Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

cezai şart - kısmi dava

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 18-01-2013, 16:24   #1
krc

 
Varsayılan cezai şart - kısmi dava

sözleşme gereğince gecikilen her gün için 500 tl gecikme faizi ödeneceği kararlaştırılmış. sözleşmede kararlaştırılan işin bitim süresinin üzerinden yaklaşık 3 ay geçmesine rağmen halen iş tamamlanmamıştır. buna göre gecikilen her gün için cezai şart talep etmek istiyoruz fakat bu durumda işin sözleşmede kararlaştırılan bedelinden daha fazla bir meblağ ortaya çıkıyor. bilindiği üzere cezai şartın yüksek olması durumunda hakim takdiren indirim yapabiliyor. bu durumda kısmi dava açabilmemiz mümkün mü, yoksa gecikilen gün belli, cezai şart da belli bu nedenle kısmi dava açamayacakmıyız?
cevaplar için şimdiden teşekkürler..
Old 19-01-2013, 00:42   #2
detay82

 
Varsayılan

Bilindiği üzere, cezai şartın fahişliği konusunda, sözleşme taraflarının hukuki statüleri önem taşımaktadır.

Türk Borçlar Kanunu
II. Cezanın miktarı, geçersizliği ve indirilmesi
MADDE 182- Taraflar, cezanın miktarını serbestçe belirleyebilirler.
Asıl borç herhangi bir sebeple geçersiz ise veya aksi kararlaştırılmadıkça sonradan borçlunun sorumlu tutulamayacağı
bir sebeple imkânsız hâle gelmişse, cezanın ifası istenemez. Ceza koşulunun geçersiz olması veya borçlunun sorumlu
tutulamayacağı bir sebeple sonradan imkânsız hâle gelmesi, asıl borcun geçerliliğini etkilemez.
Hâkim, aşırı gördüğü ceza koşulunu kendiliğinden indirir.
Bu bağlamda sözleşme taraflarının tacir olup olmadığı konusunu da belirtmeniz sorunuzun çözümü için gereklidir.

TÜRK TİCARET KANUNU
4. Ücret ve sözleşme cezasının indirilmesi
MADDE 22- (1) Tacir sıfatını haiz borçlu, Türk Borçlar Kanununun 121 inci maddesinin ikinci fıkrasıyla 182 nci
maddesinin üçüncü fıkrasında ve 525 inci maddesinde yazılı hâllerde, aşırı ücret veya ceza kararlaştırılmış olduğu iddiasıyla
ücret veya sözleşme cezasının indirilmesini mahkemeden isteyemez.

Görüldüğü gibi yasa hükümlerine göre, tacir olmayan şahıslar fahiş cezai şartın indirilmesini talep edebiliyorken tacir olan kişilerin aynı yönde talepte bulunmaları kabul edilmemektedir.

Tarafınızdan yöneltilen cezai şart ile ilgili sorunun cevabı da sözleşme taraflarının hukuki göre değişecektir.

6100 sayılı HMK nın 109. maddesindeki "(2) Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz." şeklindeki emredici hüküm gereğince, olayda gecikme tazminatı sözleşmede açıkça yazılı olduğundan ve gecikilen süre de açıkça ortada olduğundan kısmi dava açmamanız önerilir. (tarafların hukuki statüsü önemli eğer davalı tacir değilse mahkemenin bu konuda takdiri olabileceğinden kısmi dava açilabilir)

Saygılarımla.
Old 19-01-2013, 09:29   #3
krc

 
Varsayılan

Sayın Değer,
cevabınız için teşekkürler. Tarafların her ikisi de tacir. Ancak bilindiği gibi tacir de olsa ekonomik mahvına neden olacak derecede ağır cezai şartta hakimin indirim yapacağına dair yargıtay kararları var. bu arada soruda günlük 500-TL diye yazmışım ama cezai şart günlük 1.500-TL. Bu durumda kesin rakamlar değil ama ortalama 100.000-TL'lik bir işin gecikmesi nedeniyle 150.000-TL civarında bir ceza söz konusu oluyor. şirketin ticaret sicilinde sermayesi 50.000-TL olarak gösterilmiş.
şartlar böyleyken, taraflar tacir olduğu için 150.000-TL'yi yine de isteriz diyebilirmiyiz?
Old 19-01-2013, 11:02   #4
olcayhukuk

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,

Hernekadar TTK 22 (E.TTK24)tarafların tacir olması halinde cezai şartın fahiş olduğu savunmasının yapılamamasını öngörüyor ise de tacirin mahvına sebebiyet verecek fahiş cezai şartı ahlak ve adaba aykırı bulduğu için tenkisat yapılması gerektiği yolundaki yargıtay kararını sunuyorum.

Sorunuzun 2. bölümüne gelince kuşkusuz kısmi cezai şart talebinde bulunup, bilirkişi incelemesinden sonra davanızı ıslah edebilirsiniz.
Ayrıca 8100 sayılı HMK nın getirdiği bedeli yani müddeabihi belirsiz dava açma olanağını da hatırlatmak isterim.

T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/587
K. 2003/1034
T. 3.2.2003

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR : Davacılar, davalılardan villa satın aldıklarını, sözleşme ile kararlaştırılan bedeli ödediklerini ek sözleşme ile villanın teslim tarihinin 2000 yılı ocak ayı olarak kararlaştırıldığını, ancak bu güne kadar taşınmazın teslim edilmediğini, bu itibarla davalıların sözleşmede kararlaştırılan cezai şartı ödemeleri gerektiğini ileri sürerek 107.000 Amerikan Dolarının ödeme günündeki TL. karşılığının tahsilini istemişlerdir.

Davalılar, davacıların edimlerini yerine getirmediklerini, cezai şart miktarının ahlak ve adaba aykırı olduğunu, davalılardan Emlak Market Ltd. Şti.ne husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir.

Mahkemece, şirket sermayesinin 500.000.00 Tl. olduğu davacıların istediği bedelin ( cezai şartın ) şirket sermayesinin çok üzerinde bulunduğu, belirlenen cezai şartın ödenmesinin iktisadi durumu itibariyle davalı şirketin yok olmasına sebep olacağı ve bu itibarla cezai şartın adaba aykırı ve batıl olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delilerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Taraflar arasında düzenlenen satış sözleşmesinde yapımcı firmanın teslim tarihini geçirdiği her gün için 1000 ABD Doları ceza ödeyeceğini kararlaştırdıkları gözlenmiştir. Davacı bu sözleşmeye dayanarak 107 günlük gecikme nedeni ile davalıdan az yukarıda açıklanan cezai şart tutarı 107.000 ABD doların ödetilmesini istemiştir. Davalıların tacir oldukları uyuşmazlık konusu değildir. TTK.nun 24. maddesi uyarınca tacirler hakkında BK.nun 161/son maddesi uygulanamaz. Ancak bu hükme rağmen cezai şartın uygulanması tarafların ekonomik yönden mahvına sebebiyet olur ise, ahlak ve adaba aykırı olduğu için sözleşmenin o hükmü geçersiz sayılır. Ne var ki tarafların bir cezai şart kararlaştırmış bulunmaları karşısında, cezai şartın makul bir düzeyde belirlenmesi de mahkemenin görevi içinde bulunmaktadır. Mahkemece bilgisine başvuralan, bilirkişi davalı şirketlerin tüm kayıtlarını incelemeden sadece koyulmuş bulunan sermaye ve davalı şirketlerin zarar açıklamalarına binaen, cezai şartın ekonomik olarak mahvına sebep olacağını bildirmiştir. Oysa şirketin sermayesinin bilirkişiler tarafından belirlenen miktarda bulunması ve şirketin bir dönem zarar göstermesi cezai şartın ödenmesi açısından, davalı şirketlerin ekonomik yönden mahvına sebep olmayabilir. Mahkemece, davalı şirketlere ait tüm ticari defter ve kayıtlar ile belgeler getirtilerek, davalıların mal varlığını oluşturan menkul ve gayrimenkulleri, üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları ve bu süretle aktifini oluşturan tüm unsurlar incelenerek belirlenmeli, davalıların tacir olmaları da gözetilerek, aralarındaki kararlaştırmaya göre belirlenen cezai şartın ödenmesi davalıların ekonomik açıdan çökmesine sebebiyet verdiğinin anlaşılması halinde makul bir miktara indirilerek ne miktar cezai şart ödeyebilecekleri konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle belirlenmeli ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemenin değinilen bu yönleri gözardı ederek, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak yazılı şekilde hüküm tesis etmesi usul ve yasaya aykırıdır. bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacıların diğer temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) numaralı bent uyarınca temyiz olunan hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 3.2.2003gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 19-01-2013, 23:40   #5
law89

 
Varsayılan

Burada cezai şart miktarının belirli olduğu bir hal söz konusu değil midir? Günlük gecikme karşısında ödenecek bedel var ve eğer gecikilen gün de belli ise kısmi dava açmak mümkün değildir,görüşündeyim.
Tacir söz konusu olsa dahi Oğuzman/Öz'e göre cezai şartın hükümsüzlüğü(TBK m.27) veya indirilmesi(TTK 1530/1) mümkündür.
Old 21-01-2013, 00:30   #6
üye40335

 
Varsayılan

Yakın bir zamanda cezai şart talepli alacak davası açtım.Cezai şart konulu alacak davasının yeni hukuk usulü muhakemeleri kanununa göre kısmi veya belirsiz alacak davası şeklinde açılamayacağı görüşündeyim.Her iki tarafın tacir olması durumunda ise hakkaniyet indiriminin mümkün olmadığını düşünüyorum.
Old 21-01-2013, 07:17   #7
olcayhukuk

 
Varsayılan

Sayın Lawyerr 35,
Kısmi açtığım cezai şarta ilişkin davada bilirkişi cezai şart miktarını hesap ederek rapor tanzim etti ve davayı ıslah ettim. Cezai şartta hakkaniyet indirimi TBK da yer alan bir husus olup, ben tacirler arasında hakkaniyet indiriminden bahsetmedim. Yargıtay bir tarafın mahvına sebebiyet verecek derecede fahiş olan cezai şartın ahlak ve adaba aykırı olması nedeniyle mahkemece tenkis edilebileceğini öngörüyor. sunduğum karar bu yoldadır...
Old 21-01-2013, 08:45   #8
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Cezai şart her ne kadar sözleşmede belirli bir tutar olarak kabul edilse bile, hakimin müdahalesi ile indirilmesi mümkün olduğundan (TBK.182/son) belirsiz alacak veya kısmi alacak davası olarak açılabilir kanaatindeyim.

Diğer yandan bu durum, her ne kadar TTK.22'ye göre tacirler arasında uygulanamaz gibi görülse dahi cezai şartın uygulanması halinde borçlunun mahvına sebebiyet verecekse, hakimin fahiş cezai şartı indirebileceğine dair Yargıtay kararları da mevcuttur.
Old 22-01-2013, 11:24   #9
olcayhukuk

 
Varsayılan

Sayın Mehmet Saim Dikici'nin görüş ve düşüncelerine aynen katılıyorum.
Old 22-01-2013, 11:44   #10
law89

 
Varsayılan

Gerekçesinin pek makbul olmadığı kanaatindeyim.Bu gerekçeye dayanırsak hemen her dava bu şekilde açılabilecektir.
Old 22-01-2013, 12:35   #11
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan law89
Gerekçesinin pek makbul olmadığı kanaatindeyim.Bu gerekçeye dayanırsak hemen her dava bu şekilde açılabilecektir.

Nasıl her dava bu şekilde açılacak ki? Sözleşmede belirlenen tutara hakimin müdahalesi ancak sınırlı durumlarda mümkündür.

Sonradan eklenen not:
---

BU arada şunu da belirtmeliyim; yasa ilk çıktığı zaman kısmi dava yasağı tartışılırken forumda da bulunan görüşümde, ben de aynen sizin gibi cezai şart bakımından kısmi dava yasağını savunmuştum. Ancak aradan geçen zaman içinde yasanın uygulamasında yaşanan sıkıntıları, haklı olduğu halde dava açamayan vatandaşları gördükten sonra bu konudaki görüşüm tamamen değişti. Kısmi dava yasağı bizim ülkemiz için lükstür.
Old 23-01-2013, 17:13   #12
krc

 
Varsayılan

öncelikle cevaplar için teşekkür ederim herkese. bana kısmi dava açılabileceği görüşü daha yakın gibi geliyor.
ama bir de şöyle bir durum var, tacirler arasında taraflardan birinin mahvına neden olacak derecede uygulanan cezai şart için indirim yapılabileceği yönünde yargıtay kararları var. fakat ben davamı bu şekilde açarsam ve bunu kendim dile getirmiş olursam, indirimi peşinen kabul etmiş olmaz mıyım? ya da bu husus aleyhime bir sonuç teşkil eder mi?
Old 23-01-2013, 20:20   #13
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan krc
öncelikle cevaplar için teşekkür ederim herkese. bana kısmi dava açılabileceği görüşü daha yakın gibi geliyor.
ama bir de şöyle bir durum var, tacirler arasında taraflardan birinin mahvına neden olacak derecede uygulanan cezai şart için indirim yapılabileceği yönünde yargıtay kararları var. fakat ben davamı bu şekilde açarsam ve bunu kendim dile getirmiş olursam, indirimi peşinen kabul etmiş olmaz mıyım? ya da bu husus aleyhime bir sonuç teşkil eder mi?

Siz davanızı belirsiz alacak davası olarak ya da kısmi dava olarak açtıktan sonra konu karşı tarafça tartışmaya açılırsa veya hakim, harcı tamamlamanız yönünde süre verirse, Yargıtay'ın;

Alıntı:
Yazan T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu

ESAS NO : 2012/9-838
KARAR NO : 2012/715 Y A R G I T A Y İ L A M I
Alacak miktarı veya değerinin hakimin takdiri veya yasal nedenlerle indirim yapılarak belirlendiği durumlarda da alacak belirsizdir.



Şeklindeki, gerekçesine vurgu yapabilirsiniz, diye düşünüyorum. Böyle bir gerekçe neticesinde, siz cezai şartın genel olarak hakimin müdahalesine açık bir kurum olduğunu, bu bağlamda YHGK kararı uyarınca belirsiz davaya ve doğal olarak kısmi davaya konu edilebileceğinin görüldüğünü belirtirseniz, bu genel yaklaşım, somut olayda indirim yapabilirsiniz, buna rızam vardır anlamına gelmez.
Old 24-01-2013, 10:50   #14
olcayhukuk

 
Varsayılan

Ben de ilaveten şunu söylemek isterim. Bilirkişi raporunda cezai şartın daalının mahvına neden olacak nitelikte olduğunu beyan ederse dahi siz davanızı tam miktar üzerinden ıslah edin ve hakim tarafından yapılan tenkisat sebebiyle yerleşik Yargıtay kararlarına göre tenkisat nedeniyle reddedilen miktar nedeniyle masraf ve vekalet ücretine mahkum edilemeyeceğinizi dilekçenize derc edin. Bu konuda elimde Yargıtay kararları var.
Old 31-07-2013, 11:52   #15
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sayın OlcayHukuk;

Yargıtay kararlarına göre cezai şartta indirim yapılması durumunda davacı aleyhine masraf ve vekalet ücreti hükmedilemeyeceğine dair yargıtay kararlarını ekler misiniz?
Old 02-04-2015, 14:31   #16
janan

 
Rahatsiz

Bu başlıkta konuşulanlar doğrultusunda bana da mantıklı gelen bu şekilde cezai şart davalarının belirsiz alacak olarak açılabileceği şeklinde idi. Bu nedenle benzer tarz kira sözleşmesinden kaynaklı cezai şart davamı belirsiz alacak olarak açtım. Davalı taraf belirsiz alacak olarak açılamayacağı yönünde itirazda bulundum. Davalı taraf cevabına cevaben özellikle sayın meslektaşımın bahsettiği Yargıtay HGK kararına vurgu yaparak davanın belirsiz açılabileceğinde ısrar ettim. Mahkeme dava miktarımı belirlemem aksi halde usulden red edileceği yönünde karar verdi. Davanın belirsiz alacak olarak açılmasında hukuki yararım olduğuna dair bir dilekçe yazarak dava miktarını belirlemedim. Biraz uzun oldu ve yarın duruşması var paylaşmak istedim.
Zaten güllük gülistanlık olan adalet sistemimizi günden güne güzelleştirenler sağolsun!!
Old 03-04-2015, 20:07   #17
Batu Han

 
Varsayılan

100.000 TL'lik bir iş için konulan 150.000 TL'lik cezai şartın fahiş olup olmadığı da tartışılır.

Bana göre işin niteliği de önemlidir.
Mesela menejerlik sözleşmelerinde çok yüksek cezai şartlar öngörülebiliyor. Ya da keza deniz hukuku sözleşmelerinde.

Ancak bana göre kısmi dava açarak risk almamak gerek böyle bir durumda. Çünkü yapılan saçma kanun değişikliklerinden sonra henüz uygulamalar netleşmedi. Bu konuda elini taşın altına sokması gereken müvekkiliniz.
Old 25-05-2015, 16:25   #18
ecemefem

 
Varsayılan

Merhaba şu sıra içinden çıkamadığım bir konu hakkında görüşlerinize ihtiyacım var. Şöyle ki ; müvekkilim bir bayilik sözleşmesi imzalamış sözleşme fesih edilmediğinden yenilenmiş. sözleşmede rakip firmalara ait ürünlerin satılmayacağı kararlaştırılmış (satılamaz denmiş ama satılırsa şöyle yaptırım olur denmemiş) ancak müvekkil bu şarta aykırı davranarak başkaca ürünler de satmaktadır.Karşı tarafın da bundan haberi var.Ancak bugüne kadar seslerini çıkarmamışlardır. Şimdi müvekkilim bayiliği istemiyor. Ve sözleşmeyi ürünleri geç yolladılar, teknık destek vermediler, prımlerımızı ödemediler vs diyerek fesh etmek ıstıyorlar. İşin açıkçası karsı tarafın sözleşme şartına uymadınız teminat mektubunuzu paraya çevırıyoruz demelerınden korktukları için fesıh edıp etmemekte kararsızlar. Sözleşmede şöyle bir madde bulunmakta: Bayinin, bu sözleşme hükümlerine riyaet etmememesi ve /veya ödemelerini vadesinde yapmaması halinde alınan teminat Bayiye yapılacak bildirimi müteakip .....irad kaydedilir. Bayi bu hususta itirazda bulunmamayı peşinen kabul etmiştir. ( şirket iki adet teminat mektubu vermiştir. (biri 100.000 TL diğeri de 50.000 TL değerinde) Biz sözleşmeyi fesih ettiğimizde karşı taraf direk siz sözleşmeye aykırı davrandınız temınat mektubunuzu paraya çeviriyoruz diyebilir mi? Sözleşmede ki bu maddeyi CEZAİ ŞART olarak yorumladım yanlış mı yapıyorum?Bu madde bir Cezai Şart mı yoksa Teminat mıdır? ( Ki Sözleşmede teminat başlığı altında yer almaktadır) Karşı tarafın cezai şart isteme hakkı var mıdır? Böyle bir durumda cezai şart ne kadar belli değil yani bakıye alacağını da bu mektuptan mı alacak yoksa ayrıca mı ısteyecek ?? Dava açmadan direkt paraya çevirirse bızım yapabileceğimiz bir sey var mıdır?
bir de sözleşmeyi fesh etmemiz halinde BK 131. maddede belirtildiği gibi asıl borçla birlikte cezai şart teminat vb de sona erer mi yani biz karşı taraftan önce sözleşmeyi fesh ediyoruz dersek Karşı tarafın bizim sözleşmeye aykırı davranmış olduğumuzdan bahısle ısteyebılecegı bır temınat veya cezai şart var mıdır ?
cevaplarınız ve yardımlarınız için şimdiden teşekkur ederım...
Old 26-05-2015, 10:51   #19
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ecemefem
...müvekkilim bir bayilik sözleşmesi imzalamış sözleşme fesih edilmediğinden yenilenmiş. sözleşmede rakip firmalara ait ürünlerin satılmayacağı kararlaştırılmış (satılamaz denmiş ama satılırsa şöyle yaptırım olur denmemiş) ancak müvekkil bu şarta aykırı davranarak başkaca ürünler de satmaktadır.Karşı tarafın da bundan haberi var.Ancak bugüne kadar seslerini çıkarmamışlardır. Şimdi müvekkilim bayiliği istemiyor. Ve sözleşmeyi ürünleri geç yolladılar, teknık destek vermediler, prımlerımızı ödemediler vs diyerek fesh etmek ıstıyorlar. İşin açıkçası karsı tarafın sözleşme şartına uymadınız teminat mektubunuzu paraya çevırıyoruz demelerınden korktukları için fesıh edıp etmemekte kararsızlar. Sözleşmede şöyle bir madde bulunmakta: Bayinin, bu sözleşme hükümlerine riyaet etmememesi ve /veya ödemelerini vadesinde yapmaması halinde alınan teminat Bayiye yapılacak bildirimi müteakip .....irad kaydedilir. Bayi bu hususta itirazda bulunmamayı peşinen kabul etmiştir. ( şirket iki adet teminat mektubu vermiştir. (biri 100.000 TL diğeri de 50.000 TL değerinde) Biz sözleşmeyi fesih ettiğimizde karşı taraf direk siz sözleşmeye aykırı davrandınız temınat mektubunuzu paraya çeviriyoruz diyebilir mi? Sözleşmede ki bu maddeyi CEZAİ ŞART olarak yorumladım yanlış mı yapıyorum?Bu madde bir Cezai Şart mı yoksa Teminat mıdır? ( Ki Sözleşmede teminat başlığı altında yer almaktadır) Karşı tarafın cezai şart isteme hakkı var mıdır? Böyle bir durumda cezai şart ne kadar belli değil yani bakıye alacağını da bu mektuptan mı alacak yoksa ayrıca mı ısteyecek ?? Dava açmadan direkt paraya çevirirse bızım yapabileceğimiz bir sey var mıdır?
bir de sözleşmeyi fesh etmemiz halinde BK 131. maddede belirtildiği gibi asıl borçla birlikte cezai şart teminat vb de sona erer mi yani biz karşı taraftan önce sözleşmeyi fesh ediyoruz dersek Karşı tarafın bizim sözleşmeye aykırı davranmış olduğumuzdan bahısle ısteyebılecegı bır temınat veya cezai şart var mıdır ?...

Taraflarca kararlaştırılan "Bayinin, bu sözleşme hükümlerine riayet etmemesi ... halinde alınan teminat Bayiye yapılacak bildirimi müteakip .....irad kaydedilir." kısmı TBK m.179/1 anlamında "seçimlik cezai şart"; "Bayinin, ... ödemelerini vadesinde yapmaması halinde alınan teminat Bayiye yapılacak bildirimi müteakip .....irad kaydedilir" kısmı ise TBK m.179/2 anlamında "ifaya ekli cezai şart"tır.

İnceleyiniz:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=15451
Old 09-03-2020, 15:53   #20
n_plak

 
Varsayılan

Merhabalar, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve cezai şart talebiyle açacağımız davayı HMK 109'daki değişikliği de dikkate alarak kısmi olarak açabileceğimizi düşünüyorum.
Sözleşmede belirli bir cezai şart var ve sözleşmenin feshi durumunda talep edilebileceği açıkça belirtilmiş, ek cezai şart olarak da aylık kira bedellerinin ödenmesi kararlaştırılmış.
Bu başlıktaki yorumları da okudum ancak tereddütte kaldım. Sizce cezai şart belirli olmasına rağmen; kısmi dava açılabilir mi?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Cezai Şart.. recepbarlas Meslektaşların Soruları 12 25-09-2019 23:55
Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi, Cezai Şart, Kısmi İfa Av. Musa TAÇYILDIZ Meslektaşların Soruları 4 13-04-2011 23:49
kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile kararlaşıtırılan cezai şart+ıslah mümkün müdür?+ek dava konusu yapılabilir mi? akoguz Meslektaşların Soruları 2 27-01-2011 11:09
Cezai Şart -Kısmi Dava-Islah eyinusruk Meslektaşların Soruları 4 25-08-2009 16:06


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06366801 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.