|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
31-10-2011, 23:27 | #1 |
|
89/1. Haciz İhbarnamesine İtiraz Sonucunda İİK 89/4 .Maddesine göre Dava Açmak
Merhabalar Değerli Meslektaşlarım ;
Banka dosyamda borç miktarı çok yüksek olduğu için ve banka tarafından kredi kullananlardan ipotek alındığı için ipotekli takip yaptık bunun neticesinde ipotekli taşınmazları banka alacağa mahsuben aldı. Şu anda dosyada açık kalan miktar ise; 100.000,00 TL ' dir. Bankaya taşınmazını ipotek veren borçlulardan bir tanesinin bir taşınmazına tapudan haciz koyduk. yalnız taşınmazının yarı hissesi kendi adına diğer yarı hissesi ise eşinin adınadır.Bunun üzerine eşine 1. haciz ihbarnamesini gönderdik. 1. Haciz İhbarnamesine itiraz olmaması üzerine 2 .haciz ihbarı gönderdik ve bu haciz ihbarnamesine itiraz edildi. ---Ben İİK 89/4 e göre İcra Mahkemesine İİk 338. Maddesi uyarınca cezalandırılması istemi ile dava açsam ve tazminat istesem kazanma şansım olur mu ? ( çünkü bunlar karı koca aynı ev içinde yaşıyorlar )( evlilik birliği devam ediyor ) ---Bu davayı açarsam ispat külfeti bende olduğu için bu davamı nasıl ispat edebilirim ? ( Hangi tür delillerle bu dava ispat edilir ) ( karı kocanın birlikte yaşaması , karı kocanın evli olmaları ispatım açısından önemli bir ispat yöntemi olabilir mi ? ) ---Bu davayı kaybettiğimizi düşünürsek karşı tarafda avukat tutarsa avukata vekalet ücretini nispi mi yoksa maktu mu öderiz ? ---Bu davaların yargılaması çok uzun sürüyor mu ? ---Bu davayı açmanın süresi nedir ? Teşekkürler... |
09-11-2011, 18:33 | #2 |
|
İİK md 338 uyarınca gerek tazminat gerek ceza istemli davanızı, ihabrnameye yapılan itirazın tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açabilirsiniz. Tabii ki, tarafların evli olmaları ve birlikte yaşamaları salt davanızı haklı kılacak nitelikte değildir. Tazminat talebinizi mahkeme genel hükümlere göre değerlendirecektir ve burada 6100 sayılı HMK'nın genel ispat kuralları geçerli olacaktır. Ceza tertibini sağlamanız için de hakikate aykırı beyanda bulunulduğunu Mahkeme ceza yargılaması açısından kendisi şahsi kanaatını kullanacaktır. Önemli bir hatırlatma: Tazminat ve tecziye talepli açacağınız bu davayı "İcra ( Ceza ) ya da İcra ( Hukuk ) Mahkemesi'ne" şeklinde açmayınız. Doğrudan "İcra Mahkemesi Hakimliği"ne şeklinde açınız.
Saygılar |
09-11-2011, 18:55 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
---Bu davayı açarsam ispat külfeti bende olduğu için bu davamı nasıl ispat edebilirim ? ( Hangi tür delillerle bu dava ispat edilir ) ( karı kocanın birlikte yaşaması , karı kocanın evli olmaları ispatım açısından önemli bir ispat yöntemi olabilir mi ? ) ---Bu davayı kaybettiğimizi düşünürsek karşı tarafda avukat tutarsa avukata vekalet ücretini nispi mi yoksa maktu mu öderiz ? |
09-11-2011, 20:00 | #4 | |||||||||||||||||||||||
|
Öncelikle dava nispi harca tabi olduğundan hükmedilecek vekalet ücreti de nispi olacaktır. Tazminat talebinizin kabul edilebilmesi için borçlunun eşinden alacağı olduğunu ispatlamanız gerekecektir. Haciz koyduğunuz taşınmazda her iki eşin hisseye sahip olması tazminat davanızı ispatlamaya yetmez ancak, taşınmazın tapu kayıtlarını dikkatlice inceleyin. Tarihini, edinme nedenini, kalan hissenin ne amaçla diğer eş üzerinde göründüğünü v.s.. Zira sizin tazminat talebinizin dayanağı taşınmazdaki diğer eşe ait hisse ile ilgili. Bence siz fazlaya dair haklarınızı saklı tutarak şimdilik olayın ceza hükümlerine yönelik kısımlarına yoğunlaşın. Hem caydırıcı olup ve kısa sürede karar çıkacağından tazminat talebinizi genel hukuk mahkemelerinde arama şansınız da bulunduğundan nispi harcı da ödememiş olur önünüzü daha net görebilirsiniz. Tazminat açısından tarafların eş olması, aralarındaki mal rejimi dahil bir çok sorunsalı beraberinde getireceğinden ceza yargılamasının sonucu beklenmeli diye düşünüyorum. Saygılar... |
09-11-2011, 20:17 | #5 |
|
peki sadece cezalandırılması istemi ile ilgili dava açsam davayı kaybettiğimizi düşünürsek karşı tarafa yine nispi mi yoksa maktu mu vekalet ücreti öderiz. ( Tabii karşı tarafın vekili olduğunu düşünürsek )
|
09-11-2011, 20:31 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu durumda elbette maktu. |
09-11-2011, 20:34 | #7 |
|
Peki Üstadım İİK 89/4 e göre hiç dava açtığınız oldu mu ve davanın neticesi ne oldu ?
|
10-11-2011, 09:39 | #8 |
|
Evet açtım ancak, İcra hukuk mahkemesi davanın İcra cezada açılması gerekliliğinden bahisle görev yönünden reddetti ve temyiz ettim esasa giremedik ama Yargıtay'dan olumlu bir sonuç beklemekteyim.
|
10-11-2011, 19:58 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Temyiz sonucunuz geldiğinde sitemize kararın tam metnini eklerseniz sevinirim. |
08-01-2012, 01:55 | #10 |
|
hocam burada neden 89/4 göre dava açacaksınız anlamadım. karı koca bir taşınmaza %50 hissedarsa 89/4 dava açmanız mantıklı değil. ama 89/4 göre dava açacaksanız icra ceza mahkemesinde hem cezalandırılması için hem de tazminat için dava açmanız gerekli. görevli mahkeme icra ceza.
|
06-10-2012, 17:02 | #11 |
|
Peki meslektaşlarım, 89/2'ye itiraz eden 3. kişi aleyhinde 338'e göre sadece cezalandırılmasını istemek olur mu? 89/4'te kanun koyucu, "ve" ibaresini koyarak tazminat ve ceza talebi birarada istenebilir demiş ancak tazminat hakkımızdan vazgeçerek sadece 3. kişinin cezalandırılmasını isteyebilir miyiz?
Görüşlerinizi bekliyorum, saygılarımla. |
06-10-2012, 18:01 | #12 |
|
Aslinda bunun tam tersini de ben sorayim yani sadece tazminat icin dava acabilir miyiz?
|
06-10-2012, 21:21 | #13 |
|
İİK 89/4'e göre açılacak ceza ve tazminat davasının birlikte açılması şart olmayıp, sadece ceza veya sadece tazminat davası açılabileceği kabul edilmektedir. Bu husus doktrinde ve Yargıtay kararlarında benimsenmektedir. Hatta Yargıtay yeni tarihli bir kararında 89/4 e göre açılacak tazminat davasının -hükümde açıkça icra mahkemesi geçmesine rağmen- müstakil bir tazminat davası olarak genel mahkemelerde açılacağını dahi kabul etmektedir. Bu kararın numarasını hatırlamıyorum ama diğer kararın bilgilerini aşağıda sunuyorum.
Yukarıda bir de ispat husus var ki, bu konuda da davanın dayanağı haksız fiil olarak kabul edildiğinden, her türlü delille ispatı mümkün kabul edilmektedir. Saygılar.. “Haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz eden 3. şahsın verdiği cevabın aksini tetkik merciinde ispat eden alacaklı, 3. şahsın cezalandırılması isteğine, bu isteğin tabi tutulduğu şekil ve şartlara bağlı olmaksızın, tazminat talebini de katabilir. Bu tazminat isteği, ceza davasından ayrı olarak, müstakil bir dava konusu da yapılabilir.” HGK, 24.06.1998, 8-537/540 |
21-06-2013, 16:45 | #14 |
|
Sayın meslektaşlarım; borçlu şirketin ortaklarının sermaye borcu olup olmadığı hususunda Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderdiğimiz müzekkereye; "şirketin tasfiye halinde olduğunu, sermaye artırımından önceki sermaye borcunun ödendiğini fakat artırımdan sonra şirket ortaklarının sermaye borcu olup olmadığına sicil dosyasında rastlanmamıştır" şeklinde cevap vermişlerdir.
Bu cevabın üzerine şirket ortaklarına 89/1 haciz ihbarnamesi gönderdik. Şirket ortakları herhangi bir belge sunmaksızın ve açıklama yapmaksızın, basit bir biçimde şirkete sermaye veya herhangi bir borçları olmadığını içeren bir itiraz dilekçe vermişlerdir. 89/4'e göre tetkik merciine dava açmadan evvel şirket ortaklarının sermaye borcunun olup olmadığı hususunu tam olarak nerden öğrenebilirim? Buna ilişkin nereye müzekkere yazmam gerekiyor? (Mizan yolunu deneyen var mı?) |
21-06-2013, 19:44 | #15 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
İtiraz vekil(avukat) aracılığı ile yapılmışsa ceza çıkmamakta ayrıca alttaki karara bakmanızda da fayda olacağını düşünüyorum.
|
22-06-2013, 11:36 | #16 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın meslektaşım paylaşmış olduğunuz kararlar şirket ortaklarının 3.kişi sayılmayacağı yönünde kararlar.(Dosyada vekil yok, ortaklar kendileri dilekçe verdi) Ben ise yalnızca sermaye borcu açısından ihbarname gönderdim. Şirket ortakları şirkete taahhüt edip ödemedikleri sermaye borcu oranında şirket alacaklılarına karşı kendi malvarlığı ile sorumlu oluyorlar. Sorumda da belirttiğim üzere ortakların sermaye borcunu ödeyip ödemediğini nasıl öğrenebilirim onu araştırıyorum.(ticaret sicil memurluğundan sonuç çıkmadı)Şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesinden şirketin mizanını talep edeceğim. Mizanda ortakların sermaye borcu olup olmadığı ortaya çıkıyormuş. Eğer ortakların sermaye borcu varsa 89/4'e göre dava açmayı düşünüyorum. |
22-06-2013, 11:42 | #17 |
|
Peki tazminat istemli davayı fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak açabiliyormuyuz.
İcra dosyasındaki alacak miktarı davayı açarken ödenecek harçta dikkate alınıyormu? Mahkeme tazminatı belirlerken neye göre belirliyor. Yani davada davalının (üçüncü kişi) haksız olduğu anlaşılırsa tazminat olarak borçluya olan borcumu hükmedilecek. Bilgisi ve deneyimi olan meslektaşlarım bilgi ve deneyimini paylaşırsa sevinirim. |
22-06-2013, 12:01 | #18 |
|
Şirketin bilançosu dışında ortakların borcu olup olmadığını göremez/ öğrenemezsiniz.
Risk alıp ceza davasını açacaksınız. Şirket kayıtları incelenrcek itirazın aksi çıkarsa tazminat davası açabilirsiniz(zamanaşımına dikkat) Fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak açılabilir ancak şirket kayıtlarının incelenmesi bu davada şart olduğundan belirsiz alacak davası şeklinde de açılabileceğini düşünüyorum. Hükmedilecek tazminat da 89-1 in tebliğ tarihinde mevcut alacak kadar( olmadığını beyan ettikleri borçlunun alacağı). Bu tür 2 dava takip ettim birinde vekil aracılığı ile itiraz ettiğinden ceza da beraat çıktı. Diğerinde de tebliğ tarihindeki miktarın faiz ile ödenmesine karar verildi. |
22-06-2013, 12:02 | #19 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Aşağıdaki kararlar işinize yarayabilir. İyi çalışmalar.
|
22-06-2013, 12:41 | #20 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın meslektaşım haklısınız bende riski sıfırlamak istiyorumdosyaya vergi dairesinden borçlu şirketin mizanının istenmesi için talep açacağım. İcra müdürünün itiraz edeceğini sanmıyorum, müzekkereyi yazacaktır. Eğer vergi dairesi mizanı gönderirse sıkıntı kalmıyor çünkü mizanda tüm bilgiler zaten mevcutmuş.(Açıkçası bunu bilmiyordum, muhasebeci bir arkadaşımdan yardım aldım) Bakalım sonuç ne olacak. Sorunu dava açmadan, bu şekilde çözmeyi düşünüyorum. |
22-06-2013, 12:49 | #21 |
|
eğer şirkete borcu %10 dan fazlaysa bilançonun dipnotunda borcu olan ortağın adıgözüküyormuş (35 yıllık bir muahasebeciden öğrendim) ama şunu da ekledi eğer şirket kayıtları doğru ve usule uygun tutuyorsa.
%10 dan az ise yada usule uygun tutmuyorsa ortakların şirkete olan borcu diye genel bir ibare yer alıyoruş. Vergi dairesinden isteyin kaybınız olmaz ama ceza zamanaşımının 3 ay olduğu unutmayın, vergi dairesinin cevabı geç gelebilir. |
22-06-2013, 12:56 | #22 | |||||||||||||||||||||||
|
Yazmış olduğunuz bilgileri yeni öğrendim, teşekkür ederim. Müzekkereyi bizzat elden takipli olarak ben takip etmeyi düşünüyorum. |
05-10-2018, 19:52 | #23 |
|
89/4 davasını kazandıktan sonra yeni takip mi açılmalı?
89/4 tazminat davasını kazandıktan sonra, 89/1'e itirazından dolayı 3. şahıs için durmuş mevcut icra dosyası üzerinden mi alacağı tahsil edeceğiz, yoksa yeni takip mi açmamız lazım?
|
23-02-2023, 20:56 | #24 | |||||||||||||||||||||||
|
Davayı alacak miktarı üzerinden nispi harç ödeyerek mi açtınız? Teşekkürler. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Haciz İhbarnamesine itiraz | Av.Ali GÖKBAYRAK | Meslektaşların Soruları | 8 | 25-03-2011 08:52 |
haciz mi iflas mı yoksa dava açmak mı | üye14072 | Meslektaşların Soruları | 3 | 03-03-2010 18:08 |
Haciz İhbarnamesine İtiraz Davası? | solaris1981 | Meslektaşların Soruları | 2 | 09-12-2009 12:57 |
Vergi Dairesi Haciz İhbarnamesine İtiraz Usulü | Adalet34 | Meslektaşların Soruları | 2 | 11-09-2009 13:34 |
Birinci Haciz İhbarnamesine İtiraz ve Sıra Cetveli. | av.özgekaya | Meslektaşların Soruları | 3 | 18-03-2008 23:04 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |