|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
12-03-2009, 12:12 | #1 |
|
Muris Muvazaası
müvekkilim murisin gelini. muris 2006-2007 yılı gibi üzerinde eğreti bir yapı bulunan tarlasını satmak istiyor ama hiç bir çocuğu almaya yanaşmıyor. oda 3. kişiye satıyor. ancak satıştan sadece 3 ay sonra müvekkilim olan murisin gelini tarlayı 3. kişiden satın alıyor. muris 2007 yaz aylarında vefat ediyor. bunun üzerine 2009 yılında diğer çocuklar müvekkilin bu tarlayı alamayacağı maddi durumunun buna imkan vermediği ve muvazaa olduğu iddisıyla dava açıyor. müvekkil memur olup emekli maaşı almakta. kayınbabasının o arazisini alabilecek güce sahip. ayrıca tarla üzerindeki o eğreti yapıda kayınvalide hala oturmakta. satışa çıkarıldığını ancak çocukların almaması üzerine üçüncü kişiye satıldığını ve gelinin kayınvalidesinin evinden ayrılmaması için evi 3. kişiden aldığını bilmekte bizim için bu tanıklığı yapabilecek durumda.sizce bu işten bir kurtuluş yolu bulabilirmiyim? yani tarlayı kazanıp diğer çocukların açmış olduğu bu davayı kazanabilirmiyim? biliyorum zor ama belki bir çıkış yolu olabilir. teşekkür ederim.
|
12-03-2009, 14:45 | #2 |
|
Burada muvazaa yok diyorsanız muvazaa yoktur. Yani gerçekten alım-satım gerçekleşmiştir. Taşınmaz için ödenen para banka hesaplarında veya herhangi bir yerde görünüyordur herhalde. Siz bu paranın akıbetinin ne olduğunu delillerinizde göstermelisiniz. Muvazaa yoksa denkleştirme veya tenkis olabilir mi derseniz, tarla gerçek değerinde satılmışsa mirasçılar bu yollarada başvuramaz.
|
12-03-2009, 14:55 | #3 |
|
1-Bu tarlayı hangi parayla aldığını ispatlayacak..Kredi mi çekmiş, bankadaki parasını mı çekmiş, altınlarını bozmuş, yer mi satmış vs.
2-Tapuda gözüken satış bedeli yerin gerçek bedeliyle yakın mı? Yani bu iki bedel arasında normalin dışında bir fark var mı? 3-Kayınvalide bu konuda tanıklık yapabilir ve tanıklığı önemli, satıştan diğer çocukların bilgisinin olduğu, almaya yanaşmadıkları vs. 4-Muris satış bedelini ne yapmış? Sağlık sorunlarında mı kullanmış, başka bir yer mi almış, düğün mü yapmış vs..Satış bedelinin ne olduğu? Ki bu 3. kişiye yapılan satışın gerçek bir satış olduğunu ve karşılığında bedel alındığını ortaya çıkaracaktır. 5-3. kişinin yeri almaya gücü var mı? Gelinden aldığı satış bedelini ne yapmış, nerde kullanmış? Başka bir yer mi almış hastalıkta mı kullanmış, borcunu mu ödemiş vs. 6-Muris yeri neden satıyor? Hangi ihtiyacı için? Satış gerçekse ki öyle olduğunu söylüyorsunuz, bunların hepsi ispat edilebilir hususlar biraz işi uzatır ki bu davalar çok kısa sürmüyor zaten, ama bu hususları ispat ettiğiniz takdirde kayınvalidenin ve diğer bilenlerin tanıklığıyla da davayı kazanırsınız bence..Davacılar da bu hususların aksini ispat etmeye çalışacaklar zaten. Satış gerçekse zaten bu hususları ispatlayamazlar, siz bunları ispatladığınız takdirde kazanmamanız hiçbir neden yok kanımca..iyi çalışmalar.. |
12-03-2009, 14:56 | #4 |
|
evet aslında müvekkilin bana anlattığı da bu
aralarında bir satış sözleşmesi var ancak paranın akıbeti hakkında şu anda bir bilgim yok büyük ihtimalle bankadan değil elden ödeme olmuştur. tarla gerçek değeri üzerinden satılmış. ama dediğim gibi para transferine ilişkin net olmamakla bankadan değil elden teslim gerçekleşmiş olmalı. bunu öğreniriz ama ya elden ödeme ise??tekrar teşekkür ederim
|
12-03-2009, 14:59 | #5 |
|
çok teşekkür ederim
bilgi paylaşımınızla bu dava ile ilgili daha iyi bir ilerleme kaydedeceğime eminim. iyi çalışmalar
|
12-03-2009, 15:06 | #6 |
|
Ek
Ayrıca burada sorun şu ki 3. kişi henüz yeni aldığı yeri kısa süre sonra neden satıyor? Yeri yatırım amaçlı almış da gelin O'nun satın aldığı bedelden daha yüksek bir bedel mi vermiş ki 3. kişi bu alım-satımdan fayda sağlamış? 3. kişi tanıklık yapabilir mi?
Kısacası; murisin bu yeri hangi ihtiyaçtan dolayı 3. kişiye sattığını, satış bedelini nerede kullandığını, 3. kişinin bu yeri almaya gücünün bulunduğunu, 3 ay sonra geline satma nedenini, gelinin bu yeri hangi parayla aldığını, tapuda gözüken bedelle gerçek bedel arasında ciddi bir fiyat farkı bulunmadığını (ki bu hususu bilirkişi tespit edecek, tapuda vergiyi düşürmek için miktar az gösterilir ancak afaki bir fark da bulunmamalı), mursisin çocuklarıyla arasında bir husumet bulunmadığını, ispat ettiğiniz takdirde kazanırsınız..Lakin gerçekten muvazaa varsa da "senaryolar" pek işe yaramıyor, gerçek ortaya çıkıyor.. |
12-03-2009, 15:13 | #7 |
|
Paranın elden ödenmesinde bir sorun yok. Tapuda tescil yapıldığına göre bu para ödenmiş sayılır. Siz burada bu parayı murisin ve 3. kişinin ne yaptığını öğrenip ispat edeceksiniz. Bankadan kredi mi çekmiş derken, müvekkil toplu parayı nerden elden etmiş, bu birikimi nerede mevcutmuş..Bankada değildir parası ya da kredi çekmemiştir ancak altınları vardır, 3.kişide alacağı vardır, başka bir yer satmıştır, ailesinden miras kalmıştır vs.. Yani bu toplu parayı nereden elde etmiş? Tapudaki satış bedeline bakın gerçek değere yakın mı?
Önceki cevabımda sıraladığım hususları ispat edebilirseniz ki gerçek satışsa bunları hepsi rahatlıkla ispat edilebilir, bu dava o kadar da zor olmaz sizin için.. |
15-05-2009, 16:10 | #8 |
|
Yargıtay'ın 88'den bu yana uygulamasında yön değiştirdiği gizli bağış/muvazaa konusunda yabancı hukuklardan kaynak önerisi, yüksek mahkeme kararları ve soru ve görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim,
Konu: Bkz. THS muvazaa-yolsuz tescil Saygılar, |
22-02-2010, 00:03 | #9 |
|
Merhabalar, muvazaa konusuna ilişkin birçok başlık altında yazılanları okumaya gayret gösterdim, ne var ki aradığım cevabı tam olarak karşılayan bir mesajla karşılaşamadım.
Sorum şu; müvekkillin anne dedesi (1910 d.lu) 1977 yılında damadına bir gayrimenkulünü satar, aradan 8 sene geçer ve damat tapuda farkeder ki satın aldığı tarla kayın pederiyle alım satım hususunda anlaştıkları gerçek tarlanın iki katı. (Nasıl oluyorsa artık?) Damat tarlayı ifraz ederek fazla olduğunu düşündüğü parseli kayın pederine satar, satış gösterir. Kayın peder 1993 senesinde hakkın rahmetine kavuşunca geriye 7 evlat kalır. Pek doğal olarak üşüşürler malın mülkün üstüne. Hemen olmasa da birkaç sene sonra torunlar bu satış için damadın evlatlarıyla birlikte o dönem gene başkaca bir satışa tara olan teyzelerine dava açarlar. Müvekkil der ki, dedemiz o dönem ev yapacakmış, yani ortada gerçek elle tutulur bir ihtiyaç durumu söz konusu. Ayrıca babamız art niyetli olsa fazla olarak değerlendirdiği parseli geri vermezdi. Dedemizin o parayla yaptırdı evin inşaatınd çalışan işçilerden ikisi sağ. Onlar şahidimiz. Ayrıca muhtar da sağ ise şahit olabilir... ve malum standart detaylar. Son olarak davacılar 6 mirasçı. Bunlardan 3 ya da 4ü bu davada neden bulunduklarını dahi bilmiyorlar. Müvekkil onların da bu satışın gerçek olduğunu beyan edebileceklerini söylüyor. Böylesi bir durumda kazanma yahut kaybetme oranı ne olabilir ? |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Süresinde davaya cevap verilmemesi-muvazaa iddiası | ilksan | Meslektaşların Soruları | 1 | 15-04-2008 22:21 |
Miras-miras Hukuku | azmi | Hukuk Soruları Arşivi | 10 | 25-09-2006 16:54 |
Miras Hukuku HÇG ve Borçlar Hukuku HÇG | Admin | Site Haberleri | 0 | 09-07-2006 15:19 |
Miras Hukuku | zaja | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 22-06-2004 12:04 |
Miras Hukuku | Atakan ÇALIŞ | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 14-02-2002 03:12 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |