|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
08-03-2007, 16:54 | #1 |
|
Bİr Karar Ariyorum
Sayın meslektaşlarım,
Eski tarihli bir karar arıyorum. YHGK, 30.06.1973 T. 1971 / 5 - 166 E. 1971 / 577 K. sayılı kat mülkiyetinde karşı tarafa tek tek noterden verilen muvafakatnamelerin geçersizliğiyle ilgili bir karar..Karar, 5 HD'nin 1991/8255 E. 1991/17689 K. 16.05.1991 t..li kararında geçiyor. Şimdiden teşekkür ederim. |
08-03-2007, 17:02 | #2 |
|
Arayacak olanlara; Kazancı'da yok...
Saygılarımla |
08-03-2007, 17:03 | #3 |
|
Corpus'ta da bulamadım.
Saygılar |
08-03-2007, 17:43 | #4 |
|
mevdata da yok,ii çalışmalar...
|
08-03-2007, 17:45 | #5 |
|
Bu olur mu?
T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 1992/10-563 K. 1992/654 T. 11.11.1992 • TAPUDA MESKEN OLARAK KAYITLI BAĞIMSIZ BÖLÜM ( İşyerine Çevrilebilmesinin Şartları ) • KAT MALİKLERİ KURULUNUN OYBİRLİĞİYLE KARAR ALMASI GEREĞİ ( Ortak Yerde Kapı ve Merdiven Açma-Mesken Olarak Kayıtlı Bağımsız Bölümün İşyerine Çevrilmesi ) • ORTAK YERDE KAPI VE MERDİVEN AÇILMASI ( Kat Malikleri Kurulunca Oybirliğiyle Karar Alınması Gereği ) • BAĞIMSIZ BÖLÜMÜN İŞYERİNE ÇEVRİLMESİ ( Kat Malikleri Kurulunca Oybirliğiyle Karar Alınması Gereği-Tek Tek Verilen Muvafakatlerin Hüküm İfade Edip Etmemesi ) • KAT MALİKLERİNCE TEK TEK VERİLEN MUVAFAKAT ( Bağımsız Bölümün İşyerine Çevrilmesi ve Ortak Yerde Kapı ve Merdiven Açılması ) • KAT MÜLKİYETİNE TABİ ORTAK YERLERDE TESİS YAPILMASI ( Kat Malikleri Kurulunca Oybirliğiyle Karar Alınması Gereği ) • ESKİ HALE GETİRME ( Meskenin işyerine dönüştürülmesi ) • MESKENİN İŞYERİNE DÖNÜŞTÜRÜLMESİ ( Eski hale getirme ) • KAT MALİKLERİ KURULU KARARI İLE MUVAFAKAT ( Ortak yerler ) • ORTAK YERLER ( Kat malikleri kurulu kararı ile muvafakat ) 634/m.4,19,24 1086/m.79 ÖZET : Ortak yerde kapı veya merdiven açma bir tesis niteliğindedir. Bütün kat maliklerinin rızası gerekir. Meskenin iş yerine çevrilmesi de kat malikleri kurulunca oy birliğince alınmış bir kararla muvafakat verilmesi icap eder. DAVA : Taraflar arasındaki "men’i müdahale ve eski hale getirme" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Beyoğlu 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce davanın reddine dair verilen 9.10.1991 gün ve 1990/779 E.-1991/949 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin 11.2.1992 gün ve 1991/771 E.-1992/460 K. sayılı ilamı: ( . Dava konusu bağımsız bölüm, kat mülkiyetine tabi olup tapuda mesken olarak kayıtlıdır. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 24. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre kütükte mesken olarak gösterilen bir bağımsız bölümün dükkana dönüştürülebilmesi için kat malikleri kurulunun oybirliği ile karar vermeleri ve bu kararın bütün bağımsız bölümlerin kat mülkiyeti kütüğündeki sahifelerine şerh verilmesi gerekir. Dosya arasında bulunan 14.2.1973 tarihli muvafakatname yukarıda tanımı yapılan kat malikleri kurulu kararı niteliğinde olmadığı gibi bu konudaki değişiklik de kütüğe işlenmemiştir. Bu durumda davanın kabulü ile bağımsız bölümün eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken davanın yazılı olduğu şekilde reddi doğru görülmemiştir. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: KARAR : Dava, çekişme konusu, mesken olan bodrum kattaki bağımsız bölüme davalı tarafın, bu bölümü işyeri haline dönüştürmek ve ortak duvardan yola kapı açıp merdiven inşa ederek vaki elatmasının önlenmesi suretiyle taşınmazın eski hale getirilmesi istemine ilişkindir. Davacılar, çekişmeli taşınmazı ilk malikleri Elefteria ve Simolu Vilson’dan kayden satın almışlardır. Temlikten önce ilk malikler 14.2.1973 tarihinde noterde verdikleri muvafakatlarında, mesken olan bağımsız bölümün dükkan olarak kullanılmasına rıza göstermişlerdir. Ne var ki yoldan merdiven inşası ve kapı açılması ile ilgili bir rıza mevcut değildir. Ayrıca ana gayrimenkulün tapuda yönetim planı bulunmadığı gibi bu muvafakatı ne yönetim planına, ne de tapu kütüğüne işlenmemiştir. Son malik davacıların, akitleri ilk maliklerin kullanabilecekleri hakların tamamına sahip bulundukları kuşkusuzdur. Ancak hemen belirtmek gerekir ki ortak yerde kapı ve merdiven açma, bir tesis niteliğindedir. Bunların yapılabilmesi için 634 sayılı Kanunun 19. maddesine göre bütün kat maliklerinin rızası gerekir. Yukarıda belirtilen muvafakatta ise bu yönde bir kabul yoktur. O itibarla davalıların iyi niyetinden söz edilemez. Yapılan işler tamamen Yasa’ya aykırı olup giderilmesi gerekir. Kaldı ki meskenin, işyerine çevrilmesi için de 634 sayılı Kanunun 24/2. maddesine göre kat malikleri kurulunca oybirliğince alınmış bir kararla muvafakat verilmesi icap eder. Olayda, bu şekilde verilmiş bir muvafakat yoktur. Tek tek verilen muvafakatları ise Yasa’nın anılan emredici hükmüne aykırı olduğundan bir sonuç doğuramazlar. Bu durumun ileri sürülmesi de iyi niyet kurallarına aykırı düşmeyeceği açıktır. Başka türlü hareket tarzı yukarıda belirtilen emredici hükümlerin getirilmesi ile güdülen amacı etkisiz bırakmış olur. Ayrıca HUMK.nun 79. maddesine göre hiç kimse kendi yararına dava açmaya zorlanamayacağından genelde dava hakkının kullanılmaması veya geç kullanılması da hakkın kötüye kullanılması olarak yorumlanamaz. Bu durumda HGK.unca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi doğru değildir. O halde Usul ve Yasaya uygun bulunmayan direnme kararı bozulmalıdır. SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ), 11.11.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi. yarx |
08-03-2007, 17:49 | #6 |
|
karar
T.C.
YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ E. 1991/8255 K. 1991/17689 T. 16.5.1991 • BAĞIMSIZ BÖLÜM İLAVESİ ( Kat Malikleri Kurulunun Oybirliğiyle Karar Verebileceği, Tek Tek İzin Verilmesinin Geçersiz Olacağı ) • OYBİRLİĞİ ŞARTI ( Kat Mülkiyetine Tabi Taşınmaza Bağımsız Bölüm İlavesi ) • KAT MALİKLERİYLE AYRI AYRI SÖZLEŞME YAPILMIŞ OLMASI ( Bağımsız Bölüm İlavesi İçin Yeterli Olmaması ) 634/m.44 ÖZET : 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 44. maddesine göre, ana taşınmazın üstüne kat ilavesi için, tüm kat maliklerinin oybirliği ile almış oldukları bir kararın bulunması gerekir. Bu bir şekil şartıdır. Her ne kadar diğer kat maliklerinden çatıya kat çıkılması için ayrı ayrı noterde yapılan anlaşma ile izin alınmış ise de, bu izin yeterli değildir. Olayımızda,634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 44. maddesine göre oy birliğiyle alınmış bir karar olmadığından ilave katın davacı adına tesciline karar verilmesi doğru görülmemiştir. DAVA : Taraflar arasındaki 634 sayılı Yasa uyarınca üçüncü kat irtifakının davacı adına tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra, gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : Dava, kat irtifaklı apartmanda terasın davacı adına kat irtifakı kurularak tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 44. maddesine göre, ana taşınmazın üstüne kat ilavesi için tüm kat maliklerinin oybirliği ile almış oldukları bir kararın bulunması gerekir. Bu bir şekil şartıdır. Yasa koyucunun amacı, toplantı yapılarak herkese düşünme, münakaşa etme imkanı sağlamaktır. Aynı zamanda, projeye göre yapılan yapının korunması ammeyi ilgilendirmektedir. Her ne kadar diğer kat maliklerinden çatıya kat çıkılması için ayrı ayrı noterde yapılan anlaşma ile izin alınmış ise de, bu izin yeterli değildir. Nitekim, Dairemizin ve Hukuk Genel Kurulu'nun çeşitli kararlarında bu husus belirtilmiştir. ( Y.HGK. 30.6.1973 gün ve esas: 1971/5-166, karar: 577 ) sayılı kararında bu gibi iznin yeterli olmadığını açıkca vurgulamıştır. Olayımızda,634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 44. maddesine göre oy birliğiyle alınmış bir karar olmadığından ilave katın davacı adına tesciline karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazı yerinde olduğundan açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ) ve peşin alınan harcın istenildiğinde ödeyene geri verilmesine,16.5.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi. |
08-03-2007, 19:25 | #7 |
|
İlgilenenlere teşekkür ederim.Sayın Aladağ, her iki karar de bende vardı.Sağolun.Zaten aradığım kararın vermiş olduğunuz ikinci kararda atfı var.
Saygılarımla |
08-03-2007, 19:36 | #8 |
|
Aradığınız karar bu olabilir mi!
T.C.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 1971/5-166 K. 1971/772 T. 15.12.1971 • TAPU İPTALİ • MÜDAHALENİN ÖNLENMESİ • ECRİMİSİL 743/m.906 ÖZET : Ecrimisilden yapılan zarurî ve faydalı giderler tenzil edilemez. DAVA VE KARAR : Davacı idare, arazinin işletilmeyen yıllara ait ecrimislini tazminat olarak talep edebilir. M.K.906 Md. hüsnüniyetli zilyedi her türlü tazminattan muaf tutmasına rağmen, 4753 sayılı kanun özel bir kanun olması dolayısıyla, özel kanunun tatbiki gerekir. Ancak bu konudaki şartların tahakkuku halinde ecrimisile hüküm verilebilir. Münhasıran zilyedliğin başkasına devredilmiş olması, davalının araziyi terkederek işletilmediğini iddia ve ispat etmemiş bulunması halinde tazminat olarak ecrimisile mahkûm edilemez. ( Davalı taşınmaz malın zilyetliğini başkasına devretmiştir. Ecrimisilden yapılan zarurî ve faydalı giderler tenzil edilemez. Davacı idare, intifa bedelini de istememiştir. Bu sebeple yapıldığı ileri sürülen zarurî ve faydalı giderlerin ve ödenen taksitlerin nazara alınmaması bu itibarla doğrudur. Esasen bu hususta karşılıklı davalar da açılmamıştır. Bu cihetlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; davacı, arazinin işletilmeyen yıllara ait ecrimisilini tazminat olarak talep edebilir. Bu cihetin davacıdan sorulup tahkik edilmesi ve neticesine göre karar verilmesi gerekir. Eksik incelemeye dayanılarak hüküm verilemez. Davalının temyiz itirazı yerindedir. Hükmün bu sebepten dolayı bozulmasına 5222/5585 sayı ile 6.12.1965 gününde ) karar verilip yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; bazı sebep ve düşüncelerle eski hükümde direnmeye karar verilmiştir. Davacı idare, davalı İbrahim Tunç'un, 4753 sayılı kanun gereğince kendisine verilmiş olan araziyi Noter senedi ile diğer davalı Ahmet Beyaz'a satarak zilyetliğini iddia ederek sözü geçen kanunun 57 nci maddesi gereğince tapu kaydının iptaline, 795 lira ecrimisilin tahsiline ve davalıların müdahalelerinin önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece dava sabit görülmüş ve davalı İbrahim adına olan kaydın iptaline, 662,5 lira ecrimisilin tahsiline ve davalıların müdahalesinin menine karar verilmiştir. Davalılardan İbrahim tarafından temyiz edilen bu hükmü özel daire ecrimisile münhasır sebeple bozmuştur. 4753 sayılı Kanunun 57 inci maddesinin 2 nci fıkrasında aynen: ( Gayrimenkulün geriye alınması halinde ödenen taksitler ve yapılan faydalı ve zaruri giderlerle araziden elde edilmiş olan intifaın bedelleri karşılıklı olarak hesabedilir değerlerde ziyade varsa fazlası geri alınır, arazinin işletilmeyen yıllara ait ecrimisli tazminat olarak kendisinden alınır ) denilmektedir. Olayda, davacı idare, intifa bedelini istememiş ve davalı da ödediği taksitleri ve yaptığını iddia ettiği faydalı ve zaruri giderleri dava etmemiştir. Bu nedenle davalının bu cihete ilişkin temyiz itirazları özel dairece reddedilmiş ve hüküm ecrimisil yönünden bozulmuştur. Mahkeme tesbit ettiği ecrimisli 57 nci maddenin son fıkrası hükmüne istinat ettirmiştir. Medenî Kanunun 906 ncı maddesinde ( hüsnüniyetle zilyet olduğu şeyden mevcudiyetine kani olduğu hakkına muvafık surette istifade eden kimse, o şeyi iade ile mükellef tutulduğu kimseye karşı bu yüzden hiç bir tazminat itasına mecbur olmaz ) denilmektedir. Ancak, bu genel kaide ayrıca özel bir hüküm bulunmayan hallerde uygulanır. Sözü geçen Kanunun 57 nci maddesinin son fıkrasında ( arazinin işletilmeyen yıllara ait ecrimisil tazminat olarak kendisinden alınır ) denilerek özel bir hüküm sevkedilmiş bulunmaktadır. Medenî Kanunun 906 ncı maddesinin vaz ettiği ana kuraldan ayrılarak ecrimisli hükmedilmesi bu fıkradaki şartların tahakkuku halinde mümkündür. Davacı idare, davalının araziyi terk ederek işletilmediğini iddia ve isbat etmemiştir. Münhasıran zilyetliğin başkasına devredilmiş olması nedeniyle davalı tazminat olarak ecrimisle mahkûm edilemez. Ecrimislin davalıdan tahsiline karar verilmesinde isabet bulunmadığına mütedair özel daire bozma ilâmına uyulması gerekirken eski hükümde direnilmesi usule ve Yasa’ya aykırı, temyiz itirazı yerindedir. SONUÇ : Davalının temyiz itirazlarının kabulüne ve direnme kararının yukarıda yazılı nedenle ( BOZULMASINA ) çoğunlukla karar verildi. Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları yarx |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Yargitay Karari Ariyorum.. | avukat1980 | Meslektaşların Soruları | 4 | 01-12-2006 18:14 |
Aydinda ÇaliŞabİleceĞİm Hukuk BÜrosu Ariyorum | AV. PELİN | Adliye Duvarı | 1 | 23-11-2006 11:37 |
BÜroda Part-tİme Staj Ariyorum | poseidonmavi | Adliye Duvarı | 1 | 30-10-2006 12:51 |
bir hikaye ariyorum. | ISIL YILMAZ | Kitap | 3 | 02-10-2006 12:58 |
Kavramini Ariyorum | mboz | Hukuk Soruları Arşivi | 0 | 24-06-2004 19:29 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |