İdari para cezasının ölü kişiye verilmesi-mirasçıların cezadan sorumluluğu? iptal davası açma hakkı?

Merhaba,

Yapı kullanma izni alınmış bir dükkanda (A diyelim) kaçak inşaat yapıldığı gerekçesiyle (galeri boşluklarının dükkan alanına dahil edilmesi gibi gerekçelerle) imar kanunu madde 42’ye göre tapuda malik görünen X’e 01.01.2015 tarihli encümen kararıyla idari para cezası verilmiş ve X adına tebliğe çıkarılmıştır.

Ancak X, idari para cezası verilmeden hatta tespit zaptı tutulmadan 1 yıl önce ölmüştür. X’in mirasçılarından Y idari para cezasına muttali olduktan sonra bir dilekçeyle “maliki olduğum A dükkanına ilişkin....sayılı kararla verilen idari para cezasının yeniden bir inceleme yapılarak düzenlenmesini talep ederim...” şeklinde bir dilekçe vermiştir.

X’in Y haricinde 4 tane daha mirasçısı bulunmaktadır.

Y’nin itirazı üzerine idare yeni bir encümen kararıyla "Y'nin itirazı üzerine yeniden inceleme yapılarak........aykırılıklar tespit edilerek önceki encümen kararının tashihi ile X'e ....TL idari para cezası verilmesine karar verilmiştir" şeklinde önceki kararı tashih eder biçimde X’e verilen para cezasının miktarını azaltmış ancak para cezasını yine X adına düzenlemiş ve X adına tebliğe çıkarmıştır.

Kaçak inşaatı yapan kişi, A’da kiracı olarak bulunan kişidir.

Bu durumda Y ve diğer mirasçılar nasıl hareket etmelidir? Kanaatimce X ölü olduğu için idari para cezasına muhatap edilemeyeceğinden idari işlem yok hükmündedir.
Ancak X'in mirasçıları sıfatıyla iptal davası açabilirler mi?

Şimdiden teşekkürler.

Alıntı: X'in mirasçıları sıfatıyla iptal davası açabilirler mi?

Açamazlar. Açarlarsa ''yalnız öleni ilgilendiren'' işlemin iptali için dava açma ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı yasanın 15/1-b maddesi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine karar verilir diye düşünüyorum.

Ayrıca, sizin de isabetle belirttiğiniz gibi, ölüye ceza verilemeyeceğinden idari para cezası kendiliğinden yok hükmündedir. Bu nedenle iptal davası da fuzulidir.

Ölüye tebligat yapılamayacağından tahsilat aşamasına da geçilemez. Bu nedenle ödeme emri de gönderilemez, gönderilse de tebliğ edilemez.

Yine de her şeye karşın belediyenin basiretsiz memurları tarafından haciz işlemi yapılırsa bu haciz işlemin iptali için mirasçılar tarafından dava açılabilir ve açılmalıdır.

Bence belediyeye bir dilekçe daha verilmesi ve durumun bir daha anlatılması cezanın iptali için dava açmaktan daha çok işe yarayacaktır.

Saygılarımla

''..Ölen bir kimse hakkında açılan davaya bakılmasına, davacı tarafın isteği üzerine, mirasçıların duruşmaya davalı olarak çağrılmalarına, yahut ıslah yolu ile, kendilerinin davalı sayılmasına mevzuatımız yer vermemiştir. Bu nedenlerle, mirasçılar hakkında ayrı bir dava açılması zorunludur. Temel kural budur. Hak aramak durumunda bulunan davacının, davasını açarken, davalı olarak gösterdiği kimsenin hayatta olup olmadığını özenle araştırması ödevidir.''.T.C.YARGITAY İÇTİHADI BİRLEŞTİRME GENEL KURULU E. 1978/4 K. 1978/5 T. 4.5.1978