Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

ElbİrlİĞİ OrtakliĞinda MİrasÇilarin Olurunun Alinmasi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 19-10-2011, 15:26   #1
Av.V.S

 
Varsayılan ElbİrlİĞİ OrtakliĞinda MİrasÇilarin Olurunun Alinmasi

Değerli meslektaşlarım;

Bilindiği üzere; Murisin ehliyetsiz iken (akıl hastalığı/zayıflığı, vb) yaptığı taşınmaz satışının neticesinde 3.kişiye geçen taşınmazın, mirasçılardan bir kısmının sadece kendine isabet edecek miras payı oranında bu satışın iptaline, hissesinin adına tesciline veya bedelinin tazminine ilişkin açtığı davalarda dahi, ortada Elbirliği ortaklığı bulunduğu için mirasçılardan birisinin açtığı davaya diğer mirasçıların katılması ( olurlarının alınması ) / (diğer mirasçıların böyle bir davayı açmaya niyeti olmasa dahi) veya TMK.nun 640. maddesi uyarınca miras ortaklığına temsilci tayini gerektiği konusundaki görüşün baskın ve yürürlükte olduğu anlaşılmakta. Öncelikle değerli fikirlerinizi ve varsa bu hususta yeni bir gelişme, içtihat olup olmadığını öğrenmek isterim.
Ayrıca, şu meşhur DİĞER MİRASÇILARIN OLURLARININ ALINMASI konusunda nasıl bir uygulama olduğu, diğer mirasçıların davaya müdahalesi, davanın ihbarı veya Mahkemece olurlarının olup olmadığı hususunda şerhli tebligat gönderilmesi, Noterden alınmış beyanları veya duruşmaya katılıp "... Biz bu davaya olur veriyoruz ..." şeklinde beyanları mı olacağı konusundaki uygulama hakkındaki bilgi ve görüşlerinizi merak etmekteyim.

Konuya ilgi duyarak açıklama yapacak arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.
Old 19-10-2011, 15:49   #2
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Noterden alınmış beyanları veya duruşmaya katılıp "... Biz bu davaya olur veriyoruz ..." veya "avukatla temsil edilmeleri" eğer bunları sağlayamazsanız, bu hususta veya terekenin tümü hakkında, mahkemece, "terekeye temsilci tayini" gerekmektedir. Kolay gelsin...
Old 19-10-2011, 16:07   #3
Av.V.S

 
Varsayılan

Teşekkürler Cumhur Bey. Anlaşılan bu konuda yerleşmiş bir usul yok gibi gözüküyor. Bu arada, birinci paragraftaki sorumla ilgili yeni bir gelişme olup olmadığı konusunda meslektaşlarımdan yanıt beklemekteyim.
Old 20-10-2011, 11:10   #4
Av.Fatih KISA

 
Varsayılan

Terekenin tamamını ilgilendirmeyen, Mirasçılardan sadece birinin veya birkaçının miras payına dayanarak tapu iptal davası açması halinde, terekeye temsilci tayinine gerek olmadığını düşünüyorum.

Üstelik kimse, bir hakkı edinmek için dava açmaya, takip etmeye zorlanamaz...
Old 20-10-2011, 12:32   #5
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Mirasçıların el birliği (iştirak) hâlinde ortak (paydaş değil) olduğu bir malda, şâyi cüzde tasarruf mümkün değildir. Kolay gelsin.
Old 22-10-2011, 11:19   #6
Av.V.S

 
Varsayılan

Sayın Fatih;

Verdiğiniz yanıt, gönlümüzden geçenleri yansıtsa da bu düşüncelerinizi destekleyen içtihat ve yazılar var ise bildirmeniz mümkün müdür ? Zira, dava açmak ve iştirak etmek istemeyen diğer mirasçıların durumu, hak arama arzusundaki mirasçıyı her zaman sıkıntıya sokmaktadır.

Bir an için, davacının sadece kendisine düşecek payıyla ilgili dava açtığı, bir başka deyişle murisin ehliyetsiz olmasına rağmen tasarruf ederek sattığı taşınmazdaki sadece miras payına göre kendine düşecek kısmı için dava açtığı düşünülecek olsa dahi, gerçekte mutlak butlanla batıl bir işlem olduğu anlaşıldığı takdirde, diğer mirasçıların da paylarının terekeye dönmesinin düşünülebilmesi de olası gibi görünüyor. Zira, akli dengesi yerinde olmayan bir kişinin yaptığı satıştan menfaat elde eden alıcının yaptığı tasarrufun geçersiz olacağı da ayrı bir vakıadır.
Yaptığım araştırmalarda, muris muvazaası ile ilgili olarak bir kısım mirasçıların sadece kendi payları için dava açabileceğine ve diğer mirasçıların muvafakatının, olurunun aranmasına veya miras şirketine temsilci atanması gerekmeyebileceğine dair kararlara rastladım. Ancak, ehliyetsizlik nedeniyle açılan davalarda böyle bir karara veya uygulamaya denk gelemedim. Aradığım da tam olarak bu türden yeni bir karardır.
Old 22-10-2011, 11:33   #7
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

" Yaptığım araştırmalarda, muris muvazaası ile ilgili olarak bir kısım mirasçıların sadece kendi payları için dava açabileceğine ve diğer mirasçıların muvafakatının, olurunun aranmasına veya miras şirketine temsilci atanması gerekmeyebileceğine dair kararlara rastladım. Ancak, ehliyetsizlik nedeniyle açılan davalarda böyle bir karara veya uygulamaya denk gelemedim " demektesiniz,

Burada, muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası döz konusu olduğunda,
a- Bir mirasçı, muvazaa nedeniyle diğer mirasçı veya mirasçılar aleyhine dâva açacaksa, tek başına dava açabilir,
b- Üçüncü kişi aleyhine dava açılacaksa, iştirak halinde mülkiyet nedeniyle, zannımca, yukarıda belirtilen prosedürün uygulanması lâzım gelecektir. Öte yandan akıl hastalığı (ehliyetsizlik) sübut bulursa, işlem, tamamen iptâl edilecektir. Kolay gelsin...
Old 22-10-2011, 12:07   #8
Av.V.S

 
Varsayılan

Size katılıyorum, zaten buradaki konumuzda diğer mirasçılara açılan davadan değil, 3.kişiye karşı açılan davadan bahsetmekteyiz.
Sıkıntımızın temelinde, diğer mirasçıların böyle bir dava açmaksızın 3.kişiyle haricen ve gizli anlaşıp ona dava açmadıkları gibi, açtığımız davada davalıya yardımcı olmaları yatmaktadır. Böyle bir davada da, dava sonuna kadar karşılacağımız handikaplar malumunuz. O yüzden standart prosedürün dışına çıukabilmeye çalışıyorum. Saygılar.
Old 07-07-2015, 14:57   #9
av.ismail

 
Varsayılan

Selamlar;

Biz de aynı durumla karşı karşıyayız. Bizim olayımızda ehliyetsizlik nedeniyle tapu iptal-tescil. Ancak burada davalı olan diğer mirasçılardan biri, 3. şahıs değil..

Ve bizim de bu davada diğer bir kısım mirasçıların olurlarını alamadığımız için tek yolumuz temsilci atamak. 3. şahısa karşı açılan davada terekeye temsilci atanmasının yanında, olayımızdaki gibi diğer mirasçılardan birine karşı açılan davada da terekeye temsilci atanması aynı durum mudur ? Neticede mantık olarak terekeye atanan temsilci aslında davalının da hakkı bulunan terekenin temsilcisi ve doğal olarak hem davacıların, hem davalının temsilcisidir.

Bu tip durumlarda ayrıksı bir durum söz konusu mudur? Davalının 3. şahıs veya diğer mirasçılardan biri olmasının terekeye temsilci atanması ve esas davanın takip edilmesi noktasında bir farkı var mıdır?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Adlİ Emanetten EŞyanin Alinmasi mehmet kaya Meslektaşların Soruları 4 05-04-2018 11:02
ElbİrlİĞİ MÜlkİyetİnde Oranli Hİsse SatiŞi mehmet1802 Meslektaşların Soruları 0 09-11-2010 13:36
Adİ Yapi OrtakliĞinda SÖzleŞmede Belİrtİlenden Fazla Daİre Yapilmasi cuneydaltıparmak Meslektaşların Soruları 1 03-12-2007 12:05
SatiŞ Dosyasindakİ KİŞİnİn MİrasÇilarin Murİsİ OlduĞunun Tespİtİ tanselturan Meslektaşların Soruları 4 14-11-2007 13:17


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05366707 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.