Analığın Tespiti

Müvekklimiz bayan X. boşanma davası açacaktır. Bayan Xin kocası Y'den 1 çocuğu bulunmaktadır. Ancak nüfusta bayan X ve kocası Ynin ortak 2 çocukları olduğu gözükmekte. Bayan X 2.kez bir doğum yapmamıştır. Y'nin başka bir bayandan olma çocuğu bayan X'den olma gibi gösterlimiştir. Doğum tutanağında çoçuk bayan X'ten olmuş gibi gösterilmiş. Y, başka bir bayandan olan çocuğunun doğumu sırasında doğumevine X'in kimliğini X'ten habersiz olarak ibraz ederek çocuğu bayan X'ten olmuş gibi göstermiş. Burada bayan X'in üzerinden kendisin olmayan çocuğun nüfüs kaydının silinembilmesi için nasıl bir dava açabiliriz? Cevaplarınız ve yardımlarınız için şimdiden teşekkürler

Sn.Evrenaytepe;

Aynı zamanda iki başvuru imkanı var :

1- Müvekkilinizin açacağı Nüfus kaydının tashihi davası. Dava nüfus idaresine,gerçek anneye,baba ve çocuğun kayyımına yöneltilecek. Zamandan kazanmak için davayı nüfus,doğuran anne ve baba aleyhine Asliye Hukuk Mh.de açıp,aynı zamanda Sulh HUkuk.Mh.ne kayyım tayini için başvuru yapıp,kayyım tayin edildiğinde davayı kayyıma yöneltmek ve davaya yargılama sırasında dahil etmek mümkün.
2- Başka kadından doğan çocuğunu,resmi nikahlı eşinden doğmuş gibi nüfusa kaydettirmek,resmi evrakta sahtecilik ve soybağını değiştirme suçlarını oluşturuyor. Bu suçlardan baba aleyhine yapılacak suçduyuruları ve tahkikat kapsamında DNA testi de yapılacağı için(Savcılığa müracaatta DNA testinin yapılması talep edilebilir) gerçek ortaya çıkacaktır.
Eylemin suç teşkil ettiğine dair örnek kararların tarih ve noları ,ceza hukuku ile ilgili içtihatlar kısmında mevcut.

Merhaba

Davanın,ana olduğu iddia edilen kadına yöneltilmesi,Cumhuriyet Savcılığı ve Hazineye de ihbar edilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Habibe Hanım,

Tabii ki,nüfus kayıtları ile ilgili tüm davalar Nüfus Kanununun 46. maddesi gereğince C. Savcısı e nüfus temsilcisi huzuru ile görülür. Ancak C. Savcılığını dilekçede hasım olarak göstermek gerekmiyor. Anne olmadığı halde kayden anne görünen resmi nikahlı eş davacı,gerçek annenin davalı olarak davada taraf olması mümkün olduğu gibi bunun tam tersi de olabilir.,nüfus davalarında tüm ilgililerin davacı veya davalı sıfatına bakılmaksızın,hangi yanda olursa olsun katılımı önemli ve yeterlidir. Önemli olan ilgililerin davaya katılması,temsil edilmeleri. Yalnız çocuğa da kayyım atanması ve kayyımın davaya dahil edilmesi,böylece tüm ilgililerin davaya iştiraklerinin sağlanması gerekiyor.

Ancak,babalık davası neseple ilgili bir dava olup hazineye ihbar edilmesi gerektiğine dair yasada açıklık vardır. Nüfus kaydının tashihi mahiyetindeki bu davada da kıyasen,hazineye ihbar yapılıp yapılmaması gerektiğine dair bir araştırmam olmadığı gibi,bu yönde bir uygulamaya rastlamadım. Bu konuyu da araştırmak ve düşünmek faydalı olur.

Davanın mahiyeti,hazineye ihbarda bulunulup bulunulmayacağı ve tarafları ile ilgili olmak üzere konuya ilişkin bulabildiğim şu kararlar oldu :

NÜFUS KAYDININ DÜZELTİLMESİNDE HAZİNE TARAF DEĞİLDİR

" Dava mükerrer nüfus kaydının iptalihe ilişkindir.Bu istekle açılacak düzeltme davalarının C.Savcısı ve Nüfus Müdürü veya nüfus memurunun huzuru ile görülüp karara bağlanması Nüfus K. nun 46. maddesi gereğidir.Bu tür davalarda hazineye pasif husumet düşmez.Hal böyleyken,mahkemece,hazinenin karşı çıkmasına rağmen dahili dava edilmesi suretiyle işin sonuçlandırılarak karar verilmesi doğru değildir.HGK ca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır."
HGK 19.2.1990 106-25
-------------------------------------------------------
ANNE ADININ DÜZELTİLMESİ DAVASINDA DAVANIN KAYDEN ANNE GÖRÜNEN KİŞİYE YÖNELTİLMESİ GEREKİR

" Davacı Perişan,İbrahim ve Faziletten olma Hakan"ın kendisinden doğduğunu ileri sürerek anne adının düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.Bu durumda mahkemece davanın kayden anne olarak görülen Fazilet"e yöneltilip onun da göstereceği deliller toplanıp hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir."
2 HD 6.5.1991 4003-7537
-------------------------------------------------------

" Nüfus kütüklerinin doğru olarak tutulması kamu düzeni ile ilgilidir.Yazımlardaki yanlışlıkların düzeltilmesi davalarında yargıç;yanların iddia ve savunmaları,ileri sürülen kanıtlarla bağlı olmadığı gibi ,istekle sınırlı olarak karar vermek zorunda da değildir. Nüfus kütüğündeki yanlış yazımı gerçeğe uygun olarak düzeltmekle yükümlüdür." 3 HD 6.4.1981 1812-1749
------------------------------------------------------------------
"Yanlış kayıtta husumet,kayıtla ilgili bütün kişilere yöneltilmelidir. Mahkemece de,dava bütün ilgilelere yöneltilmiş,iddianın doğuruluğu ve dava kabul edilmiş,hatalı kaydın iptaline karar verilmiştir.Hatalı kaydın iptaline karar verildiğine göre doğru kaydın tesciline de karar verilmek icap ederken,tescilin idari işlem olduğundan bahisle bu istemin reddi isabetsizdir."
2 HD 23.9.1986 6987-7811
---------------------------------------------------------------------
"1-Nüfus Yasasının 46. maddesine göre nüfus kaydı düzeltme davası C.Savcısının huzuru ile görülür.C. Savcısının yokluğunda karar verilemez.
2- Davacılar Iraz"ın kendilerinden doğmadığını iddia etmektedirler. Bu durumda Iraz reşit olmadığından kendisine bir kayyım atanması ve bu kayyım tarafından davada temsil edilmesi gerekir. 2 HD 2.3.1998 943-2367
----------------------------------------------------------------------
İsek babalığa yönelik olmayıp nüfustaki yanlış kaydın düzeltilmesine ilişkindir.
Bu dava süreye de tabi bulunmamaktadır.(NY m 46)Açıklanan hususlar nazara alınmadan mahkemece yazılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 2 HD 8.5.1998 4352-5583
---------------------------------------------------------------------
Nüfus davaları kamu düzenine ilişkin olduğu için,ilgili tarafların tümünün davaya katılması,mahkemenin gerçeğe ulaşmada her türlü iddia ve savunmaya ve gerçeğe ulaşabilmesi amacına yöneliktir,bu nedenle ilgili tarafların davaya davacı veya davalı sıfatı alarak katılmaları fark yaratmaz. Önemli olan tüm ilgililerin davaya katılmasıdır.