Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Hırsızın Kırmış Oldugu Pencerenin Tamir Giderinin Kimin Tarafından Ödenecegi Sorunu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-12-2012, 21:01   #1
Av.EA

 
Varsayılan Hırsızın Kırmış Oldugu Pencerenin Tamir Giderinin Kimin Tarafından Ödenecegi Sorunu

Herkese merhaba. Muvekkilin yasamakta oldugu konuta giren hirsiz pencereyi kirarak iceri girmistir. Pencerenin tamiri gerekmektedir yaklasik olarak 250 tl lik bir gideri vardir. Kiraci olan muvekkil bu gideri odemek istememektedir. Cunku ev sahibinin gerekli guvenlik tedbirlerini almadigini ve bu konuda kendisini uyarmasina ragmen bu konudahicbir sey yapmayi dusunmedigini soylemis. Acaba pencerenin tamir giderini mal sahibimi yoksa kiracimi odemelidir. Cevaplar icin simdiden tesekkurler.
Old 07-12-2012, 09:09   #2
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Borçlar Kanunu'muza göre, kiralayan ( ev sahibi) kira müddeti boyunca kiralananı, kiracının kullanımına elverişli bir şekilde tutmak yükümlülüğündedir; aksine bir sözleşme yoksa, ev sahibi öder.
Old 07-12-2012, 11:19   #3
Admin

 
Varsayılan

Ben bu giderin kiracıya ait olduğu düşüncesindeyim.

Öncelikle anlattığınız olayda ev sahibinin gerekli tedbirleri almadığı görüşüne katılmıyorum. Hırsız evin penceresini kırarak girmiş. Gerekli tedbirlerden kasıt pencereye demir yaptırmamak veya eve alarm taktırmamak ise, kiracının bu tedbirleri gerekli gördüğü bir evi baştan kiralamaması gerektiğini de düşünmek gerek. Kira sözleşmesi yapılırken ev bu halde olduğuna ve kiracı tarafından bu şekilde görülüp, beğenilip, tutulduğuna göre, ev tutulduktan sonra güvenliğe ilişkin ilave masraflar yapılması gerektiğini ve bunların ev sahibinin sorumluluğu olduğu görüşüne katılmıyorum.

Ayrıca hırsız tarafından kırılan camın da "olağan kullanım ve bakım" kapsamında olduğu görüşündeyim, bu nedenle BK 317 gereğince kiracının ödemesi gerektiğini düşünüyorum. Ödeme sonrası (hırsız yakalanmışsa), ona rücu edilebileceğine elbette şüphe yok. Ancak evsahibi tarafından ödenmesi gereken bir masraf olduğuna katılmıyorum.

Bu arada benim gibi düşünmeseniz dahi, bu bedeli kiradan kesmenizi ASLA tavsiye etmem. Hukuki yola başvurmayı düşünüyorsanız, kirayı eksiksiz ödeyip, cam bedeli için ayrıca işlem yapın. Zira kiradan keserseniz ve ev sahibinin temerrüt ihtarı/takibi sonucunda açılacak davada da benim gibi düşünen bir hakime denk gelirseniz, tahliye olursunuz. Bence 250-TL için girilecek risk değil.
Old 07-12-2012, 11:41   #4
egemen48

 
Varsayılan

hırsızlık olayında kiracının kusuru bulunmamaktadır,bu nedenle masrafı kiralayan ödemelidir.




T.C. YARGITAY

3.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/1763
Karar: 2004/2081
Karar Tarihi: 15.03.2004


KİRALAYANIN AYIPLARDAN SORUMLULUĞU - KOMBİNİN ARIZALANMASINDA KİRACININ KUSURU - VEKALETSİZ İŞ GÖRME

ÖZET: Kira sürekli bir akit olduğundan, hem akdin kurulmasından önce mevcut, hem de akdin devamı süresince kiracının bir kusuru olmaksızın ortaya çıkan ayıplar kiralayanın tekeffülü altındadır. Kombinin arızalanmasında kiracının kusursuz olduğu anlaşılır ise vekaletsiz iş görme hükümleri gereğince onarım bedelinin tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali yoluna gidilmelidir.

(818 S. K. m. 249, 250, 413)

Dava dilekçesinde 330.250.000 lira için yapılan ilamsız takibe vaki haksız itirazın iptali ile takibin devamı ile %40 icra inkar tazminatının faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

YARGITAY KARARI

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

Davada, davacı (kiracı) kombi tamiri için ödediği 330.250.000 liranın davalı kiralayandan tahsili için yapılan ilamsız takibe vaki haksız itirazın iptalini istemiş, mahkemece, davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, kiralanandaki ayıbın kiralayanın hesabına kiracı tarafından giderilmesi sonucu karşılanan masrafların kiralayandan ödetilmesi istemine ilişkindir.

Borçlar Kanununun 249/1 maddesine göre; kiralayan akde uygun biçimde şeyi teslim ve koruma borcu altında olup, kira süresince de kiralananı bu halde tutmakla yükümlüdür. Kira sürekli bir akit olduğundan, hem akdin kurulmasından önce mevcut, hem de akdin devamı süresince kiracının bir kusuru olmaksızın ortaya çıkan ayıplar kiralayanın tekeffülü altındadır. Diğer bir anlatımla sözleşme süresince kiralananda meydana gelen bozuklukları ve eksiklikleri gidermek kiralananın kullanmaya elverişli bulunması için gerekli önlemleri almak zorunda bulunan kiralayandır. Ayıbın giderilmesini, şeyin tamirini talep hakkı, BK.nun 250/1 maddesi hükmü gereğince yasadan kaynaklanmaktadır.

O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda inceleme yapılarak kombinin arızalanmasında kiracının kusurunun bulunup-bulunmadığı saptanmalı şayet kusursuz olduğu anlaşılır ise vekaletsiz iş görme hükümleri gereğince (BK.mad.413) onarım bedelinin tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali cihetine gidilmelidir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.03.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Old 07-12-2012, 12:02   #5
qendal21

 
Varsayılan

Merhaba,
Şayet kiraya veren gerekli özen yükümlülüğü göstermiş ve söz konusu kiralanan malı eksizsiz teslim etmiş ise zararlardan kiralayanın sorumlu olacağı düşüncesindeyim, ancak 3. Şahsın sorumluluğunda rücu hakkı saklı olacaktır. somut olayda, pencereyi kim takarsa taksın hırsıza rücu edebilir. Şayet hırsız yakalanmamış ise İdarenin kusursuz sorumluluğu ilkesi çerçevesinde bence devletin sormululuğuna gidilmelidir.
Old 07-12-2012, 12:17   #6
egemen48

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan qendal21
Merhaba,
Şayet kiraya veren gerekli özen yükümlülüğü göstermiş ve söz konusu kiralanan malı eksizsiz teslim etmiş ise zararlardan kiralayanın sorumlu olacağı düşüncesindeyim, ancak 3. Şahsın sorumluluğunda rücu hakkı saklı olacaktır. somut olayda, pencereyi kim takarsa taksın hırsıza rücu edebilir. Şayet hırsız yakalanmamış ise İdarenin kusursuz sorumluluğu ilkesi çerçevesinde bence devletin sormululuğuna gidilmelidir.

devlet bütün hırsızlığı nasıl engellesin ki?
Old 07-12-2012, 12:27   #7
qendal21

 
Varsayılan

Ben engel olacak demedim sayın meslektaşım, İdarenin kusursuz sorumluluğundan söz ettim. Taktir edersiniz ki söz konusu ilkede devletin mani olamadığı bu sebeple kusursuz olduğu ancak toplumsal sözleşme ve bunun gereği olan vatandaşı koruma görevi gereğince devletin vatandaşlarına olan sorumluluğu söz konusudur. Şayet yürütülen bir soruşturmda fail yakalanamıyor ise ve bu sebeple dava zamanaşımına uğrar ise ve vatandaşın bir zararı söz konusu ise somut olayda söz konusu ilkenin geniş yorumlanarak devletin sorumluluğuna gidilebileceği kanısındayım.
saygılarımla.
Old 07-12-2012, 12:40   #8
üye7160

 
Varsayılan

YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 1982/4330
K. 1982/5144
T. 7.7.1982
• ALACAK DAVASI ( Davacı Kiralananın Camlarının Patlatılan Bomba ile Kırıldığını Onarım için Harcadıkları Paranın Davalı Kiralayandan Ödetilmesine Karar Verilmesini İstemesi )
• KİRALAYANIN ÖDEVLERİ ( Kiralayanın Sözleşme Süresince Kiralananda Meydana Gelen Bozuklukları ve Eksiklikleri Gidermesi Kiralananın Kullanılmaya Elverişli Bulunması için Önlemleri Alması )
• VEKALETSİZ İŞ GÖRME ( Kiracının Kiralayana Bildirmeksizin ve Mahkemeden İzin Almaksızın Onarımda Bulunması )
• KİRALANANDA ONARIM YAPILMASI ( Kiracının Kiralayana Bildirmeksizin ve Mahkemeden İzin Almaksızın Onarımda Bulunmasında Vekaletsiz İş Görme Hükümlerinin Uygulanması )
• AYIPLARIN GİDERİLMESİ İÇİN ÖNEL VERİLMESİ ( Buna İlişkin Hükmün Yorumlayıcı Nitelikte Olması Kira Sözleşmesinde Yanların Bu Kuralın Tersini Kararlaştırabilmesi )
1086/m.76
743/m.2
818/m.249,251,413,413
ÖZET : 1 - Kiralayan sözleşme süresince kiralananda meydana gelen bozuklukları ve eksiklikleri gidermek, kiralananın kullanılmaya elverişli bulunması için gerekli önlemleri almak zorundadır.

2 - Ufak tefek ayıpların giderilmesi için kiracının kiralayana elverişli önel vermesine ilişkin hüküm yorumlayıcı nitelikte olup kira sözleşmesinde yanlar bu kuralın tersini kararlaştırabilirler.

3 - Kiracının kiralayana bildirmeksizin ve mahkemeden izin almaksızın onarımda bulunması halinde BK.nun vekiliksiz iş görmeye ilişkin 413 ve 414. maddelerinin uygulanması gerekir.

DAVA : Taraftar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, kiracı sıfatı ile kullandıkları PTT İşletme Binası'nın camlarının zemin, kattaki oto galerisinin kapısında bilinmeyen kişiler tarafından patlatılan bomba ile kırıldığını; onarım için 16876,50 lira harcadıklarını söz ederek davalı kiralayandan ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı; olayın meydana gelmesinden kusurlu olamadığını ufak tefek onarımlar için münasip bir önel verilmediğinden davanın dinlenemeyeceğini savunmuştur.

Mahkemece; BK.nun 251/son fıkrası uyarınca davacı kiracının davalı kiralayana onarım için münasip bir mehil vereceğinden, dava açma hakkının olmadığını kabul ederek davanın reddine karar vermiştir.

Hüküm davacı yanca temyiz olunmuştur.

Kiralayan sözleşme süresince kiralananın akitten maksut olan surette kullanmaya elverişli bir şekilde teslime ve kira müddeti zarfında da şeyi bu halde tutmaya zorunludur ( BKm. 249-F. 1 ). Kiralayanın bu borcu teslim ve ayıba karşı tekeffül borçlarını kapsar ( r~necip Bilge Borçlar Hukuk Özel Borç münasebetleri 1962 Sh. 130131 ). 'Diğer bir anlatımla kiralayan sözleşme süresince kiralananda meydana gelen bozuklukları ve eksiklikteki gidermek ve böylece akit boyunca kullanmaya elverişli durumda bulundurmakla yükümlüdür. Kira devamlı bir akit olduğundan, kiralayan aktin devamı süresince kiracının bir kusuru olmaksızın ortaya çıkan ayıplardan sorumludur. Diğer bir anlatımla sözleşme süresince kiralananda meydana gelen bozuklukları ve eksiklikleri gidermek, kiralananı kullanmaya elverişli bulunması için gerekli önlemleri almak zorunda bulunan kiralayandır ( Becker m. 254/255. N. 13 ).

Somut olayda, bilinmeyen kişilerin attıkları bomba ile kiralanandaki camların kırılması hali; az yukarıda anlatılan kiralayanın sorumu tuğu kuralının uygulama alanındaki çarpıcı bir örneğidir. ( Tandoğan Özel Borç Münasebetleri Cilt: 1 Sh. 328 ) Öyleyse yanlar arasında iki uyuşmazlıkta kiralayanın sorumluluğunun yasadan doğduğunda kuşku yoktur ( Bkm. 249/1 ).

Gerçekte de, mahkemece bu 'kural benimsenmiştir. Ne var ki mahkeme dosyadaki deliller ile maddi olgu ve bulguların hukuki nitelendirilmesinde özellikle BKm. 251/f. II 'nin yorumunda yanılgıya düşmüştür. Yanlar arasında oluşan uyuşmazlığın doğru ve sağlıklı Çözüme bağlanabilmesi için ayıp halinde kiracının haklarının yeterince sınırını çözmek sonra da bunu somut olay içinde değerlen irilerek sonuca kavuşmakta yarar vardır.

BKm. 251/f/II'ye göre bizzat kiracının; bazi koşulların varlığı halinde ayıpları kiralayanın hesabına gidermesine izinlidir. Bunun İçin ayıpların esaslı olmayıp ufak tefek olması gerekir. Kırılanın cam olması ve yapılan masrafın miktarı da gözönünde tutulduğunda ayıbın ufak tefek nitelik taşıdığı çok belirgindir. Ufak tefek ayıpların giderilmesi için kiracının, kiralayana elverişli önel vermesi gerekir ( BKm. 251/F.2 ). Yalnız bu hüküm buyurucu nitelikte değildir. Eş deyişle yorumlayıcı niteliktedir. 0 nedenle kira sözleşmesinde yanlar bu kuralın tersini kararlaştırabilirler ( Oser S~hönen Berger, art. 256 Nr. 6 ). Gerçekte de yanlar bunu bilinçli bir şekilde sözleşmenin özel şartlar bölümünün 7. maddesine hüküm getirmek suretiyle kararlaştırmışlardır. Yanların iradeleri amaççı yorumla belirlendiğinde sözleşmenin anılan hükmü altında; davacı kiracının davalı kiralayana elverişli bir önel vermeden dahi kiralanandaki ufak tefek ayıpları onarabileceği açık seçik görülmektedir.

Kaldı ki; somut olayın özelliğine göre camların kırılmasında onarımın beklemeden yapılmasında zorunluluk vardır. Çünkü onarılması gerekli olan nesne kiralananın her türlü dış etkenlerden korunmasını sağlayan camdır. Bu nitelikte ve hemen giderilmesi zorunlu olan ufak tefek ayıp için BKm. 251/son gereğince kiralayana önel vermek; sonraca sonucunu beklemek, kiralananda ki nesneleri korunmadan yoksun bırakır. Bir an için kiralayanın, kiralananda oturması sırasında olayın meydana geldiği ve camların kırıldığını kabul edelim böyle bir olasılıkla kiralayanın da yaptırma durumu ile karşı karşıya bulunduğu, olayların normal atkısına ve yaşam deneyimlerine uygun düşer. Öyleyse kiralayanın kendisinin bile beklemeden yerine getirmek zorunluluğunda olduğu bir ayıp için, kiracısından BKm. 251/son fıkrası hükmünün arkasına sığınarak savunmada bulunması MKm. 2. maddesindeki objektif iyi niyet kurallarına da aykırılığı oluşturur.

Bundan ayrı, bir davada olguları belirlemek, hukuksal açıdan nitelemek ve de uygulamak yasal hükümlerini arayıp bulmak hakimın doğrudan görevi gereğidir ( HUMKm. 76 ). Kiracının, kiralayana bildirmeksizin ve mahkemeden izin almaksızın onarımlarda bulunması halinde BKm. 413 ve 414. maddelerin uygulanması gerekir. Böylece, somut olayda kiracı, anılan yasa hükümleri çerçevesinde yaptığı giderleri vekilliksiz iş görmeye göre de davalı kiralayandan isteyebilir. Yukarıdan beri yapılan açıklamaların ışığında belirtmek gerekir ki, davacının davalıya, somut olayın özelliğine ve sözleşme hükmüne göre ufak teflik ayıpların giderilmesi için önel verme zorunluluğunda bulunmadığından işin esasına girişilmesi ve böylece uyuşmazlık çözümüne bağlanmalıdır.

Yerel mahkemece, tüm bu yönlerin gözetilmemesi bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Gösterilen nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına ( BOZULMASINA ) ve peşin harcın istek halinde iadesine 7.7. 1982 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 07-12-2012, 13:05   #9
Meral83

 
Varsayılan

Ev sahibi ödemelidir. Bu tarz olaylarla karşılaşmak istemiyorsa, ev sahibi evi hırsızlığa, yangına v.s. durumlara karşı sigorta ettirseydi. Sonuçta primi fazla bir şey tutmuyor.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Taahhüdü ihlal davasında beraat sonucu vekalet ücreti ve yargılama giderinin müşteki üzerine bırakılmasına itiraz juristbtl Meslektaşların Soruları 3 08-10-2011 15:42
İş kazasi oldugu halde is kazasi göstermemek Ahmet polat Hasta Hakları Hukuki Destek Merkezi (HASDEM) 1 13-06-2011 12:31
Vekalet ücreti ve yargılama giderinin ıslahı hakkında. sefir_1_ Meslektaşların Soruları 1 10-01-2011 14:02
taşınır satışından önce yatırılan ilan giderinin çok yüksek olması kapbana Meslektaşların Soruları 4 24-04-2010 22:07


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03386307 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.