ilamsız takip

Sayın Meslektaşlarım,
İlamsız takipte takip talebine alacağın sebebi bildirilmeden takip yapılmış, borçluda borcum yoktur diye itiraz etmiş ise, itirazın iptali davası açılır mı?
yada açılan itirazın iptalinde alacaklı yeni belge ibraz edip, fatura, sözleşme ile hukuki ilişkiyi ispatlayabilir mi. Davalı borçlunun bu konuda itiriazı olup olmadığının etkisi olur mu?
İlamsız takipte alacağın-borcun sebebinin bildirilmemesi takibin iptalini gerektirir mi? emsal karar yada yorum bekliyorum.
Teşekkürler saygılarımla...

Bu konuyla ilgili net bir bilgim olmasa da bir kaç şey söylemek istiyorum.
İcra ve İflsa Kanununun 58. maddesinde; takip talbinde ve dolayısıyla ödeme merinde olması gereken hususlar sıralanmıştır. "Senet, senet yoksa borcun sebebi" yani belge sunma zorunluluğu yoktur. ama borcun sebebi olarak dahi bir ibare eklenmemişse bu sorun teşkil edebilir. tamamlatılabilir bir eksiklik gibi gözükmüyor. Ancak Yargıtay'ın takip talebinde hangi aylara dair alacağın belirtilmesi, ödeme emrinde bu ayların belirtilmemesi durumunda alacaklının dava sırasında belgelerle bunu ispatlayabileceği gibi bir kararını okudum. eğer takip talebinde dahi borcun sebebi belirtilmemişse itirazın iptali davası aşamasında alacaklının kötü niyetli takip başlattığı gibi bir savunmayla karşılaşılabilir.
söz konusu alacakla ilgili olarak ödenecek harç fazla değilse yeniden takip başlatmakta fayda var derim.

takibin iptali sebebidir

Benzer bir durumda benim dosyamda söz konusu, araştırdım ama ancak bu kararı bulabildim, umarım faydası olur.

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 1998/2059
Karar: 1998/2778
Karar Tarihi: 09.03.1998



Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddedi içinde temyizen tetkiki Borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 16.2.1998 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Takip talepnamesinde, dayanak yapılan belgelerin neler olduğu belirtilmemiştir. İİK.58. maddesi hükmü, emredici hüküm olup, kamu düzeni ile ilgilidir. Bu husus, mercice resen gözönünde tutulmalıdır. Anılan gereklere uyulmaması doğru değildir.
Diğer taraftan, takip alacaklısı Belediye olup, borçlu kiracı ile yapmış olduğu sözleşmenin 5. maddesine dayanarak yakıt bedelinden dolayı 51.760.000.- TL. ve ekleri için genel haciz yolu ile takip yapmıştır. Taraflar arasında yapılan kira sözleşmesinde yakıt bedeli likit olarak belirlenmiş değildir. Belediye Encümen Kararı da İİK.68. maddesinde belirtilen borçlu yönünden mucerret borç ikrarını içeren bir belge sayılamaz. Bu durumda uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirir. Mercice alacaklının itirazın kaldıırlma isteminin reddine karar vermek gerekirken kabulü de isabetsizdir.
Sonuç: Borçlunun temyiz itirazının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 9.3.1998 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları

takip talebinde zamanaşımına uğramış çeki ekleyerek yaptıgımız adi takipte itiraz edildiğinde elimizdeki aynı hukuki ilişkiye yönelik imzası ikrar edilmiş adi senetle itirazın iptali isteyemez miyiz?