Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

mecburi dava arkadaşlığı-usulden red kararı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 16-01-2012, 16:55   #1
elmas

 
Varsayılan mecburi dava arkadaşlığı-usulden red kararı

Sevgili arkadaşlar, HMK yürürlüğe girdikten sonra açmış olduğum; müdahalenin meni ve komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi istemli davamda daha davalının dilekçesi bile tarafıma tebliğ edilmeden dosya üzerinden usulden red kararı verilmiştir. Kararın elimde bulunan kısa metnini aynen yazıyorum: "KMK 634 sayılı yasa uyarınca davanın kat malikine karşı birlikte açılması gerektiğinden ve HMk 59. madde gereği zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, davalının kat maliki olmayan, taşınmazdan yararlanan kişi konumunda olduğundan kat maliki ile birlikte zorunlu dava arkadaşlığı olduğundan,HMk 114/e yazılı dava şartının bulunmadığı anlaşılmış ve HMk 115/2 ve 320/1 uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu davanın usulden reddine karar verilmiştir." Ancak HMK 115/2 de dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkünse kesin süre verilir yazıyor. Biz evin davalıya ait olduğu zannıyla davayı açmıştık Fakat ev davalının eşine aitmiş,bu durum tapudan gelen kayıtlar ile anlaşılmış ve biz daha kayıtları bile göremeden tarafımıza süre verilmeden usulden red verilmiş. Bu aşamadan sonra ne yapılabilir.Yorumlarınızı bekliyorum.
Old 18-01-2012, 16:13   #2
sebepsiz zenginleşme

 
Varsayılan

Olayda Husumet(Sıfat)ve Temsilde Yanılma kavramlarının tartışılması gerekir kanısındayım.SIFAT ,dava hakkı ile taraflar arasındaki ilişkidir.Bir hak üzerinde kim tasarruf yetkisine sahipse o kişiye karşı dava açılması ya da o kişinin dava açması gerekir.Taraflardan birinin sıfatı yoksa dava esastan red edilir(Usulden değil)Taraf sıfatı olmayan kişinin dava açması ve bu yanlışlığın saptanması durumunda taraf değişikliği yapılamaz davanın tekrar sıfat yönünden doğru kişi tarafından açılması gerekir.Aynı sonuç davalı taraf için de geçerlidir.Taraf sıfatının yokluğu bir itirazdır.Zira sıfat Yokluğu ,dava konusu hakkın doğumuna engel bir nedendir..Bir kişinin belli bir davada davalı sıfatını haiz olup olmadığı şeklinde nitelendirile sıfatın(Husumetin) ileri sürülme zamanı yasa ile kabul edilen bir ilk İtiraz olmadığı gibi davalı tarafından ileri sürülmesi gerekli bir defi de değildir.Davanın her aşamasında ileri sürülmesi mümkün veya mahkemece öğrenildiği taktirde resen dikkate alınması gerekli bir durumdur.HASIMDA YANILMA:Husumetin gerçek hasıma değil ,aslında dava konusuyla ilgisi olmayan bir kimseye karşı yönelmesidir bence sizin kararınızda bu gerçekleşmiştir.Hasımda yanılmanın hukuksal sonucu davanın husumet yokluğu nedeniyle reddidir.Husumet mahkemece resen gözetilmelidr.Örneğin Karayolları Trafik Yasasının 95/2 ve poliçe genel şartları 4/2 Maddeleri uyarınca ödenen tazminatın sigorta sözleşmesinin tarafı olan sigorta ettirenden alınması mümkündür.Bu nedenle sigorta sözleşmesinin tarafı olmayan sürücü hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.(11.HD.21/10/2003e:2003/5356)TEMSİLDE YANILMA:Açılan bir davada tarafların temsilcisinin yanlış gösterilmesidir.Örneğin açılan bir davada tüzel kişiliği bulunmayan okul aile birliğini temsilen birlik başkanı ile başkan yardımcısı davalı olarak gösterilirse davacı Temsilde yanılmış olur zira okul aile birliğinin tüzel kişiliği bulunmadığı için yasal temsilcisi mebdir.Temsilde yanılmanın sonucu mahkemece bir ara karar ile durum belirtilip davacı tarafa somut olaya göre davalının gerçek temsilcisini temsilci olarak göstermek üzere dava dilekçesini düzeltmesi ve tebliğ ettirmesi için süre verilmesi usuli hata düzeltildikten sonra davaya devam edilmesi gerekir.(13.H.D 06/02/2008 2007/11142E 2008/1440Karar
ÇOK UZUN OLDU ama genede temyiz etmenizde fayda var neticenin olumlu olacağını pek sanmasam da
Old 19-01-2012, 15:24   #3
elmas

 
Varsayılan

Teşekkür ederim ilginiz için.Araştırmalarımda mecburi dava arkadaşlarının eksik gösterilmesi halinde mahkemece davacıya süre verilip,diğer mecburi dava arkadaşlarının da davaya dahil edilmesi için tebligat yapılması hususunda süre verilmesi gerektiğini birçok yargıtay kararında gördüm. Davanın hemen red edilmemesi süre verilmesi gerekir şeklinde bozulan kararlar mevcut. Sanırım hakimler yeni hmk'yı biraz kendilerince yorumlayıp usulden red işlemini alışkanlık haline getirdiler.Ben temyizden umutluyum
Old 19-01-2012, 15:58   #4
sebepsiz zenginleşme

 
Varsayılan

sonucundan haberdar ederseniz bu foruma yanıt verirseniz mutlu olurum
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
mecburi dava arkadaşlığı a.lawyer Meslektaşların Soruları 8 31-03-2015 19:01
Mecburi dava arkadaşlığı var mıdır? Özgül04 Meslektaşların Soruları 1 03-11-2011 13:06
mecburi dava/takip arkadaşlığı / borca itiraz Av.Camokay Yorgancılar Meslektaşların Soruları 2 17-05-2010 15:19
maddi mecburi dava arkadaşlığı BURCUKK Meslektaşların Soruları 1 11-11-2008 17:08


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02987504 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.