|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
18-06-2013, 11:32 | #1 |
|
önceki hükmün iptali ile birlikte yeni bir tescil kararı!!!!
merhabalar, henüz gerekçeli kararı yazılmamış bir ilamda davalı taraf A'nın bu aşamada ne yapabileceğini bulmaya çalışıyorum,(dosyaya temyiz aşamasında vakıf oldum)
Davanın ve ilamın dayanağı,HMK 375/1-ı)Bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması. aynı yasanın 380/1) 375 inci maddenin birinci fıkrasının (ı) bendine dayalı olarak yargılamanın iadesi dilekçesi kabul olunursa, başka bir inceleme yapılmaksızın hüküm iptal edilir. denmekte 1- önceki ilamın iptali ile birlikte, tanık dinlenmesi şeklinde inceleme de yapılarak, önceki ilamın iptalinin yanında, meskenin davacı adına kayıt ve tescilini de karar verilmiş ki zaten böyle bir ilam mevcuttu, bu bozma sebebi olabilir diye düşünüyorum 2- bu gibi durumlarda koşan kazanıyor gibi bir sonuç oraya çıkıyor, şöyle ki; Davacı A müteahhit şirket M den 1996 yılında adi bir sözleşme ile iki daire alıyor, ödemelerini yapıyor Davalı B de aynı dairelerden birini tarihsiz bir sözleşme ile aynı şekilde alıyor, ilk ödemeyi 1997 de yapıyor, bu arada şirket sahibi öldürülüyor, daireler yarım kalıyor, şirket borçlarından dolayı tüm tapu kayıtlarına hacizler konuyor, alıcılar yarım kalan inşaatları tamamlayıp oturmaya başlıyor, davaya konu meskeni de davalı B tamamlayarak 11 yıldır oturuyor, vergilerini ödüyor kullanıyor Davacı A lehine 2006 tarihli ilamla tapu iptal ve tescil kararı veriliyor, ancak hacizler nedeniyle tapuda tescil işlemi yapılmıyor, beyanlar hanesine işleniyor Davalı B lehine de 2008 tarihinde tapu iptal ve tescil kararı veriliyor, tapu kaydı halen şirket adına ve beyanlar hanesindeki şerh ile önceki karar incelenmiyor, zaten hacizler nedeniyle bu tescil kararı da beyanlar hanesine yazılarak kalıyor, Davacı A'nın 2008 tarihli hükmün iptali talebi ile (tescil talebi yok) açtığı davanın kabulune karar verilerek yukarıda yazdığım şekilde hüküm kuruluyor, 3- Tapu kaydı halen M şirketi adına kayıtlı, şirket çoktan kapanmış, yetkilileri ortada yok, hacizler devam ediyor, aynı mesken hakkında şu an üç tescil kararı var hiç biri uygulanmıyor 4- Davacı A'nın buradaki tek artısı tapu iptal ve tescil davasını 2006 yılında açarak kazanmak mıdır, evi tamamlayan ve kullanan davalı B'nin tescil konusunda, örneğin -tescil kararının kurucu değil açıklayıcı niteliğine dayanarak - yapabileceği bir şey kalmamışmıdır tartışabilecek arkadaşlara şimdiden teşekkür eder işlerinde kolaylıklar dilerim |
18-06-2013, 14:22 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın KENREY,
M, kat karşılığı inşaat sözleşmesi yüklenicisi midir? Eğer bu şekilde ise tapular neden müteahhit M'nin üzerinde? Ve ne zamandan beri? Arsa payı şeklinde mi, bağımsız bölüm kaydı mı var?
Bir de tanıkların dinlenmesi sebebini yazabilir misiniz? B'nin satış vaadi sözleşmesinin tarihi ile ilgili bir husus mudur? Saygılar... |
18-06-2013, 15:06 | #3 |
|
bağımsız bölüm satışı
M yatay olarak kat mülkiyetine konu, kendisine ait parsel üzerinde bina yapan ve satan konumundadır, satışlar 634 s. KMK göre yapımına başlanan bağımsız bölüm satışı şeklindedir, her iki tescil kararında da hüküm Yargıtay İBK 1988/2-2 kararına dayandırılmıştır, sözleşme ve edimin yerine getirilmesi hususunda bir sıkıntı yoktur, tanıklara davacının buradan bir mesken alıp almadığı, dava açıp açmadığı, davanın sonucu ve burada kimin oturduğuna ilişkin hususlar sorulmuştur, doğal olarak cevaplar kesin tarih, hatta mesken numarası belirtilmeden verilmiş soyut içeriklidir
ilginize teşekkür ederim. |
18-06-2013, 16:10 | #4 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın KENREY,
Saygılar... |
19-06-2013, 13:49 | #5 |
|
teslim hususu dayanaksız
küçük bir tatil beldesinde yapımına başlanan büyük bir tatil sitesi ile buradan daha ortada birşey yokken yazlık satın alan büyükşehirliler var, olay patlayınca bir sürü kişi aynı yerin başkalarına da satıldığını görüyor bazılarının elinde adi yazılı bir sözleşme bile yok, ya da ödemelerini kanıtlayamıyor, ilk oturmaya başlayan yazlığa konmuş oluyor, bazıları da elindeki bu sözleşmeler ve ödemelere dayanarak tapu iptal ve tescil davası açıyor, böyle onlarca dava var konu şu ki o sırada davalara bakan hakim kopyala yapıştır sistemiyle dava açan, sözleşmeyi sunan ve ödemelerini kanıtlayan herkesin teslim kısmını irdelemeksizin davasını kabul ediyor, bu sırada şirket yetkilisi öldürülüp, şirket kapanıp hacizler sıralanınca da tescil kararları şerh düşülmekle kalıyor, tapular şirket adına kalmaya devam ettikçe de daha önce aynı yer hakkında farklı kişiler adına tescil kararı verildiği anlaşılamıyor, ya da yeterince incelenemiyor, ben mesleğe yeni başladım, ancak bu sorunun bir çözümü olmalı, en azından teslim alıp kullanan, masraf eden, vergilerini ödeyen tarafın hakları olmalı diye düşünüyorum, araştırmalarımda benzer olaylar buluyorum ama ya ben uyarlayamıyorum ya da bu hususta bir karar henüz bulamadım, bu arada cevap vermeniz büyük incelik, tekrar teşekkür ederim.
|
19-06-2013, 14:37 | #6 |
|
Sayın KENREY,
Anladığım odur ki; A, 2006 yılında M'ye karşı açtığı davada aldığı ilama mesnetle X TAŞINMAZI üzerinde tapu maliki oluyor, B, 2008 yılında M'ye karşı açtığı davada aldığı ilama mesnetle X TAŞINMAZI üzerinde tapu maliki oluyor. Yani dava konusu taşınmazlar, aynı taşınmazlar ve bu konuda bir uyuşmazlık yok? A, HMK m.375/1-ı'ya mesnetle yargılamanın iadesini istiyor ve mahkeme 2. hükmü iptal ediyor? Maddeye bakalım: HMK m.375/1-ı: "Bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması." Yargılamanın iadesine ilişkin kararı, A'nın açtığı dava ile B'nin açtığı davanın tarafları aynı olmamakla HMK m.375/1-ı'nın uygulanamayacağına, B'nin kazanımının hukuken korunması gerektiğine mesnetle temyiz edebilirsiniz kanatindeyim. Saygılar... |
19-06-2013, 15:29 | #7 |
|
hükmün iptaline konu kararlarda tarafların farklı olması
HMK 375/1-ı) Bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada, öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması.
Maddeyi değerlendirirken, taraf, konu, sebep gibi hususların herhangi birinin varlığının yeterli olacağı şeklinde algılamıştım, yanıtınız çok aydınlatıcı oldu, Tecrübeleriyle tecrübemizi artıran tüm meslektaşlara buradan tekrar teşekkür ediyorum |
06-08-2014, 14:57 | #8 |
|
Bu benim ilk temyizimdi ve lehimize bozuldu, çok mutlu oldum; dosya, Hukuk Çalışma grubu koordinatörü Av. Nevra Öksüz'ün (Yargılamanın iadesine ilişkin kararı, A'nın açtığı dava ile B'nin açtığı davanın tarafları aynı olmamakla HMK m.375/1-ı'nın uygulanamayacağına, B'nin kazanımının hukuken korunması gerektiğine mesnetle temyiz edebilirsiniz kanatindeyim.)
görüşüne uygun olarak bozulmuş olup, kaynak olması açısından kararı ekliyorum, bu güzel dayanışma ortamı için tekrar teşekkür ederim, T.C. YARGITAY 14. Hukuk Dairesi ESAS NO: 2014/2307 KARAR NO: 2014/8911 Y A R G I T A Y I L A M I MAHKEMESI: ….. Asliye Hukuk Mahkemesi TARIHI: 12/06/2013 NUMARASI: 2011/282-2013/126 DAVACI: G… DAVALILAR: S… Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.12.2011 gününde verilen dilekçe ile yargılamanın yenilenmesi istenmesi üzerine yapılan durusma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı S… tarafından istenilmekle süresinde oldugu anlasılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kagıtlar incelenerek geregi düsünüldü: K A R A R Davacı G…, dava konusu 1934 parselde bulunan 40 nolu bagımsız bölümün davalı S…..adına tesciline iliksin …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/169 Esas -226 Karar sayılı ilamının yargılamanın yenilenmesi yoluyla kaldırılmasını talep etmistir. Davalı vekili, davanın reddini savunmustur. Mahkemece;davanın kabulü ile …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/169 Esas -226 Karar sayılı ilamının iptali ile dava konusu bagımsız bölümün davacı adına tesciline karar verilmistir. Hükmü, davalı vekilitemyiz etmistir. Dava, HUMK'un 445/10. maddesi hükmüne dayanan, yargılamanın yenilenmesi istegine iliskindir. Bilindigi gibi, olaganüstü bir kanun yolu olan yargılamanın yenilenmesi nedenleri, HUMK'un 445. maddesinde on bend halinde ve sınırlı bir biçimde açıklanmıs bulunmaktadır. Bu maddenin 10. bendi hükümlerine göre; tarafları sebebi ve konusu aynı olan bir dava hakkında verilen hükme aykırı yeni bir hüküm verilmesine yasal sebep olmadıgı halde, aynı veya baska mahkeme tarafından, önceki hükme aykırı ikinci hüküm verilmis ve ker iki hükmün kesinlesmis olması yargılamanın yenilenmesi sebebi sayılmıstır. Bir baska ifade ./.. 2014/2307-8911 -2- ile ancaktarafları, sebebi, ve konusu aynı olan bir dava hakkında , birbirine aykırı, kesinlemis iki hüküm bulunması halinde yargılmanın yenilenmesi yoluna gidilebilir. Somut olayda; davacı G……'ın yüklenici ……. Insaat Ltd Sti aleyhine açmıs oldugu tapu iptali ve tescil davası sonucunda 1934 ada 39 ve 40 nolu bagımsız bölümlerin adına tesciline karar verildigi ve bu kararın kesinlestigi, iptali istenen ….. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/169 esas, 2009/226 karar sayılı dosyasında isedavacı S…..tarafından yüklenici …Insaat Ltd. Sti. aleyhine 1934 ada 40 nolu bagımsız bölümün tapusunun iptali ile adına tescili için açılan davanın da kabulüne karar verildigi ve bu kararın da kesinlestigi anlasılmıstır. Bu durumda her iki davanın davalı yanı aynı ise de davacıları farklıdır.Bu nedenleolayda HUMK 445/10. bendinde yazılı olan kosulların varlıgından sözedilemeyeceginden talebin reddine karar vermek gerekirken yerine yanılgılı gerekçe ile kabulüne kararverilmesi dogru görülmemis, hükmün bu sebeple bozulması gerekmistir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinintemyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, pesin harcın istek halinde yatırana iadesine 02.07.2014 tarihinde oybirligi ile karar verildi. Baskan Üye Üye Üye Üye A.Sezgin E.G.Elverici A.Sahin I.Dogan A.S.Altıntas Okundu: M.Yasar M.A.Dedeli |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
takibin iptali kararı kesinleşmeden yeni takip başlatmak | urla | Meslektaşların Soruları | 4 | 26-11-2012 18:54 |
Hükmün açıklanmasınıngeri bırakılması kararı, yeni suç işleme | evo09 | Meslektaşların Soruları | 5 | 10-02-2012 13:11 |
nüfus kaydının iptali-tescil kararı | harkan | Meslektaşların Soruları | 2 | 04-05-2011 23:00 |
hile,muvaza,hakdüşürücü süre tapu iptali tescil?yargıtay kararı?? | zlm | Meslektaşların Soruları | 4 | 01-11-2010 14:56 |
M.K 713/2 maddesine göre tapu iptali tescil kararlarının tapuya tescilinde tescil har | Av.Adem Eyidoğan | Meslektaşların Soruları | 2 | 06-12-2007 01:40 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |