Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, Esas: 2010/6373, Karar: 2010/6219 İçtihat

Üyemizin Özeti
Şirket yetkililerinden birinin vekaleti ile şirket adına itiraz edilmesi halinde, vekile bu konuda “icazet verilmediği” ispat edilmediği sürece bu itiraz geçersiz kabul edilemez ise de; alacaklı vekilinin bu hususu icra mahkemesine şikayet olarak getirmesi halinde duruşma açılarak anılan “icazet” durumu belirlenip şikayetin buna göre sonuçlandırılması gerekir.
(Karar Tarihi : 16.03.2010)
"Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 18/01/2010 tarih, 2009/30055 Esas, 2010/795 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR : Borçlu G____ ve T____ İnşaat Yatırım Turizm ve Ticaret Anonim Şirketi hakkında genel haciz yolu ile takibe geçildiği, şirket yetkililerinden Z____ T____'nın şahsı adına verdiği vekaletname eklenerek, Av. Ç____ K____ tarafından şirket adına borca itiraz edildiği, icra müdürlüğünce bu itiraz üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmaktadır. Alacaklı vekili Z____ T____'nın tek başına temsil yetkisi bulunmadığını, şirket adına verilmiş vekalet de olmadığından, itirazın şirket adına yapılmış sayılamayacağını belirterek icra müdürü kararının iptali ile takibin devamı yönünde karar verilmesini istemiştir. Dosya içinde bulunan Beyoğlu 9. Noterliğinin 16/01/2008 tarih 01520 yevmiye sayılı sirkülerinden anlaşıldığı üzere borçlu şirket Z____ T____ ve V____ F____ G____'ın müşterek imzaları ile temsil edilmektedir. Şirket yetkililerinden birinin vekaleti ile şirket adına itiraz edilmesi halinde, vekile bu konuda "icazet verilmediği" ispat edilmediği sürece bu itiraz geçersiz kabul edilemez ise de, alacaklı vekilinin bu hususu icra mahkemesine şikayet olarak getirmesi halinde duruşma açılarak anılan "icazet" durumu belirlenip şikayetin buna göre sonuçlandırılması gerekirken eksik inceleme ile evrak üzerinde ret kararı verilmesi isabetsizdir. Mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekirken onandığı görülmekle alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.

KARAR : Alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 18/01/2010 tarih, 2009/30055 Esas, 2010/795 sayılı onama kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ticaret Kanunu MADDE 321 :II- TEMSİL SALAHİYETİ:

       1. VÜSAT VE ŞÜMULÜ:

       Madde 321 - Temsile salahiyetli olanlar şirketin maksat ve mevzuuna dahil olan her nevi işleri ve hukuki muameleleri şirket adına yapmak ve şirket unvanını kullanmak hakkını haizdirler.

       Temsil salahiyetinin tahdidi, hüsnüniyet sahibi üçüncü şahıslara karşı hüküm ifade etmez. Ancak temsil salahiyetinin sadece merkezin veya bir şubenin işlerine hasrolunduğuna veya müştereken kullanılmasına dair tescil ve ilan edilen tahditler muteberdir.

       Anonim şirket adına tanzim edilecek evrakın muteber olması için, aksine esas mukavelede hüküm olmadıkça temsile selahiyetli olanlardan ikisinin imzası kafidir.

       Temsile salahiyetli olanlar tarafından yapılan muamelenin esas mukaveleye veya umumi heyet kararına aykırı olması, hüsnüniyet sahibi üçüncü şahısların o muameleden dolayı şirkete müracatına mani olamaz.

       Temsile veya idareye salahiyetli olanların vazifelerini yaptıkları sırada işledikleri haksız fiillerden anonim şirket mesul olur. Şirketin rücu hakkı mahfuzdur.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 19-09-2014

THS Sunucusu bu sayfayı 0,03423691 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.