Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Hacizli malın Alınması - Tasarrufun İptali Davası - Yargıtay İlamı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 18-05-2012, 18:55   #1
tiryakim

 
Varsayılan Hacizli malın Alınması - Tasarrufun İptali Davası - Yargıtay İlamı

Merhabalar Değerli Meslektaşlarım ;

Hacizli gayrımenkulun akrabalar arasında, aynı işkolunda çalışanlar arasında vb... alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak satışı durumu ile ilgili olarak yargıtay Kararı eklerseniz sevinirim.
Yani açacağımız Tasarrufun iptali davasında akrabalar ve aynı işkolunda çalışan kişiler hacizli taşınmazı almışlar bu durum ile ilgili olarak yargıtay ilamı eklerseniz sevinirim.

Teşekkürler...
Old 18-05-2012, 20:41   #2
sibel19

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/5106

K. 2011/2395

T. 17.3.2011


• TASARRUFUN İPTALİ ( Üçüncü Kişi Davalının Borçlunun Akrabası Olması Nedeniyle Alacaklıları Izrar Kastını Bilebilecek Durumda Olmasına Göre Davanın Kabulünün Doğru Olduğu )

• BORÇLUNUN ALACAKLILARI IZRAR KASTI ( Tasarrufun İptali Davası - 3. Kişi Davalının Borçlunun Akrabası Olması Nedeniyle Alacaklıları Izrar Kastını Bilebilecek Durumda Olmasına Göre Davanın Kabulü )

• ALACAKLILARDAN MAL KAÇIRMA ( Tasarrufun İptali Davası - Üçüncü Kişi Davalının Borçlunun Akrabası Olması Nedeniyle Alacaklıları Izrar Kastını Bilebilecek Durumda Olması/Davanın Kabulünün Doğru Olduğu )

2004/m. 280

ÖZET : Davacı, davalının alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait aracı diğer davalıya sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir. 3. kişi konumundaki davalının borçlunun akrabası olması nedeniyle alacaklıları ızrar kastını bilebilecek durumda olmasına göre davanın kabulüne karar verilmesi doğrudur.

DAVA : Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı Mehmet V. tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili davalılardan Fikret B.'in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcuna yetecek haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendisine ait aracı diğer davalı Mehmet V.'a sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir.

Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece davalıların akraba olmaları nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı Mehmet V. tarafından temyiz edilmiştir.

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, üçüncü kişi konumundaki Mehmet V.' ın borçlu davalı Fikret B.' in akrabası olması nedeniyle alacaklıları ızrar kastını bilebilecek durumda olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre,

SONUÇ : Davalı Mehmet V.’ın temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 596,05 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı Mehmet V.' dan alınmasına, 17.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.

YARGITAY

15. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/6898

K. 2005/1819

T. 28.3.2005

• TASARRUFUN İPTALİ TALEBİ ( Borçluyla Taşınmazı İktisap Edenlerin Yakın Akraba Olmalarının ve Dahili Davalının Adresleriyle Borçlunun Adresinin Aynı Olmasının Tasarrufun Mal Kaçırmaya Yönelik Olduğunu Göstermesi - Vekalet Ücretinin Tesbiti Usulü )

• YAKIN AKRABALAR ARASINDA YAPILAN TASARRUFLAR ( Bağışlama Hükmünde Olması ve İptale Tabi Olması - Tasarrufun İptali Talebinin Kabulü Gereği )

• ALACAKLILARDAN MAL KAÇIRMA KASTIYLA YAPILAN TASARRUFUN İPTALİ TALEBİ ( Borçluyla Taşınmazı Satın Alanların Yakın Akraba Olması ve En Son Alıcının Adresleriyle Borçlunun Adresinin Aynı Olması - Tasarrufun İptali Talebinin Kabulü Gereği )

• VEKALET ÜCRETİNİN TESBİTİ USULÜ ( Tasarrufun İptali Davasında - Takibe Konu Alacakla Tasarrufun Değerinden Hangisi Az ise O Miktar Üzerinden Nisbi Tarifeye Göre Hükmedileceği )

• DAVALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ ( Vekalet Ücreti Takdir Ederken Mahkemece Birleştirilen Her Davanın Müstakil Olduğu Gözetilerek Ayrı Ayrı Vekalet Ücreti Takdir Edilmesi Gereği )

2004/m.277,278/III-1,280

1136/m.169

ÖZET : 1- Dava, tasarrufun iptali talebine ilişkindir. Olayda, davalıların yakın akraba olmaları, dahili davalı Abdullah'ın tebligat yapılan adresi ile akit tablosunda gösterdiği adresin davalı borçlu Ali'nin adresi ile aynı olup borçlunun yakını olması, tüm satışların kısa zaman aralıkları ile yapılması, taşınmazlar üzerinde çok sayıda ipotek ve hacizlerin varlığı da dikkate alındığında iyiniyetten söz edilemeyeceğinden mal kaçırmak kastıyla hareket edildiğinin ve dahili davalı Abdullah'ın borçlunun bu kastını bildiğinin kabulü gerekir.

2- Öte yandan, iptal davalarında vekalet ücretinin takibe konu alacak ile tasarrufun değerinden hangisi az ise o miktar esas alınmak suretiyle nisbi tarifeye göre hesaplanması, birden fazla davanın birleşmesi halinde her dava müstakil hüviyetini koruyacağından birleştirilen her dava için ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir.

DAVA : Dava, İİK'nın 277. ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

Yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda asıl davada hakkındaki dava atiye terk edilen davalı Emine hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Ankara 6. İcra Müdürlüğü'nün 2002/11355 sayısında kayıtlı iken Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü'nün 2003/98 sayısını alan takip yönünden Mehmet B... ve Ahmet Z... ile dahili davalı Abdullah D... arasında yapılan taşınmaz satışına ilişkin tasarrufun iptaline, birleştirilen Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/682 Esas sayılı dosyasında Ankara 6. İcra Müdürlüğü'nün 2003/51 sayılı takip dosyası yönünden Mehmet B... ile Ahmet Z... arasındaki taşınmaz satışına ilişkin tasarrufun iptaline, birleştirilen Ankara 32. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/285 Esas sayılı dosyasında Ankara 6. İcra Müdürlüğü'nün 2002/10766 sayılı takip dosyası yönünden Ahmet Z... ile Mehmet B... arasında taşınmaz mal temlikine ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmiş, verilen karar davacı vekili ile Senem T... ve Ahmet Z... dışındaki davalılar ve dahili davalı Abdullah D... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar Ali A..., Ahmet A..., Emine T..., Mehmet B..., Nazife B... ile dahili davalı Abdullah D'ın temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- İİK'nın 278/III.1. bendi uyarınca bu bentte belirtilen yakın akrabalar arasında yapılan tasarruflar ivazlı olsa dahi bağışlama niteliğinde olup, aynı maddenin birinci fıkrası gereğince batıldır. Aynı Kanunun 280. maddesinin birinci fıkrasına göre de, malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde iptale tabidir.

Dosyadaki akit tabloları ve nüfus kayıt suretlerinden dava konuşu taşınmazlardan Çankaya İlçesi Hilal Mahallesi 27663 ada, 5 parsel sayılı taşınmazdaki 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 nolu bağımsız bölümlerin davalı borçlu Ali A... adına tapuda kayıtlı iken tamamını 1.3.2002 gün 1836 yevmiye ile ablası Nazife B..'e Nazife'nin aynı taşınmazları 11.3.2002 gün 2068 yevmiye ile Senem T...'e, Senem'in aynı taşınmazları 16.4.2002 gün 3473 yevmiye ile borçlunun oğlu Ahmet A...'a, Ahmet'e vekaleten borçlu Ali'nin aynı taşınmazları 18.6.2002 gün 5815 yevmiye ile 1/2'şer hisseleri oranında, yeğeni Mehmet B... ile Ahmet Z...'ye, Mehmet ve Ahmet'in aynı taşınmazdaki 8 ve 9 nolu bağımsız bölümleri 2.9.2003 ün 8499 yevmiye ile dahili davalı Abdullah D...'ye, Mehmet'in aynı taşınmazın 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 nolu bağımsız bölümlerdeki hissesini 2.9.2003 gün 8495 yevmiye ile Ahmet Z...'ye, Ahmet'in de bu bağımsız bölümleri 24.9.2003 gün 9276 yevmiye ile dahili davalı Abdullah D...'ye üzerlerindeki ipotek ve hacizlerle birlikte devrettikleri anlaşılmaktadır.

25333 ada 2 parsel 5, 6, 7, 8 nolu bağımsız bölümler ile 25342 ada 5 parseldeki 2 nolu bağımsız bölümle ilgili Emine T... hakkında açılan dava atiye tek edilmiş, dava sadece 27663 ada 5 parseldeki 9 bağımsız bölüm yönünden devam ettirilmiştir.

Yukarıda açıklamalara göre 27663 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki 9 bağımsız bölüm yönünden Emine T... ve dahili davalı Abdullah D... dışındaki davalıların yakın akraba olmaları, Abdullah'ın tebligat yapılan adresi ile akit tablosunda gösterdiği adresin davalı borçlu Ali'nin adresi ile aynı olup borçlunun yakını olması, tüm satışların kısa zaman aralıkları ile yapılması, taşınmazlar üzerinde çok sayıda ipotek ve hacizlerin varlığı da dikkate alındığında iyiniyetten söz edilemeyeceğinden mal kaçırmak kastıyla hareket edildiğinin ve dahili davalı Abdullah'ın borçlunun bu kastını bildiğinin kabulü gerekir. Bu durumda Emine T... dışındaki tüm davalılar ve dahili davalı yönünden 27663 ada 5 parseldeki 9 adet bağımsız bölümle ilgili asıl ve birleşen davaların İİK'nın 278/III-1. bendi ve birinci fıkrası ile İİK'nın 280/1. fıkrası uyarınca kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.

3- İptal davalarında vekalet ücretinin takibe konu alacak ile tasarrufun değerinden hangisi az ise o miktar esas alınmak suretiyle nispi tarifeye göre hesaplanması birden fazla davanın birleşmesi halinde her dava müstakil hüviyetini koruyacağından birleştirilen her dava için ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Somut olayda tasarrufa konu taşınmazlar aynı olmakla birlikte, ayrı takipler nedeniyle ayrı ayrı açılan davalar birleştirilmiş olduğundan, mahkemece tasarrufa konu taşınmazların bulunduğu yerde keşif yapılıp, tasarruf tarihindeki gerçek değer tespit ettirildikten sonra az yukarıda açıklanan ilkelere göre her bir dava için ayrı ayrı vekalet ücreti tayini gerekirken, asıl dava ile birleşen davalarda bildirilen alacak toplamı üzerinden tek avukatlık ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.

Kararın 2. ve 3. bentlerde yazılı nedenlerle bozulması uygun görülmüştür.

SONUÇ : Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacılar Ali A..., Ahmet A..., Emine T..., Mehmet B..., Nazife B... ile dahili davalı Abdullah D'nin temyiz itirazlarının reddine, ( 2. ) ve ( 3. ) bentte yazılı nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 67.773,10 YTL temyiz ilam harcının temyiz eden Emine T... dışındaki davalılardan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 28.3.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kararlar Kazancı'dan alınmıştır.
Old 18-05-2012, 20:58   #3
tiryakim

 
Varsayılan

Teşekkürler benim olayımda tasarrufun iptaline konu olan olayda taşınmazın üzerinde bir tane haciz var
Old 18-05-2012, 22:27   #4
tiryakim

 
Varsayılan

Birde şu hususa değinmek istiyorum. Borçlu A taşınmazı aynı dosyanın diğer borçlusu B nin eşi C ye verirse bu tasarrufun iptali davasının konusunu oluşturur mu ? Bu konu ile ilgili Yargıtay İlamı eklerseniz sevinriim.
Old 19-05-2012, 13:41   #5
av.buğra

 
İnceleme

olayınız ile ilgili bir başka karar ekliyorum...iyi çalışmalar.

Alıntı:

YARGITAY
17. Hukuk Dairesi 2009/7066 E.N , 2009/3827 K.N.

İlgili
Kavramlar

ALACAKLILARDAN MAL KAÇIRMA
BAĞIŞLAMA
TASARRUFUN İPTALİ
DAVASI

Özet
TASARRUFUN İPTALİ DAVASI, ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ELİNDEN ÇIKARMIŞ
OLDUĞU MALLAR YERİNE GEÇEN DEĞERE TAALLUK EDİYORSA, BU DEĞERLER NİSPETİNDE
DAVACININ ALACAĞINDAN FAZLA OLMAMAK ÜZERE ÜÇÜNCÜ ŞAHIS NAKDEN TAZMİNE MAHKUM
EDİLİR.


İçtihat Metni

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali
davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı
davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından
temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı
vekili, davalı borçlular Ömer ve Latif aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu
karşılayacak mal bulunamadığını ileri sürerek, borçluların dava konusu
taşınmazlarını diğer davalılara satışına ilişkin tasarrufların iptalini talep
ve dava etmiştir.

Davalı Ömer, Latif, Hüseyin, Zekai ve Elif vekili,
davanın reddini savunmuştur.

Diğer davalı Hüseyin Hanen tebliğe rağmen
duruşmaya gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, davalılar
arasında gerçekleşen satışlarda taşınmazların satış bedeli ile gerçek değerleri
arasında fahiş fark bulunduğu, borçlular ile davalı Hüseyin'in kardeş olmaları
ve taşınmazları satın alan 3. kişilerin borçluların alacaklıdan mal kaçırma
kastını biliyor olmalarından dolayı davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm
davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Davalılar vekilinin
temyiz dilekçesinin, davalı Zekai dışındaki davalılar yönünden incelenmesinde;
dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici
nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, borçlu Ömer ve
Latifin gerek tek başlarına, gerekse hisseli olarak malik bulundukları
taşınmazların davalı Hüseyin'e devrinde taşınmazların satış bedelleri ile satış
tarihindeki gerçek değerleri arasında fahiş fark bulunmasına, İİY'nin 278/2.
maddesinde edimler arasındaki aşırı farkın bağışlama hükmünde sayılıp, yapılan
tasarrufun iptale tabi olduğunun öngörülmesine, 3. kişi tarafından
taşınmazların tasarruf tarihindeki bilirkişilerce belirlenen gerçek
değerlerinin ödendiğinin yasal ve inandırıcı delillerle kanıtlanamamasına,
edimler arasında fahiş farkın bulunduğu hallerde 3. kişinin iyi niyet
iddiasının dinlenemeyeceğine, buna ilaveten 3. kişi Hüseyin'in borçlular Ömer
ve Latifin kardeşi olmasına, İİY'nin 278/1. maddesinde bu derece akrabalar
arasında yapılan tasarrufların bağışlama hükmünde sayıldığının ve iptale tabi
olduğunun öngörülmesine, ayrıca Hüseyin'in borçlu olan kardeşleri Ömer ve
Latifin alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile
hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması nedeniyle de tasarrufun iptali
gerekeceğine (İİY 280/11), davalı Hüseyin'e yapılan tasarruflarda, iptallerin
de borçlular tarafından devredilen pay oranları ile sınırlı olduğunun açık
bulunmasına, davalı Elifin de davalı borçluların ortağı olan Talha'nın kızı
olmasından dolayı borçlu Ömer'in, alacaklılarından mal kaçırmak ya da
alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması
nedeniyle tasarrufun iptali gerekeceğine (İİY 280/1) ve bu tasarrufta da borçlu
Ömer'in payının 1/2 olmasından dolayı iptalin de bu oran ile sınırlı olduğunun
açık bulunmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalılar vekilinin
davalı Zekai dışındaki davalılar açısından temyiz itirazlarının reddi ile usul
ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,

2-Davalı Zekai'ye yönelik olarak
ileri sürülen temyiz itirazlarının incelenmesinde;

İİK'nın 283/11.
maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar
yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs
nakden tazmine (davacının alacağından fazla ol-mamak üzere) mahkum edilmesi
gerekir.

Somut olayda davalı Zekai'nin satın aldığı taşınmazların cebri
icra sonucu elinden çıktığı dosya kapsamı ile sabittir. Bu durumda Zekai lehine
yapılan tasarruf konusu taşınmazların cebri icra ile satışı yapılan icra
dosyası getirtilerek İİK'nın 283/11. fıkrası gereği davanın bedele dönüştüğü
nazara alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde
hüküm verilmesi isabetli değildir.

Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte
açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin davalı Zekai dışındaki davalılar
açısından temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün
(ONANMASINA), (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin
davalı Zekai yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) ve
peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Zekai'ye geri verilmesine,
26.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tasarrufun İptali Davası mı yoksa muvazaa nedeni ile tasarrufun İptali mi açılır ? tiryakim Meslektaşların Soruları 15 28-01-2021 19:57
Haksız Azil Halinde Davalıdan-Borçludan Alınması Gereken Vekalet Ücreti Hakkında Yargıtay İlamı tiryakim Meslektaşların Soruları 2 20-02-2012 13:17
Tasarrufun İptali Davası dsahutoglu Meslektaşların Soruları 7 17-03-2011 00:52
Tasarrufun İptali Davası Kemosabe Meslektaşların Soruları 3 04-04-2010 13:59
Tasarrufun İptali davasında ihtiyadi tedbir kararı alınması ve velayet sorunu av.knel Meslektaşların Soruları 12 29-04-2009 16:03


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10293388 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.