Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, Esas: 2006/6624, Karar: 2006/6807 İçtihat

Üyemizin Özeti
İdarenin, 2886 S.K. uyarınca davalı ile akdettiği eser sözleşmesine mesnetle ve yüklenicinin kasıt veya ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş, bilhassa ayıplı malzeme kullanmış veya ayıplı bir iş meydana getirmiş olması haline dayanarak, zararının tazminini talep etmesi halinde; zamanaşımı süresi, BK m.126/son mucibince BK m.125'e binaen 10 yıldır.
(Karar Tarihi : 23.11.2006)
"Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:

Dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifası nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

1- Davacı idare ile davalı yüklenici arasında eser sözleşmesi mevcuttur. İşin kesin kabul onay tarihi 21.11.2000 olup, dava 08.05.2006 tarihinde açılmıştır. Dava nedeni olarak yüklenicinin ayıplı malzeme kullandığı, kasıt ve ağır kusuru ile sözleşmeye aykırı imalat yaptığı ileri sürülmüştür.

Mahkemece, 2886 S.K. m.87 ve BK m.215/3'e dayanılarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Yüklenici ile iş sahibi arasındaki ilişki teslim tarihinde son bulmuştur. Bu tarih, kesin kabulün onay tarihidir. 2886 S.K. un göndermede bulunduğu BK m.363, aynı Yasa'nın 6763 sayılı Yasa'yla değişik 126/son maddesi hükmü karşısında uygulanamaz hale gelmiştir. Eser sözleşmesinden kaynaklanan ihtilaflarda, satım akdinde uygulanan BKm.215'in tatbiki mümkün değildir. BK m.126/son hükmünce de yüklenicinin kasıt veya ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş, bilhassa ayıplı malzeme kullanmış veya ayıplı bir iş meydana getirmiş olması sebebiyle açılacak davalar hariç 5 yıllık zamanaşımına tabi olacaktır. Buna göre yüklenicinin kasıt veya ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmediği ve ayıplı malzeme kullanmış veya ayıplı iş meydana getirmiş olduğu haller madde kapsamı dışında bırakıldığından bu gibi durumlarda BK m.125'te yer alan 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması gerekir.

Ortaya çıkan hasar ve arızaların niteliklerine göre yüklenicinin kasıt veya ağır kusuru bulunup bulunmadığı, ayıplı malzeme kullanılarak ayıplı iş meydana getirilip getirilmediği bilirkişi incelemesiyle tespit edileceği ve kesin kabulün onay tarihine göre 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçmediği gözetilerek, tarafların delillerinin toplanması, davanın esasının incelenip sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulup inceleme yapılmadan yanlış değerlendirme ve eksik incelemeyle davanın zamanaşımı yönünden reddi doğru olmamıştır.

2- Öte yandan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde zamanaşımı nedeniyle ret halinde farklı bir ücret düzenlemesi yapılmadığından, değeri para ile ölçülebilen uyuşmazlıklarda karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre nispi avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı lehine yasal dayanağı gösterilmeden maktu vekalet ücretine hükmedilmesi de kabul şekline göre yerinde görülmemiştir.

Belirtilen nedenlerle karar bozulmalıdır.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenler ile tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile kararın 1. bentteki sebeplerle davacı yararına, 2. bent uyarınca davalı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 23.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Devlet İhale Kanunu MADDE 87 :Gayrimenkullerin yapım ve onarımlarında kesin kabul tarihinden itibaren 5 yıl içinde malzemenin hileli olmasından veya yapım ve onarımın teknik icaplara uygun olarak yapılmamasından ortaya çıkan zarar ve ziyan, Borçlar Kanununun 360 ıncı maddesi gereğince ve 363 üncü maddesindeki sürede müteahhide ikmal ve tazmin ettirilir.

       İdareler beş yıllık sürede ortaya çıkacak zarar ve noksanları tespit ile gereğinin yapılması için durumu ilgili mercilere bildirmekle ödevlidirler.

       İşin nezareti kendisine tevdi edilen mühendis, mimar ve memurlar hakkında da ayrıca bu Kanunun 86ncı maddesi uygulanır.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 16-10-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,04255009 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.