Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi, Esas: 2012/10866, Karar: 2013/650 İçtihat

Üyemizin Özeti
Satılan mala garanti verilmiş olması garanti süresi içinde malın ayıplı olduğunun saptanması halinde 6762 sayılı TTK'nun 25/3 ( 6102 sayılı TTK'nun 23 ) maddesinde öngörülen ayıp ihbar sürelerini ortadan kaldırmaz.
(Karar Tarihi : 16.01.2013)
"Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince her ne kadar duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de miktar itibariyle bu istemin reddi ile incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, davalıya yazar kasa bilgisayar donanımı ve yazılım nitelikli ürünlerin satışı yapıldığını davalıya gönderilen 11.786,47 TL'lik faturaya itiraz edilmediğini, davalının yazar kasanın arızalı çıktığı gerekçesi ile bakiye borcu ödemediğini, girişilen icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacıdan alınan yazar kasa ve yazılımının gizli ayıplı çıktığını, davacıya ayıp ihbarında bulunduğunu, bu nedenle bakiye borcun ödenmediğini savunarak davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.

Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, ayıplı ürün nedeniyle davalının ürün satım bedelinden 2.000,00 TL indirim talebinde bulunabileceği, 11.786,47 TL olan fatura bedelinin 7.500,00 TL'sini davalının takipten önce ödediği, bakiye 4.286,47 TL alacaktan ayıp nedeniyle yapılan 2.000 TL indirimden sonra 2.286,47 TL alacağın kaldığı, yapılan 7.500,00 TL'lik ödeme dikkate alınmadan icra takibine girişildiği için davacının bu miktar ve miktara ilişkin işlemiş faiz talebi bakımından kötüniyetli olduğu, davacının davalıyı temerrüde düşürmediği gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, takibin 2.286,47 TL üzerinden bu miktara takip tarihinden itibaren değişen ve değişecek olan avans faiz oranları uygulanmak sureti ile devamına, alacak likit olmadığından inkar tazminatı talebinin ve fazla istemin reddine, 10.989,57 TL'nin %40'ı oranındaki kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Satılan mala garanti verilmiş olması garanti süresi içinde malın ayıplı olduğunun saptanması halinde 6762 sayılı TTK'nun 25/3 (6102 sayılı TTK'nun 23) maddesinde öngörülen ayıp ihbar sürelerini ortadan kaldırmaz. Yerel mahkemenin bu konuya ilişkin gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece anılan yasa hükmünde öngörülen sürelerde ayıp ihbarında bulunup bulunulmadığı tartışılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken bu hususta yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi faturaya dayalı alacak likit olduğu için hükmedilen miktar üzerinden İİK'nun 67. maddesi gereği davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken bu yöndeki talebin reddinde de isabet görülmemiştir.

KARAR : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ticaret Kanunu (Yeni) MADDE 23 :(1) Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır.

a) Sözleşmenin niteliğine, tarafların amacına ve malın cinsine göre, satış sözleşmesinin kısım kısım yerine getirilmesi mümkün ise veya bu şartların bulunmamasına rağmen alıcı, çekince ileri sürmeksizin kısmi teslimi kabul etmişse; sözleşmenin bir kısmının yerine getirilmemesi durumunda alıcı haklarını sadece teslim edilmemiş olan kısım hakkında kullanabilir. Ancak, o kısmın teslim edilmemesi dolayısıyla sözleşmeden beklenen yararın elde edilmesi veya izlenen amaca ulaşılması imkânı ortadan kalkıyor veya zayıflıyorsa ya da durumdan ve şartlardan, sözleşmenin kalan kısmının tam veya gereği gibi yerine getirilemeyeceği anlaşılıyorsa alıcı sözleşmeyi feshedebilir.

b) Alıcı mütemerrit olduğu takdirde satıcı, malın satışına izin verilmesini mahkemeden isteyebilir. Mahkeme, satışın açık artırma yoluyla veya bu işle yetkilendirilen bir kişi aracılığıyla yapılmasına karar verir. Satıcı isterse satış için yetkilendirilen kişi, satışa çıkarılacak malın niteliklerini bir uzmana tespit ettirir. Satış giderleri satış bedelinden çıkarıldıktan sonra artan para, satıcının takas hakkı saklı kalmak şartıyla, satıcı tarafından alıcı adına bir bankaya ve banka bulunmadığı takdirde notere bırakılır ve durum hemen alıcıya ihbar edilir.

c) Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 20-02-2015

THS Sunucusu bu sayfayı 0,03164196 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.