Kamu Alacağı için uygulanan ihtiyati haciz karar mercii ?

Değerli Meslektaşlarım, üzerinde tartışılan bir konu hakkında sizlerin görüşlerinizi almak istiyorum

KONU: Vergi hukuku uygulaması bakımından özellikle son dönemlerde, vergi dairelerince Mükelleflerinin ( Şirketlerde, şirketin kendi mal varlığı, şirket müdürleri ve ortaklarının mal varlığı ) menkul ve gayrimenkul malları üzerineihtiyati haciz uygulmaktadır, ihtiyat, hacze ilişkin karar ise vergi dairsi başkanı veya Defterdar tarafından verilmekle karar uygulanmaktadır

SORU :

1- ihtiyati haciz kararının 6183 sayılı kanununu ihtiyati hacze ilişkin hükmün düzenlendiği 13 maddsine göre, ( alacaklı amme idaresinin mahalli en büyük memurunun karariyle, )ihtiyati haciz kararının vergi dairesi başkanı veya defterdar tarafından verilebilir mi ? bu kişiler tarafından verilen karar yasal mı ?
2- İhtiyati haciz kararı ile şirket, şirket temsilcileri ile ortaklarının mal varlığına gidilebilir mi ?

İlk sorunuza ilişkin olarak 5345 sayılı Gelir İdaresi Başkanlığı teşkilat ve görevleri hakkında kanunun 33. maddesine bakmanızı tavsiye ederim."
Diğer mevzuatta Gelirler Genel Müdürlüğüne yapılmış olan atıflar ilgisine göre Gelir İdaresi Başkanlığına; Gelirler Genel Müdürüne yapılmış atıflar Gelir İdaresi Başkanına; Başkanlığın görev alanına giren konularda (5615 sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle eklenen ibare Yürürlük; 04.04.2007)Maliye Bakanlığına yapılmış olan atıflar Gelir İdaresi Başkanlığına mülki idare amirlerine, mahallin en büyük memuruna, ilin en büyük malmemuruna, defterdara ve defterdarlığa yapılmış atıflar ilgisine göre vergi dairesi başkanı ve başkanlığına, vergi dairesi başkanlığı bulunmayan yerlerde vergi dairesi müdürü veya müdürlüğüne; gelir müdürlüğüne, takdir komisyonu başkanı veya başkanlığına, tahsil dairesine, mal müdürü ve müdürlüğüne yapılmış atıflar ilgisine göre vergi dairesi başkanı ve başkanlığına veya ilgili müdür veya müdürlüğüne; vergi kontrol memuruna yapılmış atıflar ise vergi denetmenine yapılmış sayılır. Bu durumda vergi dairesi başkanıı bu konuda yetkili.
İkinci sorunuzla alakalı olarak 6183 sayılı kanunun 35 ve mükerrer 35. maddesi ile 213 sayılı VUK' nun 10. maddesini inceleyebilirsiniz.Bu konuya ilişkin açıklamalar bulabilirsiniz.Saygılarımla
Değiştirilen hükümler

Alıntı: Yazan Ararat Değerli Meslektaşlarım, üzerinde tartışılan bir konu hakkında sizlerin görüşlerinizi almak istiyorum KONU: Vergi hukuku uygulaması bakımından özellikle son dönemlerde, vergi dairelerince Mükelleflerinin ( Şirketlerde, şirketin kendi mal varlığı, şirket müdürleri ve ortaklarının mal varlığı ) menkul ve gayrimenkul malları üzerineihtiyati haciz uygulmaktadır, ihtiyat, hacze ilişkin karar ise vergi dairsi başkanı veya Defterdar tarafından verilmekle karar uygulanmaktadır SORU : 1- ihtiyati haciz kararının 6183 sayılı kanununu ihtiyati hacze ilişkin hükmün düzenlendiği 13 maddsine göre, ( alacaklı amme idaresinin mahalli en büyük memurunun karariyle, )ihtiyati haciz kararının vergi dairesi başkanı veya defterdar tarafından verilebilir mi ? bu kişiler tarafından verilen karar yasal mı ? 2- İhtiyati haciz kararı ile şirket, şirket temsilcileri ile ortaklarının mal varlığına gidilebilir mi ?

Sayın Hukukşinas ilginize teşekkür ediyorum,

Ben Kanunun 13 maddeside yer alan mülki en büyük memurundan kasıt illerde vali ve ilçelerde ise kaymakam olduğu kanı ve görüşündeyim, zira, maliye idare ve teşkilatı görev ve yetkilerini düzenleyen 5345 sayılı kanun düzenlemesinde ihtiyati hacze ilişkin bir hüküm yer almamıştır, gerek vuk 10 ve gerek 6183 sayılı kanun 35 ve mük.35 madde hükümleri ile belediye ve büyükşehir belediye kanunları ile il özel idare kanunlar birilikte incelendiğinde ihtiyati haciz kararının vergi dairsi başkanı veya defterdar tarafından verilmeyeceği sonucu ortaya çıkar,
ikincisi ise, ihtiyati haciz kararı ile şirket yetkilileri ile ortaklarının mal varlıklarına gidilmesi olanaksız ve hukui değildir, zira verek VUK 10 gerekse 6183 sayılı kaunun 35 ve mük.35 madde hükümleri, kesinleşmiş ve ödenmemiş kamu alacaklarının varlığından hareket edilerek yapılan tekibe rağen tahsil edilmemiş ya da edilemeyeceğinin anlaşılmış olması gerek, ihtiyati haciz kararına mesnet olan doğması muhtemel olan bir kamu alacağının varlığı olasılığı ile teminat altına alınması amaçlanmaktadır. bu açıdan konunun irdelenmes gerekir...

6183 Sayılı Kanuna göre ihtiyati haciz kararı alacaklı kamu idaresinin mahalli en büyük memurları tarafından alınmaktadır. Mahallin en büyük memuru ibaresi önceleri en büyük mal memuru olarak anlaşılmıştır. Ancak danıştay kararlarının da etkisi ile “mahallin en büyük memuru” ibaresi 327 Sayılı Tahsilat Genel Tebliği ile illerde vali , ilçelerde kaymakam olarak anlaşılacağı belitilmiştir . Bu dönemde alınan yargı kararları gereğince de vergi dairesi müdürünün veya başka bir kişinin ihtiyati haciz kararı alması hukuka aykırı görülerek iptal edilmiştir .
Ancak 16.05.2005 tarih ve 25817 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 5345 sayılı Gelir İdaresi Başkanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun ile 6183 Sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulü Hakkında Kanun’da düzenlenen bazı yetkiler devrolunmuştur. Gelir İdaresi Başkanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun’un “atıflar ve yetkiler” başlığnı taşıyan 33. maddesine göre “Diğer mevzuatta … , mülki idare amirlerine, mahallin en büyük memuruna, … yapılmış atıflar ilgisine göre vergi dairesi başkanı ve başkanlığına, vergi dairesi başkanlığı bulunmayan yerlerde vergi dairesi müdürü veya müdürlüğüne; …. yapılmış sayılır”. Böylece kanun ile ihtiyati haciz kararı alma yetkisi “ilgisine göre vergi dairesi başkanı ve başkanlığına, vergi dairesi başkanlığı bulunmayan yerlerde vergi dairesi müdürü veya müdürlüğüne” verilmiştir. Bunu teyid edebilecek bir diğer hüküm ise 07.09.2007 tarih ve 25929 sayılı Resmi Gazete Yayımlanan “Vergi Dairesi Başkanlıklarının Kuruluş Ve Görev Yönetmeliği” nin 5. maddesinde yer almaktadır. İlgili hükme göre “ Vergi dairesi başkanı, 5345 sayılı Kanunun 33 üncü maddesi gereğince, başkanlığının görev alanına giren konularda mevzuatla mülki idare amirine, mahallin en büyük mal memuruna verilmiş görev ve yetkilere haizdir”.

Kanunun ilgili hükümleri birlikte irdelenip yorumlandığında "mahalin" ile "mahalli" kavramlarının farklı anlam teşkil edeceği anlaşılmakla birlikte, gerek 5345 sayılı kanun ve gerekse diğer kaynaklar maliye idaresinin görev ve yetkilerinin neler olduğuna işaret etmektedir. ancak ihtiyati haciz kararı veren ve uygulayan aynı kurum olması hukukun temel ilkelerine aykırıdır, zira karar veren ve uygulayan aynı kurum ve aynı zamanda taraftır. bu bakımdan ihtiyati haciz kararını bırakalım defterdar veya vergi dairesi başkanları vali yardımcıları bile vermeye yetkili olmadığı görülmektedir. Kaynakları belirtmenizle birlikte görüşünüze saygı duyuyorum ancak " mahalli" en büyüm memuru ile " mahallin" en büyük memuru kavramlarının karıştırılmaması gerekir. dolayısıyla yukarıda belirtmiş oduğunuz görüşünüze katılmıyorum, ihtiyati haciz kararını "mahalli" en büyüm memuru illerde vali ilçelerde kaymakam verir. aksi hukuk aykırıdır.