|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
12-04-2012, 20:07 | #1 |
|
Nikahsız Eş Katkı Payı Mı???
Taraflar yaklaşık 40 yıl nikahsız olarak karı koca hayatı sürdürmüşlerdir. Birlikteliğin ilk başlarında kadının çalışmaları sonucu birçok gayrımenkul alınmış ve erkek üzerine tapuda kaydı yapılmıştır. Kısa bir süre önce erkek ölmüştür. Medeni kanun hükümlerine göre nikah olmadığı için miras hakkı söz konusu olmadığı açık. Ancak kadının kendi çalışmaları sonucu alınan bu gayrımenkullerde ne gibi hak veya hakları olabilir. Bu arada taraflar çok uzun süre önce evlenip boşanmışlar ancak yukarıda da belirttiğim gibi birliktelik hiç bozulmadan yaklaşık 40 yıl sürmüştür. Soru sormakta biraz özrüm olduğunu kabul etmekle beraber ilgilenenlere şimdiden teşekkürler.
|
13-04-2012, 08:23 | #2 |
|
Sayın Meslektaşım,
Edinilmiş mallara katılma rejimi ve tasfiyesi ile ilgili aşağıda sıralayacağım hükümler ve yine aynı müessese ile ilgili diğer tüm hükümlerden de açıkça görüleceği üzere konu ile ilgili ana kavramlar 'EŞ, EŞLER' ibareleridir. Yani ilgililer arasında resmi nikah ilişkisinin olması; katılma alacağı ve katkı payı tazminatı iddialarının olmazsa olmaz koşulu sonucunu doğuruyor. Sizin olayınızda ölen şahsın mirasçılarının direnme noktaları BAĞIŞ noktasında kilitlenecektir. Yani bu durumda sağ kalanın, ölenin mal varlığına katkısının bağış olarak kabul görüleceği görüşündeyim. Bağıştan dönme koşullarının bulunmaması (ki ağır koşullar taşır) durumunda veya taraflar arasında ölenin mirasçılarını veya üçüncü şahısları bağlayan bir anlaşma olmaması durumunda sağ kalanın hak iddiasının sonuçsuz kalacağı görüşündeyim. II. Edinilmiş mallar MADDE 219. Edinilmiş mal, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir. 2. Değer artış payı MADDE 227. Eşlerden biri diğerine ait bir malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuşsa, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur ve bu alacak o malın tasfiye sırasındaki değerine göre hesaplanır; bir değer kaybı söz konusu olduğunda katkının başlangıçtaki değeri esas alınır. Böyle bir malın daha önce elden çıkarılmış olması halinde hakim, diğer eşe ödenecek alacağı hakkaniyete uygun olarak belirler. Eşler, yazılı bir anlaşmayla değer artışından pay almaktan vazgeçebilecekleri gibi, pay oranını da değiştirebilirler. III. Eşlerin paylarının hesaplanması 1. Kişisel malların ve edinilmiş malların ayrılması MADDE 228. Eşlerin kişisel malları ile edinilmiş malları, mal rejiminin sona ermesi anındaki durumlarına göre ayrılır. Eşlerden birine sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurumlarınca yapılmış olan toptan ödemeler veya iş gücünün kaybı dolayısıyla ödenmiş olan tazminat, toptan ödeme veya tazminat yerine ilgili sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurumunca uygulanan usule göre ömür boyunca irat bağlanmış olsaydı, mal rejiminin sona erdiği tarihte bundan sonraki döneme ait iradın peşin sermayeye çevrilmiş değeri ne olacak idiyse, tasfiyede o miktarda kişisel mal olarak hesaba katılır. İyi çalışmalar |
13-04-2012, 10:13 | #3 |
|
Evlilik olmadığı için katkı alacağı, değer artış payı hakkı istenemez. Ancak genel hükümlere dayalı olarak alacak davası şeklinde yasal mirasçılardan hak talep edilebilir.
|
13-04-2012, 12:45 | #4 | |||||||||||||||||||||||
|
|
13-04-2012, 14:16 | #5 |
|
Sebepsiz Zenginleşme
Sebepsiz zenginleşme kriterleri çerçevesinde istenebilir diye düşünüyorum.
|
13-04-2012, 14:48 | #6 |
|
Ölüm tarihinde karı koca gibi birlikte yaşadıklarından, ölen tarafın ölünceye kadar hakları mal ya da para olarak verebilme ihtimali olduğu ileri sürülebilir. Ölümle bu ihtimal ortadan kalktığından zamanaşımının da ölüm tarihinden itibaren başladığı düşünülebilir.
|
15-04-2012, 16:47 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
|
16-04-2012, 08:22 | #8 |
|
Demek istediğim, taraflar 40 yıldır karı koca gibi birlikte yaşamaktayken birbirlerine belirli bir güven duymaları normal ve olağandır. Diğer tarafın mal varlığına karı koca gibi yaşadıklarına güvenerek katkıda bulunan taraf buna uygun bir karşılık ya da verdiğini almayı talep etmemiş olabilir. Karşı taraf yaşadığı sürece karşılığı alma ihtimali vardır. Yukarıda da dediğim gibi ölümle talep etme ihtimali son bulmuştur. Kişinin bu güvenin korunması gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle mirasçılara karşı işleyecek zamanaşımı ölüm tarihinden itibaren işlemeye başlamalıdır.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
HMK 109-Katkı Payı | cmuk | Meslektaşların Soruları | 2 | 14-11-2011 13:51 |
Sehven Katkı Payı Olarak Açılan Davanın Katılım Payı Alacağı Şeklinde Islahı Mümkün Müdür ve Bu Konudaki Zamanaşımı Sorunu Ne Olur? | iussy | Meslektaşların Soruları | 5 | 26-04-2011 11:26 |
katkı payı | ALAMUT | Meslektaşların Soruları | 8 | 19-06-2010 23:21 |
katkı payı | law in law | Meslektaşların Soruları | 2 | 19-11-2008 21:14 |
katkı payı | avnihal | Meslektaşların Soruları | 1 | 10-11-2008 18:00 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |