Üyemizin Notu:
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 441 inci maddesini karşılamaktadır. Maddenin ilk dört fıkrası yürürlükteki maddeden arılaştırılmak sureti ile ve esaslı bir değişiklik yapılmadan alınmıştır.
Büyük ana ve büyük babanın kendi çocukları varken, yani miras bırakanın amcası, halası, teyzesi veya dayısı hayatta iken, kendisinden önce ölmüş olan büyük ana veya büyük babanın miras hisseleri bu kişilere intikal edememektedir. Bu durum haksızlıklara yol açacak niteliktedir.
Türk toplumunun aile yapısı düşünüldüğünde, amca, hala, dayı ve teyze ile yeğenler arasında yakın aile bağlarının mevcut olduğu, çoğu kez babanın ölümü hâlinde bu kişilerin yeğenlerine sahip çıktığı yadsınamaz bir gerçektir. Bu nedenle yakın aile bağları olan kişilerle sınırlı olmak üzere sağ kalan eş ile birlikte miras hakkı tanımak, Türk toplumunun yapısına daha uygundur. Böylece sağ kalan eş varsa, yürürlükteki hüküm uyarınca mirasbırakandan önce ölmüş olan büyük ana ve büyük babaların miras paylarının kendi tarafında bulunan ya da bu taraftakilerin ikisinin de ölmüş bulunması hâlinde diğer taraftaki büyük ana ve büyük babaya intikal etmesi yerine, bu kişilerin miras paylarının kendi çocuklarına intikal etmesi daha uygun görülmüştür. Bu suretle yeni düzenleme uyarınca miras bırakandan önce ölmüş olan büyük ana ve büyük babaların miras payları, kendi çocuklarına, yani mirasbırakanın amca, hala veya dayı ve teyzesine geçecek, bunlar da ölmüş ise onların çocuklarına yani mirasbırakanın kuzin ve kuzenlerine geçmeyecek, bu zümrede başkaca mirasçı bulunmadığından sağ kalan eşe geçecek, böylece sağ kalan eş mirasın tamamına sahip olacaktır.
|