|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
09-05-2007, 11:24 | #1 |
|
yargıtay kararı arıyorum..
merhaba arkadaşlar.. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2006/12226 sayılı bilişim suçlarıyla ilgili kararını arıyorum. Araştırmama rağmen bulamadım.Yargıtay'ın sitesinde de yok. Bu kararı nerede bulabileceğim hakkında yardım ederseniz sevinirim. Teşekkürler..
|
09-05-2007, 12:14 | #2 |
|
sayın berat ,
baktım anbcak ben de bulamadım, karar sayısı veya tarihini biliyormusunuz? |
09-05-2007, 12:36 | #3 |
|
Sayın Kazlı; bilişim suçlar ile ilgili 2006'ya ait bir kararİşinize yarar mı bilmem ama)
(5237 S. K. m. 158, 243, 244) (765 S. K. m. 504/7, 251) Dava: Dolandırıcılık suçundan sanıklar Atilla Özçelik ve arkadaşları'nın, yapılan hazırlık soruşturması sonucunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17.12.2004 tarihli ve 2004/72793-47097 sayılı takipsizlik kararına yönelik itirazın reddine ilişkin, Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığınca verilen 19/04/2005 tarihli ve 2005/523, değişik iş, 2005/469 müteferrik sayılı kararı, dosya kapsamına göre, müşteki Türk Telekom A.Ş.ile Globalstar Avrasya Uydu Ses ve Data İletişim A.Ş. arasında imzalanan ara bağlantı sözleşmesi ve ek protokolüne aykırı şekilde, gerçek bir telefon görüşmesi olmadığı halde, internet kullanıcılarının internette gezinirken, ( özellikle porno, müzik, oyun sitelerinde ) siteye bağlanmak için bilgisayara bir dosyanın download ( yüklemesi ) sırasında, kullanıcının bilgisi dışında normal internet ( dial-up ) bağlantısının kesilerek uluslararası arama ile yeni bir bağlantı kurulduğu, bu durumun kullanıcı tarafından fark edilmemesi nedeniyle yüksek miktarlarda telefon faturalarının tahakkuk ettirilmesine sebep olunduğu, bu yeni bağlantının ise sanıkların başkan ve yönetim kurulu üyesi oldukları Globalstar Avrasya Uydu Ses ve Data İletişim A.Ş.'ne ait 0592 ile başlayan bir numara grubuna ait bulunduğu, dolayısıyla gerçek bir telefon görüşmesi olmadığı halde, adı geçen şirketin haksız kazanç elde ettiği ve bu suretle kamu kurumunu aracı kılarak dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edilmiş olması karşısında, mevcut delillerin takdir ve değerlendirilmesinin mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, itirazın kabul edilerek, şirketi temsile yetkili kişiler hakkında kamu davası açılmasına karar verilmesi yerine, yazılı şekilde red kararı verilmesinde isabet görülmemiştir. 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 02.12.2005 gün ve 50702 sayılı yazılı emirlerine atfen Yargıtay C.Başsavcılığının 28.12.2005 gün ve YE.2005/212263 sayılı ihbarnamesiyle daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla incelenip gereği görüşüldü: Karar: Dosya içeriğine göre kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki, düşünce yerinde görüldüğünden Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17.12.2004 tarihli ve 2004/72793-47097 sayılı takipsizlik kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanınca verilen 19.04.2005 gün ve 2005/523 Değ.İş, 2005/469 Müt. sayılı kararın, Sonuç: CMK. nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin yeni CMK. da gözetilerek mahallinde yerine getirilmesine dosyanın Yargıtay C.Başsavcılığına İADESİNE 16.03.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.(¤¤) Bir de şurası belki işinize yarar:www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=13612 - 59k Saygılarımla... |
11-05-2007, 11:38 | #4 |
|
Sayın Simali2
İlginize teşekkürler.Yargıtay 11. hk .dairesi tarafından 24.11.2006 da karar verilmiş. Esas 2006/11943 Karar 2006/12226
|
11-05-2007, 11:43 | #5 |
|
Sayın Gülsüm Sezen
teşekkürler ama benim aradığım bir internet korsanının başkasının banka hesabından kendi hesabına para aktarmasıyla ilgili.
|
11-05-2007, 12:39 | #6 |
|
Karara ilişkin haberi bu sayfada bulabilirsiniz.
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=13612 Ayrıca aynı içerikte bir kararı da iletmek istedik. Umarım ikame edebilirsiniz… İyi çalışmalar… T.C. YARGITAY 11.Hukuk Dairesi Esas: 2005/4748 Karar: 2006/7341 Karar Tarihi: 22.06.2006 ÖZET: Bilgisayar korsanlığı yöntemiyle işlemler yapılmasını önleme yolunda ek güvenlik tedbirleri almayan ve olaydan sonra bu yola tevessül eden davalının kusurlu ve sorumlu bulunduğunun, davacının sanal klavye kullanması halinde dahi bunun yapılan bilgisayar korsanlığını engellemeye teknik olarak yetmeyeceğinin anlaşılmasına, işlemi yapan kişi hakkındaki ceza soruşturması sonucunun hafif kusurundan dahi sorumlu olan davalı banka bakımından etkili görülmemesine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. (818 S. K. m. 41) Taraflar arasında görülen davada Kadıköy Asliye 4. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 01.02.2005 tarih ve 2003/46-2005/61 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 20.06.2006 gününde davacı avukatı B.A ile davalı avukatı H.E gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi Y. Arslan tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka nezdindeki hesabının O.A. adlı kişi tarafından internet şifresi ele geçirilip kullanılarak çekildiğini, elektronik bankacılık hizmetinde gereken güvenliği sağlayamayan davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, 20.146.720.234 TL'nin faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, kişisel bilgisayarı'nın güvenliğini sağlamayan, sanal klavye kullanmayan, havale işlemlerini sınırlayan parola kullanımını aktif hale getirmeyen davacının şifrenin başkalarınca ele geçirilmesinde kusurlu olduğunu, üçüncü kişilerin müşterilerin kullanıcı kodu ve şifre bilgilerini banka sisteminden sağlamalarının olanaksız olduğunu savunmuştur. Mahkemece, mübrez belgelere ve banka merkezinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucuna dayanılarak davacının Suadiye ve Bostancı Şubelerindeki hesaplarından dava dışı kişinin Konak-İzmir Şubesindeki hesabına 16 ayrı işlemle 20.146.720.234 TL'nin internet şubesi aracılığı ile havale edildiği, 15 dakika içinde 16 ayrı işlemle para havalesi yapılmasını fark eden güvenlik sisteminin davalı bankada bulunmadığı, iki gün sonra sisteme girmeye çalışan davacının kullanıcı şifresinin değiştirilmesi nedeniyle girememesine karşın bankanın her hangi bir kilitleme yapmadığı, objektif özen yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalı bankanın hafif kusurlarından dahi sorumlu olduğu, davacının şifresini koruma yükümlülüğüne uygun davranmadığı ve müterafik kusurlu olduğu savunmasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve kararın dayandırıldığı 16.08.2004 tarihli uzman bilirkişiler kurulu raporunda yer alan saptamalardan, davalı bankanın iki ayrı şubesinde hesabı bulunan davacının taraflar arasındaki bireysel internet şubesi sözleşmesi uyarınca davalının internet şubesi nezdinde yaptığı işlemlerde kullandığı kullanıcı adı ve şifresi'nin bilgisayarına yerleşmiş casus programlarda başkasınca elde edilerek davacı hesaplarından 20.146.720.234 TL'nin çok kısa bir süre içerisinde 16 ayrı işlemle internet yolu ile davacının haberi olmadan davalı bankanın Konak Şubesi'ne aktarılmasında bu tür bilgisayar korsanlığı yöntemiyle işlemler yapılmasını önleme yolunda ek güvenlik tedbirleri almayan ve olaydan sonra bu yola tevessül eden davalının kusurlu ve sorumlu bulunduğunun, davacının sanal klavye kullanması halinde dahi bunun yapılan bilgisayar korsanlığını engellemeye teknik olarak yetmeyeceğinin anlaşılmasına, işlemi yapan kişi hakkındaki ceza soruşturması sonucunun hafif kusurundan dahi sorumlu olan davalı banka bakımından etkili görülmemesine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın ONANMASINA, takdir edilen 450,00 YTL duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 815,94 YTL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 22.06.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.(¤¤) Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları ************************************** |
12-05-2007, 17:55 | #7 |
|
Sayın Sinerjigroup
Aradığım karar zaten bu idi. Çok teşekkürler..
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Yargıtay Kararı Arıyorum | Gamze Dülger | Meslektaşların Soruları | 3 | 17-03-2010 09:09 |
yargıtay kararı arıyorum... | Av.Ayse E. | Meslektaşların Soruları | 2 | 01-04-2007 20:38 |
Bir Yargıtay Kararı arıyorum | Ersin KUŞ | Meslektaşların Soruları | 1 | 01-03-2007 10:16 |
Bir yargıtay kararı arıyorum | dilekgulsen | Meslektaşların Soruları | 2 | 20-02-2007 14:06 |
Bir Yargıtay Kararı arıyorum | Ersin KUŞ | Meslektaşların Soruları | 6 | 07-02-2007 13:39 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |