gerekli olduğu bir günde şarjı tükenmişti.... Hemen marketteki 17 yaşlarındaki çelimsiz çocuğa elindeki elli ytl.yi uzattı.ve mağazada tel.olup olmadığını sordu.. Çocuk dış görünümünden beklenmeyen bir zerafetle.. -Buyrun efendim,dedi.telefonu uzatarak..yalnız yurtdışı aramalara kapattırdı babam..bir de 900 lü hatlara.. -Kumla'yı arayacaktım,dedi Semih..yorgun bir sestonuyla.. Aylin'in avcuna sıkıştırdığı kartı okumaya çalıştı..gözlükleri de buğlanmıştı. Cebinden çıkardığı kağıt mendille sildi gözlüğünün camlarını hey gidi hey dedi içinden..bir zamanlar dedesiyle alay ederdi kaybettiği gözlükleriyle..şimdi ben de ona benzedim dedi..gülümseyerek. Çevirdi telefonun tuşlarını,...karşısına yaşlı bir adam çıkmıştı.. -Alo,pardon efendim ben Aylin hanım ı aramıştım.. -Hayır yanlış numara ,diyerek yaşlı ve asabi bir adam pat diye yüzüne kapatmıştıtelefonu .. Ardından tekrar çevirdi karttaki numaraları ..,bu sefer oğlan söyledi semih çevirdi..yanlış çevirme ihtimalini ortadan kaldırabilmek adına.. -.................................. -Alo..kimi aramıştınız? -Ben AYLİN HANIM'ı aramıştım yanlış çevirmemişimdir umarım.. -Hayır efendim doğru dedi sesi yeni yeni kalınlaşan genç bir erkek edasıyla ..çocuk .. siz kimsiniz..? Semih şaşırmıştı..yavrum dedi ben Aylin hanım ile konuşacaktım..sen onun neyi oluyorsun.. çocuk coşkulu bir ses tonu ile bağırdı.. -Anne bir beyefendi seni arıyor gelir misin telefona..? sonra Semih'e dönerek son derece zarif bir sestonuyla.. Annem geliyor bekleyin amca..benim adım Semih...siz annemin Ankaradaki arkadaşlarından biri misiniz..? -Kaç yaşındasın oğlum..? -11 efendim..! -Yaa! -Peki okuyor musun yavrum..? -Evet efendim..BURSA Tunçsiper Lisesinde.. -Peki baban kim..? -!................................................. .......................... derin bir sessizlikten sonra ,çocuk kendini toparladı ve yanıtladı.. -Bizi bırakıp gitmiş ben daha küçükken çok uzaklara.. Semih acele bir hareketle telefonu kapattı ve marketteki delikanlıdan sandalye isteyerek çöktü oraya.. ARKASI YARIN/17.05.2006/17.19 NİLGÜN BURSA |
17-05-2006, 20:31 | #40 |
|
Hİkaye
SEVGİLİ NİLGÜN HANIM.
GERÇEKTEN SÜRPRİZ BİR ŞEKİLDE İLERLİYOR HİKAYENİZ.GERÇEKTEN BÜYÜK BİR MERAKLA BEKLİYORUM.BU ARADA NEDEN TUNÇSİPER LİSESİ DİYE BİR SORU SORSAM ACABA YANLIŞ ANLAŞILIR MIYIM?NEDEN BİR DEVLET LİSESİ DEĞİL DE ÖZEL BİR LİSEYİ SEÇTİNİZ?OĞLUNUZUN OKUDUĞU OKUL MU YOKSA?BU ÖZEL LİSENİN HİKAYEDE PAYI NE?AYLİN ÇOCUĞUNU TEK BAŞINA BÜYÜTÜRKEN NASIL OLUYOR DA ÖZEL BİR LİSEDE OKUTABİLİYOR DOĞRUSU MERAK ETTİM.TABİ Kİ BU BİR HİKAYEDİR.AMA BEN GERÇEKLİK PAYININ OLABİLECEĞİNİ VAR SAYDIĞIM VE GÜNLÜK HAYATTA BÖYLE ÖRNEKLERE RASTLAYABİLECEĞİMİZİ DÜŞÜNDÜĞÜM İÇİN BUNU SORMA İHTİYACI DUYDUM.BENİM SEVGİLİ NİLGÜN ANNEM,BEN EMİMİN Kİ MERAKLI KIZINIZA AÇIKLAYACAKSINIZ BU DURUMU.BÜYÜK BİR HEYECAN VE MERAKLA HİKAYENİN DEVAMINI BEKLİYORUM.SEVGİYLE KALIN KADİFE KALPLİ NİLGÜN HANIM.. SEVGİLER SAYGILAR |
18-05-2006, 08:50 | #41 |
|
Açıklama..!
Sevgili Elif.
Niçin bir özel okul..! Bilemiyorum o hikayede olanlar ya da bazı tercihler biraz da kendi içdünyamdan ve olmasını istediklerimden payını almaktalar gibi düşünüyorum.. Orada adı geçen ..,bir devlet okulu ya da farklı bir özel okul adı da olabilirdi.. Ben imkan bulsaydım çocuklarımın her ikisi de özellikle o okuldan mezun olurlardı.. Bu da ayrı kategoride konuşulması ve biopsisi yapılması gereken bir konu.. EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTSİZLİKLERİ adı altında... Değil özel okul&devlet okulları;devlet okullarında kent merkezi ve kıyı ilçelerdeki eğitim kalitesindeki grafiğin iniş çıkışlar gösterebildiği bir sistem içindeyiz.. Eğitimde fırsat eşitsizlikleri ve dershane mecburiyetleri..... Dershaneleri eğitim kulvarlarında sektörleştiren ve mahkumiyet.., haline getiren bir sistem ciddi bir dil ile konuşulmalıdır bence.. Ben hayatın bana asla tanımadığı imkan ve töleransı Aylin'e tanımak istedim bu hikayede..ve Aylin ,ailesi dolayısı ile varlıklı bir kadın.. Ayrıca.., Zaten babasız doğan ve yetişen bir erkek çocuğunu bir de geçim sıkıntısı ve de parasızlıklarla -YORMAYA-VE ÜZMEYE-hakkım olmadığını düşündüm.. Diyorum ya ..yaşamın bize tanımakta oldukça cimri ve kısıtlı davrandığı tüm konularda,ben Aylin ve küçük Semih'e eli açık ve cömert olmaya kararlıyım.. Ve bu hikayenin sonunda gözyaşı da olmayacak.. İzlediğin için teşekkürler.. Sevgiyle kalın tüm sitedekiler.. NİLGÜN/18.05.2006/09.45 BURSA |
18-05-2006, 10:36 | #42 |
|
nilgün hanıma
anladım nilgün hanım açıkladığınız için çooooook teşekkür ederim
|
18-05-2006, 13:45 | #43 |
|
:)
aşk..
şiirler şarkılar,hatta ve hatta isimsiz yapılan çağrılar,farklı numarlardan atılan msjlar,esrarengiz bir mail adresinden yollanan mailler... söyleyene değil söylettirene bak...o ki asla dönmeyecek... |
18-05-2006, 16:03 | #44 |
|
Aşk hikayesi 3-
Semih kendini toparlayarak masasına gelen meyve suyunun kapağını açtı ve bir nefeste içti..ardından..kendisiyle bir evlat sıcaklığında ilgilenen bu kibar delikanlıya baktı..
-Nerelisin evlat ? -İstanbulluyum efendim.. -Peki ne işin var Kumla'da -Burası amcamın..şimdi o şehir dışında ben onunla kalıyorum.. -Peki ailen.. -Yok efendim annem de babam da ben çok küçükken ölmüşler.. -Peki okul? -Hayır okumuyorum.. -Peki ama neden? Çünkü efendim,amcamın yardımcıya ihtiyacı var.,bu yüzden marketten ayrılamam.. -Peki oğlum dışarıdan sınavlara katılsan.. -Nasıl yani? -Devletin sana tanıdığı bazı şanslar var. okulunu yarım bırakmak zorunda kalanlara..İstersen şayet sana eğitimini sürdürebilmen için tüm yardıma hazırım.. -Çocuk umutla gülümsedi.. -isterim elbette.. Ama amcamın da fikrini almam gerek.. -Tamam karar verdiğinde beni ara..bürom İstanbul'da. masada duran küçük kağıda telefon numarasını yazarak veda etti..Adının SÜLEYMAN olduğunu öğrendiği çocuğa.. Karttaki adrese doğru yönlendirdi arabasını..sonderece tozdumandı yollar..sürat yaptıkça,.. çakıllar havaya uçuşmaktaydı.. Az ilerideki kavşakta benzin istasyonunda yavaşlayarak sordu. -Afedersiniz..Selvili Sokak nerededir acaba.. -Benzin istasyonundaki görevli bir yandan önündeki kamyonete benzin doldururken diğer yandan da tarif ediyordu.. Beyefendi ilerideki virajı aldıktan sonra karşınıza çıkan ilk aradan sola gidin..200 m.ileride ,müstakil bir bina çıkacak karşınıza ..oradan sağa gideceksiniz işte Selvili sokak oradan başlamakta.. -Siz kimi aramıştınız..ben de o muhitte yaşamıştım bir zamanlar.. AYLİN.., AYLİN YILMAZ.. Babadan kalma bir evi var.. -Haaaa tamam..Alirıza amcanın kızından bahsediyorsunuz.. -Babasını kaybettikten sonra satıp gider diye düşünmüştük ama vefalı çıktı..kaldı burada..çok güzel yaptırdı o binayı.. -Tamam dedi Semih sabırsızlıkla..Teşekkür ederek ayrıldı oradan ..ve.., Hemen arabasına atlayarak sn.ler içinde aldı virajı..sonra yavaş yavaş kendisine tarif edilen sokağa saptı.. İŞTE..tam karşısındaydı..elindeki adresteki 11 yazılı kapı numarası.. ********************************************** Baştan aşağı ahşap restore edilmiş zarif 4 katlı bir bina.. çerçevelerden kapısına kadar mis gibi ÇAM kokmaktaydı......kapı dibinden başlayarak en üst terası saran asma dallarına kadar ..AYLİN'den derin izler yansıtan bu eve hayranlıkla baktı kaldı.. Çekinerek indi arabasından ve korka korka yaklaştı sevdiği kadının kapısına.. Kapıyı çaldı..İçeriden sert bir erkek sesi.. -Kim o? -Açar mısınız? Kapıyı açarken 55 yaşlarında bir hayli yıpranmış ,..kır saçlı adam derin ,derin öksürüyordu.. -Evet ne istemiştiniz..? -Ben AYLİN Hanımı görmek istemiştim.. -Kendisi alışveriş yapmak için az önce gitti.yarım saate kadar döner..İsterseniz buyrun içeride dinlenin.. Soramadı..soramazdı da ...ya siz kimsiniz..bu evde sevdiğim kadının oturma odasında ne işiniz var diyemezdi.. Gürültüyle kapı aralandı..İsmet amcaaaa!Yetiş kedi mavişi kaptı.. Adam hızla koştu kapıya.. sakin ol kurtarırız ,hem her ikisi de senin sorumluluğundaydı öyle değil mi diye bağırdı azarlayan bir ses tonuyla.. Semih'in içi acımıştı ağlayan oğlanın durumuna.. -Yardımcı olabilir miyim ,diye seslendi.. -Hayır,istemiyorum..zaten sabahtan beri terslikler üst üste gidiyor diye devam etti.. Önce salondaki antika vazo kırıldı attığım topla..,ardından derin dondurucu arızalandı..sonra kız arkadaşım İzmir'e taşınacağını haber verdi...Allahım ne şanssız günümdeyim.. dedi genç delikanlı.. ağlamaklı bir ses tonuyle anlatıverdi bir çırpıda bunları.. -Olsun..her gecenin bir de sabahı var.. -Siz kimsiniz diye atıldı genç adam.. -Ben Semih..!HANİ SABAH TEL.DA KONUŞMUŞTUK YA..İŞTE BEN OYUM. -Aaaaaa!Ne tesadüf..benim de adım Semih. -Annemin arkadaşı mısınız..? -Evet oğlum..! Karşısındaki oğlan çocuğuna uzun uzun baktı..masanın üzerinde yarım kalmış bir gemi maketi vardı.. -Bu nedir..?diye sordu. -Annem doğum günümde almıştı.Onu tamamlayınca annemle birlikte Bodrum'a kaçacağız..muzipçe de bir kahkaha attı..annemle yıllarca hayalini kurduğumuz şey bu.Bodrum'a gitmek..orada yaşamak nasıl olurdu acaba..diye sesli sesli düşüncesini döktü ortaya.. -Neden olmasın dedi ,Semih karşısında kendisine tıpa tıp benzeyen genç adama sevgiyle bakarak.. -Birgün o da olur..belki bu teknenin gerçeğini bile alırım sana.. -!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! Derin bir sessizlikten sonra şakayla karışık alaycı bir ses tonuyla atıldı delikanlı.. -Ocak ayında değiliz.., yolunuzu mu şaşırdınız NOEL BABA..! -Hayır dedi SEMİH.. Ben de severdim maket yapmayı..evde yüzlerce minyatürlerim var.. Ama ben hiç içine binmeyi hayal edemedim..çünkü hep çalıştım..çalıştım. ve .erken büyüdüm kısaca.. -Korkunç! -Hayaller olmalı..saçma sapan da olsa..ulaşılmaz da olsa..hayaller hep olmalı.. Kendisine engel olamayarak ayağa kalktı ve sımsıkı sarıldı genç delikanlıya Semih. -Sana birşey söyleyebilir miyim.. !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! !! Tam o sırada kapı açıldı ve hışımla içeriye daldı Aylin.. Semih..aman tanrım,ben gittiğini sanmıştım.. -Hayır..tam gidecektim ,sensizliğe bir daha katlanamayacağımı anladım ve döndüm sana. !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! !!!!!!!!!! derin bir sessizlik.. Genç delikanlı merakla sordu.. -Neler oluyor anlatsanıza... -Semih'ciğim bu beyefendi sana uzaklara gittiğini anlattığım baban.. !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! Kapıda kendisine kapıyı açan orta yaşlı adam belirdi.. -Hoşgeldiniz..,resimlerinizden tanıyorum sizi.. iyi ki döndünüz yuvaya..Semih'in bir babaya ,Aylin'in de sana ihtiyacı vardı.. Elindeki valizi kaldırarak çıktı sokağa.. -Artık kardeşimi korumak zorunda kalmayacağım.. sen olacaksın çünkü yanında.. Semih sıcak bir tebessümle uğurladı Aylin'in abisi olduğunu geç anladığı kır saçlı adamı.. ÜÇÜ BİRBİRİNE SIMSIKI SARILARAK çıktılar terasa.. İnce düşünceli dayı..barbükeyi yakmış masayı da hazırlamıştı.. Neşeyle oturdular sofraya .. Ve sevgiyle sarıldılar birbirlerine.. BİRDAHA AYRILMAMAK ÜZERE.. onlar ermiş muradına ...gökten 3 elma düşmüş..biri sizlere.. öteki aylin ile baba oğul semih' e diğeri de hikayenin yazarı bendenize.. ******************************************** B*İ*T*T*İ..... Dilerim beğenilmiştir.. sevgiyle kalın.. nilgün/18.05.2006/16.57 BURSA |
19-05-2006, 08:51 | #45 |
|
Kimse yorum yapmadı ..beğenilmediğini düşünmeye başladım..
sevgiler..nilgün../19.0502006/09.51 |
19-05-2006, 14:06 | #46 |
|
aşk bile bile köpekliktir
|
19-05-2006, 18:20 | #47 |
|
teşekkürler Nilgün Hanım,emeğinize değecek kadar güzel ve sürükleyici olmuş.çok beğendim.ama en güzel yanı tabi mutlu sonla bitmiş olması
|
20-05-2006, 13:29 | #48 |
|
Bilir misin..
Sen hiç sensizliği bilir misin.. kollarında uyanamamak.. sesini duyamamak.. nefesinden uzak kalmak.. ve tenine dokunamamak nedir bilir misin.. Nerden bileceksin ki.. sen hiç bensiz kalmadın ki.. ben hep sende biryerlerde.. sana senden de yakın köşelerdeydim sen beni sensiz bırakmaktayken.. ben hep sendeydim.. sen hiç sensizliği bilir misin yağmur gibi süzülen gözyaşlarını gizleyerek mutluymuş gibi gülümsemeyi ... yazın en ortasunda üşümeyi.. ateşte donarak..buzda erimeyi.. bilir misin.. bilir misin km.ler ötesini ışık hızıyle geçip gelmeyi.. kah uçurumların en dibinde.. kah en yüksek bir dağın zirvesinden seslenerek..-gel-demeyi.. özlemeyi..çaresizliği.. bilir misin sensizliği.. söyle bilir misin.. NİLGÜN/20.05.2006/14.28/ B*U*R*S*A |
20-05-2006, 15:57 | #49 |
|
BÜYÜK AŞKLARDAN ADEM İLE HAVVA Aşkı ilk kez onlar yaşadı.Büyük ihtimalle mevsimlerden bahardı.Adem ile Havva çeşitli nimetlerle dolu olan cennete yaşıyorlardı,ancak bir ağacın meyvesi onlara yasaktı.Havva merakını yenemedi ve yasaklı ağacın meyvesini yemeyi teklif etti ademe.aşkı ile yasak arsasında kalan adem aşkı tercih etti.Ölümü bir düyadan diğerine geçmek diye adlandırırsak evet onlar öldüler.Aşklarıyla birlikte cenetten kovulup dünyaya yerleştiler.VE İNSANLIK TARİHİ AŞKLA BAŞLADI...
|
27-05-2006, 12:47 | #50 |
|
sitem dolu yorgun sabahların şafağında yorgun gözlerime perde olur kirpiklerim,
geceden bana yadigar sessizliğe gömülür bir umut beklerim.seni seviyorum halâ.sen beni terk etsen de aşkın beni koyup gitmedi.sen umut dolu yarınları omzuna yüklenip git!bilirsin ki ben her zaman zorluklarla savaştım.sense hep zorluklardan kaçtın.cesur bir kadınla yüreksiz bir adamın aşkı böyle oluyor demek ki..ben senin yokluğunla savaşabilecek kadar cesurum.sense başka sevdalara yelken açabilecek kadar duygusuzsun..cesaret terk edebilmek değildir cesaret kalıp her şeye göğüs gerebilmektir...benim gözlerime baka baka kopup gittin kalbimden...ne kaldı senden geriye??aşkın pişmanlığa dönüştü.sevdan boyut değiştirse de hep benimle kalacak buna eminim.sen şimdi nerelerdesin kim bilir!ben halâ burdayım.olmamı istemedğin bu yerdeyim!!bir gün yine beni burada bulacaksın! sevgiler saygılar... |
17-08-2006, 15:46 | #51 |
|
Aşk...
Herkes için tanımı başkadır Benim için de Mesela benim için aşk 1.81 boyundadır Hafif göbeklidir aşk Ama yakışıklıdır benim için Destanların yağız delikanlılarını kıskandıracak, Tanrıçaları hayran bırakacak kadar... Anlayışldır, sevecendir, eğlencelidir Hafif gölgelense gözlerim Canımın sıkkın olduğunu bilir Her okul çıkışında beni bekler aşk Sabahları sıcacık günaydın mesajıdır Gündüzleri aklımın bir köşesinde Öğle tatillerinde kaçamak telefonların ucunda Geceleri onu düşünerek uyumaktır. Onsuz bir gelecek düşünememek, Geçmişini didikleyip durmaktır E-postalarında, mesajlarında bir kız adı görünce Deli gibi kıskanmaktır. Aşk her şeyin bir çözümü olmasıdır, Özgürce naz yapmaktır, Yeri gelince anne, Yeri gelince yaramaz bi çocuk olmaktır. Vesselam aşk güzeldir, Ve bu anlattığım adama aşık olmak, Aşkların en güzelidir... |
10-09-2006, 15:00 | #52 |
|
Aşk,yaşayabilene vardır yok yaşayamam diyen içinse fasaryadan başka bir şey olamaz.Devrimizde duygusallığa önem verilmediğinden aşkın anlamı ve de değeri kalmadı.Fakat hala gerçek aşkların olduğunu düşünüyorum.Haaa bazı arkadaşlar aşkı yaşamadığından aşk için söylenenleri fazla abartılı bulabilirler.Elbette onlarda haklılar...Tatmayan ne bilisin ki?
Aşk,Almanyada komedi, Fransada trajedi, ingilterede dram, Türkiyede haramdır haram........ |
27-04-2007, 15:14 | #53 |
|
Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir demiş Mevlana
|
30-04-2007, 02:08 | #54 |
|
Bence...
Aşk, bilinmeyene duyulan meraktan başka birşey değildir. Öğrenmeye başladıkça, farkına varılan gerçekler ya sevilir ya sevilmez. Erkek, sevmediğini sevmeme özgürlüğünü içinde barındırır. Kadınsa, sevmese de emeğin kıymetine inanır ve sevmeye çalışır.
Aşk kısa ömürlüdür. Ömrü, yaşayanın zeka, tecrübe, cinsiyet, kapasite, bakış açısı, kültür gibi etkenleri ile muhatabını algılayıp, tanımlayabilmek için ihtiyaç duyacağı süre kadardır. Herhangi bir iddia taşıdığımdan değil ama artık herkes daha önce defalarca okuduğum bir roman tadında. "Değişen ben miyim? Dönüşen mi zaman..." |
30-04-2007, 11:37 | #55 |
|
:)
Aşk geceleri dertli yapmak en slow şarkıda kendine bir pay çıkarmak kendini hatırlamak şarkının hikayesini kendine uyarlamaktır.Öteki beriki ileriyi geriyi hatırlamak istediğin anlar olur.Ahlar vahlar keşkeler ve hayaller hep birlikte beynimizin içinde kendini hatırlatır.Yaraları bilerek açmak kanamasına izin vermek ve dertle besklenmek istediğin anlar ortaya çıkar ama aşk kendini az da olsa çok da olsa yaşatırmış...İster inan ister inanma...
|
30-04-2007, 11:56 | #56 |
|
AŞK..Bir hukuk sitesinde..
Hani,şu adam öldürme,tutukluluk,kap-kaç,karşılıksız çek,haciz,iflas,imarsız inşaat yıkımı,boşanma,nafaka ödememe,gözyaşı,yargı stresi ve binlerce sorun içinde boğuşan insanların sitesinde aşk..Bir yaşıma daha girmez miyim ben..
Kuş uçmaz,kervan geçmez,hastaları insan sırtında taşınırken yolda ölen,okulsuz,öğretmensiz,ışıksız bir köyün bayırında karları yenen bir kardelen sanki..İnanmıyorum. Galiba 59 mesaj..Hepsi de şiir,hepsi estetik kaygı,hepsi alabildiğine özlem,müzik ve illa aşk dolu. İçlerinden hele biri..Erken saatlerde sokaklara düşmüş;tüm dünyaya meydan okuyor..Onun da nedeni aşk olabilir mi?.. Tümünüze selamlar..sevgiler.. Aşk ve ışık sizinle olsun. |
01-05-2007, 19:51 | #57 |
|
Terk edilmiş bir şehre gitmek için tüm bavulları birden toplayıp yola düşmek ve bir an bile düşünmemek,Eski bir kitaptaki yırtılıp atılmış olan sayfayı arayıp durmak,bulamayınca da pişmanlığı derin derin göğsüne çekmek,Bembeyaz bir kağıda yazılabilecek en güzel cümle için hevesle kaleme sarılmak gibi bir şeydir Aşk....
|
02-05-2007, 00:01 | #58 |
|
Aşk, en çok yokluğu ile kendinden bahsettiren değil miydi?
Tıpkı kışın, yazın özlemi ile yaza dair ...-lerin; susuzken, suya özlem ile nehirlere, çağlayanlara, hiç olmadı bir bardak suya dair .....-lerin fikre ve zikre gelmesi gibi... Hani herşey aksi ile varoluyordu ya.. Hani gündüzü var eden gece, umudu var eden umutsuzluk, mutluluğu var eden mutsuzluk, iyiyi var eden kötüydü ya.. O misal işte... En çok "aşka gelen", aşkısızın ta kendisi miydi? |
02-05-2007, 01:27 | #59 |
|
mahfuz aşk...:)
HUKUKÇUNUN İLAN-I AŞKI
Son celseden çıktığım şu saatte, sana; Tarh, tahakkuk aşamasına gelen Mahfuz aşkımı Usulüne uygun tebliğ ediyorum. Bu tebliğ tek taraflı, Hem de varması gerekli, İrade beyanı olmamalı. Muacceliyet kespeden aşkıma, Senden icaz bekliyorum. Kalbimdeki davaya kesin yetkili mercii, Seni tayin ediyorum. O halde görevsizlik itirazı yapıyorsun? Sus!... Aşk düşürücü süreyi kaçırdın deyip te Benden aşkımın ref’ini isteyemem. Sana olan hislerim Mürur-u zamana uğramayacak. Ne olursun aşkımı re’sen göz önüne al. Bir gün, bu aşk münfesih olsa bile Onun tasfiyesini isteme. Müteselsil sorumlu olmana Nasıl tahammül ederim? Seni bana vermezlerse Ananı!.. Babanı!.. yedi zümre sülaleni Temerrüde düşürür, yine de kabzederim. ŞÜKUFE ! Rücu edilmez hislerime, Ne bir def-i ne bir itiraz beklerim. Evet deyiver de icabıma, Medeni halimizi değiştirelim. Bak… Dinle! Seninle benim, Tapu kütüğünde tescilli, kadastrolu, Gayrimenkullerimiz olacak ŞÜKUFE!... Sana, Terk, cana kast, pek fena muamele Yapmam sevgilim!... Nesebi sahih çocuklarımız olacak. Adedini sen tayin edersin. Onların velayetini kimseye vermem. Vesayet altına girmelerine dayanamam. Allah korusun, baban muris Biz mirasçı olunca, Hayat daha da kollektifleşecek. Bizim de miras şirketimiz olacak. Kural olarak biz semereyi kemirirken, Anacağız rahmetliyi!... Mütemmim cüzüm, mülkiyetim, Mamelekim, Teferruatım, zilyedim, müstakbel eşim; İnan ki sana fer’i değil, Asli teminat veriyorum. Hey!.. Sen ağlıyorsun. Dur!.. İnan gayrimenkulümüz, Müstakil olacak ŞÜKUFE A. BEYOĞLU (Cehenneme giden yollar iyiniyet taşlarıyla döşenmiştir.) |
02-05-2007, 07:08 | #60 |
|
Yapma bunu Muhatap..
Dostum,tutmuş bu aşk sayfasına hukukun tüm kavramlarını sıralamışsın..Buna hakkın yok sayın Muhatap.Yoksa amacın,aşk ve şiir dolu bu sayfaya hukuk virusu aşılamak mı?.
56 numaralı mesajıma bakar mısın;bu mesleki stres içinde,böylesine duygu,hayal ve aşk dolu sayfayı bulduğum için ne kadar da sevinmişim.. Sen ne yaptın?.Tuttun, hukuka dair ne varsa,gözüme soktun..Yapmamalıydın. Bak bir üstündeki arkadaşımıza:nasıl da şiir gibi şiiri döşemiş. Yoksa,gerginlik bu günkü o stresli boşanma davasından mı ?.Birşey olmaz dedik ya.. Her neyse,lirik şiirler bekleriz. İçinde aşk,özlem,acı,hatta gözyaşı olsun.Yeter ki: ''Gün eksilmesin penceremden'' Sevgiler,saygılar. Not: Bilirsiniz,zaten ''aşk köpekliktir'' |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |