Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 9.Hukuk Dairesi 2012/ 29932 Esas 2012/ 43147 Karar İçtihat

Üyemizin Özeti
Mahkemece kabul edilebilir yanılgı nedeniyle HMK 124/3-4 maddeleri çerçevesinde davacının davasını doğru hasma yöneltmesi için usulü işlemleri yapması gerekirken davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
(Karar Tarihi : 18.12.2012)
Dava: Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai, bayram tatili, genel tatil maaş alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: A) Davacı İsteminin Özeti:

Davacı, 01.02.2003-01.02.2008 tarihleri arasında asıl işveren S ____ A ____ ve K ____ K ____'dan iş alan M ____ B _____ alt işverenine bağlı çalıştığını iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil, yıllık izin alacağı talebinde bulunmuştur.

B) Davalı Cevabının Özeti:

Davalı M _____ B ____ kendisinin de işçi olduğunu davacıyı çalıştırmadığını savunmuştur.

Diğer davalılar davanın reddini talep etmiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece Davalı S ____ hakkındaki dava atiye terkedildiğinden açılmamış sayılmasına diğer davalıların işçi olmadığı anlaşılmakla davanın husumet nedeniyle reddine karar vermiştir.

D) Temyiz:

Kararı davacı temyiz etmiştir.

E) Gerekçe:

Bir kişinin belli bir davada gerçekten davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı hususu usul hukuku değil, dava konusu hakkın özüne ilişkin bir maddi hukuk meselesidir. Bir davanın tarafları o davada gerçekten taraf sıfatına sahip değilse, mahkeme dava konusu hakkın esasına girip karar veremez. Davayı sıfat yokluğundan reddetmesi gerekir. Davacı olma sıfatı dava konusu hakkın sahibine davalı sıfatı ise sübjektif hak kendisinden istenebilecek kişiye aittir. Kuşkusuz bu hak sözleşmeden, haksız fiilden, sebepsiz iktisaptan veya kanundan doğabilir.

Bir alacak davasında davalı olma sıfatı o alacağın gerçek borçlusuna aittir. Alacak davası, o alacağın gerçek borçlusundan başka bir kişiye karşı açılırsa, dava konusu alacağın mevcut olmadığından dolayı değil, davalının davalı sıfatına sahip olmadığından dolayı reddedilir.(Hukuk Muhakemeleri Usulü, Prof. Dr. Baki Kuru, I. Cilt, s. 1159)

Taraf sıfatı dava şartı değildir. Ancak taraf sıfatı itiraz niteliğinde olduğundan hakim diğer itirazlar gibi dosyadan anlaşılabildiği sürece resen dikkate alır.(Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, I. Cilt, s. 1195; Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez - Prof. Dr. Oğuz Atalay - Prof. Dr. Muhammet Özekes Medeni Usul Hukuku Temel Bilgiler, s. 214)

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124 üncü Maddesi ile bir davada taraf değişikliğinin, ancak karşı tarafın açık rızasıyla mümkün olduğu, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebinin, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilebileceği, dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde hakimin karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebileceği düzenlenmiştir.

Hasımda yanılma halinde taraf değişikliği karşı tarafın muvafakatiyle gerçekleştirilebilirken maddi hata bulunması, dürüstlük kuralına aykırı olmaması veya hasımda yanlışlığın kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde ise karşı tarafın muvafakati aranmaksızın hakim tarafından kabul edilmek suretiyle yapılabilmektedir.

Somut olayda, davacının Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne yaptığı şikayet dosyasında davalı M ____ B ____'ın Y _____ B ____ eşi ve işveren vekili olarak ifade verdiği, davacının 23.06.2007-05.04.2008 tarihleri arasında çalıştığını beyan ettiği, sigorta kayıtlarında ise davacının bu tarihler arasında ve öncesinde K ____ K ____'ın bir dönem başkanlığını ve tasfiye memurluğunu yürüttüğü Semanur Yapı Kooperatifinde çalıştığı ve iki işyeri arasında girdi çıktı yapıldığı görülmüştür.

İşveren vekilinin davalı olarak gösterilmesi hatalı ise de, davalı tanıkları da yargılama aşamasında K ____ K ____ işyerinde çalıştıklarını beyan etmişlerdir. Alınan ifadelerden davalıların işveren vekili olarak işveren gibi hareket ettiği, davacının hasımda yanılmasının kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığı K ____ K ____'ı dahi K _____ K _____ adıyla bildiği kanaatine varılmıştır. Davacının gerçek işverenlerinin tasfiye halindeki S ____ Yapı Kooperatifi ve Y ____ B _____ olduğu anlaşılmaktadır.

Mahkemece kabul edilebilir yanılgı nedeniyle HMK 124/3-4 maddeleri çerçevesinde davacının davasını doğru hasma yöneltmesi için usulü işlemleri yapması gerekirken davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi hatalı olup,bozmayı gerektirmiştir.

KARAR : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18.12.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Hukuk Muhakemeleri Kanunu MADDE 124 :(1) Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür.

(2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır.

(3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir.

(4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Ufuk BOZOĞLU
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 14-03-2017

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02470899 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.