Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

YARGITAY 1.HD.2003/4726 E.-2003/5170 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Dava, mülkiyet (Medeni Kanunun 683.md) hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım isteğine ilişkindir.Bilindiği üzere; 2981/3290 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca Vakıflar, hazine ve belediyelerin mülkiyetinde bulunan taşınmazlarda malikinden başka kişilerce yapılan düzensiz yapıların yasal statüye kavuşturabilme amacıyla ileride imar ve ıslah planları yapılarak imar parselleri oluşturulduğunda parsel mülkiyetinin yapı sahibine devredilebilmesi konusunda Vakıflar, Hazine ve belediyelere tapu tahsis belgesi verme yetkisi tanınmıştır. Bu yetkinin kapsamı ise belgeyi verecek idarenin kendi mülkiyet alanı ile sınırlıdır. Yetki dışına çıkılarak kişiye verilen tahsis belgesinin taşınmazın maliki olan idareyi bağlamayacağı kuşkusuzdur.

Somut olayda, kayden vakıflar idaresine ait çekişmeli taşınmazla ilgili olarak belediyece davalının miras bırakanına verilen tahsis belgesinin mülkiyet sahibi Vakıflar açısından değer taşıdığından söz edilemez. Hal böyle olunca, tarafların delillerinin toplanarak kayda üstünlük tanınmak suretiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere yanılgılı değerlendirmeyle hüküm kurulması doğru değildir. Davacı Vakıfların temyiz itirazı yerindedir.
(Karar Tarihi : 30.04.2003)
Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, maliki olduğu 3 parsel sayılı taşınmaza davalının konut yaparak elattığını belirtip, elatmanın önlenmesine, yapının yıkımına ve 1.11.1995-31.10.2000 tarihleri arası için 189.200.000 TL.ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, tapu tahsis belgesinin bulunduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davalının taşınmaza tapu tahsis belgesine dayanarak elattığı gerekçesiyle yargılamanın durdurulmasına karar verilmiştir.

Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi N____ S____ S____´ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR

Dava, mülkiyet (Medeni Kanunun 683.md) hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkım isteğine ilişkindir.

Davalı haksız işgalci olmadığını, belediyece miras bırakanına verilen tapu tahsis belgesine dayanarak taşınmazda yapılanmak suretiyle kullandığını belirterek davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davalının savunmasına değer verilerek 2981 Sayılı İmar Affı Yasasının 3290 Sayılı Yasanın 13. maddesiyle değişik 22. maddesi gereğince "davanın durdurulmasına" karar verilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davalının miras bırakanına belediyece tapu tahsis belgesi verildiği tarihte çekişmeli taşınmaz mülkiyetinin davacı Vakıflara ait olduğu ve sonradan da taşınmazın mülkiyeti konusunda bir değişikliğin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; 2981/3290 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca Vakıflar, hazine ve belediyelerin mülkiyetinde bulunan taşınmazlarda malikinden başka kişilerce yapılan düzensiz yapıların yasal statüye kavuşturabilme amacıyla ileride imar ve ıslah planları yapılarak imar parselleri oluşturulduğunda parsel mülkiyetinin yapı sahibine devredilebilmesi konusunda Vakıflar, Hazine ve belediyelere tapu tahsis belgesi verme yetkisi tanınmıştır. Bu yetkinin kapsamı ise belgeyi verecek idarenin kendi mülkiyet alanı ile sınırlıdır. Yetki dışına çıkılarak kişiye verilen tahsis belgesinin taşınmazın maliki olan idareyi bağlamayacağı kuşkusuzdur.

Somut olayda, kayden vakıflar idaresine ait çekişmeli taşınmazla ilgili olarak belediyece davalının miras bırakanına verilen tahsis belgesinin mülkiyet sahibi Vakıflar açısından değer taşıdığından söz edilemez. Hal böyle olunca, tarafların delillerinin toplanarak kayda üstünlük tanınmak suretiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere yanılgılı değerlendirmeyle hüküm kurulması doğru değildir. Davacı Vakıfların temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün HUMK.´nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.4.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Medeni Kanunu MADDE 683 :Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.

Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.

Gerekçesi için Bkz.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Mehmet KARAUSTA
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 08-01-2011

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02223611 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.