Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Muris Muvazaası vekalet ücreti

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 23-11-2011, 23:28   #1
Av.Şükrü Y.KAYA

 
Varsayılan Muris Muvazaası vekalet ücreti

Değerli görüşlerini belirtecek sayın meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim. Dosya tarafımıza ilk derece mahkemesince karar verildikten sonra gelmiş olup;

Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası 10.000 TL değerle açılmış, yerel mahkemece bilirkişiye dosya gönderilmiş, esas değer 3.556.000 TL olarak bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.

Bilirkişi raporu davacı ve davalı vekiline 28.12.2009 tarihinde tebliğ edilmiş ve 31.12.2009 tarihinde ise son karar duruşması yapılarak davacı lehine karar verilmiştir.

Davacı taraf bilirkişi raporunun esas alınması gerektiğini belirtmiş, davalı vekili ise beyanda bulunmak için süre istemiştir. Ancak süre verilmeyeceği belirtilerek davalı vekiline bir söz hakkı daha verilmiş ve davalı vekili raporun yüksek geldiğini aleyhe olan hususları kabul etmediğini belirtmiş başkaca da bir beyanda bulunmamıştır. (Eksik harcı tamamlanması talebi yok malesef)

Karar davacının davasının kabulüne vs vs vs ve 1200 TL davacı yararına vekalet ücretine (muhtemelen eksik harç tamamlanmadığından dilekçe değeri üzerinden) hükmedilmiştir.

Karardan sonra davacı taraf bir an önce arsaya hissedar olabilmek için davalının yatıracağı harcı şerh düşerek yatırmıştır.

Bu aşamadan sonra davalı vekili olarak dosyaya vekaletimizi sunduk ve kararı davalı lehine temyiz ettik. Davacı vekili de, nisbi vekalet ücretinin bilirkişi raporu üzerinden verilmediğinden bahisle kararı bu yönden temyiz etti.

Yargıtay 1.Hukuk Dairesi kararı davanın reddi gerekirken kabulü hukuka aykırıdır gerekçesiyle lehimize bozdu. Ayrıca kararda davacının temyiz itirazının bozma nedenine göre incelenmeye gerek duyulmadığı da belirtildi.

Yerel mahkeme kararında direndi ve direnme kararını temyiz ettik. Ayrıca HGK tarafından değişik bozma talep ederek lehimize bir karar çıkacak ise vekalet üceretinin de bilirkişi değeri üzerinden verilmesi gerektiği, zira bilirkişi raporuna karşı tebliğden itibaren sadece 3 gün geçtiği ve beyanda bulunmak için süre istenilmiş olsa da verilmediği, en az 7 gün süre verilmesi gerektiği ayrıca eksik harcı yatırtmanın hakimin re'sen dikkate alacağı bir görevi olduğu, avukatın böyle bir yükümlülüğü yokken neticesinde harcı yatan bir davada bozma sonrasında vekalet ücretine esas değer üzerinden hükmedilmesi gerektiği, istikrar bulmuş kararın avukatlara karşı işgüzarlık olduğu bu nedenle tarafımıza vekalet ücretinin bahsedilen şekilde verilmesi gerektiğinin de karar bağlanılmasını talep ettik.

HGK 1.Hukuk dairesinin lehimize olan kararına uyulması gerekirken direnilmesi yerinde değildir gerekçesiyle, dairenin kararını yerinde buldu.
Bu aşamada dairece vekalet ücreti ile ilgili verilmiş bir karar yok.

Sorum şudur ki, HGK kararı sonrası yerel mahkeme duruşma açacak ve mecburen davanın reddine yeni esas dosya numarası üzerinden karar verecektir. Bu aşamada bu verilecek kararı yeni bir karar sayarak, harç zaten çok önceden yatmış olduğuna göre vekalet ücretine bilirkişi raporu üzerinden vermesi gerektiğini talep etsek nasıl bir sonuç alabiliriz.

Yine diğer taraftan bilirkişiye karşı beyanda bulunmaya süre vermemiş, tebliğden 3 gün sonraki ilk duruşmada da hemen karar vermiştir. En az 7 6100 göre ise 2 hafta süre verilmesi zorunlu iken vermemiştir. Eksik harcın tamamlanmasının talep edilememesinde davalı vekilinin bir sorumluluğu yoktur, bu defa davalı lehine karar verileceğinden vekalet ücretinin esas değer üzerinden hesaplanmasını talep etsek nasıl olur?

Bir şekilde bu vekalet ücretini nasıl alabiliriz acaba
Old 24-11-2011, 14:19   #2
Av. Nevzat Yağız

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Şükrü Y.KAYA
Değerli görüşlerini belirtecek sayın meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim. Dosya tarafımıza ilk derece mahkemesince karar verildikten sonra gelmiş olup;

Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası 10.000 TL değerle açılmış, yerel mahkemece bilirkişiye dosya gönderilmiş, esas değer 3.556.000 TL olarak bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.

Bilirkişi raporu davacı ve davalı vekiline 28.12.2009 tarihinde tebliğ edilmiş ve 31.12.2009 tarihinde ise son karar duruşması yapılarak davacı lehine karar verilmiştir.

Davacı taraf bilirkişi raporunun esas alınması gerektiğini belirtmiş, davalı vekili ise beyanda bulunmak için süre istemiştir. Ancak süre verilmeyeceği belirtilerek davalı vekiline bir söz hakkı daha verilmiş ve davalı vekili raporun yüksek geldiğini aleyhe olan hususları kabul etmediğini belirtmiş başkaca da bir beyanda bulunmamıştır. (Eksik harcı tamamlanması talebi yok malesef)

Karar davacının davasının kabulüne vs vs vs ve 1200 TL davacı yararına vekalet ücretine (muhtemelen eksik harç tamamlanmadığından dilekçe değeri üzerinden) hükmedilmiştir.

Karardan sonra davacı taraf bir an önce arsaya hissedar olabilmek için davalının yatıracağı harcı şerh düşerek yatırmıştır.

Bu aşamadan sonra davalı vekili olarak dosyaya vekaletimizi sunduk ve kararı davalı lehine temyiz ettik. Davacı vekili de, nisbi vekalet ücretinin bilirkişi raporu üzerinden verilmediğinden bahisle kararı bu yönden temyiz etti.

Yargıtay 1.Hukuk Dairesi kararı davanın reddi gerekirken kabulü hukuka aykırıdır gerekçesiyle lehimize bozdu. Ayrıca kararda davacının temyiz itirazının bozma nedenine göre incelenmeye gerek duyulmadığı da belirtildi.

Yerel mahkeme kararında direndi ve direnme kararını temyiz ettik. Ayrıca HGK tarafından değişik bozma talep ederek lehimize bir karar çıkacak ise vekalet üceretinin de bilirkişi değeri üzerinden verilmesi gerektiği, zira bilirkişi raporuna karşı tebliğden itibaren sadece 3 gün geçtiği ve beyanda bulunmak için süre istenilmiş olsa da verilmediği, en az 7 gün süre verilmesi gerektiği ayrıca eksik harcı yatırtmanın hakimin re'sen dikkate alacağı bir görevi olduğu, avukatın böyle bir yükümlülüğü yokken neticesinde harcı yatan bir davada bozma sonrasında vekalet ücretine esas değer üzerinden hükmedilmesi gerektiği, istikrar bulmuş kararın avukatlara karşı işgüzarlık olduğu bu nedenle tarafımıza vekalet ücretinin bahsedilen şekilde verilmesi gerektiğinin de karar bağlanılmasını talep ettik.

HGK 1.Hukuk dairesinin lehimize olan kararına uyulması gerekirken direnilmesi yerinde değildir gerekçesiyle, dairenin kararını yerinde buldu.
Bu aşamada dairece vekalet ücreti ile ilgili verilmiş bir karar yok.

Sorum şudur ki, HGK kararı sonrası yerel mahkeme duruşma açacak ve mecburen davanın reddine yeni esas dosya numarası üzerinden karar verecektir. Bu aşamada bu verilecek kararı yeni bir karar sayarak, harç zaten çok önceden yatmış olduğuna göre vekalet ücretine bilirkişi raporu üzerinden vermesi gerektiğini talep etsek nasıl bir sonuç alabiliriz.

Yine diğer taraftan bilirkişiye karşı beyanda bulunmaya süre vermemiş, tebliğden 3 gün sonraki ilk duruşmada da hemen karar vermiştir. En az 7 6100 göre ise 2 hafta süre verilmesi zorunlu iken vermemiştir. Eksik harcın tamamlanmasının talep edilememesinde davalı vekilinin bir sorumluluğu yoktur, bu defa davalı lehine karar verileceğinden vekalet ücretinin esas değer üzerinden hesaplanmasını talep etsek nasıl olur?

Bir şekilde bu vekalet ücretini nasıl alabiliriz acaba




Sayın meslakdaşım davanın reddi halinde red edilen kısım üzerinden yani dava dilekçesinde beyan edilen değer üzerinden size vekalet ücreti takdir edilecektir. Ancak şöyle düşünebiliriz. Mahkeme resen ve yasal zorunluluk nedeni ile, dava konusu gayrimenkulün değeri bilirkişi tarafından tespit edildiğinde ve rapora itiraz süresi geçtikten veya rapora karşı itiraz sonuçlandırıldıktan sonra bu yeni değer üzerinden HARÇLAR YASASININ 30. MADDESİNE GÖRE HARCIN YASAL SÜREDE TAMAMLANMASI ve AKSİ TAKDİRDE DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILACAĞINA KARAR VERİLECEĞİ UYARISI İLE ARA KARARI VERMEK ZORUNDADIR. Siz bu yasal zorunluluğu hatırlatarak harcın tamamlanması konusunda ara kararı talep edebilirsiniz. Gerçi davacı taraf bu aşamadan sonra davasının esas yönünden red edileceğini bildiği için harcı yatırmayacak ve davanın açılmamış sayılması kararı verilmesini önemsemeyecektir ve sizin alacağınız vekalet ücreti yine düşük değer üzerinden olacaktır. Yine bir deneyin hakimin vereceği karara uyup harcı yatırmaları halinde ancak sizin o değer üzerinden vekalet ücreti alabileceğinizi düşünüyorum. İlk karar verilmeden önce hakim bu yasal zorunluluğu atlamayıp harcın yatırlamısına karar verseydi davacı da bunu davanın kabulüne karar verileceğini umudu ile yatıracak idi. Veya eski vekil arkadaş bunu atlamayıp talep etse idi... Sağlık olsun demekten başka çare yok gibi görünüyor..
Old 24-11-2011, 16:18   #3
Av.Şükrü Y.KAYA

 
Varsayılan

Nevzat Bey öncelikle cevabınız için teşekkür ederim. Karşı taraf ilk başta davayı kazandığından, dosyanın bir an önce yargıtaya gidip kesinleşmesi için, bizim yatıracağımız harcı karardan hemen sonra davacı taraf yatırdı. Yani şu anda harç çoktan yatmış durumda.. İlk celse hakim harcı yatmış olduğu için vekalete de esas değer üzerinden karar veremez mi
Old 28-11-2011, 13:21   #4
Av. Nevzat Yağız

 
Varsayılan

Sayın meslekdaşım, direnme kararı üzerine yapılacak yeni yargılamada tabiki vekalet ücreti talep edebileceksiniz. Zira bugüne kadar yerel mahkeme davanın kabulüne ve aynı doğrultuda direnme kararı verirken yani her iki kararında sizin lehinize bir nihai karar vermemiş bulunduğundan tabii olarak sizin lehinize vekalet ücreti hükmetmemiş idi. Fakat yapılacak bu yeni yargılamada zorunlu olarak esas yönünden sizin lehinize davanın reddine karar verecek ve bu durumda sizin lehinize hükmedeceği vekalet ücretinin bana göre bilirkişi tarafından tespit edilmiş olan gayrimenkulün gerçek değeri üzerinden olması gerekiyor.
(Gerçi Hakim davacı lehine karar verdiğinde de düşük değerden vekalet ücreti takdir etmiş ama ben buna katılmıyorum, siz tüm değer üzerinden lehinize vekalet ücreti verilmesinde ısrar edin. Düşük değer üzerinden verirse temyiz edersiniz. Bana göre Yargıtay sizi haklı bulacaktır. Daha önce davanın reddi halinde dahi gerçek değer üzerinden nispi vekalet ücreti takdir edildiğini ve onandığını gördüm.)
Old 30-11-2011, 00:00   #5
Av.Şükrü Y.KAYA

 
Varsayılan

Nevzat Bey yanıtınız için çok teşekkür ederim esasen ben de siz gibi düşünüyorum ancak siz gibi objektif açıdan bakan değerli meslektaşlarımdan duymak daha da hoş oluyor. Lakin takdir edersiniz ki, olayımıza uyar bir karar bulamadım. İnşallah talebim gibi bir karar çıkar..
Old 30-03-2012, 02:48   #6
Av.Şükrü Y.KAYA

 
Varsayılan

Değerli meslektaşlarım şimdiden yanıtlarınız için teşekkürler.

Tarafımızca dosya temyiz ediliyor.. Davacı da temyize cevap vererek VEKALET ÜCRETİNİN RAPOR ÜZERİNDEN HESAPLANMASI GEREKTİĞİNİ bu nedenle bu yönden temyiz ettiğini yazıyor.
Dosya davacının mahkeme içi ikrarı olduğundan bahisle davalı lehine bozuluyor.
Yerel mahkeme hakimi kararında direniyor.
HGK tarafından özel daire bozma kararına uyulması gerektiğinden bahise direnme kararı da bozuluyor.
Yakında duruşma olacak ve hakim davanın reddine karar vermek zorunda..
Bu aşamada tarafımızın rapor değeri üzerinden vekalet ücreti alabilmemiz için ne yapabiliriz.
2 husus üzerinde duracağım. ilk olarak davacılar davayı ilk defa yerel mahkemede kazandıklarında temyize cevap dilekçelerinde RAPOR ÜZERİNDEN HESAPLANMASI GEREKTİĞİNİ O AN İÇİN LEHLERİNE OLDUĞUNDAN kabul ettiler. Bu defa onların kabulüne dayanarak bize rapor üzerinden ücret ödenmesi gerektiğini düşünüyorum. Teknik anlamda ikrar olmasa da en azından hakkın kötüye kullanılması olacaktır. Sonuçta kamu düzenine ilişkin değil ve karşı tarafın kabulü var diye düşünüyorum.
Diğer bir husus ise, bizden önceki meslektaşımızın raporu incelemesine dahi imkan verilmemiştir. bu nedenle harcın tamamlatılması talep edilememiştir. Kusur yoktur.
Sizlerin değerli görüşlerini bekliyor hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Old 19-02-2013, 17:15   #7
Av.Şükrü Y.KAYA

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım yargıtay 1. hukuk dairesi harç yargılama devam ederken tamamlanmadığından bahisle vekalet ücretine bilirkişi değil, dava dilekçesinde geçen değer üzerinden hükmetmesini onadı.
Tarafımızca gelen bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmak üzere süre verilmeden karar verildiği için ve aynı zamanda harcı tamamlatmakla hakimin re'sen sorumlu olduğu, davalının harcı tamamlansın gibi bir talep yükümlülüğü olmadığı gerekçe gösterilerek,
yerel mahkeme hakimi aleyhine kamu davalı gösterilerek tazminat davası açılmıştır.
Umarım bu dava 1. hukuk dairesinin hukuka aykırı ve hakkaniyetsiz olduğunu düşündüğüm istikrar bulmuş bu kararlarından dönmesine neden olur.
neticeyi paylaşacağım..
Old 28-02-2013, 14:18   #8
onur uğur kaplan

 
Varsayılan

Şükrü Bey . bakanlık Aleyhine açtığınız davada verilecek karar emsal olabilecek niteliktedir. Bu kararı eğer uygun görür iseniz baro bülteninde de yazmak isteriz.

davanız da başarılar diler saygılarımız sunarım.
Old 22-02-2015, 19:36   #9
Av.Şükrü Y.KAYA

 
Varsayılan

Arkadaşlar davayi reddettiler. Gerekçe olarak da hakimin usul ekonomisini gözeterek, en hızlı ve adaletli şekilde karar verme yükümlülüğü olduğu bu nedenle kusuru olmadığı yönünde karar verildi. Harçlar kanunu görmezden gelindi.
Ne zormuş arkadaş yüksek bedelli davalarda red karari verilince vekalet ücreti almak.
Forumda yine sordum degerli siz meslektaşlarımıza..orda da tapu iptali olmazsa alacak davasinda esastan red gerekcesi olan söz konusu davada kısa kararda husumetten red karari verildi ve maktu vekalet verecekler.. yaklaşık 300.000 tl vekalet ücretimiz yine gitti gibi. hep mi bana denk geliyor anlamis degilim
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
muris muvazaası av.tuğbabal Miras Hukuku Çalışma Grubu 50 09-09-2016 17:50
Muris Muvazaası-Nispi Vekalet Ücreti avyusuf Meslektaşların Soruları 3 23-11-2011 01:58
muris muvazaası av.yılmaz sukuşu Meslektaşların Soruları 2 28-07-2011 00:53
muris muvazaası ALAMUT Meslektaşların Soruları 2 10-01-2010 14:50
muris muvazaası Av.B.Demirci Meslektaşların Soruları 8 23-07-2009 20:23


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03136992 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.