|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
08-11-2007, 18:51 | #1 |
|
AÇik Fatura
Müvekkil 450 YTL'ye evine duşakabin yaptırıyor. Parayı mal teslim edilince ödüyor. Esnaftan fatura istiyor. Esnaf faturayı getireceklerini unuttuklarını söylüyor. Duşakabinin hatalı imalat olduğu anlaşılıyor.Esnafa giderek garanti belgesini ve faturasını vermesini duşakabinin bozuk olduğunu değiştirmesini söylüyor.Esnaf fatura vermeyince maliyeye faturamı vermedi diye şikayet ediyor. Maliyede sen bu malı bu esnaftan aldığını ispat edemezsin elinde fatura yok diyor.Ocak ayında maliyeye şikayet ettikten sonra esnaf Şubat ayında 450 YTL'lik açık fatura düzenleyerek icraya koyuyor. Müvekkilparayı ödedim diye icraya itiraz ediyor. Açık faturanın düzenlenme tarihi Aralık ayı faturada sevk irsaliyesi ve irsaliye numarası yoktur. Müvekkilde sulh mahkemesinde ayıplı malın parasının verilmesi veya değiştirilmesi için dava açmıştır.Açık fatura olmasaydı müvekkil malı esnaftan aldığını ispat edemeyecekti. Açık fatura olmasa o malı aldığını ispat edmeyecek fatura var bu sefer de öedmeyi ispat edemiyor.Fatura da sevk irsaliyesi olmaması ve faturanın tebliğ edilmemesi faturayı geçersiz kılar mı?Yoksa müvekkil parayı ödediğini ispat etmek zorun da mı?Müvekkilin de elinde parayı ödediğine dair makbuz yok. Vergi dairesine şikayetten sonra faturanın icraya konması kötüniyet sayılabilir mi?Bu konuda yargıtay kararı var mıdır?
|
08-11-2007, 19:05 | #2 |
|
tanıkla ispat sınırı 2007 yılında 460,00-YTL olduğuna göre ödemeyi yaptığınızı tanıkla ispat edebilirsiniz.
|
08-11-2007, 21:59 | #3 |
|
Sayın Seher, Fatura tek başına yeterli alacak kanıtı olmadığı yargıtay yerleşmiş kararları arasında zaten ancak, müvekkilinizin işin ayıplı yapıldığına ilişkin dava açmış olmaıyla faturayı kesen kişi yada kurumdan hizmet ya da mal aldığını beyan etmiş olmakla bu bedinimi kabul etmiş sayılacağından fatura bedelini ödediğini kanutlaması gerekecektir. Ancak müvekkilinizin faturanın verilmediğine ilişkin vergi dairesine yapmış olduğu başvurunun sonuçsuz kalması ve daha sonra şikayet konusu müşterinin sonraki tarihlerde fatura tanzim etmesi vergi kanunları açısından suş teşkil etmektedir. siz de bu konuda alacaklı olduğu iddiasıyla mğvekkiliniz aleyhine alacak takibi yapan kişi ya da kurumu bu yolla caydırmayı deneyebilirsiniz. Vergi ziyaı doğmuştur maliyenin bu mükellefi incelemeye alması gerek ve müvekkilinizden almayı düşündüğü bedelden daha yüksek bir bedel ödemekle karşı karşıya kalacaktır...
iyi çalışmalar diliyorum |
12-11-2007, 13:00 | #4 |
|
Bir faturayı alan kimse aldığı tarihten başlayarak sekiz günlük sürede içindekiler (munderecat)
hakkında bir itirazda bulunmamış ise onu kabuletmiş sayılır. (Y. 15. HD. 19.01.1978, E:1977/1857, K:1978/63) - - · - - Salt faturanın bildirilmesi alacak hakkı doğurmaz; satış sözleşmesine dayanan davacı tacir, bu iliş kiyi ve malın teslimini kanıtlamalıdır. (Y. 11. HD.03.04.1978, E:1978/1788, K:1978/1687) - - · - - Sözleşme hükmüne göre yerine getirilmesi gereken eda hakkında yasa ya da yetkili yerlerin kabul ettiği en yüksek sınırı aşan sözleşmeler en yüksek sınır üzerinden yapılmış sayılır, fazla edalar hata ile yapılmamış olsa bile geri alınır. Faturaya süresinde itiraz edilmediğinde içindekilerin kabul edilmiş sayılacağına ilişkin yasa hükmü geçerli sözleşmeler içindir. (Y. 11. HD. 23.05.1978, E:1978/2652, K:1978/2717) - - · - - Ticari işletmesi gereği bir şey imal etmiş olan tacirden diğer taraf kendisine bir fatura verilmesini isteyebilir. Faturayı alan kimse aldığı tarihten başlayarak sekiz gün içinde içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bunun içeriğini kabul etmiş sayılır. Ancak, postayla gönderilen faturadan önce davacının ihtarnamesine karşılık davalı ihtara cevabında borcu olmadığını ileri sürmüş olmakla davacının bu açık ve seçik itiraza karşın faturayı davalı adresine göndermesi davalı yönünden bağ layıcı nitelikte değildir. (Y. 15. HD. 17.07.1982, E:1982/997, K:982/1484) - - · - - Davaya dayanak yapılan irsaliyedeki imza inkâr edilmesine göre, 21.7.1979 tarihli irsaliye alt ndaki imzanın kime ait olduğu davacıya açıklattırılmak davalıya ait olduğunu bildirdiği taktirde imza istiktapı yapılması cihetine gidilmek, davalının işçisine veya yardımcısına ait olduğu anlaşıldığ ı taktirde ilgilinin duruşmaya çağrılarak bilgisinin alınması, davalının kardeşinin çağrılıp savunmada geçen iddialar hakkında sorgulanması, faturaların davalıya tebliğ edilmesi halinde olayda Ticaret Kanunun 23/2. maddesinin uygulama olanağının bulunup bulunmadığı hususlarının soruş turulması ve doğacak sonuca göre karar vermekten ibadettir. (Y. 3. HD. 24.03.1992, E:1991/5327, K:1992/6288) - - · - - Fatura davalıya tebliğ edilmiş ve sekiz gün içerisinde itirazda bulunmamışsa, TTK’nın 23/2. maddesi uyarınca münderecatını kabul etmiş sayılır. Ancak, bu durum sadece faturada belirtilen miktarların kesinleşmesi sonucunu doğurur. Yoksa işin de yapılmış olduğunun kabulünü gerektirmez. (Y. 15. HD. 23.11.1992, E:1992/4618, K:1992/5448) - - · - - Davacı tacir olmadığına ve ticari defterleri de bulunmadığına göre mukabil davacının, mukabil davalıya mal satıp teslim ettiğini ve alacaklı bulunduğunu HUMK. m.288 ve TTK’nın 23/2. maddelerine uygun şekilde ispatlaması gerekir. (Y. 19. HD. 06.11.1992, E:1992/10441, K:1992/5741) - - · - - Davacı satıcı, davalı alıcının almış olduğu ekmek bedelinin ödemediğini ileri sürmüş ve davalıda, faturalarla bedelin ödendiğini savunmuştur. Taraflar delilerini ibraz etmiş ve incelenen belgelerin suret olduğu anlaşılmıştır. Taraflar bu delillere dayanmış olmasına göre, delillerin asılları getirtilmeli ve faturaların kapalı olup olmadığı belirlenmelidir. Kapalı fatura ibrazı halinde, bu faturaların davalı alıcı tarafından ödendiğinin kabulü gerekir. aksi halde, yani faturalar açık ise, bu taktirde de, satış bedelinin ödenmediğinin kabulü ile ispat külfetinin davalıya düştüğünün kabulü zorunlu olur. (Y. 11. HD. 15.09.1997, E:1997/5184, K:1997/5705) - - · - - Mahkemece iade konusu mallar olduğu ve bu malların faturada gösterildiği benimsenerek hüküm kurulduğu halde, karar yerinde tartışılmaksızın fatura tutarı üzerinden değil, fatura bedelinin katma değer vergisi düşülerek noksan miktar üzerinden indirim yapılması, Ayrıca, davalı tarafından ödeme savunmasının ispatı için davacı tarafa yemin teklif edilmiş, son oturumda davacı taraf yemin etmeye hazır olduğunu belittiği halde, bu konuda herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin yemin teklifinin gözardı edilmesi suretiyle davalı yanın savunma hakkını n kısıtlanması doğru değildir. (Y. 11. HD. 29.09.1997, E:1997/6088, K:1997/6304) |
12-11-2007, 13:03 | #5 |
|
Faturanın, her şeyden önce Vergi Usul Yasasının Faturanın Şekli başlıklı 230. maddesinde
gösterilen şekil şartına uyması gerekmektedir. Vergi Usul Yasasının 230. maddesinde faturanın şekli şu şekilde açıklanmaktadır. Faturada en az aşağıdaki bilgilerin bulunması gerekmektedir. Faturanın düzenlenme tarihi, seri ve sıra numarası Faturayı düzenleyenin adı varsa ticaret unvanı, iş adresi, bağlı bulunduğu vergi dairesi ve hesap numarası Müşterinin adı, ticaret unvanı, adresi varsa vergi dairesi ve hesap numarası Malın veya işin nevi, miktarı, fiyatı ve tutarı Satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarası, (malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı veya taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşı nması veya taşıttırılması halinde alıcının, taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve taşıtta bulundurulması şarttır) |
12-11-2007, 14:39 | #6 |
|
VUK 'na göre tacir,malın tesliminden itibaren 7 gün içinde fatura düzenlemek zorundadır.Bu süreden sonra düzenlenen faturalar hiç düzenlememiş sayılır.
|
02-06-2008, 21:45 | #7 |
|
Özel hukuk bakımından faturanın TK'da gösterilen şartları taşımasının yeterli olup, VUK'da gösterilen şartları taşımamasının sıhhatine etki etmeyeceği kanaatindeyim.
|
03-06-2008, 13:31 | #8 |
|
meslektaşım hatalı imalattan da bahsetmişiniz, bence tüketici hakem heyetine başvurulursa alacağınız karar miktar itibariyle ilam hükmünde olacaktir, ürünü karşıdan aldığınızı icra takibe konu fatura ispatlayacaktır,
icra takibi açısından ise müvekkilinizin vergi dairesine başvurusu ocak ayında, takibe konu fatura şubat tarihli, dolayısıyla karşının artniyetli davranışını bu şekilde izah edebileceğinizi, kaldıki Mansur beyinde ifade ettiği üzere miktar itibariyle sınırın altında olduğundan ödeme yaptığınızı tanıkla ispat edebilirsiniz diye düşünüyorum.. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Fatura Ile Icra Takibi - açık fatura - ilamsız icra | Av. Aylin Kaya | Meslektaşların Soruları | 11 | 14-07-2009 21:35 |
Fatura | külekçi | Meslektaşların Soruları | 6 | 25-06-2009 21:45 |
Fatura Münderecatı | anekdot | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 01-03-2003 17:41 |
Fatura Münderecatı | anekdot | Meslektaşların Soruları | 4 | 12-02-2003 17:29 |
Acik Tarihli Dilekce | Melahat | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 14-02-2002 02:18 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |