|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
17-11-2008, 01:08 | #1 |
|
Sanık AVUKAT Ömer Kavili hakkında Savunmayı savunmak için çağrı yapılabilir mi ?
Sanık AVUKAT Ömer Kavili hakkında Savunmayı savunmak için çağrı yapılabilir mi ?
Avukat Ömer Kavili, [Mahkeme ismi kapatıldı-Site Yönetimi] Asliye Ceza Mahkemesinde sanık olan müvekkili ve meslektaşı olan diğer bir avukatın savunmanı idi; Yargıtay'ın Bozma kararından sonra ve duruşmadan önce dosyadan fotokopi istenmesine haftalarca olumlu veya olumsuz bir karar verilmeyerek durşma açıldığında; öncelikle dava dosyasından fotokopi istedi ve ısrarla fotokopi istedi, bu konuda karar verilmesini istedi. Dosyanın fotokopisinin avukata verilmesi çok ciddi bir iş olup, bu konuda haftalarca karar vermeyen mahkeme yargıçlık makamındaki kamu görevlisi bu konuda karar veremedi. Sonra ne oldu derseniz, sanık avukatın Savunucusu olarak görev yapan Avukat hakkında ceza davası açıldı. Ayrıntılarıyla paylaşabileceğimiz bir "heyete Hakaret Davası" daha oldu. http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=5702 Duruşma günü : 24 Aralık 2008 Saat : 11.oo Yer : Kadıköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi Dosya : 2008 / 224 e. SANIK Avukat Ömer Kavili |
17-11-2008, 11:41 | #2 |
|
Şaşkınlık içerisindeyim. Bu ülkede Yargıç - Savcı - Avukat arasında teknik olarak hiç bir fark yoktur. (düzeltiyorum. teknik olarak fark vardır ama öz itibari ile yoktur)
Ancak senelerdir bunun tersinin olduğunu iddia eden her insanlar aradaki yar'ı uçuruma çevirmek istiyorlar... Ben şahsen çok üzgünüm. Ancak avukat kişi içindeki korku, müdanaa, menfaat için biat ve imtiyaz için teslim anlayışından kurtulmadan, ülkemizde gerçek anlamda eşitlerin hukuki düzenini görmek şansımız yok... (ek: eşitlerin hukuki düzeninden kasıt: yargılama karşısında iddia ve savunma makamlarının reelde eşit oldukları düzendir.) |
17-11-2008, 15:02 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Sözkonusu davada Sanık Ömer Kavili'nin savunmanlığını onurla yapacağımdan, "Devam eden davayı etkilememek için" beyanda bulunmayacağım. Ancak benzer konudaki davalarda, "savunmanın kutsallığı"nı öğretmeye, yaşatmaya ve yerleştirmeye çalışan meslektaşlarıma destek olmaya çalışacağım. Böyle bir çağrının yapılabileceğini, yapılması gerektiğini de savunmaktayım. |
17-11-2008, 16:23 | #4 |
|
Baro yönetiminde yer alan yetkililerin, taraf oldukları davalarda, karşı taraf avukatı hakkında "gak guk" sebeplerle baroya şikayette bulanarak, savunma ve iddia hakkını kısıtlamaya kalktıkları bir ülkede, böyle bir dava şaşılacak bir durum değildir..
Çok üzüntü verici... |
17-11-2008, 19:18 | #5 |
|
Sn. Ömer KAVİLİ,
Siz ne yaptınız. Müvekkillerimizin yargılandığı dava dosyalarında fotokopi istemek biz avukatların hadlerine mi düşmüş ki siz ısrarla dosya fotokopisi istiyorsunuz(!!!) Maalesef ancak, bizde olacak bir olay. Gerçekten şaşırmadım ama çok üzüldüm. Sn. Kavili yanınızda olduğumu bilmenizi isterim.. Geçmiş olsun |
17-11-2008, 20:52 | #6 |
|
Sn. Av. Ömer Kavili hakkında açılan bu dava, maalesef bu ülkede belki de hiçbir zaman hukuk devletine ulaşılamayacağının somut bir göstergesidir...
|
17-11-2008, 21:26 | #7 |
|
Sayın Kavili, sizi kınıyorum. Fotokopi de nereden çıktı şimdi? Yasa "Müdafi, soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir." diyor. Örnek alabilir, fotokopi değil.
|
18-11-2008, 08:33 | #8 |
|
Sayın Av. Ömer Kavili bu işin üstesinden gelir...
|
18-11-2008, 09:45 | #9 |
|
Değerli üstadım,
Geçmiş olsun demiyorum, geçmiş olsun denecek kişi/merci var ise, o da adalet sisteminin kendisidir. Sizi usul kurallarının uygulanmasında ki tükenmeyen enerjiniz, her avukatta olması gereken inadınız ve kararlılığınızdan dolayı tebrik ediyorum. 24 Aralık günü yanınızda olmasakta bilin ki hep yanınızdayız. Saygılarımla... |
23-11-2008, 09:50 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
yeni bir "heyete Hakaret Davası"
Sanık avukata yöneltilen suç tipi "Heyete hakaret etmek". Nasıl ? El kol hareketleriyle konuşmak, kürsüye yürümek, "kişisel ahlak ve onurumuz ile kanunların üstünde saydığımız 'Avukatlık Meslek Kuralları' çerçevesinde bu duruşmayı terk ediyoruz" dedikten sonra duruşma salonunu terk etmek suretiyle. Ömer KAVİLİ Hukukçu, yine ve yeniden sanık " Hak, huk, HUKUK; gak, guk, GUGUK!!! " |
24-11-2008, 13:17 | #11 |
|
selamlar;
Türkiyede maalesef, Savcıları bir tarafa bırakırsak, hakimler yürüttükleri davalarda birer taraf durumundalar. ülke menfaatleri, bölünmez bütünlük, şövenist idealar ve daha bir çok saçmalıklar ileri sürülerek, hakimler,'' biz bu konuda tarafız'' diyebiliyorlar. Aslında, resmi ideolojinin birer uygulayıcıları olan hakimlerin görevlerinin kutsallığı gereği(!!!), biz avukatların haddinemidir ki, savunma yapmamız, hukuku göstermemiz, uluslararası hukuku anımsatmamız. aslına bakarsanız haddimizdir ve görevimizdir. Değerli arkadaşım, adil hukuka en çok da ihtiyaç duyulan bu dönemde, hukukun en temel ilkelerinin bizzat uygulayıcılar tarafından ihlal edilmesi oldukça üzücü bir durum. ancak bunun karşısında, yılmadan mücadele eden meslaktaşlar görmek en az bi o kadar sevindirici ve gururlandırıcı bir durum. mücadelenizde yanınızdayım. Diyarbakır'dan sevgi ve saygılar. |
02-12-2008, 00:40 | #12 |
|
Savunmayı savunmak
Şüpheli avukatı ifadeye giderken meslek örgütü ve örgüt üyeleri desteklemişti.
http://www.turkhukuksitesi.com/showt...476#post204476 Ömer KAVİLİ Avukat, yine ve yeniden sanık |
22-12-2008, 00:48 | #13 |
|
İlk duruşma 24.12.2008 - 11:00
Arkadaşlar,
Sanık olarak yargılanacağım mahkemedeki hazırlık işlemlerine ilişkin isteklerim ve gelişmeler şöyledir : 1- Mahkemeye dilekçeyle başvurarak dosyadaki belgelere "Seri-Sıra numarası" verilmesini istemiştim; yapıldı. 2- Mahkemeye dilekçeyle başvurarak dosyadan "Dizi Pusulası" hazırlanmasını istemiştim; yapıldı. 3- Mahkemeye dilekçeyle başvurarak dosyadaki belgelerden her bir sayfasından "Aslına uygundur" onaylı fotokopi - örnek istemiştim; yapılmadı. 4- Mahkemeye dilekçeyle başvurarak dosyadan her bir sayfasından "Aslına uygundur" onaylı fotokopi örnek verilirken fotokopi giderlerinin savcılık tarafından ödetilmesine karar verilmesini istemiştim; yapılmadı. Daha başka isteklerim ile yargılama yöntemine ilişkin isteklerim ise duruşmada açıklanacaktır. Duruşma 24.12.2008 Çarşamba 11:00 Kadıköy 3 Ağır Ceza Mahkemesi 2008/224 Esas Ömer Kavili Hukukçu - Yine ve yeniden sanık " Hak, huk, HUKUK; gak, guk, GUGUK!!! " |
23-12-2008, 09:39 | #14 |
|
Savunmayı savunuyorum !!!!
Kanunun, uygulayıcılar tarafından (bilere ve isteyerek) yerine getirilmemesi, keyfi uygulamaların ne düzeyde olduğunu göstermektedir.
Kendisiyle alakalı, iletişimin dinlenmesi talebini farkında olmadan (çünkü okumuyorlar) imzalayanlardan mantıki hareket beklemek mümkün değildir. Sayın KAVİLİ çabalarınızı destekliyorum, köstekleyenleri de kınıyorum. Saygılar |
23-12-2008, 09:57 | #15 |
|
Pes Artik
Sayın mesleştaşım,bu yersiz ve tatsız durumun üstesinden geleceğinizden eminim,manevi desteklerimiz sonsuz,bizleri yok etmeye çalışıp,bu durumlardan mutluluk duyanlar utansın,kararlılığınız için tebrikler
|
23-12-2008, 10:08 | #16 | |||||||||||||||||||||||
|
"Sanık Avukat" isimli kitabınızı okumayı sabırsızlıkla bekliyorum. |
23-12-2008, 16:00 | #17 |
|
Sayın Ömer KAVİLİ KONUSU : Mazeret ve taleplerimin sunulmasıdır. Kadıköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2008/224 sayılı dosyasının sat 11.00 duruşmasında, aynı saatte İstanbul adliyesinde katılmam gereken bir duruşma sebebi ile hazır bulunamayacağım. Mesleki mazeretimin kabulü ile: 1. İddia makamını ve duruşma yargıçlarını usul hükümleri yönünden fazla zorlamamanızı, onların da yoğun iş yükü ve stres altında görevlerini yapan kişiler olduğunu unutmamanızı rica eder, 2. Savunmayı savunmak zorunda kalan size ve savunmayı savunmak zorunda kalan avukatı savunmak zorunda kalan sayın Avukatınıza en içten saygılarımı sunarım. Av.Hakan EREN |
23-12-2008, 16:42 | #18 |
|
|
23-12-2008, 17:29 | #19 |
|
Ben orada olacağım...Hukuku her nerede yaşıyor ve yaşatıyorsanız beklerim.
|
23-12-2008, 18:21 | #20 |
|
Onaylı fotokopileri aldık
Arkadaşlar,
Sanık olduğumuz dava dosyasındaki belgelerin "Aslına uygundur-Tarih-İmza" Onaylı fotokopilerini bugün teslim aldık. Ömer Kavili Hukukçu - Yine ve yeniden sanık " Hak, huk, HUKUK; gak, guk, GUGUK!!! " |
23-12-2008, 21:30 | #21 | |||||||||||||||||||||||
|
Gereği düşünüldüğünde oturacak mısınız? |
24-12-2008, 00:54 | #22 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın Kavili, fotokopi masraflarını kimin karşıladığını merak ettim. |
24-12-2008, 15:34 | #23 | |||||||||||||||||||||||
|
Duruşmanın başından sonuna kadar oturduk. Sanık müdafiileri, Baro Avukat Hakları Merkezi görevlileri, izleyiciler olarak toplam 31 kişi idik. Sayın Kavili, duruşma salonuna girerken bana " En başa sen otur, yanına ben oturacağım" dediğinde, bana jest yapıyor sanmıştım. Oysa isnad edilen suçlardan birisi "kürsüye yürümek" idi. Yine "kürsüye yürümek" isterse benim kendisini engellemem için yanına oturtmak istediğini anladım. Sanık Kavili savunma makamında, müdafiilerle birlikte oturarak ifadesini verdi. Elimdeki duruşma tutanağı 4 sayfa olup, 3 sayfası sanığın usul hakkındaki talepleri ve red kararları ile dolu. Sanık ifadesinin büyük bir bölümünü kendisi zabıt katibine yazdırdı. Mahkeme başkanı, sakin olarak başladığı duruşmaya son talebi duyunca aniden duruşmayı bitirip, erteledi. Son talebin son bölümü aynen şöyledir: "mahkeme başkanını reddetmiyoruz ve eğer çekilmek istiyorsa takdirine bırakıyoruz" Bunu duyan başkanın yüzü allak bullak oldu ve aniden duruşmayı bitirdi. Benim korkum, Sayın Başkanın duruşmadan hemen sonra emeklilik müracaatında bulunmaya gitmiş olması idi... Sayın Ömer Kavili'yi savunma sanatına katkılarından dolayı kutluyorum. Ceza Hukuku ve Usul Hukuku dersleri alan öğrencilerin ve stajyerlerin mutlaka Sayın Kavili'nin duruşmalarını takip etmelerini öneririm. Bu arada ben duruşmada ne yaptım? Hayatımda 2 duruşmada hiçbir şey yapmadım. Birisi bu duruşmaydı, diğeri de yine Kavili'nin Ankara'da yargılandığı dava duruşması idi. |
24-12-2008, 15:44 | #24 | |||||||||||||||||||||||
|
Demek ki, avukatın ceza yargılamasındaki etkisi onbinde birmiş (o da oturmak). Tabii sanık Av.Ömer Kavili ise. |
24-12-2008, 16:26 | #25 | |||||||||||||||||||||||
|
Başkan'ın çekilmesi hususunu hatırlatması için bir sebep mi vardı? Şu mudur?: "Hakim, hakimi (belki) korur. Beni Doktor yargılasın!" Sayın Kavili'nin kartvizite ihtiyacı olmadığını, ismini söylemesinin kafi olduğunu ilk tanışmamızda kendisine söylemiştim. Hatırlarlar. Kavilizm'in bir gün belleklerde yer edeceğini de yazmıştım bir yerlere... Bunlar normal şeylerdir. Tuhaf olan Ömer Kavili'nin avukata ihtiyaç duymasıdır. Saygılarımla. |
24-12-2008, 16:38 | #26 | |||||||||||||||||||||||
|
Niye tuhaf olsun? Sayın Kavili'nin duruşmadan sonra birlikte yemek yemek için avukat arkadaşlarına ihtiyaç duyması son derece normal. |
24-12-2008, 16:38 | #27 |
|
Sayın Kavili sayenizde bir şeyler değişecek....Heyecanla ve ümitle bekliyoruz....
|
24-12-2008, 16:57 | #28 |
|
Anlayamadıklarım
Bir dakka, mahkeme başkanı demedi mi:
-"Ey sanık! Sizin yeriniz müdafilerin yanı değil, bu çubuklu bölümdür. Lütfen oraya geçin" diye? Ya da mahkeme başkanı demedi mi: -Mahkeme ile oturarak konuşulmaz, ayağa kalkın! Sevgili Kavili ve Ergin, şu duruşma tutanaklarını yayımlasanız da biraz usul öğrensek! Sevgiyle kalın... |
24-12-2008, 17:46 | #29 |
|
savunma
allahım hala umut var,dehşete düştüğüm her noktada artık kavilli aklıma gelecek,bir fırsat yaratıp kendisiyle mutlaka tanışacağım
sevgiyle dostlukla |
24-12-2008, 20:12 | #30 | |||||||||||||||||||||||
|
selamlar
bende mesleğin daha başında olmam sebebiyle daha toyum. ancak azıcık tecrübem sonucu kafamda hep şu sorular oldu; savcı otururken, hakim otururken hatta karar aşamasında bile çoğu hakim ve savcı yerlerinden bile kalkmazken neden avukatlar kalkar, bunu ilk kim icat etti, ilk kim ayağa kalktıda bu uygulama başladı? bunları hep merak etmişimdir. eğer mahkemeye saygı ise o zaman savcılar ve hakimler acaba saygısızlık mı yapıyorlar? saygılı davranmak zorunda olan sadece biz avukatlarmıyız? yine neden sanık, müdafiisinin yanında oturamıyorda tutuklu işlerde en az 4 askerin arasında baskı altında ifade veriyor? acaba bu ifadeler hukuken geçerlimidir? hadi bunları geçtik. bunlar yasada yer almamakla birlikte(hükmün ayakta dinlenilmesi dışında) bizim uygulamalarımız ve susmamız sonucu gelişen hadiseler. peki yasada açıkça düzenlenmesine karşın karar öncesi savcılar neden duruşma salonunu terk etmezler? ya benim sorularım çok abes yada uygulama çok saçma ve hukuk dışı. ve beni üzen bu hukuk dışılığı gerçekleştirenlerin, asıl görevi, hukuku uygulamak ve savunmak olanların yapmasıdır. sayın Kavilli'yi de hukuksuzluğa karşı durduğu için tekrardan kutluyorum. ve yanında bulunmaktan onur duyduğumu tekrardan dile getiriyorum. saygılarımla. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Savunmayı savunmak | Av.Ömer KAVİLİ | Meslektaşların Soruları | 32 | 22-12-2008 00:54 |
sanık avukat hakkında yakalama emri | Av. Mücevher Şükran Gökçe | Meslektaşların Soruları | 2 | 24-10-2007 13:23 |
Yeni Avukat için vergi dairesine yazıhane adresi bildirme hakkında. | turbo | Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi | 1 | 09-04-2007 11:43 |
Ömer adaletinin acısını paylaşıyoruz.. | yağmurdamlası | Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. | 25 | 06-12-2006 17:50 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |