Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

babanne ve dede ile çocuk arasında kişisel ilişki

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-11-2013, 14:07   #1
Fatma KAPUÇAM

 
Varsayılan babanne ve dede ile çocuk arasında kişisel ilişki

merhaba sevgili meslektaşlarım,
müvekkillerimin oğlu gayriresmi bir evlilik yapmış ve bu evlilikten bir çocukları olmuştur. Ancak müvekkillerin oğlu olan baba ile çocuk arasında soybağı kurulmadan baba(müvekkillerin oğlu) öldü.Şu anda müvekkillerim babanne ve dede torunlarını göremiyorlar daha doğrusu çocukları öldüğü için gelinleri başka bir memlekete yerleşmiş ve çocuğu göstermiyor. Biz de babanne ve dede ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisi ile ilgili dava açtık,Biz bu davayı açarken yaptığım araştırmalarda 3.kişi ve çocuk arasında kişisel ilişki kurulabileceği kanaatiyle açmıştık. ancak babanne ve dede ile çocuk arasında soybağı olmadığından davamız reddedileceği sinyali aldık. Bu durumda ne yapmamız gerekiyor yada babanne ve dede ile çocuk arasında soybağı kurabilir miyiz? şimdiden teşekkürler
Old 01-11-2013, 16:47   #2
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Kapuçam,

Çocuğun babası sağlığında çocuğu tanımamıştır.

TMK da babanın ölümü sonrasında tanıma yoluna gidilebileceğine ilişkin de bir düzenleme de yoktur.

Bu nedenle büyükbaba-büyükanne ile çocuk arasında tanıma yolu ile soybağı kurulmasına yasal olanak da olmadığı kanaatindeyim.

Sizin sorununuz çözecek seçenekler düşünüldüğünde:

1-Davanızı soybağının tespiti olarak ıslah edebilir ve yapılacak DNA incelemesinde müvekkilleriniz ile çocuk arasında uyuşma sonucunda çocuğun baba ile biyolojik ilişkisi tespit edilebilir diye düşünüyorum.

2-Biyolojik ilişkinin tespitinden sonra TMK MADDE 325. gereğince " Olağanüstü halin mevcut olduğu ve çocuğun menfaatine uygun düştüğü " belirtilerek kişisel ilişki kurulması talep edilebilir.Yine AİHS güvencesinde olan Aile hayatının korunması hakkına da değinmekte yarar var.

3-Davanızda çocuğun temsili için kayyım atanması gerektiği düşüncesindeyim.

4-Bu konu ile örtüşen bir dava veya karara tanık olmadım.Bu nedenle bu önerimin akıbeti hakkında bir öngörüm de yok. Sonucu paylaşırsanız sevinirim
Old 01-11-2013, 17:16   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Fatma KAPUÇAM
merhaba sevgili meslektaşlarım,
müvekkillerimin oğlu gayriresmi bir evlilik yapmış ve bu evlilikten bir çocukları olmuştur. Ancak müvekkillerin oğlu olan baba ile çocuk arasında soybağı kurulmadan baba(müvekkillerin oğlu) öldü.Şu anda müvekkillerim babanne ve dede torunlarını göremiyorlar daha doğrusu çocukları öldüğü için gelinleri başka bir memlekete yerleşmiş ve çocuğu göstermiyor. Biz de babanne ve dede ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisi ile ilgili dava açtık,Biz bu davayı açarken yaptığım araştırmalarda 3.kişi ve çocuk arasında kişisel ilişki kurulabileceği kanaatiyle açmıştık. ancak babanne ve dede ile çocuk arasında soybağı olmadığından davamız reddedileceği sinyali aldık. Bu durumda ne yapmamız gerekiyor yada babanne ve dede ile çocuk arasında soybağı kurabilir miyiz? şimdiden teşekkürler

TMK 301 inci madde gereğince, soybağının tespiti davasını münhasıran anne veya çocuk açabilmektedir. Babaanne veya büyükbabanın dava açma sıfatı yoktur. Bu nedenle Sayın Kayar'ın

Alıntı:
1-Davanızı soybağının tespiti olarak ıslah edebilir

şeklindeki görüşüne katılmıyorum.
Old 01-11-2013, 17:41   #4
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Ergin,

Alıntı:
TMK 301 inci madde gereğince, soybağının tespiti davasını münhasıran anne veya çocuk açabilmektedir. Babaanne veya büyükbabanın dava açma sıfatı yoktur. Bu nedenle Sayın Kayar'ın

Alıntı:

1-Davanızı soybağının tespiti olarak ıslah edebilir


şeklindeki görüşüne katılmıyorum.

TMK 301 maddesi babalık hükmü/babalık davasına ilişkindir ve sonuçları farklıdır.

Alıntı:
B. Babalık hükmü

I. Dava hakkı

MADDE 301.- Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk isteyebilirler.

Dava babaya, baba ölmüşse mirasçılarına karşı açılır.

301.madde hem soybağını belirler hem de çocuğun nüfus kayıtlarını değiştirir.Yani inşai sonucu vardır.

Benim önerdiğim tespit ; sadece tespittir,ne tanıma ne de babalık hükmüne yol açar.Kararın kendisinin icrai/inşai sonucu yoktur.Bu tespit talebinde ve sonucunda ;davacıların menfaati vardır. diye düşünüyor ,görüşüme katılmama görüşünüze de ben katılmıyorum
Old 01-11-2013, 18:28   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Habibe YILMAZ KAYAR
Sn.Ergin,



TMK 301 maddesi babalık hükmü/babalık davasına ilişkindir ve sonuçları farklıdır.



301.madde hem soybağını belirler hem de çocuğun nüfus kayıtlarını değiştirir.Yani inşai sonucu vardır.

Benim önerdiğim tespit ; sadece tespittir,ne tanıma ne de babalık hükmüne yol açar.Kararın kendisinin icrai/inşai sonucu yoktur.Bu tespit talebinde ve sonucunda ;davacıların menfaati vardır. diye düşünüyor ,görüşüme katılmama görüşünüze de ben katılmıyorum

Öncelikle son mesajınızdaki "tespit davası" kavramında mutabık kalmalıyız. Önerdiğiniz dava, HMK 106 ıncı maddesinde düzenlenen "tespit davası" mıdır?

Sonra da, görüşünüze katılmama görüşüme katılmayışınıza saygı duyduğumu belirtmek istiyorum.
Old 01-11-2013, 18:38   #6
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Ergin:
Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Öncelikle son mesajınızdaki "tespit davası" kavramında mutabık kalmalıyız. Önerdiğiniz dava, HMK 106 ıncı maddesinde düzenlenen "tespit davası" mıdır?


Evet, HMK 106.madde gereği tespit kavramında mutabıkız.

Alıntı:
Sonra da, görüşünüze katılmama görüşüme katılmayışınıza saygı duyduğumu belirtmek istiyorum.

Ben de farklı düşünmenize saygı duyuyor,sorunu nasıl çözebileceğimize ilişkin önerilerinizi bekliyorum)


Bahsedilen sorunun çözümü için hukuken bir olanağın olması gerekir.Hukuk sorun çözmelidir.

TMK MADDE 300/1 .- Tanıyanın dava hakkını düzenlemiştir.

TMK 300/2 ise tanımanın iptali için ilgililerin dava hakkını düzenlemiştir.

Babanın vefatı halinde mirasçıların tanımayı destekleyen bir olanağı yasada yoktur.

Yasal düzenlemede bir olanak lafzi olarak görülmüyorsa babanın ölümünden sonra tanıma olanağının olmayışı bir "boşluk" olarak kabul edilebilir ve Yargıç yasakoyucu gibi hareket edebilir.

Diğer yandan boşluk olmadığı düşünülecek ise ,mevcut yasal düzenlemeye rağmen:sorunun çözümünde çocuğun öncelikli yüksek yararının gözetilmesi gerekir ve bu noktada taraf olduğumuz Çocuk Hakları Sözleşmesi dikkate alınarak Anayasa Mad 90/son gereğince sözleşme doğrudan uygulanabilir diye düşünüyorum.



Alıntı:
Çocuk Hakları Sözleşmesi:
Madde 3

1. Kamusal ya da özel sosyal yardım kuruluşları, mahkemeler, idari makamlar veya yasama organları tarafından yapılan ve çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerde, çocuğun yararı temel düşüncedir.

Madde 7
1. Çocuk doğumdan hemen sonra derhal nüfus kütüğüne kaydedilecek ve doğumdan itibaren bir isim hakkına, bir vatandaşlık kazanma hakkına ve mümkün olduğu ölçüde anne-babasını bilme ve onlar tarafından bakılma hakkına sahip olacaktır.

Madde 8
1. Taraf Devletler yasanın tanıdığı şekli ile çocuğun kimliğini; tabiiyeti, ismi ve aile bağları dahil, koruma hakkına saygı göstermeyi ve bu konuda yasa dışı müdahalelerde bulunmamayı taahhüt ederler.
2. Çocuğun kimliğinin unsurlarının bazılarından veya tümünden yasaya aykırı olarak yoksun bırakılması halinde, Taraf Devletler çocuğun kimliğine süratle yeniden kavuşturulması amacıyla gerekli yardım ve korumada bulunurlar

Madde 16
1. Hiçbir çocuğun özel yaşantısına, aile, konut ve iletişimine keyfi ya da haksız bir biçimde müdahale yapılamayacağı gibi, onur ve itibarına da haksız olarak saldıramaz.


Madde 18
1. Taraf Devletler,çocuğun yetiştirilmesinde ve gelişmesinin sağlanmasında anne-babanın birlikte sorumluluk taşıdıkları ilkesinin tanınması için her türlü çabayı gösterirler. Çocuğun yetiştirilmesi ve geliştirilmesi sorumluluğu ilk önce anne-babaya ya da durum gerektiriyorsa yasal vasilere düşer. Bu kişiler her şeyden önce çocuğun yüksek yararını göz önünde tutarak hareket ederler.

T.C.Anayasası Mad.90/son:Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Babaanne Ve Dede Üzerİne Kayitli Çocuk Nil Şeker Meslektaşların Soruları 19 13-12-2011 16:51
kişisel ilişki Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 11-08-2011 14:07
Boşanılan eş/ tehdit/ taciz/ çocuk/ kişisel ilişki Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 5 23-11-2009 20:34
çocuk ile kişisel ilişki kurulması serkanbirdane Hukuk Soruları 1 31-12-2008 19:23
boşanma davasında sonucunda çocuk ile kişisel ilişki kurulması ATT Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 7 27-04-2007 12:58


THS Sunucusu bu sayfayı 0,15182400 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.