![]() |
|
![]() |
|
|||||||
| Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
|
|
|
#1 |
|
|
Sayın Meslektaşlarım
İşçi bir işyerinde, 2 sene önce çalışmış işten ayrılmış ve bu sene tekrar çalışmaya başlamış. Bu sene işveren tarafından işten çıkarılmış ve kendisi bir ihtarname düzenleyerek işverene göndermiş. İhtarnamede bu seneki çalışmalarına dair hak edişlerini talep etmiş. Kendisi ile sohbet ettiğimde geçen senelerdeki çalışmalarına dair de hak edişlerinin olduğunu ve zamanaşımına uğramadığını anladım. Ancak ihtarnamede sadece bu seneki çalışmalarına dair talepte bulunmuş. İhtarnamede ayrıca fazla mesai olarak ne kadar süre ile fazla mesai yaptığı konusunda açık kabulü olmuş ve fazla mesai tutarını da kendince hesaplayıp ihtarnamede belirtmiş. 1)Sizce geçen senelerdeki çalışmaya dair hak edişleri davada talep edilebilir mi? 2)Sizce ihtarnamede belirtiği fazla mesaiye dair yaptığı hesaplama ile davada bağlı olur muyum? |
|
|
#2 |
|
|
Merhaba mesleştaşım.
Yargıtay 9. HD. 2016/33833 E., 2020/17837 K. "Davacı işçi davalı işyerinde çalışırken işverene gönderdiği 17.09.2014 tarihli ve davalıya 18.09.2014 tarihinde tebliğ edilen noter ihtarnamesiyle prim alacaklarının ödenmediğini ve o tarihe kadar ödenmeyen prim alacaklarının toptan ödenmesi gerektiğini bildirmiş olup davalı tarafından bu ihtarnameden sonra prim ödemesinin yapılmaması nedeniyle 17.10.2014 tarihli noter ihtarnamesiyle iş akdini haklı nedenle feshettiğini bildirmiştir. Davacı ihtarnamesinde bildirdiği fesih sebebiyle bağlıdır. İhtarnamesinde primlerinin ödenmediği gerekçesiyle iş akdini haklı nedenle feshettiğini bildirmiş olup başka bir haklı fesih sebebi bildirmemiştir. Bu nedenle mahkemece, davacının ihtarnamesinde fazla mesailerinin ödenmemesini haklı fesih nedeni yapmadığı halde fazla mesai alacağı ödenmeyen işçinin iş akdinin haklı nedenle feshetme hakkı olduğu gerekçesiyle kıdem tazminatının kabulüne karar verilmesi hatalıdır." Bu karardan anlaşılacağı üzere: 1) İşçi ihtarnamesi ile bağlı olduğundan geçen senelerdeki çalışmasına dair hak edişleri talep edemez. 2) Bu soru bakımından ise kesin bir şey söyleyememekle birlikte hakimin takdir yetkisine kalmış bir durum olduğunu düşünüyorum. Kanaatimce yapılması gereken ikinci bir ihtarname çekilerek düzgün bir şekilde alacakların talep edilmesidir. |
|
|
#3 |
|
|
Aynı tazminat çeşidi olursa sadece süre bakımından hatalı ise yeniden ihtara gerek olur mu sizce meslektaşım?
Yargıtay Kararında belirtilen "farklı fesih gerekçesi" , " farklı tazminat çeşidi " olarak düşünülebilir mi? |
|
|
#4 | |||||||||||||||||||||||
|
|
Merhaba meslektaşım; Süre bakımından yeniden ihtara gerek olduğu kanısındayım. Zira işçi ihtarnamesiyle bağlıdır. Dava sürecinde davalı tarafından "ihtarname ile ... dönem alacakları talep edilmedi" savunmasını bertaraf edebilmek amacıyla yeni bir ihtarname gönderilmesi gerekmektedir diye düşünüyorum. Kararda belirtilen farklı fesih gerekçesi farklı tazminat çeşidi olarak düşünülebilir. En nihayetinde amacımız dava sürecinde davalı işveren tarafından yapılacak savunmaların önceden bertaraf edilmesi ve dava sırasında bu konularda bir problem yaşamamaktır. |
|
|
#5 | |||||||||||||||||||||||
|
|
Kıymetli meslektaşlarım, iş hukukuyla alakalı emsal kararlarda özellikle 2021 sonrası kararlara bakılması gerektiği kanaatindeyim. 22. Hukuk dairesi kapatılıp 9. hukuk ve 22. Hukuk daireleri Yargıtay 9. Hukuk dairesi olarak birleştikten sonra ilke kararları çıktı bilindiği üzere. Yargıtay 9. HD., E. 2022/5932 K. 2022/6735 T. 30.5.2022 kararında '' Yukarıda açıklandığı üzere genel ifadeler taşıdığı anlaşılan fesih ihtarnamesindeki fesih gerekçelerini davacının daha sonra dava dilekçesi ile somutlaştırmasında hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Davacı fesih ihtarında fesih sebebi olarak diğer sebeplerin yanı sıra ücret alacaklarının davalı işveren tarafından ödenmemesini veya eksik ödenmesini de fesih sebebi olarak ileri sürerek davalıdan talep ettiği alacak kalemlerini tek tek belirlediğinden, ihtarnamede talep edilen ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı bulunup bulunmadığı da irdelenmelidir. '' şekline hüküm kurulmuştur. Ancak alacak kalemlerinin ihtarname veya dava dilekçesinde net olarak belirlendiği yani sınır çizildiği durumlarda taleple bağlılık ilkesinin daha sıkı yorumlandığını gördüm. Örneğin ''YARGITAY 9.Hukuk Dairesi Esas: 2015/ 24623 Karar: 2018 / 8335, Karar Tarihi: 10.04.2018 olan dosyada '' Davacı tarafça fesih tarihinden sonra noterden keşide edilen dosya içeriğindeki 02.09.2013 tarihli ihtarnamenin, “talep konusu” kısmında “… kullandırılmayan son 5 yıllık izin ücretlerimin ödenmesi talepli ihtarımdır.” şeklinde açıklama yapıldıktan sonra içeriğinde de “… 20 yıllık çalışmamın karşılığını oluşturan kıdem tazminatı ve son 5 yıllık izin ücretim tarafıma ödenmemiştir. … Muhatap Şirket 5 yıllık ücretli izin hakkımı kullandırmadığı gibi ücretini de ödememiştir. … ve 5 yıllık ücretli izin alacağımın tarafıma ödenmesi aksi halde haklarımın tespiti için yargıya başvuracağımı tarafınıza ihtar ederim.” yönünde beyanlar ile talepte bulunmuştur. Davacının açık ve kesin bu beyanları kendisini bağlar. Bu durumda Mahkemece yapılacak iş, davacının yıllık ücretli izin talebinin son 5 yıllık çalışmasına hasren değerlendirilip hüküm altına alınmasından ibarettir. Davacı tarafça noterden keşide edilen ve yukarıda bahsedilen 02.09.2013 tarihli ihtarnamede, “… Muhatap Şirket 2010 yılından bu yana prim ödemelerini aksatmaktadır. Muhatap Şirketten 40.000 TL. prim alacağım olmasına rağmen bugüne kadar ödememiştir. … Bakiye 40.000 TL. prim alacağımı, … tarafıma ödenmesi aksi halde haklarımın tespiti ve tahsili için yargıya başvuracağımı tarafına ihtar ederim.” yönünde açıklamalar yaparak talepte bulunmuştur. Davacının bakiye prim alacağının 40.000 TL. olduğuna ilişkin bu beyanı kendisini bağlar. Prim alacağının buna göre hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde daha yüksek miktarda hüküm altına alınması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. '' şeklinde hüküm kurulmuştur. Meslektaşlara ve konuyla ilgilenenlere faydalı olması dileğiyle.. |
![]() |
| Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular
|
||||
| Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
| Tahliye Taahhüdünde, rakam ve yazı ile yazılan tahliye tarihinde rakam ve yazı arasında fark olması. | Faltug | Meslektaşların Soruları | 1 | 19-03-2025 14:22 |
| Bir İşçi Günde En Fazla Kaç Saat Çalışabilir? | avu.veysel | Meslektaşların Soruları | 1 | 28-04-2016 13:21 |
| Feshe Bağlı Olmayan İşçi Alacakları Nelerdir? | FiNaZZi | Meslektaşların Soruları | 3 | 06-08-2012 15:54 |
| Eşe Darp Şikayete Bağlı Mıdır? | Konuk | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 1 | 10-06-2012 18:21 |
| Doktor Kişinin, Daimi Kamu İşçi Eşine Bağlı Tayin Talebi | lawyermed | Meslektaşların Soruları | 2 | 05-04-2007 13:42 |
| Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |