Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yanıt Bekleyen Hukukçu Meslektaşların Soruları
Kanallar : Lütfen Seçiniz

Hukuk Haberleri :
23.08. Takı Konusunda Önemli İçtihat Değişikliği - Av.Habibe YILMAZ KAYAR
Haber Ekleyin

Yazan : Avukatt2121, Tarih : 08-07-2024 18:15
Merhaba meslektaşlarım,
Müvekkilin istinaf başvurusu kesin olarak reddedilmiştir.
Bu sebeple CMK 308/a maddesine göre BAM Cumhuriyet Başsavcılığına itiraz yetkilerini kullanmaları için dilekçe vereceğiz.

Dosyaya Bam itiraz aşamasında dahil oluyorum. BAM Cumhuriyet Başsavcılığı'na doğrudan giderek mi? Yoksa kararı veren Ceza Mahkemesine vekaletimi sunarak Mahkeme aracılığı ile mi dilekçeyi göndermeliyim?
Yanıtınız için şimdiden çok teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4153, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : pinaryy, Tarih : 05-07-2024 21:57
Merhaba meslektaşlarım ilk kez Uyaptan 3. şahıs olarak istihkak davası açacağım. Ancak bir noktada takıldım. Haciz tutanağında haczedilen eşyalara değer biçilmemiş oyüzden bende harca esas değeri yazmadım. Uyapta dava sekmesinde harca esas değeri yazın uyarısı veriyor ilerleyemiyorum. Ne yapmam gerekir?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4308, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : AHMET01, Tarih : 05-07-2024 00:30
Değerli Meslektaşlar

Sulh Hukuk Mahkemesi, kiralanan konutun tahliyesine karar verdiğinde bu kararın kiracıya tebliğinden itibaren ancak 10 gün geçtikten sonra icra takibi açmak gerektiği yönünde bir makale okudum. Bu doğru mu? Bildiğim kadarıyla icra Dairesi de 15 gün kadar süre veriyor. Bir de bunların tebliğ süreleri de var.
Ayrıca kiracı, istinaf dilekçesini tehiri icra talepli verirse ve icra Dairesine de üç aylık kirayı faiziyle beraber teminat olarak yatırırsa icra kesin duruyor mu? Diyelim ki istinaf sonucu da lehimize oldu yani kiracının istinaf talebini ret etti, o zaman yatırılan teminat bize mi verilecek? Bu konularda kısaca bir ön bilgi verilirse çok memnun olurum. Şimdiden teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4526, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. İbrahim Cem GÖKDUMAN, Tarih : 03-07-2024 17:37
Merhabalar Sayın Meslektaşlarım.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 23/11/2021 tarih, 2017/12-2254 Esas ve 2021/1486 Karar sayılı ilamı; "19. Alacaklı, mahkemenin itirazın iptali kararını icra müdürlüğüne vererek, itiraz üzerine durmuş olan ilâmsız icra takibine (aynı icra dosyası üzerinden) devam edilmesini (yani, borçlunun mallarının haczedilmesini) isteyebilir. İcra dairesince dosya borcunun itirazın iptali ilamı doğrultusunda hesaplanarak bu miktar üzerinden takibe devam edilmesi zorunlu olup, ayrıca borçluya icra emri düzenlenip gönderilmesi gerekmez. Ancak ilamsız takipte yer almayan, itirazın iptaline ilişkin ilamda hüküm altına alınmış olan ve eda hükmü içeren inkâr tazminatı, yargılama gideri ve vekâlet ücreti alacaklarının tahsili için borçluya İİK'nın 32.maddesi uyarınca icra emri düzenlenerek tebliğ edilmelidir."

Somut olayımızda; Yerel Mahkeme kararı ile 78.000 TL tazminata hükmedilmiştir. İşbu karara karşı davalı tarafça itiraz edilerek Üst Mahkemeye gidilmiş ve icra takibi tehir-i icra kararı ile durdurulmuştur. Üst Mahkeme kararında ise Yerel Mahkeme kararından daha az olacak şekilde 73.000,00 TL tazminata hükmedilmiştir. Bu durumda borçluya yalnızca azalan alacak kalemleri yönünden yeni bir ödeme emri gönderilmesi gerekli midir? (aynı dosya üzerinden) Bunun yerine yukarıda belirtilen HGK kararı kıyasen uygulanarak güncel dosya hesabı raporu ile hacze devam edilebilir mi?

Değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4578, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : serdar30, Tarih : 03-07-2024 15:15
Merhaba meslektaşlarım,

işveren ile taşeron arasında inşaat işlerinin yapılması için sözleşme düzenleniyor. Ancak taşeron işi yapmaktan kaçınıyor. İşveren tarafından iş başkasına yaptırılıyor.

Taşeron icra takibi başlatıyor ve alacağın bir kısmını tahsil ediyor.

İstirdat ve menfi tespit davası birlikte açılabilir mi? Ayrı ayrı açılması halinde menfi tespit davasında tüm alacak üzerinden mi talepte bulunulması gerekmektedir?

Saygılarımla.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4363, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : av.batuu98, Tarih : 01-07-2024 23:47
Merhaba meslektaşlarım. Araç Kiralama faaliyetinde bulunan bir limited şirket ile gerçek kişi arasında araç kiralama sözleşmesi yapılıyor ve şirketçe şahsa araç tahsis ediliyor. Şahıs araçla tek taraflı kaza yapıyor ve araba perte çıkıyor. Sorum şöyle ki araba şirket adına değil başka biri gerçek kişi adına kayıtlı. Kayıtlı olduğu kişi de şirketin bir çalışanı. Bu noktada davacı kim olur? Özellikle husumet noktasında aydınlatabilirseniz çok memnun olurum.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4561, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : gülnihal çevik, Tarih : 29-06-2024 11:44
Kişi avukatı aracılığı ile 10.000 TL. lik alacak için icra takibi açtırıyor.
Takip açılıyor, kesinleştiriliyor, tapu haczi yapılıyor.
Şahıs, avukatı sebepsiz azlediyor.

Avukat şahsa dava açacak.

3600 icra vekalet ücreti + 3600 müvekkil vekalet ücreti toplam 7200 TL. için dava açacağız değil mi?

Davalarda bu şekilde olduğunu biliyorum, icranın neden farkı olsun. Ancak rakamlar büyük olunca riske girmemek adına soru soruyorum.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4365, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Zamane, Tarih : 29-06-2024 09:40
Merhabalar kolay gelsin
İtirazın iptali ve tahliye davasında davalı vekiliyim müvekkil kira sözleşmesinde artış maddesi olmadan 4 ay boyunca kirayı artırarak ödemiş ancak daha sonra aralarında sorun çıktığı için artışdan vazgeçip fazla ödenen aylardan dolayı 2 ay ödeme yapmadan kendisine göre mahsup etmiştir.Bilirkişi tüm ayları toplayınca eksik çıkmayacakdır.mahkemeden fazla ödenen aylari ödenmeyen aylardan mahsup ettirebilimiyiz
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4373, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : _M.CAN_, Tarih : 26-06-2024 15:07
Merhaba ;

Muris muvazaası konusunda, dede ölmeden kısa süre önce taşınmazı satış göstererek oğluna devrediyor, bir süre sonra da oğlu ilgili taşınmazı tapuda yine satış göstererek kızına devrediyor. TMK md. 1024 kapsamındaki yolsuz tescil ile muvazaayı bilecek durumundaki torunun iyi niyetli sayılamayacağı aşikardır.

Bu durumda açılacak olan tapu iptal davasında sadece son malik olan torunu mu yoksa hem oğlu hem de torunu beraber mi davalı olarak göstermemiz gerekir ? Ayrıca terditli talebimiz kapsamında tapu iptalin reddi durumunda son malik 3.kişi, olduğundan burada tenkis yerine tazminat mı talep edilmelidir ? Son olarak aynı dava içerisinde ecrimisil de talep edebilir miyiz, edebilirsek ecrimsil yönünden hangi davalı (maliklik süresine göre?) sorumlu olacaktır ?

Bu konulardaki davalarda tecrübesi olan meslektaşlarımızın fikrini öğrenmek ister, şimdiden cevaplar için teşekkür ederiz.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4513, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Kader DEMİR, Tarih : 24-06-2024 21:02
Merhabalar meslektaşlarım, daha evvelde benzer konu tartışılmış ancak netleşemedim ne yazık ki. ihtarname e 15 bin istedik . dava açıldığında daha yüksek kira bedeli istenebilir mi. ben ihtarnamedeki bedelin kiracı tarafından kabul edilmemesi nedeniyle dava aşamasında daha yüksek bir talepte bulunabileceğimizi düşünüyorum ancak uygulamada bu şekilde dava açan ve sonuçlanan var ise ya da paylaşabileceğiniz bir karar olursa çok sevinirim. şimdiden teşekkürler cevaplarınız için.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4696, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : avukat sim, Tarih : 14-06-2024 15:24
Merhaba, Ocak ayında noter onaylı bir tahliye taahhüdümüzü icraya koyduk ve kiracı itirazda bulunmadı. Şubat ayında icra vasıtasıyla taşınmaza gidip 30 gün süre tanıdık ancak tahliye edilmedi taşınmaz. İş yeri olması sebebiyle müvekkil de icra dairesi memurları da kiracının tahliyesini bekliyor ancak ben herhangi bir hak kaybına uğramaktan endişeleniyorum. Çok fazla karar aradım ancak yanıt bulamadım. Yardımcı olabilirseniz çok sevinirim, iyi günler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5039, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : AVUKAT2549, Tarih : 13-06-2024 19:23
Merhaba Sayın Meslektaşlarım,
Müvekkil taşınmazını kiraya verirken mahalle ismini farklı yazmış tapuda ise mahalle ismi farklı geçiyor. İhtiyaç sebebiyle tahliye davası açarken hangisini belirtmemiz gerekir. Tapuda mahalle ismi kurtuluş geçiyor. Fakat kira sözleşmesinde Alalı geçiyor. Ne yapmam gerekiyor. Yardımcı olursanız memnun olurum iyi çalışmalar.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5205, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : yunusmete, Tarih : 13-06-2024 16:30
Merhaba,

Konut Kira bedelinin ödenmemesi sebebiyle tahliye talepli icra takibi açtık , kiracı itiraz etti ve bizde itirazın kaldırılması davası açtık

Dosya bilirkişiye gitti ve ilk raporda aynen bizim icra takibini açtığımız bedel üzerinden ödenmeyen kira bedelleri tespit edildi

Daha sonra davalı itiraz etti ve ek rapor alındı bu raporda ise ilk raporun yarısı kadar ödenmeyen kira bedeli tespit edildi

SORUM ŞU : BU EK RAPORA İTİRAZ ETMEZ İSEK DAVALI TARAFA RED EDİLEN KISIM MİKTARI İÇİN BİR KARŞI VEKALET ÜCRETİ ÇIKAR MI ?

DAVALI TARAFA HANGİ ŞARTLARDA KARŞI VEKALET ÜCRETİ ÇIKAR ?

Teşekkürler
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :4972, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : ayzıt, Tarih : 12-06-2024 15:39
Sevgili Meslektaşlarım,
Somut olayda A eşi B'nin 3 adet bileziğini alarak B'ye evlilik birliği içerisinde bir taşınmaz bağışlıyor. Müvekkil B, taşınmazı torununa devrediyor. A ile B'nin boşanma davasında B'nin taşınmazı eşi A'dan habersiz devretmesi güven kırıcı davranış olarak nitelendiriliyor. Devir konusu taşınmazın B'nin kişisel malı olduğu görüşündeyiz ancak görüşümüzü destekleyen herhangi bir içtihada rastlayamadım. Sizlerin görüşlerinden yararlanmak istiyorum. Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5031, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : avhanim, Tarih : 12-06-2024 14:50
Meslektaşlarım merhabalar, OCAS müdafii olduğum bir dosya istinafta bozularak sanık müvekkilimin beraatine karar verildi. Ancak vekalet ücretiyle ilgili herhangi bir karar yazılmamış. Temyize gidilebilir mi sizce?

Bildiğim kadarıyla; "Beraat eden sanığın vekaletname ile yetkilendirilen müdafii bulunması halinde Hazine tarafından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin ikinci kısmının ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücretine hükmedilmesi uygulamasına devam edilecek, ayrıca sanık müdafisinin Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince görevlendirilen müdafi olması ve müdafilik görevinin devam ediyor olması halinde de vekalet ücretine hükmedilecek, ancak bu ücret Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ikinci kısmının ikinci bölümünde yer alan avukatlık ücretinden Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Görevlendirilen Müdafi ve Vekillere Yapılacak Ödemelere İlişkin Tarife uyarınca Hazine tarafından müdafiiye ödenen ücret mahsup edilmek suretiyle belirlenecektir."

İstinafa gidilen vakit 2022 yılı, asgari ücret tarifesindeki değişiklik 23.10.2023 tarihinden itibaren geçerli ve dosya istinaftan henüz yeni döndü. Değerli yanıtlarınızı ve yardımlarınızı bekliyorum...
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5168, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Tuba A., Tarih : 12-06-2024 14:44
Merhaba Sayin Meslektaslarim,

Ölümlü iş kazasi dosyamizda bilirkisi raporu alindi. Soz konusu bilirkisi raporuna istinaden bedel arttirim yapildi. Akabinde hakim dosyayi tekrar bilirkisi incelemesine gondermeye karar verdi ve bu sirada asgari ucret artti. Haliyle alacagimiz artti. Tekrardan bedel arttirim istedik ancak hakim ikinci kez bedel arttirim olmayacagindan bahisle talebimizi reddetti ve dosyayi karara cikardi. Kararda bir suru hata oldugu icin dosya istinaftan dondu. Simdi bozma sonrasi durusma gunu verildi.

Bu asamada ilk durusmaya girip dosyanin bir daha bilirkisiye gitmeyeceginden emin olup bu sefer islah icin sure istemeyi dusunuyorum.

Dogru yontem bu mudur? Baskaca dikkat edilmesi gereken bir durum var midir?

Simdiden tesekkur eder, iyi calismalar dilerim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5095, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Tuba A., Tarih : 11-06-2024 13:31
Merhabalar,

Muvekkil vakti zamaninda bir meslektasa vekaletname vermis ve tahliye taahhudune dayali icra ve dava ikame edilmistir.

Simdi muvekkil ayni kiraciya kira bedelini odememesi nedeniyle farkli bir icra takibi acmak istemekte ve bu is icin de bize vekaletname vermek istemektedir.

Boyle bir durumda herhangi bir sakinca var midir? Diger meslektasin azli veya muvafakati gerekir mi?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5059, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : ayzıt, Tarih : 08-06-2024 16:03
Sevgili meslektaşlarım,
Müvekkilin maliki bulunduğu taşınmazı kiracı kardeşi 10 yılı aşkın süredir gabin niteliği taşıyacak şekilde düşük bedelle kullanıyor. Müvekkilin işyerinin kapanması sonucu işyeri ihtiyacı doğuyor. TBK 347 ve TBK 350 kapsamında hem süre bitimi hem de ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açmayı düşünüyoruz. Konuya ilişkin içtihatları araştırdığımda iki maddeye de dayanacak şekilde örnek bir içtihat bulamadım. Sizlerin görüşlerinden yararlanmak istiyorum. Şimdiden teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5286, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : avfatosay, Tarih : 07-06-2024 12:28
Meslektaşlarım merhabalar.

İhtiyaç sebebine dayalı olarak kira döneminin sonundan itibaren 1 aylık süre içerisinde davamızı ikame ettik. Bugün yapılan duruşmada hakim hanım, dava tarih itibari ile süresinde açılmış ancak taraflar arasında akdedilen kira sözleşmesinin fesih başlığı altında yer alan bir madde nedeni ile karşı tarafa ihtarda bulunulması gerektiğini söyledi ve çekilmiş olan bir ihtarnamenin bulunması halinde dosyaya ibraz edilmesi için tarafımıza süre verdi. Bahsi geçen madde "Sözleşme her ne kadar bir yıl süre için yapılmış olsa da kiraya veren gerekçe göstermeksizin sözleşme başlangıç tarihinden itibaren başlamak üzere 1 ay önce ihtarda bulunmak şartıyla kira akdine son verebilir. Kiracı, kira akdinin bir yıldan önce kiraya veren tarafından feshedilmiş olması nedeniyle kiraya verenden herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunamaz.Bu hüküm taraflarca kabul,beyan ve taahhüt edilmiştir. şeklindedir. Bu madde, TBK uyarınca geçersiz olacaktır. Bu geçersiz sayılacak madde kapsamında müvekkilden kira sözleşmesinin başlangıcından itibaren 1 ay içerisinde ihtar çekmesinin beklenmesi doğru bir karar mıdır ? Yardımcı olursanız sevinirim. Elinizde somut olayla benzerlik gösteren Yargıtay kararı varsa paylaşırsanız memnun olurum. Yanıtlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5356, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : av.semakeles, Tarih : 06-06-2024 14:53
İyi günler meslektaşlarım. Daha önce karşılaşmadığım bir konuda görüşlerinizi almak isterim. Müvekkil bundan 4-5sene önce bir rezidanstan iki daire alıyor. Rezidans yönetimi ile bir sözleşme yapıyor. Sözleşmeye göre; rezidans yönetimi müvekkile evde kiracı olsun olmasın aylık sabit bir kira ücreti ödeyecek ve bunun karşılığında istediği kira bedeli üzerinden müvekkilin evini başkasına kiralayacaktır. Bir kaç sene bu durum devam ediyor sonrasında rezidans yönetimi iflas edip başka bir yönetime devrediliyor ve o yönetim müvekkile para ödemeyip (DAİRELER ÜZERİNDE İPOTEK OLDUĞU KİRA GELİRİNİN İCRA DAİRESİNE YATIRILDIĞI İDDİSIYLA) müvekkilin bir evinde de hala birini oturtuyor. Müvekkil maliki olduğu evi boşaltılmış şekilde geri almak istiyor. Biz bu durumla ilgili yeni yönetime aramızda yeni bir sözleşme olmadığını ve herhangi bir ödeme de yapılmadığını bu nedenle de evin tahliyesini isteyen bir ihtar gönderdik ancak cevapsız kaldı. Bu durumda ne yapmamızı önerirsiniz?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :5463, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08791304 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.