Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 2004/14852 E. 2005/12202 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Ortaklıktan çıkarma kararı Yönetim Kurulu'nca alınmışsa,bu kararın iptali için öngörülen üç aylık dava açma süresinin sona erdiği tarihte ortaklık ilişkisi sona erecek olup, davacı alacağı, bu tarihten sonra hapılan ilk genel kuruldan bir ay sonra istenebilir hale gelecek ve aynı zamanda davalı kooperatifin direnimi söz konusu olacaktır. Bu durumda, mahkemece ortaklıktan çıkarma kararının hangi tarihte kesinleştiği duraksamasız belirlenmek, bu yıla ilişkin bilançonun görüşüldüğü genel kurulun hangi tarihte yapıldığı tespit edilmek ve bu tarihten bir ay sonra davacı alacağının istenebilir hale geleceği, dolayısiyla davalının da temerrüdünün oluşacağı gözetilmelidir.
(Karar Tarihi : 12.12.2005)
KARAR : Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkilinin 15.07.2001 tarihli yönetim kurulu kararı ile ihraç edildiğini ve ihraç kararının kesinleştiğini, ancak birikmiş aidatlarının ödenmediğini ileri sürerek, şimdilik 10.978.000.000-TL.nin 15.07.2003 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının müvekkilince hesaplanan miktarı kabul etmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının 15.07.2001 tarihli yönetim kurulu kararı ile ortaklıktançıkarıldığı, bu kararın kesinleştiği, davalının davacının birikmiş aidat alacağını ödemediği, dava tarihinden sonra 20.03.2004 tarihli genel kurulda ödemelerin ertelenmesine ilişkin alınan kararının kabul edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 6.318.000.000-TL.nin 15.07.2003 gününden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir.

1-Mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2-Dava, kooperatif ortaklığından çıkarılan davacının yatırdığı aidatların iadesi istemine ilişkindir.

Uyuşmazlık, davacı alacağının hangi tarihte muaccel hale geldiği ve davalı temerrüdünün ne zaman oluştuğu noktasında toplanmaktadır.

1163 Sayılı Kooperatifler Kanununun 17/1.ve kooperatif ana sözleşmesinin 15.maddeleri hükümleri gereğince, davacı, dava konusu kooperatife yatırdığı paralarının iadesinden ibaret olan hakkını, ancak ortaklıktan çıkarıldığı yıl bilançosunun genel kurulca kabulünden bir ay sonra (o da aynı kanunun 17/2.maddesi uyarınca iade ve ödemelerin geciktirilmesi hakkında kararı yoksa,) isteme hakkına haiz olur.

Somut olayda, davacı 15.07.2001 tarihli yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarılmış, mahkemece, bu kararın hangi tarihte kesinleştiği araştırılmamış, bilançonun 31 Aralık itibariyle kesinleştiği, bu nedenle alacağın 31.12.2001 tarihinde muaccel hale geldiğine ilişkin bilirkişi raporu benimsenip hükme dayanmak yapılmıştır. Oysa, yönetim kurulunun verdiği bir ihraç kararının söz konusu olması halinde, ihraç kararının iptali için öngörülen üç aylık dava açma süresinin sona erdiği tarihte ortaklık ilişkisi sona erecek olup, bu tarihten sonraki ilk genel kuruldan bir ay sonra davacı alacağı muaccel hale gelecek ve aynı zamanda davalının temerrüdü söz konusu olacaktır.

Bu durumda, mahkemece, ihraç kararının hangi tarihte kesinleştiği tereddütsüz belirlenmek, bu yıla ilişkin bilançosunun görüşüldüğü genel kurulun hangi tarihte yapıldığı tespit edilmek ve bu tarihten bir ay sonra davacı alacağının muaccel hale geleceği dolayısıyla davalının da temerrüdünün oluşacağı gözetilmek ve sonucuna göre karar verilmek gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

KARAR : 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.12.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Kooperatifler Kanunu MADDE 17 :Kooperatiften çıkan veya çıkarılan ortakların kendilerinin yahut mirasçılarının kooperatif varlığı üzerinde hakları olup olmadığı ve bu hakların nelerden ibaret bulunduğu anasözleşmede gösterilir. Bu haklar, yedek akçeler hariç olmak üzere, ortağın ayrıldığı yıl bilançosuna göre hesaplanır.

       Kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürecek nitelikteki iade ve ödemeler, anasözleşmede daha kısa bir süre tespit edilmiş olsa bile genel kurulca üç yılı aşmamak üzere geciktirilebilir. Bu durumda kooperatifin muhik bir tazminat isteme hakkı saklıdır. Çıkan veya çıkarılan ortaklar ile mirasçılarının alacak ve hakları bunları istiyebilecekleri günden başlıyarak beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.

       Çıkan veya çıkarılan ortağın sermaye veya mevduatından kısmen veya tamamen yoksun kalacağı hakkındaki şartlar hükümsüzdür.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Hanifi Sancar KARACA
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 09-01-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02800894 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.