Muhteşem Aptal Erkekler

Kitabını ezilen tüm erkeklere adadı

Ezilen kadınları ve kadınlara yönelik baskıları konu alan yüzlerce kitaba karşılık, ilk kez bir erkek, “erkek hakları”nı savunan bir kitapla ortaya çıktı.

Ankara ntvmsnbc
AA

3 Kasım 2003 — Yazar Zafer Kılıç, “Muhteşem Aptal Erkekler” adlı kitabında, erkeklere yönelik baskıları dile getirdi. Kitabını ezilen tüm erkeklere adadığını belirten Kılıç, günümüzde kadın-erkek ilişkilerinde gelinen noktanın, erkekler aleyhine büyük bir dengesizlik ve haksızlık içerdiğini savunarak, “gerçek anlamda eşitlik istediklerini” vurguladı.


Zafer Kılıç’ın An Yayıncılık’tan piyasaya çıkan kitabı “Muhteşem Aptal Erkekler”, bir ayda ikinci baskısını yaptı. Zafer Kılıç, kitabında, erkeklerin kadınlara oranla daha büyük bir cendere içinde debelendiğini ve bunu yaratanın da bilakis kadınlar olduğunu iddia ediyor. Sanattan politikaya, spordan iş hayatına kadınlar ve erkeklerin ayrı ayrı rollerini sorgulayan yazar, “kadınların üretime yeterince katılmadıklarını, hastalıklarını abarttıklarını, cinselliklerini ve anneliklerini kullandıklarını, her konuda ayrıcalık beklediklerini, erkeklere haklarını teslim etmediklerini, toplumsal yaşama gerektiği gibi katılma istek, arzu ve çabasını göstermediklerini” savunuyor. Kadınların gerçek anlamda uygarlığa katkı yapma zamanlarının artık geldiğine işaret eden Kılıç, “Artık bu işi, çok da zeki bulmadıkları erkeklere bırakmamalı, kendileri de üstlenmelidir” görüşünü dile getiriyor.
Kadınların bilerek ve isteyerek politikaya girmediğini de vurgulayan Kılıç, “Çünkü kadınlar bu kadar sıkıntıyı, aşağılanmayı, riski, dövülmeyi, hatta ölümü göze almazlar. Bu kadar az okuyan bir kesimin siyasete ilgi duymasını beklemek, safdillik olur” görüşünü savunuyor.

ERKEKLER SORUNLARINI GÖRMEZDEN GELİYOR

Günümüze dek ulaşmış erkek ve kadın pozisyonlarının, yaşamakta olan insanların suçu olmadığını bunların bin yıllar içinde şekillenmiş ilişkiler olduğunu ifade eden Kılıç, “Şunu kabul etmek gerekir ki şu an gelinen nokta, erkekler aleyhine büyük bir dengesizlik ve haksızlık içermektedir” görüşünü dile getiriyor. Kitapta erkeklerin kendi sorunlarını görmezden geldiklerini ve çözmeye eğilmediklerini belirten Kılıç, erkeklerin de artık işin farkına varması gerektiğini ifade ediyor. Kadın haklarını savunan erkekleri de eleştiren Kılıç, “Kadın hakları savunuculuğuna soyunmuş erkekler, haksızlığa uğramış bir kadını dinleyip hak vererek avukatlığına soyunurken, işsiz, tahrik edilmiş, aşağılanmış erkeklerle niçin ilgilenmezler?” diye soruyor.

MUHTEŞEM APTAL ERKEKLER

Yazar, “aslında erkeklerin muhteşem olduklarını ama küçük aptallıklar yaptıklarını vurgulamak için” kitaba böyle bir isim koyduğunu söyledi. Kadın-erkek kimliğinin gitgide değişmeye yüz tuttuğunu, kadınların iş hayatına atılınca bu kez “fiziği, kendine güveni ve cinselliği ile erkeğin bir adım önüne geçtiğini” ifade eden Kılıç, erkeklerin ağır çalışma koşullarını sürdürürken evdeki ağırlığını da yitirmeye başladığını ifade etti. Zafer Kılıç, kadınların sorunlarını her platformda dile getirdiklerini, bu konuda çok örgütlü olduğunu belirterek, “Erkeklerse bu konuda çok acemi. Binlerce kadın derneğine karşılık erkeklerin böyle bir alanları yok” dedi.
Kadın-erkek ilişkileri ve rollerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine işaret eden Kılıç, kitabıyla bu anlamda bir tartışma başlatmak istediğini kaydetti. Kitapta, toplumsal yaşamın oluşmasına cinslerin ne gibi katkılar yaptığını tespit etmeyi amaçladığını anlatan Kılıç, ayrıca “kadınların toplumsal yaşamda olması gerektiği ölçüde yer almayıp gereksinimleri için erkeği kullanmaya çalışmasını” eleştirdiğini söyledi. Kılıç, erkeklerin üzerine yapışan “şiddet yanlısı, şehvet düşkünü, hırsız vb.” etiketlerini de sorgulamak istediğini belirterek, yok sayılan erkek sorunlarını kamuoyunun gündemine getirmek istediğini kaydetti.

BUNLARI SADECE ERKEKLER YAPIYOR

Yazar, erkeklerin kadınlardan farklı yönlerini şöyle sıraladı:

Sadece biz askerlik yapıyoruz.
En çok şiddete biz maruz kalıyoruz.
İstediğimiz gibi ağlayamıyoruz ve gülemiyoruz.
En çok biz intihar ediyoruz.
Hep biz erken ölüyoruz.
İstediğimiz renkleri giyemiyoruz.
Bazı mesleklere giremiyoruz.
Sadece biz başlık parası ödüyoruz.
Cinsiyet bazında örgütlenmiyoruz.
En ağır hastalıklara biz yakalanıyoruz.
Evlenme masraflarını biz karşılıyoruz.
Boşanırken biz nafaka ödüyoruz.
Hesapları hep biz ödüyoruz.

Basında “Muhteşem Aptal Erkekler “kitabını yazan Zafer Kılıç’ın yazmış olduğu bu kitabın kadınları çok kızdıracağı yazılıyor.Oysa tam aksi bence...Eğer erkek olsaydım böyle bir kitabı protesto ederdim.Öncelikle de kitabın kapağını.Kapakta “Muhteşem ve Erkekler” sözcükleri çok küçük olduğu halde,“Aptal” sözcüğü kocaman yazılmış.Neyi vurgulamak istediğini doğrusu anlayamadım En büyük hatası da “Erkekler sözcüğünü çoğul kullanarak tüm erkekleri hedef göstermesi.Bence hemcinslerine çok ayıp etmiş
Yine basında aynı kitabın bir ayda ikinci baskısını yaptığı yazılıyor.Okuyunca bir an düşündüm gerçekten Türkiye’de kendini aptal hisseden erkekler bu kadar çok mu diye

Tabiki bütün bu yazdıklarım şakadan ibaret.Zafer Kılıç’ın bu kitabı sadece dikkat çeksin diye yazdığına inanmak istiyorum.Zira bir yazarın Türkiye’deki ezilen ve her yönden sömürülen kadından haberdar olmaması ve bu gerçeği görmemesi mümkün değil.

Yazar kitabının bir bölümünde şunları yazmış:


BUNLARI SADECE ERKEKLER YAPIYOR

Yazar, erkeklerin kadınlardan farklı yönlerini şöyle sıraladı:

Sadece biz askerlik yapıyoruz.
En çok şiddete biz maruz kalıyoruz.
İstediğimiz gibi ağlayamıyoruz ve gülemiyoruz.
En çok biz intihar ediyoruz.
Hep biz erken ölüyoruz.
İstediğimiz renkleri giyemiyoruz.
Bazı mesleklere giremiyoruz.
Sadece biz başlık parası ödüyoruz.
Cinsiyet bazında örgütlenmiyoruz.
En ağır hastalıklara biz yakalanıyoruz.
Evlenme masraflarını biz karşılıyoruz.
Boşanırken biz nafaka ödüyoruz.
Hesapları hep biz ödüyoruz.


Bu ifadelerin hiç birine katılmıyorum.Çünkü;çoğunu yapmak ya da yapmamak insanın kendi elinde olan şeylerdir.
Maddiyatla ilgili bölümler keşke her kadın için mümkün olsa…Boşandığı kocasına nafaka verebilecek ve hesap ödeyebilecek duruma gelse.Bütün özlemimiz bu değil mi? Kadını her yönden güçlü olmayan bir ülke nasıl kalkınır acaba? Omuz omuza yürümek varken niye hep karşı cinslerimize karşı kendimizi koruma yollarına başvuruyoruz.

Hem Türk erkeklerinin çoğu değil midir karısının çalışmasına engel olan,evde oturup eviyle ve çocuğuyla ilgilenmesini isteyen.Maalesef erkeklerin çoğunun söyledikleri ile davranışları arasında çok büyük çelişkiler var.

Zafer Kılıç’ın bu yazdıklarına kendisinin de inandığını sanmıyorum.Zira kendini korumaya aldığı ve isyan ettiği insanlar ;Annesi,karısı ve kardeşidir.Kendisini yetiştireninde bir kadın olduğunu unutmamalıdır.

Ama her şeye rağmen geçmişten bugüne kadar erkek egemen bir toplumda yaşayan kadınlar erkekleri bu duruma getirebildiyse epeyi gelişme var demek ki

Bence yazar sadece erkeklere ait olması gereken güçlerin kadınlara geçmesinden ve onları tahtından indirmesinden korkmuştur.Paniğe kapılan yazarın erkeklere verdiği bir alarmdır

Fakat kadınının yanında yürümesinden rahatsız olmayan komplekssiz ve çağdaş erkeklerimizin olması da ayrıca sevindirici bir durum tabiki.

Bir bayan olarak Zafer Kılıç’a bayanları akıllı bulduğu için çok teşekkür ediyorum

Sanıyorum bundan sonraki kitabının adı “Muhteşem AKILLI Kadınlar” olur

ARIZALI DAVET!

Haber spikerliğinin yanında köşe yazarlığı da yapan Güler Kazmacı 'Arızalı Erkekler' adını verdiği kitabını bir davet vererek tanıttı.

Arızalı Erkekler (Güler Kazmacı)


Güler Kazmacı erkekleri "Tamir etmesi" için kadınlara yol gösteriyor.
Erkekler de "arıza"larının ne olduğunu öğrenmek için okuyabilir tabii... dedi.

Konuşma diliyle yazılmış eğlenceli bir kitap, aynı zamanda erkekler ve kadınlar hakkında sayısız "giz" öğrenerek yepyeni düşünceler ediniyorsunuz.

Yayınevi: Nokta Yayınları.
231 sayfa, 2. hamur, 14 x 20 cm



Güler Kazmacı'nın gerçek olayları anlattığı kitabındaki ünlü 'Arızalı Erkekler' merak konusu oldu.

'Arızalı Erkekler' adıyla geçtiğimiz günlerde piyasaya çıkan Güler Kazmacı'nın yazdığı ilginç kitap ortalığı karıştıracağa benziyor.

Kazmacı, "Bu insanlar gerçek hayatta varlar ve kamuoyunda tanınıyorlar. Ama ben anlaşılmasınlar diye mesleklerini, yaşlarını ve tiplerini değiştirdim" diyor.

Kazmacı, "Bu kitabı okumayan bir erkek kadınları tanıdığını söyleyemez" dedi.


Çoğu yazar sanki ağız birliği etmişcesine "Muhteşem Erkekler"
aleyhinde kitap yazıp duruyorlar.Ne istiyorlar bu muhteşem erkeklerden anlamıyorum

Bence Zafer Kılıç çok haklı örgütlenmenin tam zamanı

Sevgili Ayfer;
Önce "Aptal sonra Arızalı Erkekler", anlaşılan yazarlarımız etraflarına bakmaya başladılar ufaktan.
Zira, günümüze değin yazılan hemen tüm kitaplar hep kadınlar üzerine olurdu. Nihayet görülmüş ki, yaşam sadece kadınlardan ibaret değil.

Kitapları henüz okumadım, yakın bir zamanda da okuyabileceğimi sanmıyorum ama, iki yayın hakkında yazılan özetleri okuyunca, her iki yazarın da haklı tarafları olduğunu düşündüm.
Ama Zafer Kılıç'ın bazı tespitlerinde haksız hatta hatalı olduğunu söylemek zorundayım.
Öyle ki; sıralamış olduğu tespitlerde sanırım sadece ülkemiz erkeğini ele almış. Bunu dünya erkekleri ile genellersek bir çoğunun doğru olmadığını görürüz.

Askerlik yapan ülke kadınları var,
Hesabı "Alman usülü ödemeler" var,
Başlık parasının bazı ülkelerde kadın tarafından ödenmesi var,
Nafakanın bile bazı durumlarda kadın tarafından da ödendiği, vd.
Ama "aptal ya da arızalı" dersek bu kısmen bile olsa doğru.
Bunların neler olduğunu bilmek için de bu kitapları okumak gerekmiyor.

Ülkemizde: Biz erkekler, ataerkil bir toplumun eseri olduğumuz için, bazı konularda kadınlarımız kadar ince düşünemiyoruz. Zira; zaten üstün olduğumuz doğduğumuz andan itibaren beyinlerimize yerleştiriliyor. Tüm yaşam boyu, kadınların sadece bize hizmet etmesi gereken varlıklar olarak düşünüyor ve öyle de görüyoruz.

Konuşmalarımıza; "sen ne anlarsın, senin aklın ermez" diyerek başlıyoruz. Kadınlarımıza "bir arkadaş gözüyle bakamıyoruz". Eşiyle "önce arkadaş" olamayan çiftlerin mutlu olmaları ne yazık ki mümkün de olamıyor. Evin direği erkek diyerek işin içinden çıkılmış, tek direk üstüne kurulmuş bir ev olamaz.

Her iki yazarın da bu konuya eğilmesi çok yerinde bir davranış. En azından eteğimizde ki taşları ortaya dökmenin zamanı geldi sanırım. Oturup karşılıklı konuşmalı tartışmalıyız artık.
Kadın ya da erkek, tek başlarına birer "HİÇ"tirler. Yanyana geldiklerinde bir "BÜTÜN" oluştururlar. Biz erkekler bunun farkına vardığımızda ne kadar "aptal" ya da "arızalı" olduğumuzu çok daha açık bir şekilde göreceğiz diye düşünüyorum.

Yanılıyor muyum acaba?

Sayın Cumok,
Yazdıklarınıza bakılırsa kendine ve hemcinslerine eleştirel bir açıdan yaklaşan nadir erkeklerdensiniz.Keşke her kadın ve erkek sizin gibi düşünerek oturup önce kendi öz eleştirelerini yapsalar ve sonra birlikte tartışabilseler.Sanıyorum tek sorun insanların eleştiriye dayanamamaları ve kendilerini kusursuz görmeleri.Bu konuda tabiki bayları ve bayanları ayırmıyorum ve herşeyin başı doğru iletişim kurmak diyorum.

Bugün doğumgünü olanlar arasında sizinde olduğunuzu gördüm

Yeni yaşınızın ve gelecekteki tüm yaşantınızın gönlünüzce geçmesini diliyorum.

Sevgili Ayfer;
Doğum günümü kutladığınız için gönüller dolusu teşekkürler ediyorum. Beni mutlu ettiniz.

Diğer konuya gelince:
Nadir olanlardan olduğumu pek sanmıyorum, ben de hemen herkes gibiyim. Sadece, özeleştirinin mutlak yapılması gerektiğine yürekten inananlardanım. Eleştirinin olmadığı yerde faşizm vardır, her şeyi ben, en doğruyu ben bilirim inancı vardır. Ve biz erkeklerde bu fazlasıyla var.

Bizler ne yazıktır ki ülke insanı genel olarak, eleştiriye asla tahammül edemiyoruz. Sanırım önce bunu öğrenmemiz gerekiyor.
Sevgiyle kalın...

Muhteşem Aptal Erkekler tam olarak bu başlığa katılmıyorum. Ama erkelerin kadınlardan daha fazla ezildikleri doğru. Çocuk doğuyor yaş 0 büyüor erkeklik olgusuyla yetiştiriliyor. Çalişmak zorunda olan bir ailenin çocuğu ise küçük yaşlarda çalışmaya başlıyor. Kız çocuğu ne olur ne olmaz anlayışından ötürü evde. Beyaz atlı prens bekleyecek.

İş yaşamına giren erkek çocuk, yaşayamadığı çocukluğunu büyüyünce yaşamaya çalışıyor, bunu da en rahat yapabileceği insan sevdiği bu sefer suçlanmaya başlıyor. Sen kocaman bir çocuksun. Tamam da yaşamamış adam ne yapsın.

Ticeretin yada ne iş yapıyorsa yapsın para kazanmak için kullanmak zorunda olduğu felsefe de duyguya yer yok. Durum böyle olunca çok fazla duygusal düşünemiyor. Sonra neden çiçeklere ilgisiz diye eşinden firça yiyor. Unuttuğu doğum gününün telafısınnı yapabilmek için onlarca fırıldak çeviriyor. Ne yapsın ki doğum gününün olduğu gün belki ödenememiş çekleri var kendi doğduğu günü unutmuş.

Kadın ve erkekler bir arada, omuz omuza, hayatın yükünü ve güzelliklerini birlikte paylaşsalar, iletişim kurabilseler, sevgi ve saygıyla birbirlerine yaklaşabilseler, eminim kim daha fazla eziliyor sorusuna gerek kalmazdı.

Alıntı: Yazan Merhaba MUHTEŞEM APTAL ERKEKLER Yazar, “aslında erkeklerin muhteşem olduklarını ama küçük aptallıklar yaptıklarını vurgulamak için” kitaba böyle bir isim koyduğunu söyledi. Kadın-erkek kimliğinin gitgide değişmeye yüz tuttuğunu, kadınların iş hayatına atılınca bu kez “fiziği, kendine güveni ve cinselliği ile erkeğin bir adım önüne geçtiğini” ifade eden Kılıç, erkeklerin ağır çalışma koşullarını sürdürürken evdeki ağırlığını da yitirmeye başladığını ifade etti. Zafer Kılıç, kadınların sorunlarını her platformda dile getirdiklerini, bu konuda çok örgütlü olduğunu belirterek, “Erkeklerse bu konuda çok acemi. Binlerce kadın derneğine karşılık erkeklerin böyle bir alanları yok” dedi. BUNLARI SADECE ERKEKLER YAPIYOR Yazar, erkeklerin kadınlardan farklı yönlerini şöyle sıraladı: Sadece biz askerlik yapıyoruz. En çok şiddete biz maruz kalıyoruz. İstediğimiz gibi ağlayamıyoruz ve gülemiyoruz. En çok biz intihar ediyoruz. Hep biz erken ölüyoruz. İstediğimiz renkleri giyemiyoruz. Bazı mesleklere giremiyoruz. Sadece biz başlık parası ödüyoruz. Cinsiyet bazında örgütlenmiyoruz. En ağır hastalıklara biz yakalanıyoruz. Evlenme masraflarını biz karşılıyoruz. Boşanırken biz nafaka ödüyoruz. Hesapları hep biz ödüyoruz.

Site lokalinde gezinirken buldum. Biraz eski ama çok hoş bir konu.
Doğru . Biz erkeklere allahtan reva mı bu?

Sevgili dostlar,

Sadece erkeklerin yaptigi listeye bakildiginda erkeklerin kurdugu duzen yuzunden nasil bir tuzaga dustugunun listesi olmus gibi.. Bence yazar kitabin ismi ile dikkat cekmeye calismis.. Ama erkek haklarin savunmaktan cok rezil etmis gibi...

Isterseniz satirlara bir daha goz atin.. Eminim benim gordugumu sizde goreceksiniz..

Sevgi ile kalin
Ve Gulumsemeyi unutmayin...