icra mahkemesi

icra mahkemesi sadece faturaları inceleyerek ilamsız takipte yapılmış olan itirazı kaldırabilir mi? eğer itirazı kaldırırsa ve yargıtay da bunu onaylarsa o halde ödeme yapmak zorunda kalan borçlu genel mahkemede istirdat davası açabilir mi. eğer genel mahlemede istirdad dava açıldıysa genel mahkeme icra mahkemesinin kararına rağmen maddi gerçeği mi araştıracaktır yoksa icra mahkemesinin kararına göre mi hareket edecektir. istirdad davasında maddi gerçek başından sonuna kadar araştırılıp kimin haklı olduğu ortaya çıkarılabilir mi. bu konuda yardım alabilir miyim. elinde emsal kararı olan arkadaşlar lütfen gönderebilirmisiniz. iyi çalışmalar

fatura imzası ikrar edilmiş senet hükmünde olmadığından faturaya dayanarak icra hukuk mahkemesi itirazı kaldıramaz. Bu husus yargılamayı gerektirdiğinden genel mahkemede itirazın iptali davası açılması gerekir.

Ayrıca İcra hukuk mahkemesi kararları bu konuda kesin hüküm teşkil etmez.Borçlu menfi tespit veya istirdat davası açabilir. Ancak alacaklının talebi reddedilirse alacaklı da genel hükümlere göre alacak davası açabilir.

Alcaklı İ.H.M de davası reddedilirse davasını alacak değil de itirazın iptali olarak açabilir şeklinde yargıtay kararı da hatırlıyorum ama tam emin olamadım.

Sayın meslektaşım nitekim size daha yeni biten itirazın kaldırılması davamızla alakalı olan prosedürü sizin sorularınızla yakından ilişkili olduğu için açıklama ihtiyacı hissettim.Şöyle ki faturalar her nekadar bir para borcunu içerse de bu para borcu kayıtsız ve şartsız olmadığından ve faturaların altında borçlunun ikrar edilmiş olan imzası olmadığından dolayı md.68 anlamında belge teşkil etmez.İcra mahkemesinde görülen itirazın kaldırılması talebinde(teknik anlamda dava değil) itirın kaldırılması için ispat yükü alacaklıdadır.Alacaklı borçlunun itirazını hükümden düşürmek için imzası borçlu tarafından ikrar edilmiş ve kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren adi senet ibraz etmesi gereklidir aksi takdirde mahkeme itirazın kaldırılmasının redine karar verir.İtirazın kaldırılması maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez ve alacaklı aleyhine çıkan icra mahkemesi kararına dayanarak 1 yıl içerisinde itirazın iptalini genel mahkemelerde dava ederk maddi anlamda kesin hüküm teşkil eden bir karar alması mümkündür.Md.68 anlamında blegenin olup olmadığı yargılamaya başlarken hakim tarafından re'sen gözetilecek olan bir husustur.İtirazın kaldırılması talebi hernekadar kesn hüküm teşkil etmesede aynı alacak bakımından başka bir takipte kesn hüküm teşkil edecektir.İtirazın kaldırılmasının reddi talebi ile durmuş olan icra takibi için işleme devam edilmez ancak itirazın genel mahkemelerce iptaline karar verilsin.Borçlu kişi açısından ise durum şudur.Eğer itirazın kaldırılmasına karar veren mahkeme kararı maddi anlamda ksin hüküm teşkil etmediğinden dolayı borçlu genel mahkemelerde menfii tespit davası açabilir.İcra takibinden sonra açılan menfii tespit davası nedeniyle mahkeme itirazın tedbiren durdurulmasına karar vermez sadece icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde bir karar verebilir.Eğer itirazın kaldırılması ile cebri icra tehdidi altında haksız olduğu bir para ödenmiş olursa o halde davaya istirdat davası olarak devam edilir.Sizin burada yapmanız gereken en mantıklı hamle genel mahkemelerde itirazın iptali davasını açarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmektir.SAYGILARIMLA.Umarım yardımcı olabilmişimdir.

Sayın msahinparlak,

Faturalar İİK m.68 anlamında belge olmasa da borçlu, itirazında taraflar arasındaki borç ilişkisinin varlığını kabul etmiş ise (örn: ödedim demiş olabilir) İcra Mahkemesi faturanın İİK m.68 anlamında belge olup olmadığına bakmaz. Bu sebeple de böyle bir durumda borçlu İcra Mahkemesinde borcunu ödediğini ispat etmelidir.
(diye düşünüyorum )

İkame edilecek davaların birbirine etkisi açısından (itirazın kaldırılmasından sonra açılabilecek davaları da havi ):
İİK m.68/son:"İtirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine yüzde kırktan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilir. Borçlu, menfi tespit ve istirdat davası açarsa, yahut alacaklı genel mahkemede dava açarsa, hükmolunan tazminatın tahsili dava sonuna kadar tehir olunur ve dava lehine sonuçlanan taraf için, daha önce hükmedilmiş olan tazminat kalkar."

Saygılarımla...

Alıntı: Yazan Hades Sayın msahinparlak, Faturalar İİK m.68 anlamında belge olmasa da borçlu, itirazında taraflar arasındaki borç ilişkisinin varlığını kabul etmiş ise (örn: ödedim demiş olabilir) İcra Mahkemesi faturanın İİK m.68 anlamında belge olup olmadığına bakmaz. Bu sebeple de böyle bir durumda borçlu İcra Mahkemesinde borcunu ödediğini ispat etmelidir. (diye düşünüyorum )

Aynı doğrultuda bir içtihat THS Şerhinde (bir dakika öncesinden bu yana ) bulunmaktadır. http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=904

Sayın meslektaşlarım, değerli zamanınızı ayırdığınız için teşekkür ederim, bakmış olduğumuz davada esas mesele daha farklıdır. Özetlemek gerekirse.1- ahmet ile barış 2 yıl boyunca karşılıklı ticaret yapıyorlar 2- ahmet barışa kızıyor ve barışın haberi olmadan barışa 4000 TL fatura kesiyor 3- daha sonra bu faturalara dayanarak ilamsız takip yapıyor 4- barış borçlu olmadığı için doğal olarak itiraz edip takibi durduruyor. 5- ahmet İTM de itirazın kaldırılması davası açıyor 6- barış davayı takip etmediği için İTM itirazı kaldırıyor 7- kararı tebliğ alan barış temyiz ediyor 8- temyiz mahkemesi itirazın kaldırılmasına ilişkin kararı oanylıyor 9- borcu ödemek zorunda kalan barış ne yapmalıdır. 10- gerçekte maddi gerçek araştırılırsa ve defterler inclenirse bankadan yapılan havaleler göz önüne alınırsa barış alacaklıdır ahmet değil. SORULAR 1- Açılan istirdat davasında İTM nin yargıtayca onanmış kararına rağmen maddi gerçek araştırılır mı? 2- İTM haksız ve hukuka aykırı olarak ve bilirkişi raporuna aykırı olarak sadece faturalara dayanarak itirazı kaldırmıştır, İTm nin kararı kesin hüküm teşkil eder mi? 3- barışın yapmış olduğu havalelere göre aslında barış alacaklı görünmektedir, genel mahkeme tekrar bir bilirkişi incelemesi yaptırmak zorunda değil midir? 4- Mahkeme dosyayı bilirkişiye gönderip göndermemek konusunda karar vermek için gelecek celsede karar verecek. Lütfen İTM nin kararlarının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğine ilişkin,İTM'nin sadece faturalara dayanarak itirazı kaldıranayacağına ilişkin ve genel mahkemede açılan istirdat davasında İTM kararı olsa dahi mahkemenin gerçeği araştırmak zorunda olduğuna ilişkin elinde emsal kararı olan arkadaşlar, bu konuda bilgi sahibi olan veya hukuki yorum yapmak isteyen aradaşlar yazabilir misiniz. Selamlar Saygılar

arkadaşlar müvekkil borcunu banka havalesi yoluyla 2004 yılında ödemiş ancak icra mahkemesi banka havalelerini hiç dikkate almamış, bu durumda sulh mahkemesinin dikkate alması için bazı yargıtay kararlarına ulaştım, bu kararlar diğer açmış olduğumuz, istirdat davası başlığı ile verilmiştir..
selamlar saygılar

arkadaşlar mahkeme bu gün icra mahkemesinin kararlarının kaziye-i muhkeme teşkil etmeyeceği gerekçesi ile işin esasını incelemeye aldı, yani tarafların tüm delillerinin defter ve belgelerinin bilirkişi tarafından incelenmesine karar verdi, bu halde bir hukuk skandalı ile icra mahkemesinin vermiş olduğu karara rağmen adaletin yerini bulacağına inanıyoruz. selam ve saygıyla