Tespit dışı bırakılan taşınmaz hakkında

2 haftadır üzerinde çalışmış olmama rağmen net bir sonuca varamadım. Sevgili meslektaşlar acil yardınızı rica ederim.
1. 100 ada numaralı bir taşınmaz var. Bu ada üzerinde 1,2,3,4,5 parsel numaralı yerler mevcut
2. Müvekkilin kullanımında olan yerin parsel numarası yok.
3. 100 ada numaralı taşınmazın başından geçen olaylar şunlar
3.1: 1947 yılında hazine adına tescil ediliyor
3.2: 1989 yılında 6831 sayılı orman kanunu 2/B kapsamında orman kadastro komisyonunca hazine adına orman dışına çıkartılıyor.
3.3: 1995 yılında blok şeklinde idari yoldan maliye hazinesi adına tescili yapılıyor.
3.4: 2010 yılında 5831 sayılı yasa kapsamında 2/B sınırları mülkiyet ve vasıf dışında fenni hataların düzeltilmesine ilişkin düzeltme krokilerinde 100 ada üzerinde bulunan 1,2,3,4,5 parsellerin tamamı 1995 yılında yapılan tescilli alan içinde gösteriliyor.
3.5: Düzeltme işlemi 5831 sayılı yasa kapsamındaki kadastro tespit çalışmaları ile birlikte 2010 yılında askı ilanına alınıyor.

Olaylar bu şekilde.
Müvekkil bu ilandan tesadüfen haberdar oluyor ve Kadastro mahkemesinde tespite itiraz davası açıyor.
Mahkemece yapılan keşifte müvekkilin kullanımında olan alanın 50 m2'sinin muhtelif m2'ler ile 1,2,3 parsel numaralı kulanıcıların üzerine tespit edildiği, 200 m2'nin ise tespit dışı bırakıldığı anlaşılmıştır.
Mahkeme 50 m2 alan ile ilgili olarak buraya yeni bir parsel numarası verilerek hazine adına tescil ve kullanıcı şerhi düşülmesine karar verirken, 200 m2 alan ile ilgili olarak görevsizlik kararı vermiş. Ya idareye başvur tespit talep et yada asliye hukuk mahkemesinde tescil talep et demiş.

Anlatmış olduğum olaylar ışığında zilyetliğe dayalı tescil davası açmak sizce uygun olur mu?
Olayları tam özetlemek için biraz uzun yazmak durumunda kaldım.