Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İdarenin Tahliye İstemi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-07-2010, 23:19   #1
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan İdarenin Tahliye İstemi

Sayın meslektaşlarım.İyi çalışmalar dileğimle.
OLAYIN ÖZETİ:
1- Belediye, 2008'de müvekkile "işyeri açma ve çalışma ruhsatı" vermiş. İşyeri, 4 katlı bir binanın zemininde.
2- Sonradan bu binanın tamamının ruhsata aykırılığı anlaşılmış. Belediye encümeni, 8 Haziran 2010'da İmar Kanunu 32. madde uyarınca binanın yıkımı kararı almış. Bu kararda, ayrıca zemin katın kırdırılarak işyerine dönüştürüldüğünün tespit edildiği belirtilmiş. Karar, 9 Temmuz 2010'da müvekkile zabıta marifetiyle tebliğ edilmiş. Tebligatta, 15 güne kadar taşınmazı boşaltması istenmiş.
3- Elimdeki tek delil, Belediye tarafından, müvekkile 25.04.2008'de verilen "İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatı". Bu ruhsat tekstil işi için verilmiş ve müvekkil de zaten tekstil konusu ile iştigal ediyor. Bu ruhsatı veren aynı belediye, şimdi kısaca, "dükkana çevirmişsin, bina da kaçak boşalt" diyor.
4- Ayrıca idari para cezası da kesilmiş.
Not: Müvekkil taşınmazın aynı zamanda malikidir.

SORU: 1- İdare Mahkemesi'nden yürütmenin durdurulması istemli belediye encümen kararının iptali davası açmayı düşünüyorum. Tecrübesi olan Sayın Meslektaşlarımın görüşlerini rica ediyorum.
2- Kesilen idari para cezasına Sulh Ceza Mahkemesi'nde itiraz edebilir miyim?
3- İdarenin, öncelikle ruhsata aykırılığın 1 ay içinde giderilmesini talep etmesi gerekir miydi?

Şimdiden teşekkürlerimi sunarım. Saygılarımla.
Old 16-07-2010, 07:53   #2
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
SORU: 1- İdare Mahkemesi'nden yürütmenin durdurulması istemli belediye encümen kararının iptali davası açmayı düşünüyorum.
İdare mahkemesi kolay kolay yürütmenin durdurulması kararı vermez. Ancak yıkıma karşı açılan davalarda idare sonradan telafisi olanaksız zararlara yol açmamak için yıkım işlemini (duruma göre, yürütmenin durdurulması talebinin reddine kadar veya davanın karara bağlanmasına kadar) ertelemekte. Dava açtığınızı belediyeye bir dilekçe ile bildiriniz ki hemen yıkmasın, beklesin.
Alıntı:
2- Kesilen idari para cezasına Sulh Ceza Mahkemesi'nde itiraz edebilir miyim?
Aynı encümen kararıyla yıkım kararıyla birlikte verilen para cezalarına idare mahkemesine;
Ayrı ayrı encümen kararıyla tek başına verilen para cezasına sulh ceza mahkemesine; tek başına verilen yıkım kararına idare mahkemesine başvurulur.
Alıntı:
3- İdarenin, öncelikle ruhsata aykırılığın 1 ay içinde giderilmesini talep etmesi gerekir miydi?
1.olasılık: Ruhsata aykırılığın tespit edildiği Yapı Tatil Zaptı tutulmasıyla bir aylık süre verilmiş ve bu bir aylık süreden sonra encümen kararı verilmiş olmalı.
2.Olasılık: Ruhsat alınamayacağı belli olan durumlarda bir aylık süre verilmesine gerek bulunmamaktadır.

Saygılarımla
Old 16-07-2010, 16:11   #3
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Teşekkür ederim Sayın KONYALI.
Sizce bu davayı almayayım mı?Ancak aynı idare, 2008'de çalışma ruhsatı da veriyor.
Ayrıca İmar Kanunu madde 32 uyarınca verilen her hangi bir süre de yok! Açıkça, binayı görmedim. Auhsat alınamayacağı belli mi değil mi onu da bilmiyorum. Ancak idarenin, tek başına "buraya ruhsat verilemez" demesi, idari işlemin sebep unsuruna (takdir yetkisi anlamında)aykırılık teşkil etmez midir?
Tekrar teşekkür ederim.
Saygılarımla.
Old 16-07-2010, 17:28   #4
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Eugen Huber
idarenin, tek başına "buraya ruhsat verilemez" demesi, idari işlemin sebep unsuruna (takdir yetkisi anlamında)aykırılık teşkil etmez midir?
Etmez: Örneğin yol gövdesinde kalan binaya ruhsat verilmeyeceği bellidir.
Old 16-07-2010, 17:48   #5
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Yok, yok yol gövdesinde değil burası. İmarı da var. İstanbul'un bir ilçesi ve maalesef buranın yüzde altmışı bu durumda. Yani kaçak yapılaşma. Bizim müvekkilin tekstil işyerini gidiyor diğer kat malikleri şikayet ediyor. Bizmkisi de kalkıyor, -şikayet edenlere inat- binanın tamamını şikayet ediyor
Encimenin kararı özetle: "..daha önce konut olarak kullanılan zemin katın bölme duvarları kırılmış ve dükkana dönüştürülmüş olduğundan '32. maddeye göre işlem yapılmasına'.." Benim mantığımın almadığı şu: E, kardeşim burasına zaten sen işyeri ruhsatı vermişsin 2,5 sene önce..Şimdi de kalkmış, "daireyi nasıl dükkana dönüştürürsün" diyerek yıkım kararı alıyorsun..
Teşekkür ve saygıyla.
Old 16-07-2010, 19:35   #6
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Eugen Huber
E, kardeşim burasına zaten sen işyeri ruhsatı vermişsin 2,5 sene önce..Şimdi de kalkmış, "daireyi nasıl dükkana dönüştürürsün" diyerek yıkım kararı alıyorsun..
İşyeri ruhsatı verilmesi inşaat ruhsatı verilmesi anlamına gelmez. Bu nedenle verilen yıkım kararı doğrudur. Yıkım kararı, duvarların eski hale getirilmesini gerektirir.

Ama işyeri ruhsatı neden iptal edildi:
- Meskende işyeri açılmasına diğer malikler izin vermediğinden mi?
- İşyerinin (bağımsız bölümün inşaat ruhsatı olmadığından mı?
- Binanın inşaat ruhsatı olmadığından mı?
- Başka nedenle mi?

Aynı vazoda olsalar bile, başka başka çiçekler başka başka gülümser.
Old 17-07-2010, 21:30   #7
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Yine ben Sayın KONYALI. Açıkça müvekkille bugün görüştüm.bana verilen bazı bilgiler yanlışmış. Öncelikle
1- İŞYERİ RUHSATI İPTAL EDİLMEMİŞ. Dolayısıyla halen geçerli. Belediye iptal davası açmış ama kaybetmiş.
2- Müvekkilin taşınmazı encümen kararında vurgulanan zemin katta değil; bodrum kattaymış. Bodrum katta
tekstil işi yapıyor.
3- Belediye ile de konuştuk. Burası depremden önce yapılmış binalardan. Ve bu binaları belediye -sebebini bilmiyorum- yıkma taraftarı da değil. Ancak aynı binadaki malikler sürekli birbirini şikayet etmesinden bıkmış. Bana, "gidin bir yürütmeyi durdurma kararı alın, siz de kurtulun ben de "dendi. Açıkça, önce zemin kattaki ve diğer bazı malikler önce bodrum dükkanı -sebebini bilmiyorum- şikayet ediyor. Burada konfeksiyon istemiyoruz diyerek. Bizim müvekkil de kalkıp, tüm binanın kaçak olduğunu belediyeye bildiriyor Yani inada biniyor iş. Encümen de yukarıda bahsettiğim yıkım kararını aldıktan sonra müvekkile ayın 9'unda tebliğ ediyor ve "15 gün içinde boşalt" diyor. Müvekkilin tek derdi, kurulmuş düzeni var, bozmak istemiyor. Bu arada sordum bugün müvekkile: "Yapı tatil Zaptı tutuldu mu?" diye ama emin değil. Fakat bana verdiği belgelerde böyle bir tutanağa rastlamadım. Pazartesi onu da belediyeden öğreneceğim. Encümen, kararını 8 Haziran'da veriyor. 9 Temmuz'da da Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü'nce yukarıda bahsini ettiğim ilmuhaber tebliğ ediliyor. Ancak yapı tatil tutanağı, encümen kararından önce düzenlenebilir mi? İnanın bu konuda hukuki anlamda hiçbir bilgim yok.
Durum kısaca budur. Ve vekalet de Pazartesi çıkıyor. Artık geri dönüş yok gibi Değerli Meslektaşım
Başınızı epey ağrıttığımın farkındayım. İlgi ve bilgileriniz için şimdiden tekrar teşekkür ederim.
Old 17-07-2010, 21:44   #8
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Eugen Huber
bana verilen bazı bilgiler yanlışmış. .
Yeni edindiğiniz bilgilerin de yanlış olduğu anlaşılıyor: Tutarsızlık var.

yıkım - tahliye - Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü - duvar - işyeri ruhsatı iptal edilmedi... Sanki rüya gibi...

Müvekkilinizi dinlemeyiniz; encümen kararını okuyunuz.
Old 17-07-2010, 21:52   #9
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Artık benim de kafam karıştı
Sayın Konyalı, ben en iyisi eve gidince size encümen kararının bir kısa özetini yazayım, olur mu?
Zaten ben de anlamadım. Encümen , 8 Haziran'da 32. maddeye göre karar vermiş. 9 Temmuz'da (1 ay sonra da)müvekkile yaptığı tebligatla "15 gün içinde burayı tahliye et!" demiş. Bana verilen belgeler bunlar.
Saygılarımla.
Old 17-07-2010, 23:43   #10
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Bir karar buldum sayın Konyalı. İlginç geldi:
İDARİ DAVA DAİRELERİ Karar Yılı: 2005
Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
1121 2004 2530 05/05/2005

3194 SAYILI İMAR KANUNUNN 32. MADDESİ UYARINCA YAPILARIN YIKTIRILMASINA KARAR VERİLEBİLMESİ İÇİN İDARECE DÜZENLENEN YAPI TATİL TUTANAĞINDA RUHSATA AYKIRILIKLARIN SOMUT VE AYRINTILI OLARAK DÜZENLENMESİ GEREKTİĞİ HK.<

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca gereği görüşüldü:
İstanbul, Büyükçekmece, ? Mahallesi, ? ada, .. parsel (? ve ? nolu yapı adaları) sayılı taşınmaz üzerindeki inşaatın ruhsatta belirlenen emsalden fazla yapılan bölümlerinin 3194 sayılı İmar Kanununun 32. madde uyarınca yıktırılmasına ilişkin ? günlü, ? ve ? sayılı belediye encümeni kararlarının iptali istemiyle açılan davada, İstanbul 2. İdare Mahkemesinin davanın reddi yolundaki 21.12.2001 günlü, E:2000/177, K:2001/1642 sayılı kararı temyiz incelenmesi sonucunda; Danıştay Altıncı Dairesinin 15.9.2003 günlü, E:2002/1878, K:2003/4256 sayılı kararı ile bozulmuş ise de; İstanbul 2. İdare Mahkemesi bozma kararına uymayarak davanın reddi yolundaki ilk kararında ısrar etmiştir.
Davacı bu kez İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 31.5.2004 günlü, E:2004/555, K:2004/908 sayılı ısrar kararını temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.
İstanbul 2. İdare Mahkemesi ısrar kararında, ruhsata aykırı inşaatın 11.6.1999 günlü tutanakla tespit edilerek mühürlendiği, 13.8.1999 gününde yapılan denetimde de inşaata devam edildiğinin tespit edilerek tekrar mühürlendiği, dava konusu encümen kararıyla yapıların proje ve ruhsata aykırı kısımlarının yıkımına karar verildiği, yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda, proje ve ruhsat hilafına verilen yoğunluğun aşıldığı, sonuç olarak 4 ve 5 no'lu blokların ruhsat ve onaylı projeye uygun olarak inşa edilmediği kanısına varıldığının belirtildiği, 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesinde "yapı tatil tutanağının" inşaatın o andaki durumunu "tespit" eden bir tutanak olduğundan söz edildiği, bunun dışında ayrıca yapı tatil tutanağının "ruhsata aykırılığının somut ve ayrıntılı olarak belirlenecek şekilde düzenlenmesi" gerektiğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, dava konusu olayda da İdare Mahkemesi hakiminin sahip olduğu re'sen araştırma yetkisi uyarınca aykırılıkların neler olduğunun tespiti amacıyla yerinde keşif yapıldığı ve bilirkişice düzenlenen raporda somut olarak inşaat emsalinin ne miktarda aşıldığının belirtildiği, bu nedenle proje ve ruhsata aykırı kısımların yıkımı yolunda tesis edilen işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesinde, "Bu kanun hükümlerine göre ruhsat alınmadan yapılabilecek yapılar hariç; ruhsat alınmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının ilgili idarece tesbiti, fenni mesulce tesbiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde bu duruma muttali olunması üzerine belediye veya valiliklerce o andaki inşaat durumu tespit edilir. Yapı mühürlenerek inşaat derhal durdurulur. Durdurma, yapı tatil zaptının yapı yerine asılmasıyla yapı sahibine tebliğ edilmiş sayılır. Bu tebligatın bir nüshası da muhtara bırakılır. Bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde yapı sahibi, yapısını ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak, belediyeden veya valilikten mührün kaldırılmasını ister. Ruhsata aykırılık olan yapıda, bu aykırılığın giderilmiş olduğu veya ruhsat alındığı ve yapının bu ruhsata uygunluğu, inceleme sonucunda anlaşılırsa, mühür belediye veya valilikçe kaldırılır ve inşaatın devamına izin verilir. Aksi takdirde, ruhsat iptal edilir, ruhsata aykırı veya ruhsatsız yapılan bina, belediye encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip, belediye veya valilikçe yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil edilir." hükmü yer almaktadır.
Danıştay Altıncı Daire kararında da belirtildiği üzere; 3194 sayılı Kanunun 32. maddesi uyarınca ruhsat ve eklerine aykırı yapılan yapıların yıktırılmasına karar verilebilmesi için, idarece düzenlenen yapı tatil tutanağının ruhsata aykırılıkları somut ve ayrıntılı olarak belirtecek şekilde düzenlenmesinin gerektiği, ruhsat ve eklerine aykırılıkların neler olduğu açık ve net bir şekilde ortaya konulmaksızın yıkım kararı verilemeyeceğinin kuşkusuz olduğu, dava konusu olayda, davalı idarece inşaat emsalinin ne şekilde aşıldığı somut bir şekilde ortaya konulmadan, verilen inşaat ruhsatı iptal edilmeden ve bu inşaat ruhsatına aykırılıkların neler olduğu açıkça tespit edilmeden yıkım kararı verilmesinde mevzuata uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile temyize konu İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 31.5.2004 günlü, E:2004/555, K:2004/908 sayılı ısrar kararının Danıştay Altıncı Daire kararı doğrultusunda BOZULMASINA, dosyanın anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine 5.5.2005 günü oybirliği ile karar verildi.
(DAN-DER; SAYI: 111)
Old 18-07-2010, 11:06   #11
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Eugen Huber
Bir karar buldum sayın Konyalı. İlginç geldi:
Önce olayı kavramak sonra olayı hukuki çerçeveye oturtmak gerekir.

Bu sıralamaya dikkat etmelisiniz: Çünkü önce hukuki çerçeve ararsanız yazılı belgeyle tespit edilmiş olayı çerçeveye göre değiştirmeniz mümkün olmaz.

Karar aramak yerine yapı tatil zaptını bulunuz: Belediyede Yapı Kontrol Müdürlüğündeki işlem dosyasını inceleyiniz.

Ayrıca, Ruhsat ve Denetim Müdürlüğündeki işlem dosyasını da inceleyiniz.

Kararlar başkalarının dosyasıyla ilgilidir; siz kendi dosyanıza bakınız.

Saygılarımla
Old 18-07-2010, 21:46   #12
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Tekrar teşekkürler Sayın Konyalı. Yarın belediye ruhsay ve denetim müdürlüğüne dilekçe yazarak tavzih isteyeceğim. Burada, "işbu tebellüğ ilmuhaberinin dayanağının işlem numarası ve tarihi ile birlikte tarafımıza bildirilmesini" isteyeceğim.
Sayın Konyalı. Bir de 42. maddeye göre olan para cezası olayı var. Ayrı bir encümen kararı var bununla ilgili. Sanırım Sulh ceza'da itiraz ediliyor. Aşağıda sizin bir yazınızı buraya kopyalıyorum:

"17.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren İmar Kanunu’nun 42.maddesine göre 17.12.2009 tarihinden önce işlenmiş kabahate ceza verilemeyeceği aşağıdaki kanun maddeleriyle açık seçik bellidir.

Kabahatler Kanunu
Zaman bakımından uygulama
MADDE 5.- (1) 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümleri kabahatler bakımından da uygulanır.
(2) Kabahat, failin icrai veya ihmali davranışı gerçekleştirdiği zaman işlenmiş sayılır. Neticenin oluştuğu zaman, bu bakımdan dikkate alınmaz.

Türk Ceza Kanunu
Zaman Bakımından Uygulama
MADDE 7 - (1) İşlendiği zaman yürürlükte bulunan Kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz."

Bizim olayda da kabahat 17.12.2009'dan önce işlenmiş. Şu halde uygulanamaması lazım?

Ayrıca bildirimin yapıldığı tarihten itibaren on beş gün içinde itiraz edilebileceğini öğrendim. Ancak müvekkile belediye tarafından yazılan yazıda "30 gün içinde yargı yoluna başvurmanız; aksi halde cezayı ödemeniz" diye bir ibare var??
Saygılarımla.
Old 19-07-2010, 08:38   #13
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Eugen Huber
Tekrar teşekkürler Sayın Konyalı. Yarın belediye ruhsay ve denetim müdürlüğüne dilekçe yazarak tavzih isteyeceğim. Burada, "işbu tebellüğ ilmuhaberinin dayanağının işlem numarası ve tarihi ile birlikte tarafımıza bildirilmesini" isteyeceğim.
Belediyeden tavzih istenmez. Avukatların bilgi toplama hakkına dayanarak işlem dosyasını görün ve gerekli belgelerin fotokopisini isteyin.
Alıntı:
Sanırım Sulh ceza'da itiraz ediliyor.
Konu henüz tartışmalı: o nedenle önce sulh cezaya başvurunuz; sulh ceza görevsizlik kararı verirse idare mahkemesine başvurursunuz:
İYUK
MADDE 9 - 1. (Değişik: 3622 - 5.4.1990) Çözümlenmesi Danıştayın, idare ve vergi mahkemelerinin görevlerine girdiği halde, adlî ve askerî yargı yerlerine açılmış bulunan davaların görev noktasından reddi halinde, bu husustaki kararların kesinleşmesini izleyen günden itibaren otuz gün içinde görevli mahkemede dava açılabilir. Görevsiz yargı merciine başvurma tarihi, Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine başvurma tarihi olarak kabul edilir.
2. Adli veya askeri yargı yerlerine açılan ve görevsizlik sebebiyle reddedilen davalarda, görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra birinci fıkrada yazılı otuz günlük süre geçirilmiş olsa dahi, idari dava açılması için öngörülen süre henüz dolmamış ise bu süre içinde idari dava açılabilir.
Alıntı:
Bizim olayda da kabahat 17.12.2009'dan önce işlenmiş. Şu halde uygulanamaması lazım?
Uygulanamaması lazım. İnşaatın 17.12.2009 tarihinden önce yapıldığını veya bu tarihten sonra inşaata devam edilmediğini iddia ediniz ve bu konudaki kanıtlarınızı toplayınız. Belediyenin işlem dosyalarında aksine kanıt olup olmadığına bakınız.

SONRADAN EKLENEN NOT: 2013 YILI GÜNCELLEMESİ:
İmar para cezaları daha önce Danıştay 6.Dairesinde görülmekte iken yapılan görev değişikliği ile şimdilerde 14.Dairede görülmektedir. Danıştay 14.Dairesi, 17.12.2009 tarihinden sonra tutulan yapı tatil zaptı varsa, yapının 2009 yılından önce veya sonra yapıldığına bakılmaksızın, aykırılık devam ettiği için, verilen para cezasını hukuka uygun bulmaktadır.

Bence ''Kanunsuz suç ve ceza olmaz'' ilkesine göre işlendiği zaman suç olmayan eylemlere ceza verilemez. 17.12.2009 tarihinden önce işlenmiş eylemler için 17.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren İmar Kanunu'nun 42.maddesine göre ceza verilmemesi gerekir. Bu nedenle Danıştay 14.Dairesinin görüşünün yanlış olduğunu düşünüyorum. Öte yandan, bu yanlış görüşün daha uzunca bir süre geçerli kalacağı da bellidir. Uygulayıcıların bu hususu dikkatle takip etmesi önerilir.
Alıntı:

Ayrıca bildirimin yapıldığı tarihten itibaren on beş gün içinde itiraz edilebileceğini öğrendim. Ancak müvekkile belediye tarafından yazılan yazıda "30 gün içinde yargı yoluna başvurmanız; aksi halde cezayı ödemeniz" diye bir ibare var??
Tartışmaya göre
Ya sulh ceza mahkemesi görevlidir ki süresi 15 gündür (Bakınız Kabahatler Kanunu m.27)
Ya idare mahkemesi görevlidir ki başvuru süresi 60 gündür (Bakınız İYUK m.7)

Mevzuatta 30 günlük bir süre bulunmamaktadır. Belediyenin yanlış ibaresi size ancak başvuru süresi için hak kazandırabilir; işlemin geçerliliğini etkilemez.
Old 19-07-2010, 21:28   #14
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Belediye yetkilileri ile görüştüm. Denen şudur: "Biz zaten burasını yıkamayız. Çünkü depremden önce yapılmış. Depremden önce yapılan binaların yıkılmaması ile ilgili başkanlık kararı var. Ancak çok şikayet geldiği için encümen bu kararı aldı. Amaç müvekkilinizi tahliye etmek"
Ben de bunun mantık dışı olduğunu söyledim. Zira encümene teklifi veren İmar Ve Şehircilik Müdürlüğü. Karardan sonra tebellüğ ilmuhaberi Ruhsat Ve Denetim Müdürlüğü'nden gönderilmiş. Ve bu bildirimde, "taşınmazın yıkılacağına dair hiçbir ibare de yok. Sadece 15 gün içinde tahliyesi" yazıyor.O BİNADA HİÇBİR MALİKE DE BİR YAZILI BİLDİRİM YAPILMAMIŞ. Sayın Konyalı, 32. maddeye göre yıkım kararlarını uygulayacak olan ve ilgilisine bildirimi yapacak olan zabıta müdürlüğü değil midir? Ruhsat Müdürlüğü, adı üzerinde "ruhsat işleri" ile ilgili işlemler yapmaz mı?
Şimdi ben iptal davasında konu kısmına ne yazmalıyım? şaşırdım kaldım. "Şu şu sayılı ve günlü encümen kararının ve şu şu tarihli Ruhsat Ve Denetim Müdürlüğü'nün bildirim işleminin iptali mi" Sırf bu bildirim işleminin bağımsız olarak iptal edilebilme kabiliyeti var mıdır?
Saygılarımla.
Old 20-07-2010, 08:10   #15
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Eugen Huber
Karardan sonra tebellüğ ilmuhaberi Ruhsat Ve Denetim Müdürlüğü'nden gönderilmiş. Ve bu bildirimde, "taşınmazın yıkılacağına dair hiçbir ibare de yok. Sadece 15 gün içinde tahliyesi" yazıyor.
Şimdi ben iptal davasında konu kısmına ne yazmalıyım? "Şu şu sayılı ve günlü encümen kararının ve şu şu tarihli Ruhsat Ve Denetim Müdürlüğü'nün bildirim işleminin iptali mi" Sırf bu bildirim işleminin bağımsız olarak iptal edilebilme kabiliyeti var mıdır?
Hakkınızda yapılmış işlem olarak, hakkında dava açılabilecek yıkım kararı var.
Hakkınızda yapılmış işlem olarak hakkında dava açılabilecek bir de işyeri ruhsat iptali olmalı. (Yoksa Ruhsat Denetim Müdürlüğü yazı göndermezdi)

Ruhsat Denetim Müdürlüğünden işyeri ruhsatın halen geçerli olup olmadığını; bu hususta verilmiş bir karar olup olmadığını öğreniniz. Ruhsat Denetim Müdürlüğünün tahliyenizi istediği yazısının nedenini öğreniniz.

Ruhsat ve Denetim Müdürlüğünün tahliyenizi istediği yazısının nedeni "hukuk aleminde değişiklik veya yenilik doğuran irade açıklaması" sayılırsa (örneğin işyeri ruhsatının iptal edilmiş olması nedeniyle gönderilmişse) bu idari işlem hakkında da iptal davası açılabilir. Ama sadece yıkım için tahliye etmeniz yolunda bir yazıysa yazının iptali için dava açılmasına gerek bulunmamaktadır.

Bu arada encümenin yıkım kararına karşı 60 gün içinde idare mahkemesinde iptal davası açmayı ihmal etmeyiniz.

Saygılarımla
Old 21-07-2010, 11:56   #16
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım Sayın Armağan Konyalı.
Evrakların tamamı bugün elimde. Hemen özetlemek isterim:
YAPI TATİL TUTANAĞI : 1. NO YAPI TATİL TUTANAĞI: (Adres, ada, parsel vs..)
Dikkat : Yapı Tatil Tutanağı Tarihi : "01.06.2010"
Encümen Yıkım Kararı : "08.06.2010"
Tutanakta, şöyle yazıyor: "BK+ZK+3NK'lı tamamı ruhsatsız mevcut binada daha önce konut olarak kullanılan zemin katın bölme duvarlarının kırılıp cam çerçeve takılmak suretiyle dakkana dönüştürüldüğü tespit edilmiştir." 01.06.2010 Sayı:1137 (Altında elle çizilmiş bina krokisi ve teknik elemanların imzaları var , hepsi bu kadar)

Encümen Kararı : İlgi: 01.06.2010 tarih ve 1137 sayılı 1 Nolu Yapı Tatil Tutanağı.

...ilçesi,....sokak,..ada,..parsel,..kapı sayılı yer üzerinde,a,b,c,d,e ve f'ye ait tamamı ruhsatsız BK+ZK+3NK'lı yapı tespit edilmiş olup, daha önce konut olarak kullanılan zemin katın bölme duvarlarının kırdırılıp cam çerçeveler takılarak dükkana dönüştürüldüğü tespit edilmiştir.
Bu nedenlerden dolayı 3194 sayılı yasanın 32. maddesi uyarınca karar alınmasına dair olan İmar Ve Şehircilik Müd'nün Başkanlık onaylı 04.06.2010 tarih ve ...sayılı teklifinin KABULÜNE.."

1- Yapı Tatil Tutanağı'nda süre verilmemiş olduğunu gözlemledim. Ama aklıma şu geldi: Acaba tamamı ruhsatsız diye süre verilmesine gerek yok mu? Gerçi yasada böyle bir ibare görmedim.
2- İmar Ve şehircilik Müd'nün başkanlığa yazdığı yazının özeti: ".....bodrum kattaki dükkanın faaliyetine devam ettiği ve yoğun bir şekilde şikayet konusu olması itibariyle, DÜKKANIN FAALİYETİNE SON VERİLEREK RUHSAT HİLAFI ÇALIŞAN DÜKKAN HAKKINDA gereği için evrakın Ruhsat Ve Denetim Müd'ne havalesini arz ederim."22.06.2010
3- İşte bu yazı üzerine de müvekkile tahliye etmesi ile ilgili yazı gönderilmiş.
Ama ruhsat iptali ile ilgili alınmış encümen kararı yok. Sadece bir vatandaşın İmara yaptığı şikayet üzerine imar ve şehircilik müdürlüğü bu kararı alıp başkan onayına sunuyor ve yazının altında da başk. yard'nın"olur"u var. Bu, bağımsız bir iptal davasına konu olabilir mi? Olabilirse, hem yıkım işleminin hem de bu işlemin birlikte iptalini aynı dilekçede isteyebilir miyim?
Bana bu kadar tahammül ettiğiniz tekrar teşekkürler ederim Sayın KONYALI.
Saygılarımla.
Amaç, müvekkilin çalışma faaliyetinin durdurulması ama geçerli çalışma ruhsatı devam ediyor.
Old 21-07-2010, 13:46   #17
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
1- Yapı Tatil Tutanağı'nda süre verilmemiş olduğunu gözlemledim. Ama aklıma şu geldi: Acaba tamamı ruhsatsız diye süre verilmesine gerek yok mu? Gerçi yasada böyle bir ibare görmedim.
Tamamı ruhsatsız binada yeni ruhsatsız inşaat yapıldığında ortada iki aykırılık var demektir. Belediye tarafından her ikisi için de ayrı ayrı işlem yapılması gerekir. Öncelikle binanın tamamı için yıkım kararı alınması gerekir. Ayrıca yeni yapılan inşaat için de yıkım kararı alınması gerekir. Ama bunun için maliklere rruhsata aykırılığın giderilmesi için süre verilmelidir.
Alıntı:
2- İmar Ve şehircilik Müd'nün başkanlığa yazdığı yazının özeti: ".....bodrum kattaki dükkanın faaliyetine devam ettiği ve yoğun bir şekilde şikayet konusu olması itibariyle, DÜKKANIN FAALİYETİNE SON VERİLEREK RUHSAT HİLAFI ÇALIŞAN DÜKKAN HAKKINDA gereği için evrakın Ruhsat Ve Denetim Müd'ne havalesini arz ederim."22.06.2010
Buradaki ifadeyi "İşyeri ruhsatı olmaksızın çalışan dükkan hakkında" diye anlamak gerekir. Böyle bir binada işyeri ruhsatı bulunduğundan emin misiniz? Eğer yanlışlıkla işyeri ruhsatı verilmiş ise iptali gerekir.
Alıntı:
3- İşte bu yazı üzerine de müvekkile tahliye etmesi ile ilgili yazı gönderilmiş.
Ama ruhsat iptali ile ilgili alınmış encümen kararı yok. Sadece bir vatandaşın İmara yaptığı şikayet üzerine imar ve şehircilik müdürlüğü bu kararı alıp başkan onayına sunuyor ve yazının altında da başk. yard'nın"olur"u var. Bu, bağımsız bir iptal davasına konu olabilir mi? Olabilirse, hem yıkım işleminin hem de bu işlemin birlikte iptalini aynı dilekçede isteyebilir miyim?
İşyeri ruhsatını Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü verir. Dolayısıyla işyeri ruhsatını Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü iptal edebilir. Ruhsatın iptali için encümen kararı alınmasına gerek bulunmamaktadır. Ruhsat iptal edildiğinde ruhsatsız kalan işyerinin (tahliyesi istenmez) kapatılması için encümen kararı alınır. Bu nedenle Ruhsat ve Denetim Müdürlüğünün size gönderdiği yazı, bir ihbarname niteliğinde olup, hukuk aleminde değişiklik yaratacak ve yenilik doğuran bir işlem olmadığından (hukuki bir dayanağı bulunmadığından) iptal davasının kanusu olamaz; ancak işyerinin kapatılması için encümen kararı alındığında bu encümen kararının iptali için dava açılabilir diye düşünüyorum.
Alıntı:

hem yıkım işleminin hem de bu işlemin birlikte iptalini aynı dilekçede isteyebilir miyim?
İnşaat ruhsatının olmaması ile işyeri ruhsatının olmaması iki ayrı dava konusudur ve aralarında irtibat bulunmamaktadır. Bu nedenle ayrı iptal davaları açmanız gerekir.

Saygılarımla
Old 21-07-2010, 14:52   #18
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Evet, ruhsat şu an önümde.. Belediye tarafından verilmiş. 19 Temmuz'da da noterden onaylattırılmış. Ve işyeri ruhsatının iptali ile ile ilgili hiçbir karar alınmamış. Karar alınmadan da ruhsat denetim müd. adı geçen tebligatı yapmış. Şimdi,dediğiniz gibi 2 ayrı dava açıyorum. Yıkım kararıyla ilgili "encümen kararının iptali" ve "Ruhsat Denetim Müd.'nün 6.7.2010 tarih ve...sayılı tebellüğ ilmuhaberi ve bunun dayanağı olduğunu düşündüğüm başkanlık onaylı İmar ve Şehir Müd.'nün yukarıda belirttiğim işleminin iptali"
Dayanamadım, az önce İdare Mahkemesi Başkanı'na da gittim Bu şekilde açmamı söyledi. Ama yıkım kararı müvekkile tebliğ edilmemiş. Dilekçeye tebliğ tarihi olarak" müvekkilin kararı öğrenme tarihini yazmayı düşünüyorum?
Değerli yardımlarınız için bir kez daha teşekkürlerimi sunarım. Bana çok faydası oldu.
Saygılarımla.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Bk 261 Uyarınca Kira Sözleşmesinin Feshi-Tahliye İstemi ve İcra Takibi devision Meslektaşların Soruları 5 26-04-2009 00:26
Boşanmada Tazminat İstemi buketoz Meslektaşların Soruları 18 19-02-2009 11:59
Boşanmada Tazminat İstemi bahar kesici Meslektaşların Soruları 9 14-09-2006 00:33
Tapu İstemi ATAKAN Hukuk Soruları Arşivi 1 04-03-2002 19:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06261301 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.