Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yanıt Bekleyen Hukukçu Meslektaşların Soruları
Kanallar : Lütfen Seçiniz

Hukuk Haberleri :
23.08. Takı Konusunda Önemli İçtihat Değişikliği - Av.Habibe YILMAZ KAYAR
Haber Ekleyin

Yazan : norrinradd, Tarih : 08-07-2024 18:19
Merhabalar meslektaşlarım. Boşanma ilamında, müvekkil lehine 10 bin TL yoksulluk nafakasına hükmedildi ve her yıl TÜFE oranında artışa hükmedildi. Bu şekilde 10 bin olarak ödenen yoksulluk nafakası her yıl Mayıs ayında TÜFE artışı yapılarak ödenmeye devam etti.

Akabinde geçen sene Şubat 2023 yılında nafaka artırım davası açtık ve mahkeme bugün şöyle hüküm kurdu: "yoksulluk nafakasının dava tarihi olan Şubat 2023'den itibaren 30 bin TL'ye çıkarıltılmasına, işbu artırılan nafakaya kararın kesinleştiği tarihi takip eden yıldan başlamak üzere her yıl geçmişe dönük 1 yıllık TUİK'in belirlediği ÜFE oranında artış uygulanmasına" karar verildi.

Sorum ise şu şekilde olacak: Bu karara göre karar kesinleşene kadar yıllarca 30 bin TL nafaka mı ödenecek ve karar kesinleştikten sonra mı artış yapılacak? Yoksa, nafaka dava tarihinden itibaren 30 bin TL olduğu için karar kesinleşene kada boşanma ilamındaki gibi artırılan 30 bin TL nafakaya Mayı aylarında TÜFE artışı mı uygulayacağız? Çünkü karar kesinleşene kadar mahkemenin belirlediği ÜFE artışı uygulayamıyoruz ama boşanma ilamındaki TÜFE artışını Haziran aylarında yine yeni nafakaya uygulayacağız diye düşünüyorum aksi takdirde karar kesinleşene kadar 5 yıl boyunca 30 bin TL ödenmesi anlamı çıkıyor. Çok teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4117, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : avmkaya44, Tarih : 08-07-2024 16:15
Herkese merhaba, kanunda çok net olmayan ve emsal karar bulamadığım bir konuda tavsiyelerinize başvuruyorum.
Müvekkillerim bir taşınmaza paylı olarak ortaklar. Müvekkillerin bir akrabası ( taşınmazda payı yok, A kişisi diyelim) bahsi geçen taşınmazda 10 yılı aşan bir süre bu taşınmazda hiçbir bedel ödemeden yaşıyor. Müvekkiller bu kişi pek tekin olmadığı için çıkarmaya veya hukuki yollara başvurmaya pek cesaret edememiş diyebiliriz. Geçtiğimiz 2023 yılında ise taşınmazı işgalinin sonlandırması için noter aracılığıyla A'ya ihtar çekiyorlar. Bu akraba işgali yine sonlandırmıyor, hatta bu taşınmazı bir başkasına kiraya veriyor. Müvekkiller bu durumu öğrenip kiracıyla iletişime geçtiklerinde tabiki tahliye talepleri sonuçsuz kalıyor.
Halihazırda taşınmazın tahliyesi için müdahalenin meni ve ecrimisil davası açmayı düşünüyorum. Fakat emin olamadığım birkaç husus var.
Öncelikle, ecrimisil talebimi yalnızca yeni kiracıya mı yöneltebilirim? A bu yerden kira geliri alarak belirli bir kazanç sağlıyor. Müdahalenin meni ve ecrimisil talepli bu davada ecrimisilden asıl kim yükümlü? Şu anki kiracı da kira dekontlarını sunarsa ecrimisil sorumlusu A kişisi olabilir mi?
A kişisi 2023 yılına kadar bu taşınmazı kendi kullanıyor. 2023'te kendisine müvekkiller tarafından ihtar çekilip işgali sonlandırılması isteniyor. A'nın buradan ayrıldığı döneme kadar ( kanuna göre 5 yıl sınırla) olan ecrimisil talepli bir dava ikame edebilir miyim ve bu davanın önce bahsettiğimden tamamen ayrı yalnız ecrimisil talepli ve konulu olması mı gerekir?

Konu biraz değişik, umarım açıklayabilmişimdir. Her türlü görüş ve yardımınız için şimdiden teşekkürlerimi sunarım.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4172, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : av.eneskkl, Tarih : 08-07-2024 16:02
Bilindiği üzere makbuzların ayrı ayrı kesilmesi durumunda 5/10 kdv tevkifatı uygulanmayacak her bir hizmetin 6.900,00(2024 kdv tevkifat sınırı) altında kalması sebebiyle. Vergi hukukuna göre durum nedir bilenler aydınlatabilir mi? Bazı barolar toplu makbuz kesilmesi gerektiği yönünde duyurularda bulunmuşlar. Fakat biz avukatlar olarak her bir cmk hizmetinde ayrı şahısların hukuki hizmetlerini üstleniyoruz en nihayetinde ve her bir hizmet için ayrı makbuz kesilmesi kadar doğal bir durum yok diye düşünüyorum. Siz üstatlar ne dersiniz ?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4110, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : av.ermanoran, Tarih : 07-07-2024 22:04
Meslektaşlarım merhabalar. Müvekkil 6 villadan oluşan bir sitede 2 villanın sahibidir. Bu villalar 2 cadde arasında kalmakta 3 villa yan yana bir caddeye 3 villa yan yana diğer caddeye bakmakta ortalarında 1 büyük havuz bulunmakta, tek bir bahçe içerisinde aralarında herhangi bir tel veya çit vs bulunmamaktadır. Müvekkil komşularının kendisini ve misafirlerini rahatasız etmesinden rahatsız olduğu için kendi villalarına çit çekmek istemektedir ancak ortada bulunan havuz buna imkan vermemektedir. Müvekkil havuzun kaldırılmasını ve herkesin payları oranında bahçeden yer almasını istemektedir. Burada sormak istediğim konu şu: Bu mevcut durum ortaklığın giderilmesi davası açmak için uygun mudur? Ortadaki havuz belli bir duruma özgüllenmiş ortak yapı niteliğinde sayılır mı? Ne gibi bir yol izlenebilir teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4165, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Hilal D, Tarih : 06-07-2024 12:32
Merhaba meslektaşlarım, geçen gün yaşanan bir hadiseyi sizlerle paylaşmak ve önerilerinizi almak istiyorum.

Kolluk görevlileri, kişinin kaçakçılık suçu isnadıyla evine gidip kapısını çalıyor, kişi de hiç direnmeden, yakalama emri vs. var mı diye sormadan delilleri de rızaen veriyor ve yakalanarak emniyete götürülüyor. Söz konusu yakalama tutanağına ise sanki kapısı çalınıp evinden alınmamışçasına "sokakta şüpheli hareketler sergilemesi üzerine yanına yaklaşıldı, elinde bulunanları bize teslim etti" şeklinde yalan ifadeler yazılmış. Şahıs bu durumu anlamlandıramayıp sorduğunda ise geçiştirilip önemli olmadığını imzalamasını istemişler. Anladığım kadarıyla yakalamayı hukuka uygun hale getirmek için suçüstü yapılmış gibi lanse edilmiş. Tüm bunlar bana sonradan intikal etti. Kolluk görevlilerinin bu gibi usulsüz davranışları hakkında tavsiye verebilecek var mı, suç duyurusunda bulunmak mantıklı olabilir mi?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4236, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Baran Kaya, Tarih : 06-07-2024 11:12
Merhabalar meslektaşlarım,
Serbest meslek erbabı olan müvekkil, işi nedeniyle pazarlık yaptığı karşı tarafa telefondan: "Sen ödemeyi banka hesabıma yolla. Açıklama yazma. Ben faturalandırmayacağım. Resmiyete dökmeyeceğim." şeklinde konuşmuş.
Daha sonra whatsapp görüşmesinde ise müvekkil tam tersi şekilde: "parayı hesabıma yolla, açıklamaya ... iş sebebiyle ödeme yaz. Ben işlemi faturalandırıp sana faturayı göndereceğim. Elinde resmi olarak benim ödemeyi aldığıma ve işi yaptığıma dair belge olsun." mesaj atmış.
Karşı taraf, müv.'in önceki konuşmasını ses kaydına almış bunu da müv'e yollamış. Müv.'in ise elinde kendi yolladığı mesajları var.
Aralarında ne iş akdi ne de ödeme gerçekleşmemiş. Bu durumda fatura düzenlenme-düzenlememe aşamasına dahi gelinmemiş.
Müv., pazarlık için böyle bir yalan söylemde bulunduğunu, aslında fatura keseceğini bunu da sonra karşı tarafa hem sözlü hem de mesajında yazdığını söylüyor.
Bende, ödemeyi almadığını bu nedenle faturalandırma aşamasına gelinmediğini sadece sözlü bir söylem olduğunu, mesajla kendisinin fatura keseceğini beyan ettiğini, karşı tarafın tanıkları dahi olsa suça veya cezaya tabii işlemi gerçekleştirmediği için yani fatura kesmeme işlemini yapmadığı için bir sorun olmayacağını söyledim.
Müvekkile söylediğim şekilde ilerliyor değil mi?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4224, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Baran Kaya, Tarih : 06-07-2024 11:04
Merhabalar meslektaşlarım,
Müvekkilin aracı 24.08.2023 tarihinde trafik kazasına karışmış. Ancak karşı taraf hemen kaza yerinden kaçmış.
Müvekkilde polisin tuttuğu tutanak ve elindeki görüntülerle aracını tamirciye götürüp kaskosundan yaptırmış. Karşı tarafla ilgili bir işlem yaptırmamış.
Şimdi değer kaybı bedeli talebinde bulunmak istiyor. Bu durumda nasıl bir yol izlemeliyim?
Şikayetçi olup işbu trafik kazası ile ilgili kazaya karışan diğer araca göre yeniden rapor düzenlenmesini ve Kusur oranının yeniden belirlenmesini mi talep etmeliyim?
Bu şikayet hakkının zamanaşımı süresi ne kadardır?
6 ay mı 1 yıl mı*yoksa*2*yıl*mı?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4247, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Eylül, Tarih : 05-07-2024 15:43
Meslektaşlarım merhabalar, müvekkilimin eşi 2.7.2024 tarihinde vefat etti ve vefat eden kişi SSK emeklisi. Müvekkilimin babası da BAĞ-KUR emeklisi ve 8.5.2002 tarihinde vefat etmiş. İkisinden de maaş bağlanabilir mi bunu öğrenmek istiyorum. Eş SSK emeklisi baba da BAĞ-KUR emeklisi olması durumunda eğer ölen kişilerden biri 8.8.2001 ile 1.8.2003 arasında vefat etmişse iki maaş birden bağlanamayacağı ancak aldığı dul maaşı asgari ücretin altında kalırsa kalan kısmın yetim maaşı olarak bağlanabileceğine dair çok eski bir yazı bulabildim sadece. Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4243, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : serdar30, Tarih : 04-07-2024 15:22
merhaba meslektaşlarım

Asliye ceza mahkemesinde yargılanan müvekkilim için vekaletname sunduk.

Mahkeme tarafından müvekkilimin beyanının alınması için talimat yazıldı ancak adrese ulaşılamadığı için beyan alınmadı.

Duruşmada sanığın ifadesinin alınmasına gerek görülmeden beraat kararı verilmiş ancak gerekçe belirtilmeden beraat vekalet ücretine hükmedilmemiştir.

Dosyada usulüne uygun vekaletname olmasına rağmen vekalet ücreti verilmemesi nedeniyle istinaf etmeyi düşünüyorum. Yargıtay kararı bulunan meslektaşlarımın yardımlarını bekliyorum.

İyi çalışmalar.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4312, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av.mehmet.av, Tarih : 03-07-2024 16:48
Merhaba;
1- İki borçlu hakkında kambiyo senedine göre icra takibi yapılıyor.
2- Borçlulardan biri yetki itirazında bulunuyor, bunun üzerine bu borçlu açısından dosya tefrik ediliyor ve yetkili yerde yeni esas numarası ile kaydoluyor.
3- Daha sonra ilk icra takibi başlatılan dosya haricen tahsil ile kapanıyor.
4- Ben yetkisizlik ile gönderilen icra dosyasının da kapatılması gerektiğini düşünüyorum. Bu sebeple talep atacağım ama talebimin bir sağlam olmasını istiyorum.
SORU:
Bu konuda sizin düşünceniz nedir? Konu ile ilgili Yargıtay kararı paylaşacak meslektaş olursa sevinirim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4391, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Zamane, Tarih : 03-07-2024 16:47
Merhabalar araç yakalama avansını dosyaya avans yatırıldıktan sonra bunu borçludan talep edebiliyormuyuz dosyaya ekleniyormu yoksa daha sonra takip baslatmamızmı gerekiyor
Ayrıca eşya hacizi için dosya araç ücreti nakliye ve yediemin ücretini aynı dosya üzerine ekleniyormu ayrı bir talepmi gerekiyor
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4457, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : yunusmete, Tarih : 02-07-2024 16:22
Merhaba

İhtiyaç sebebi ile tahliye davası açtık ve kazandık, Tahliye için on gün bekledik ve akabinde İcra takibi başlattık.

Tahliyeye ilişkin örnek no:2 , alacak kalemlerine ilişkin örnek no: 4-5 İcra emri olmak üzere iki tane icra emri düzenlendi ve kiracıya tebliğ edildi

Kiracı taraf bugün tahliye yönünden Mehil vesikası almış ve üç aylık kira bedelini dosyaya depo etmiş.

Sorum şu bizim ; alacak kalemlerimiz (vekâlet ücreti ve yargılama giderleri) için bu alınmış olan mehil vesikası takibi durdurur mu ?
yoksa Alacak kalemlerimiz için de bir teminat yatırılması gerekir mi?

Bizim burada alacaklı taraf olarak nasıl bir Yol izlememiz gerekir?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4467, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : pati, Tarih : 02-07-2024 15:46
Merhaba Meslektaşlarım,
Tüketici Hakem Heyeti Kararı tebliğ edilmeden, red kararı e- devlet üzerinden öğrenilmek suretiyle dava açılması mümkün müdür?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4372, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Burçin Yılmaz, Tarih : 02-07-2024 10:29
2886 ve 4734 sayılı Kanunlar uyarınca yapılan ihaleler sonucunda akdedilen bir milli parkta bulunan işletmecilik sözleşmesi bulunuyor. Sözleşmede öngörülen fesih maddelerinde işletmecinin sadece mücbir sebep halinde kesin teminat ve güvence bedellerini geri alarak sözleşmeyi feshedebileceği düzenlenmiş. Sözleşme 2021 yılında akdedilmiş. O günden bugüne değişen ekonomik koşullar nedeniyle ziyaretçi sayısının azalmasıyla gelir azalmış ve ödenen işletme bedeli çok yüksek kalmıştır. Bu sebeple işletme bedelinden indirim talep etme yolu sözleşmeye eklenen bir madde ile kapatılmış. Müvekkil işletmeci teminatlarını geri alarak bu sözleşmeyi feshetmek istiyor. Bilgisi olan meslektaşlarımın bu hususta önerilerini rica ediyorum.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4324, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : law in law, Tarih : 02-07-2024 08:43
Değerli meslektaşlarım;
Konu 2015 yılında sorulmuş davası açılmış neticesi foruma yaZılmamış benzer bir durum ben de var,
Muris ve eşinin ortak oldukları arsa üzerine bina yapılması için müteahhit ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmış bir dükkan 3 daire arsa sahiplerine bırakılmış, inşaat bitmiş müteahhit dairelerden birini daha almak istemiş karşılığında kendisine ait başka bir adresteki dubleks meskeni vermeyi kabul etmiş ek sözleşme ile bu istekler imza altına alınmış müteahhite ait dubleks meskenin arsa sahiplerinin kızı adına tescil edilmesi de kabul edilmiş imzalanmış adi yazılı belgesi de var . Arsa sahibi de kızına vekil olup tapuda dubleks meskeni müteahhit ve diğer hissedarlardan satın almış. (Aslında bir nevi takas)
Yıllar sonra arsa sahipleri ölünce çocuklardan biri kızkardeşi aleyhine dava açıp muris muvazaası nedeniyle tapu iptali istiyor. Burada muvazaa davalarında uygulanan içtihadı birleştirme kararındaki şartlar oluşmuyor gibi. Tapu iptali istenen taşınmaz öncesi murise ait değil. Belki gizli bağış sayılabilir tenkise tabi olabilir diye düşünüyorum.
Konuyu bilen elinde içtihat olan , bu konuda tecrübeli ve önceki çiğdem isimli meslektaşımın açtığı davanın sonucunu bilen varsa paylaşabilir mi?
Teşekkür ederim saygılarımla…
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4387, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : hukukçu077, Tarih : 01-07-2024 00:03
Herkese merhabalar,
2011 yılından bu yana Türkiye de yaşayan Özbekistan vatandaşı vatandaşlık almak istiyor. İsyanbulda evi olduğu için daha önce oturma izni almış. Vatandaşlık alabilir mi nasıl bir yol izlemeliyiz? Bilgisi olan meslektaşlarım cevaplarsa çok sevinirim
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4428, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : tegese, Tarih : 30-06-2024 12:16
Sayın Meslektaşlarım

Bakma sorumlusu kişinin aynı zamanda saklı pay sahibi olduğu ölünceye kadar bakma vaadi sözleşmesine konu taşınmaz 3. Kişiye bağışlanırsa ne yapılabilir?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4480, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Tuna, Tarih : 29-06-2024 23:26
Merhaba meslektaşlarım,

Müvekkil iki kardeş bir de amcaları var. Haladan taşınmazlar miras kalıyor, amca kendi kendine bir taşınmazı 11 ay önce kiraya veriyor müvekkillere de kira bedellerini hiç paylaştırmıyor. Kiraya verme hususunda diğer ortakların kesinlikle muvafakatı yok. Bu durumda geçmiş ödenen 11 aylık kira bedelinin müvekkillerin hakkına düşen kısmının tahsili ve kiracının tahliyesi için dava açmak istiyorum. Platformdaki ilgili konuları okudum ama konu kafamda tam olarak oturmadı.

11 ay boyunca ortaklardan birine ödenen kiranın tahsili için ecrimisil davası mı açmam gerekir yoksa vekaletsiz iş görmeden kaynaklanan alacak davası mı? Açmam gereken dava ecrimisil ise kiracıyı da davalı olarak göstermeli miyim?

kiracıyı tahliye etmek için tahliye davası mı ikame etmeliyim yoksa el atmanın önlenmesi için dava açsam yeter mi? Kaymakamlıktan el atmanın önlenmesi için başvuru yapmayı da düşünüyorum.

Kiracıya taşınmazı tahliye etmesini, tahliye edene kadar kira bedellerinin 2/3'ünü müvekkillerin hesabına yatırması hususunda ihtar keşide etmem sorun teşkil eder mi?

Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4475, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : Avukatt2121, Tarih : 29-06-2024 19:52
Merhaba meslektaşlarım,
Müvekkil kredi kartını kullanarak internet üzerinden 5 adet ayrı ayrı mal satın alıyor. Ancak ilgili mala ilişkin hiçbir fatura vs. elinde mevcut değil. Bankaya Chargeback başvurularında bulunmamızın sonucunda 3 başvurumuz kabul edilirken 2 başvuru için aynı banka tarafından belge talep edilmektedir.
Mal ya da hizmeti sağladığını ispat yükümlülüğü ücreti alan satıcı da değil midir? Herhangi bir fatura sunamadığımız için Chargeback başvurusunun reddi olağan mıdır?
Elimizde belge bulunmamakta ancak yine de Bankalar Birliği Hakem Heyetine başvuruda bulunmamız durumunda ilgili meblağın ödemesinin sağlanması mümkün müdür?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4550, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]

Yazan : avukat.fks, Tarih : 28-06-2024 17:05
Merhaba meslektaşlarım,
Arsa sahibi olan müvekkil, 2023 yılının 10. ayında müteahhit ile noterde düzenleme şeklinde, tüm şartların ayrıntılı olarak yazıldığı "taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat" sözleşmesi imzalamıştır.

sözleşmedeki maddelerden üç tanesi aynen şu şekildedir;
1 - "İnşaat süresi ruhsat tarihinden itibaren 18 aydır."
2 - "Ruhsat süresi, arsa sahipleri arsayı sorunsuz olarak sözleşme tarihini müteakip müteahhide teslim ettikten sonra 6 aydır."
3 - "sözleşmeden cayan taraf karşı tarafa yaptığı masrafları ödemekle yükümlüdür"

Sözleşmeden sonra 15 gün içerisinde arsa müteahhide sorunsuz olarak teslim ediliyor. Müvekkilin arsa üzerindeki evi yıkılıyor ve müvekkil de kiralık evde yaşamaya başlıyor.

Müteahhit halen inşaata başlamadığı gibi ruhsat alımını da mimardan rica edip geciktirmesini istiyor. Sonuç olarak sözleşmeden bu yana 8 ay geçmiş olmasına rağmen ruhsat dahi alınmamış, inşaata başlanmamış. Müteahhit telefonlara bakmıyor.

Sözleşmedeki 2 numaralı madde ruhsatın 6 ay içerisinde alınması gerektiği anlamına mı geliyor?

Haklı sebep ile sözleşmenin feshi nasıl mümkün olur?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4452, Yanıtlar : 0   [Yanıtlayın]


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04952312 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.