Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Esas: 2008/14023, Karar: 2009/1064 İçtihat

Üyemizin Özeti
01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanun ile 5237 sayılı Kanun'un 50/6. maddesinde yer alan "yaptırımın" ibaresi "tedbirin" olarak değiştirilmiştir. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesinin 4 ve 9. fıkraları yeniden düzenlenmiş ve 10. fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır. Kanun değişikliğinin amacı, doğrudan hükmedilen ve hapisten çevrilen adli para cezalarının infazına ilişkin farklı rejimleri ortadan kaldırmaktır. Adli para cezalarının tamamı, bu değişiklikten sonra 5275 sayılı Kanun'un 106. maddesinde belirtilen yönteme uygun biçimde infaz edilecektir. Bu değişiklikten sonra hapisten çevrilen adli para cezasının yerine getirilmemesi durumunda 5237 sayılı Kanun'un 50/6. maddesi uygulanamaZ. Bir başka deyişle; hükmü veren mahkeme, kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen çektirilmesine karar veremeyecektir.
(Karar Tarihi : 28.01.2009)
"Taksirle ölüme neden olmak suçundan sanık M____'nın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 85/1, 62, 50/1-a, 52/1-2. maddeleri gereğince 12.000 YTL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair, Mersin Yedinci Asliye Ceza Mahkemesi'nin 04.05.2007 tarihli ve 2006/1177 esas, 2007/642 karar sayılı kararının infazı sırasında, adli para cezasını ödememesi sebebiyle hükümlü hakkında verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının aynen infazına dair, aynı mahkemenin 06.12.2007 tarihli ve 2006/1177 esas, 2007/642 karar sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 16.01.2008 tarihli ve 2008/43 değişik iş sayılı kararını müteakip, 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 4. maddesi ile 5237 sayılı Kanun'un 50/6. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle bir karar verilmesi talebinin reddine dair, Mersin 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 08.04.2008 tarihli ve 2006/1177 esas, 2007/642 karar sayılı ek kararına yönelik itirazın keza reddine dair, Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 11.04.2008 tarihli ve 2008/282 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Dosya kapsamına göre, Yargıtay 4. Ceza Dairesi'nin 30.04.2008 tarihli ve 2008/3448-7736 sayılı ilamında da belirtildiği üzere, 01.03.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanun ile 5237 sayılı Kanun'un 50/6. maddesinde yer alan "yaptırımın" ibaresi "tedbirin" olarak değiştirilmiş, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 106. maddesinin 4 ve 9. fıkraları yeniden düzenlenmiş ve 10. fıkrası yürürlükten kaldırılmış olup, kanun değişikliğinin doğrudan hükmedilen ve hapisten çevrilen adli para cezalarının infazına ilişkin farklı rejimleri ortadan kaldırmak amacıyla gerçekleştirildiği, adli para cezalarının tamamının bu değişiklikten sonra 5275 sayılı Kanun'un 106. maddesinde belirtilen yönteme uygun biçimde infaz edileceği, bu değişiklikten sonra hapisten çevrilen adli para cezasının yerine getirilmemesi durumunda 5237 sayılı Kanun'un 50/6. maddesinin uygulanamayacağı, bir başka deyişle hükmü veren mahkemenin kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen çektirilmesine karar veremeyeceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK m.309 uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı'nın 20.06.2008 gün ve 35420 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay C.Başsavcılığı'nın 16.07.2008 gün ve 138646 sayılı tebliğnamesi ile Daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR VE KARAR : Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 11.04.2008 tarih ve 2008/282 değişik iş sayılı kararının CMUK m.309 uyarınca (BOZULMASINA), müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay C.Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 28.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ceza Kanunu MADDE 50 :(1) Kısa süreli hapis cezası, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre;

a) Adlî para cezasına,

b) Mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle, tamamen giderilmesine,

c) En az iki yıl süreyle, bir meslek veya sanat edinmeyi sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkanı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmeye,

d) Mahkûm olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle, belirli yerlere gitmekten veya belirli etkinlikleri yapmaktan yasaklanmaya,

e) Sağladığı hak ve yetkiler kötüye kullanılmak suretiyle veya gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranılarak suç işlenmiş olması durumunda; mahkûm olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle, ilgili ehliyet ve ruhsat belgelerinin geri alınmasına, belli bir meslek ve sanatı yapmaktan yasaklanmaya,

f) Mahkûm olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle ve gönüllü olmak koşuluyla kamuya yararlı bir işte çalıştırılmaya,

Çevrilebilir.

(2) Suç tanımında hapis cezası ile adlî para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adlî para cezasına çevrilmez.

(3) Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir.

(4) Taksirli suçlardan dolayı hükmolunan hapis cezası uzun süreli de olsa; bu ceza, diğer koşulların varlığı halinde, birinci fıkranın (a) bendine göre adlî para cezasına çevrilebilir. Ancak, bu hüküm, bilinçli taksir halinde uygulanmaz.

(5) Uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adlî para cezası veya tedbirdir.

(6) Hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde, (Değişik: 7242 S.K m.8: yürürlük: 15.4.2020) "infaz hakimliği" kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verir ve bu karar derhal infaz edilir. Bu durumda, beşinci fıkra hükmü uygulanmaz.

(7) Hükmedilen seçenek tedbirin hükümlünün elinde olmayan nedenlerle yerine getirilememesi durumunda, (Değişik: 7242 S.K m.8: yürürlük: 15.4.2020) "infaz hakimliğince" tedbir değiştirilir.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 12-10-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,01630306 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.