|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
30-09-2011, 15:32 | #1 |
|
kanun yararına bozmadan sonra ödenen para geri alınabilir mi?
Herkese iyi çalışmalar diliyorum.
Müvekkilim aleyhine açılan tazminat davası sonucunda müvekkilim 6.000 TL ödemek zorunda kalmıştır.Karar tarafımızdan temyiz edilmiş temyiz talebimiz reddedilmiştir. Sonucunda karşı taraf ilamı icraya koymuş ve müvekkilim alacağın tamamını ödemek zorunda kalmıştır. Para icra dairesine ödendiği tarihten 15 ay sonra kanun yararına husumetten ötürü bozma olmuştur.Benim sorum şu olacak Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davasıyla ödemiş olduğumuz parayı geri alabilirmiyiz zamanında istirdat davası açmamış olmamız buna engelmidir? İyi çalışmalar. |
30-09-2011, 16:34 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
Kanun yararına bozma, hükmün hukuksal sonuçlarını ortadan kaldırmayacağından o ilama dayanılarak tahsil edilen paranın geri alınmasının mümkün olmadığı kanısındayım. |
30-09-2011, 23:44 | #3 |
|
Katılmakla beraber, kanun yararına bozma kararı, verilen hükmün hukuka aykırılığını tespit eden bir karar olduğundan, Devlet aleyhine tazminat davası düşünülebilirmi diye aklımdan geçirmekteyim
|
01-10-2011, 23:09 | #4 | |||||||||||||||||||||||
|
Burada Devletin (idarenin) tazminatı gerektiren fiili nedir sizce? Hem İYUK hem HMK anlamında yasal dayanağı ne olacak bu tazminat isteminin? |
01-10-2011, 23:32 | #5 |
|
Kanımca HMUK 573.maddesinin 2.fıkrası(kabili izah olunamayacak derecede kanuna aykırı hüküm verilmiş olması) devlet aleyhine tazminat davası açma düşüncesine dayanak olabilir Ömer Bey
|
01-10-2011, 23:40 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Meslektaşım, Ben, olamaz kanısındayım. Bahsettiğiniz hüküm (yeni HMK.m.46) hakimin bir soruşturma/kovuşturma ve dava nedeniyle verdiği zarardan kaynaklanan tazminat davalarına ilişkindir. Salt husumet nedeniyle kanun yarına bozmanın bahsettiğiniz hükümlerin işletilmesine imkan vermediği kanısındayım. Saygılarımla. |
01-10-2011, 23:51 | #7 |
|
Değerli meslektaşım. Bu forumda görüşlerini her zaman takdirle izlediğim bir üstadsınız ve sizin görüşlerinizden çok yararlanıyorum ve bunun için size bir kez daha teşekkür ederim.Fakat bu kez sizden farklı düşünüyorum.Gerek 1086 sayılı yasanın 572. maddesi gerek 6100 sayılı yasanın 46. maddesiin işletilebilmesi için mutlaka hakimin bir soruşturma/koğuşturma/dava konusu edilecek haksız fiilinin olması şart değildir. İhmal nedeniyle hak kaybına sebep olmuşlarsa(örnekteki gibi, kanunun çok açık olan bir hükmüne aykırı karar vermişlerse, bu madde işletilebilir. Taraf sıfatı bir dava şartıdır ve siz taraf sıfatında hataya düşerseniz, o uyuşmazlığın aslında tarafı olmayan birini tazminata mahkum ederseniz, bu bence kanunun açık hükmüne aykırılık teşkil eder.Kaldı ki, bu zararın devlet tarafından tazmin edilmesi, hakkaniyet ilkesinin de bir gereğidir. Devlet, kusura bakma, aslında sen borçlu değilmişsin ama ne yapalım, olur böyle şeyler deyip kenara çekilemez, çekilememeli diye düşünüyorum. Tabiki benimki sadece bir yorum. Saygılarımla
|
02-10-2011, 00:04 | #8 |
|
Anlayamadığım ve asla anlayamayacağım 6100 s. HMK'nın 49.maddesini aşağıda sunuyorum:
Devlete karşı açılacak tazminat davasının reddi hâlinde verilecek ceza: MADDE 49- (1) Dava esastan reddedilirse davacı, beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para cezasına mahkûm edilir. |
02-10-2011, 00:17 | #9 |
|
Sayın KONYALI, size yürekten katılıyorum, bu, hak arama mücadelesinde insanların (iğneyi kendimize batıralım en başta biz avukatlarn) karşısına çıkartılan en büyük engellerden biridir. Bir de yanlış anımsamıyorsam, açılan tazminat davasından feragatı dahi kabul etmiyor, davacı feragat etse dahi, davanın sonuçlandırılması gerektiğini söylüyor.İster hakimleri ikide bir tazminat davası riskinden korumak, ister devleti korumak içgüdüsüyle yapılsın, bu madde bence de bugünkü hukuk devleti anlayışına aykırıdır ve devlet, aman ha, bak, iyi düşün, sonra olacakları der gibidir.
|
02-10-2011, 00:21 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu hüküm, davacının bu davayı açma kararını vermeden önce davasına olan inan ve samimiyetini bir kez daha gözden geçirmesi, dava açma hakkının suiistimalinin önlenmesi amacıyla konulmuştur. Salt, tazminat davasının temelini oluşturan asıl soruşturma/kovuşturma veya hukuk davasının, aleyhine bir şekilde sonuçlanmış olmasından mütevellit uluorta dava açılmasının önlenmek istenmesine yönelik bir nevi filtrasyon hükmü olarak değerlendirilmelidir. Saygılarımla. |
02-10-2011, 00:25 | #11 |
|
Bir de vekaletnamede özel yetki gerekiyor:
HMK MADDE 74- (1) Açıkça yetki verilmemiş ise vekil hâkimlerin fiilleri sebebiyle Devlet aleyhine tazminat davası açamaz. |
02-10-2011, 00:35 | #12 |
|
Sayın GÜNTAY.Da va açma hakkının suistimaline yönelik neden başka bir yerde hüküm yok da sadece dava devlete karşı açılırsa ve davanın konusu yargıcın haksız fiil teşkil eden işlemlerinden dolayı tazminat talebi olursa böyle bir hükme ihtiyac duyulmuş. Mesela HMUK 422-423 maddelerini ele alalım.Benzer bir hüküm buradada var.Hatta mahkeme, kötü niyetle dava açan davacıyı davalı asilin, kendi avukatı ile iç ilişkide yaptığı vekalet ücretinin tamamını veya bir kısmını ödemeye mahkum edebiliyor. Varmı bugüne kadar bu hükmü uygulayan. Varmı bir Yargıtay kararı, bu hükmün uygulandığını/uygulanması gerektiğini gösteren. Ben, bulamadım, zra şu ana kadar kötü niyetle açıldığını ispat ettiğimi düşündüğüm, hatta mahkemenin karar gerekçesinde dahi, davacının kötü niyetinden bahsedildiği bir kaç davamda bunu ısrarla istememe rağmen bu konuda bir karar alamadım.Ancak HMUK 573 e ilişkin yüzlerce Yargıtay kararı bulabilirim. Bu nedenle, 6100 sayılı HMK 49. maddesinin, kutsal devleti koruma mantığıyla konulmuş bir refleks hükmü olduğu düşüncesindeyim.Saygılarımla.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
kanun yararına bozma sanığın yararına olur mu? | AV. AYSEL GÜRBÜZ | Meslektaşların Soruları | 2 | 06-07-2010 13:44 |
İ.İ.K.76.Madde Kanun Yararına Bozma | av.tamer cengiz | Meslektaşların Soruları | 3 | 01-03-2010 23:50 |
Kanun yararına bozma | gulsarihan | Meslektaşların Soruları | 5 | 05-06-2008 21:26 |
Yazılı Emir / Kanun Yararına Bozma | Av.Özgür Özlem Öngel | Meslektaşların Soruları | 2 | 26-11-2007 15:10 |
Kanun Yararına Bozma | Ata Orcun | Hukuk Soruları Arşivi | 7 | 13-07-2006 20:56 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |