Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

itirazın iptali davasında yetki

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-07-2010, 13:46   #1
Av.Nehir

 
Varsayılan itirazın iptali davasında yetki

Merhaba Sayın Meslekdaşlarım,

Alacaklının adresinde(ve de aynı zamanda hizmetin çoğunluğunun ifa edildiği mahalli de içine alan icra dairesinde)hizmet faturalarına dayalı olarak takip yaptım. Borçlu taraf borca itiraz etti ancak yetkiye itiraz etmedi. Takipten önce de faturalar borçlarını ödemesi için faturalar da eklenerek borçluya noterden ödeme ihtarı gönderildi ve teblğ yapılmasına karşın hiçbir itirazda bulunmadı. Bu durumda itirazın iptali davası açmam gerekiyor. Ancak benim endişem şu; icra dairesine yaptığı itirazda yetkiye itiraz etmeyen borçlu mahkemenin yetkisine itiraz eder mi? Bu itirazı başarıya ulaşır mı? Böyle bir ihtimale olumlu cevap verildiğinde hem zaman hem de karşı taraf için maktu da olsa vekalet ücreti ödemek zorunda kalırız. Olası yetki tartışmasına girmemek ve zaman kaybetmemek için ben takibi itirazla durduğu bu aşamada borçlu adresine gönderip yeniden ödeme emri çıkartamam sanırım.

Cevaplarınız için şimdiden teşekkür ediyorum.
Old 14-07-2010, 15:40   #2
Levent Cirit

 
Varsayılan

İİK Md.50 "Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir.

Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur."

HUMK'na göre zamanında yetki itirazında bulunmayan kişi o yer mahkemesinin yetkisini kabul etmiş varsayıldığından aynı kural icra daireleri açısından da geçerlidir.
İkinci fıkrada belirtildiği üzere borçlunun yetki konusunda itirazı var ise bu itirazını esas hakkındaki itirazı ile birlikte yapması gerekir. Borçlu esas hakkındaki itirazında yetkiye dair bir itirazda bulunmadığından artık icra dairesinin yetkisini kabul etmiştir.

Artık mahkemenin yetkisiz olduğu iddiasında bulunamaz.
Old 14-07-2010, 15:56   #3
Av.Nehir

 
Varsayılan

Öncelikle yanıtınız için teşekkür ediyorum.

İtirazın kaldırılmasının talep edilmesi halinde İcra Mahkemeleri borçlunun icraya yaptığı itirazlarla bağlı ve borçlu icra mahkemesine yeni itirazlarını sunamıyor. Ancak genel mahkemelerde görülecek itirazın iptalinde borçlunun icraya yaptığı itirazları ile bağlı bulunmadığı, itirazlarını değiştirebileceği ve genişletebileceği şeklinde oldukça eski Yargıtay kararları buldum. Elimde yeni tarihli kararlar olmadığından bugün ki uygulama konusunda endişeliyim. Rica etsem elinizde karar varsa eklermisiniz.

Tekrar teşekkürler.
Old 14-07-2010, 16:02   #4
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 09.11.2006 T., Esas: 2005710533, Karar: 2006/11403: "Dosyadaki dilekçeye göre, davalı icra takibinde sadece borca itiraz etmiş ve yetkiye itiraz etmemiş olup, icra takibinde sadece borca itiraz eden ve yetkiye itiraz etmeyen davalı, icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır ise de; bu kabul, davalının takibin yapıldığı yerde açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamında sayılamaz. Davalı borçlunun, daha sonra açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etme hakkı yine bulunmaktadır.

Öte yandan, somut olayda, davanın açıldığı mahkeme, kaza yeri veya davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi olmadığı gibi, HUMK.nun yetkiye ilişkin diğer hükümleri çerçevesinde de yetkili mahkeme değildir. O halde, davalı vekilince, süresinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunulmasına ve mahkemenin yetkisiz olmasına göre, mahkemece davanın yetki yönünden reddi ile istem halinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle, yetki itirazının reddiyle esasa ilişkin hüküm kurulması doğru olmamış ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir."

Saygılarımla...
Old 14-07-2010, 16:15   #5
av.sebahattin

 
Varsayılan

Sayın Hades'e bütünüyle katılıyorum. Ek olarak, sayın Levent Cirit'in ifadesi itirazın kaldırılması davası açısından geçerlidir.

Mahkeme yetkisizlik kararı verdiği takdirde öncelikle icra dosyasının yetkili yer icra dairesine göndermeniz devamında itirazın iptali dava dosyasını göndermelisiniz.

HUMK 10. maddesine göre, "Dâva, mukavelenin icra olunacağı veyahut müddeialeyh veya vekili dâva zamanında orada bulunmak şartiyle akdin vuku bulduğu mahal mahkemesinde de bakılabilir." hükmüne göre dosyanız yetkili yerde açılmış gibi görünmektedir..
Old 14-07-2010, 16:17   #6
Av.Nehir

 
Varsayılan


Sayın Hades, yanıtınız için teşekkür ediyorum.

Sizin verdiğiniz yanıta göre itirazın iptali davasını borçlunun adresinde açmam gerekiyor. Ancak takip başka bir adliyede, itirazın iptali davası başka bir adliyede olacak. Bu durumda da mahkeme kendi yetki çevresinde olmayan bir icra dairesindeki dosyaya yapılan itirazı İnceleyecek. İtirazın iptaline bakacak mahkemenin kendi adli çevresinde bulunmayan icra dairesindeki dosyaya yapılan itiraza bakamayacağına ilişkin bir karar buldum. Görüş ve önerilerinizi bekliyorum.

Saygılar
Old 14-07-2010, 16:23   #7
CEYLİN

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,
Borçlu itirazında bildirdiği itiraz sebepleri ile bağlıdır.İtiraz sebeplerini bildirir iken,"Yetki itirazı"nda bulunmamışsa, artık süresi içerisinde bile olsa yetki itirazında bulunamaz.Borçlu açacağınız "İtirazın iptali "davasında Mahkemenin yetkisine de itiraz edemez. Boşu boşuna borçlu adresine yeniden ödeme emri göndermeyin ,usulede uygun olmaz zaten.Kolay gelsin
Old 14-07-2010, 16:30   #8
Av.Nehir

 
Varsayılan

Sayın Meslekdaşlarım, bu arada malesef aşağıdaki kararı buldum.

T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi

Esas: 2007/7669
Karar: 2008/3196
Tarih: 13.05.2008

KARAR METNİ:


Yukarıda gün ve numarası yazılı hükmün temyizen incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR

Dava, İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, icra takibine borçlu davalının vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.

Konya 6. İcra Müdürlüğü'nün 2007/1069 takip s. dosyası kapsamından; takip alacaklısı davacının, adi takip yoluyla takip borçlusu davalı hakkında 2.138,00 YTL asıl alacak, 367,97 YTL işlemiş temerrüt faizinin tahsili istemiyle başlatmış olduğu icra takibine, davalının süresindeki itirazı sonucu takibin durduğu anlaşıldığı gibi; itirazın iptali davasının da kanuni süresi içerisinde açılmış olduğu saptanmış bulunmaktadır.

Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve takip konusu 2.138,00 YTL asıl alacak üzerinden davalının itirazının iptaline, fazla talebin reddine ve 855,00 YTL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş ve verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

İcra takibine dayanak alınan 11.05.2005 günlü faturada, parke taşı ve bordür döşeme işi bedeli gösterildiği gibi, belirtilen bu işin yapımını yanlar arasında sözlü olarak yapılan sözleşme gereğince davacının yüklendiği çekişmesizdir. İş sahibi davalı, cevap süresi içinde yetki itirazında bulunmuş ve uyuşmazlığın çözümünde yetkili mahkemenin Fethiye Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu bildirmiştir. HUMK.nun 9. maddesi uyarınca her dava kural olarak, davalının kanuni yerleşim yeri mahkemesinde açılır. Sözleşmelerden doğan davalar; ayrıca sözleşmenin yerine getirileceği yer mahkemesinde de görülebilir (HUMK. madde 10). Taraflar arasında yetki sözleşmesi varsa, uyuşmazlığın çözümünde o yer mahkemesi de yetkilidir (HUMK. madde 22).

Alacak davaları, kamu düzeni ile ilgili olmadıkları için davacı tarafın, az yukarda açıklanan yetkili mahkemelerin birinde davasını açmak konusunda seçimlik hakkı vardır. Somut olayda davacının ve davalının kanuni yerleşim yerleri Fethiye İlçesinin idari sınırları içerisinde olduğu ve sözleşme konusu işin de Fethiye'de yapıldığı sabit olduğu durumda davacı, davasını yetkisiz mahkeme olan Konya Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açmış olmakla; yetkili mahkemeyi seçme hakkı davalıya geçmiştir. Yanlar arasında yetki sözleşmesi yapılmadığı gibi, somut olayda Borçlar Kanunu'nun 73. maddesi hükmünün uygulanmasına da kanuni olanak bulunmamaktadır. Davalı da, kanuni süresi içerisinde ve doğru olarak yetki itirazında bulunmuş ve yetkili mahkemeyi göstermiştir. O halde, dava dilekçesinin yetki yönünden reddine ve uyuşmazlığın çözümünde Fethiye Sulh Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğuna karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı biçimde itirazın iptal edilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır.

Açıklanan nedenlerle karar bozulmalıdır.

SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istem halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 13.05.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 14-07-2010, 16:36   #9
CEYLİN

 
Varsayılan

)))
Açıkcası bilmiyomuşum,öğrendim.Saol arkadaşım.Bugünün karı da bu bilgi olsun bari
Old 14-07-2010, 16:44   #10
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nehir

Sayın Hades, yanıtınız için teşekkür ediyorum.

Sizin verdiğiniz yanıta göre itirazın iptali davasını borçlunun adresinde açmam gerekiyor. Ancak takip başka bir adliyede, itirazın iptali davası başka bir adliyede olacak. Bu durumda da mahkeme kendi yetki çevresinde olmayan bir icra dairesindeki dosyaya yapılan itirazı İnceleyecek. İtirazın iptaline bakacak mahkemenin kendi adli çevresinde bulunmayan icra dairesindeki dosyaya yapılan itiraza bakamayacağına ilişkin bir karar buldum. Görüş ve önerilerinizi bekliyorum.

Saygılar

http://www.turkhukuksitesi.com/showp...58&postcount=5

Saygılar...
Old 14-07-2010, 16:45   #11
Levent Cirit

 
Varsayılan

Sayın Hades'e katılıyorum. İlk mesajımda olayı yanlış algılayarak icra Mahkemesinde görülecek itirazın kaldırılması davası olarak yorumladım. Genel mahkemelerde açılacak itirazın iptali davası açısından davalı yetki itirazında bulunabilir.
Old 14-07-2010, 17:11   #12
elevent

 
Varsayılan

Merhaba,

Peki, yetkili olarak gösterilen mahkeme "takibin yapıldığı icra dairesi benim görev alanımda değil" deyip yetkisizlik kararı verirse, bu dava nerede görülecek

Sayın Cengiz Aladağ'ın bir mesajından aldığım şu Yargıtay kararındaki gibi :

T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/4124
K. 2004/13816
T. 6.10.2004

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat S.B. gelmiş diğer taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalının dava dışı V'den kiraladığı dükkanları daha önce kullandığı için içinde malzemeleri ve eşyaların bulunduğunu, bunları davalıya satıp protokol yaptığını, satış bedelinin davalıca ödenmediğini, yaptığı İcra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar vermiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından alacağının tahsili için K... 4. İcra Müdürlüğü'nün 2001/3708 sayılı takip dosyası ile giriştiği İcra takibine karşı borçlunun hem İcra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz etmesi üzerine icra takibi durmuştur. Alacaklı davacı tarafından itirazın iptali, takibin devamı için K... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin açılan dava sonucunda davalının yetki itirazında bulunması üzerine mahkemece görevsizlik sebebi ile dava dilekçesinin reddine, davalının adresi itibariyle dosyanın talep halinde görevli P... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.

Yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine dava dosyasının gönderildiği P... Asliye Hukuk Mahkemesi'nce işin esasına girilerek yargılama neticelendirilmiştir.

Hemen belirtmek gerekir ki, itirazın iptaline yetkili olan mahkeme, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yerdeki mahkemedir. İtirazın iptali davasının dinlenebilmesi için de o mahkemenin bulunduğu yerdeki İcra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış bir İcra takibinin bulunması gerekir. Oysa, P... İcra Dairesi'nde girişilmiş bir icra takibi bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, P... İcra Daireleri'nde girişilmiş bir İcra takibi olmadığı, bu itibarla böyle bir davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şeklide hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 375.000.000.- Lira duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 06.10.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 14-07-2010, 17:29   #13
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın elevent,

Soruyu, konuyu ve eklediğiniz kararı tekrar okumanızı rica ediyorum

Buna ek olarak:

Alıntı:
mahkemece görevsizlik sebebi ile dava dilekçesinin reddine, davalının adresi itibariyle dosyanın talep halinde görevli P... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.

bu cümlenin bir Mahkeme kararında geçmiş olmasını da hiç hoş bulmadığımı eklemek istedim.

Saygılar...
Old 14-07-2010, 22:12   #14
wellan

 
Varsayılan

Sayın Av Nehir hanım;İİK 63 itiraz dilekçesinde itiraz sebeplerinin sonradan değiştirilememesini ve genişletilememesini düzenlemektedir.Bu sebeple itiraz dilekçesinde belirtmemiş olduğu yetki itirazı icra dairesinin yetkisini yönelik olup;artık icra dairesinin yetkisiz olduğunu itirazın iptali davasında ileri süremeyecektir.Sayın Hades'in dediği üzere itirazın iptali davasında yetki itirazını ileri sürmesi pekala mümkündür.SAYGILARIMLA.Çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
Old 15-07-2010, 11:19   #15
Av.Nehir

 
Varsayılan

Tüm yorumlar ve de aşağıdaki kararda dikkate alınarak öneride bulunacak arkadaş varmı? Teşekkürler


T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ

Esas No.
2004/4124
Karar No.
2004/13816
Tarihi
06.10.2004

İLGİLİ MEVZUAT
1086-HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU (HUMK)/10/188/9

2004-İCRA VE İFLAS KANUNU ( İİK )/50/67


KAVRAMLAR
İTİRAZIN İPTALİ DAVALARINDA YETKİLİ MAHKEME
TAKİBİN YAPILDIĞI İCRA DAİRESİNİN BULUNDUĞU YER MAHKEMESİ

ÖZET
İTİRAZIN İPTALİ DAVALARINDA YETKİLİ MAHKEME, TAKİBİN YAPILDIĞI İCRA DAİRESİNİN BULUNDUĞU YERDEKİ MAHKEMEDİR. BU NEVİ DAVALARIN DİNLENEBİLME KOŞULU İSE MAHKEMENİN BULUNDUĞU YERDEKİ İCRA DAİRESİNDE USULÜNE UYGUN TAKİP YAPILMIŞ OLMASIDIR. SOMUT OLAYDA, MAHKEMENİN BULUNDUĞU YERDEKİ İCRA DAİRESİNDE YAPILMIŞ BİR İCRA TAKİBİ BULUNMAMAKTADIR. BU DURUMDA DAVANIN REDDİ GEREKİR

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kâğıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat S.B. gelmiş diğer taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR: Davacı, davalının dava dışı V'den kiraladığı dükkanları daha önce kullandığı için içinde malzemeleri ve eşyaların bulunduğunu, bunları davalıya satıp protokol yaptığını, satış bedelinin davalıca ödenmediğini, yaptığı icra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar vermiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklı tarafından alacağının tahsili için Kartal 4. İcra Müdürlüğü'nün 2001/3708 sayılı takip dosyası ile giriştiği icra takibine karşı borçlunun hem icra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz etmesi üzerine icra takibi durmuştur. Alacaklı davacı tarafından itirazın iptali, takibin devamı için Kartal 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin açılan dava sonucunda davalının yetki itirazında bulunması üzerine mahkemece görevsizlik sebebi ile dava dilekçesinin reddine, davalının adresi itibariyle dosyanın talep halinde görevli Pendik Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. Yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine dava dosyasının gönderildiği Pendik Asliye Hukuk Mahkemesi'nce işin esasına girilerek yargılama neticelendirilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, itirazın iptaline yetkili olan mahkeme, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yerdeki mahkemedir.
İtirazın iptali davasının dinlenebilmesi için de o mahkemenin bulunduğu yerdeki icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibinin bulunması gerekir. Oysa, Pendik İcra Dairesi'nde girişilmiş bir icra takibi bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, Pendik İcra Daireleri'nde girişilmiş bir icra takibi olmadığı, bu itibarla böyle bir davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şeklide hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 375.000.000.- Lira duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 06.10.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 15-07-2010, 11:51   #16
elevent

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nehir
Tüm yorumlar ve de aşağıdaki kararda dikkate alınarak öneride bulunacak arkadaş varmı? Teşekkürler


T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ

Esas No.
2004/4124
Karar No.
2004/13816
Tarihi
06.10.2004

İLGİLİ MEVZUAT
1086-HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU (HUMK)/10/188/9

2004-İCRA VE İFLAS KANUNU ( İİK )/50/67


KAVRAMLAR
İTİRAZIN İPTALİ DAVALARINDA YETKİLİ MAHKEME
TAKİBİN YAPILDIĞI İCRA DAİRESİNİN BULUNDUĞU YER MAHKEMESİ

ÖZET
İTİRAZIN İPTALİ DAVALARINDA YETKİLİ MAHKEME, TAKİBİN YAPILDIĞI İCRA DAİRESİNİN BULUNDUĞU YERDEKİ MAHKEMEDİR. BU NEVİ DAVALARIN DİNLENEBİLME KOŞULU İSE MAHKEMENİN BULUNDUĞU YERDEKİ İCRA DAİRESİNDE USULÜNE UYGUN TAKİP YAPILMIŞ OLMASIDIR. SOMUT OLAYDA, MAHKEMENİN BULUNDUĞU YERDEKİ İCRA DAİRESİNDE YAPILMIŞ BİR İCRA TAKİBİ BULUNMAMAKTADIR. BU DURUMDA DAVANIN REDDİ GEREKİR

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kâğıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat S.B. gelmiş diğer taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR: Davacı, davalının dava dışı V'den kiraladığı dükkanları daha önce kullandığı için içinde malzemeleri ve eşyaların bulunduğunu, bunları davalıya satıp protokol yaptığını, satış bedelinin davalıca ödenmediğini, yaptığı icra takibine itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar vermiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı alacaklı tarafından alacağının tahsili için Kartal 4. İcra Müdürlüğü'nün 2001/3708 sayılı takip dosyası ile giriştiği icra takibine karşı borçlunun hem icra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz etmesi üzerine icra takibi durmuştur. Alacaklı davacı tarafından itirazın iptali, takibin devamı için Kartal 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin açılan dava sonucunda davalının yetki itirazında bulunması üzerine mahkemece görevsizlik sebebi ile dava dilekçesinin reddine, davalının adresi itibariyle dosyanın talep halinde görevli Pendik Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. Yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine dava dosyasının gönderildiği Pendik Asliye Hukuk Mahkemesi'nce işin esasına girilerek yargılama neticelendirilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, itirazın iptaline yetkili olan mahkeme, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yerdeki mahkemedir.
İtirazın iptali davasının dinlenebilmesi için de o mahkemenin bulunduğu yerdeki icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibinin bulunması gerekir. Oysa, Pendik İcra Dairesi'nde girişilmiş bir icra takibi bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, Pendik İcra Daireleri'nde girişilmiş bir icra takibi olmadığı, bu itibarla böyle bir davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şeklide hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 375.000.000.- Lira duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 06.10.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Aynı kararı önceki mesajımda vermiştim ama, sayın Hades tekrar okumamı rica etmişti. Tekrar okudum ama mahkemede yetki itirazı yapılabileceği tezine ikna olamadım.
Old 15-07-2010, 13:41   #17
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

“İtirazın iptali davası bir görüşe göre; genel hükümler (HMUK m.9 vd.) gereğince mahkemenin yetkili bulunduğu yerlerde açılır (KURU B., İcra ve İflas Hukuku, C:1, sf. 286 vd.). Doktrinde ileri sürülen diğer bir görüşe göre (ÜSTÜNDAĞ S., İlamsız İcrada İcra Dairesinin Yetkisine İtiraz) ise; itirazın iptali davası yetki bakımından genel hükümlere tabi olamaz. Dava ile icra takibi arasında sıkı ilişki, bu davanın icra takibinin yapıldığı yerdeki mahkemede açılmasını zorunlu kılar... Ödeme emrine itirazı sırasında sadece borca itirazda bulunmakla yetinip ayrıca yetki itirazında bulunmamış olan borçlunun, itirazın iptali davasında Mahkemenin yetkisine itiraz edip edemeyeceği doktrinde tartışmalı olduğu gibi yüksek mahkemenin bu konudaki içtihatları da birbiriyle çelişkili olmakla beraber son içtihatlarında yüksek mahkeme (11 HD,12.03.2001 T. 10944/1857; 19 HD, 4.6.1997 T. 8684/5744; 24.4.1996 T., 7193/4206; 15 HD, 24.4.1989 T. 963/2055; 28.11.1985 T. 4185/3970) “ödeme emrine itiraz ederken yetki itirazında bulunmamış olan davalı borçlunun, itirazın iptali davası açılması üzerine, süresi içinde mahkemede yetki itirazında bulunabileceğini” belirtmiştir.” (Av. Talih UYAR, İcra ve İflas Kanunu Şerhi, Cilt:3, sf. 4262-4263)

Saygılar...
Old 15-07-2010, 13:47   #18
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Sayın Nehir ve Sayın elevent;
Belirttiğiniz kararda borçlu icra dairesine yaptığı itirazda yetki itirazında bulunmuştur. Ancak Sayın Nehir'in sorusunda icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş ve dolayısıyla takip yönünden yetki hususu kesinleşmiştir.

Bu doğrultuda, Sayın meslektaşım Hades'in şu yanıtı tamamen özet bir cevap niteliğinde, dikkatli okunursa meselenin özü kolaylıkla anlaşılabilecektir. Kendisine tamamen katılıyorum.

Alıntı:
Yazan Hades
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 09.11.2006 T., Esas: 2005710533, Karar: 2006/11403: "Dosyadaki dilekçeye göre, davalı icra takibinde sadece borca itiraz etmiş ve yetkiye itiraz etmemiş olup, icra takibinde sadece borca itiraz eden ve yetkiye itiraz etmeyen davalı, icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır ise de; bu kabul, davalının takibin yapıldığı yerde açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamında sayılamaz. Davalı borçlunun, daha sonra açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etme hakkı yine bulunmaktadır.


İkilem , icra dairesinin yetkisine itiraz ve Mahkemenin yetkisine itiraz hususlarının birbirine karıştırılmasından kaynaklanıyor sanırım. Zaten borçlu icra takibinde yetkiye itiraz etmiş ise Mahkemenin tetkik mercii yerine geçerek öncelikle bu hususu çözümlemesi gerekir. Ancak bu olayımızdakinden farklı bir durumdur.



İtirazın iptali davası yönünden özel bir yetki kuralı getirilmediğinden genel hükümlere göre yetkili mahkeme belirlenmelidir. Yargıtay 19. HD. 16.04.2001, 2193/2927, 19. HD. 14.4.1992, 846/1304, 3. HD. 17.5.1993, 16583/8988 sayılı kararlar bu yöndedir.

Bunun yanında itirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu edilmiş ve borçlunun itiraz etmiş olduğu normal bir eda davasıdır. (3. HD. 2002/4013 E. ve 3. HD. 2002/3369 E. sayılı kararlarda bu husus vurgulanmıştır.) Dolayısıyla icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olması, mahkemenin yetkisine itiraz edilemeyeceği sonucunu doğurmaz.

Konuyla ilgili bir kararı da aktarmak isterim;



T.C. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/4720 K. 2003/9401 T. 16.10.2003

• ZORUNLU MALİ MESULİYET SİGORTASI ( Davanın Karayolu Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarına Dayalı Olarak Alacağın Tahsiline Yönelik İcra Takibine Vaki İtirazın İptali İstemine İlişkin Olması )

• ÖZEL YETKİ KURALI ( İtirazın İptali Davası için İİK.nun da Özel Yetki Kuralı Öngörülmediğinden Yetkili Mahkemenin HUMK da Tanzim Edilen Yetki Kurallarına Göre Belirlenmesi )

• YETKİLİ MAHKEME ( İtirazın İptali Davası için İİK.nun da Özel Yetki Kuralı Öngörülmediğinden Yetkili Mahkemenin HUMK da Tanzim Edilen Yetki Kurallarına Göre Belirlenmesi )

• İTİRAZİN İPTALİ DAVASI ( İtirazın İptali Davası için İİK.nun da Özel Yetki Kuralı Öngörülmediğinden Yetkili Mahkemenin HUMK da Tanzim Edilen Yetki Kurallarına Göre Belirlenmesi )

• GEÇERLİ İCRA TAKİBİ ( İtirazın İptali Davasına Bakılabilmesi için Öncelikle Her Yönüyle Geçerli Bir İcra Takibinin Bulunmasının Gerekli Olması )

2004/m.50 1086/m.9


ÖZET : İİK.nun 50 nci maddesi, icra dairelerinin yetki meselesini hükme bağlamıştır. İtirazın iptali davası için İİK.nun özel bir yetki kuralı öngörmemiştir. Bu nedenle, yetkili mahkeme, HUMK.nun 9 ncu ve devamı maddelerinde tanzim edilen yetki kurallarına göre belirlenecektir. Dolayısıyla, itirazın iptali davasının icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde bakılacağı gibi bir zorunluluk söz konusu değildir. Doğal olarak, icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olması, takibin yapıldığı yer mahkemesinin yetkili olmasını gerektirmez. İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olmakla, yetkinin kamu düzenine ilişkin kesin yetki olduğu haller hariç, takip, artık yetki itibariyle kesinleşir. İtirazın iptali davasına bakılabilmesi için, öncelikle her yönüyle geçerli bir icra takibinin bulunması gereklidir.Bahse konu davalarda, takibinin yapıldığı icra dairesinin de yetkisine itiraz mevcutsa mahkeme, bu itirazı da değerlendirmek, yetkili icra dairesinde takip yapılıp yapılmadığını, bu yönüyle de geçerli bir icra takibi bulunup bulunmadığını araştırmak zorundadır.
Kaynak: Kazancı İçtihat Bankası</B>
Old 15-07-2010, 14:06   #19
Av.Nehir

 
Varsayılan

karardaki "....İtirazın iptali davasının dinlenebilmesi için de o mahkemenin bulunduğu yerdeki icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibinin bulunması gerekir. Oysa, Pendik İcra Dairesi'nde girişilmiş bir icra takibi bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, Pendik İcra Daireleri'nde girişilmiş bir icra takibi olmadığı, bu itibarla böyle bir davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şeklide hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir..." cümlesindentakip ile davanın aynı yerde olmasını zorunlu kılıyor gibi. Dolayısıyla Şişli'deki takibe yapılan itirazın iptali için Bakırköy'de itirazın iptali açılamaz diye düşünüyorum.

Yahut durmuş takibi öylece bırakıp borçlunun adresinde yeni bir takip mi başlatmalıyım ?

Yorumda bulunan tüm meslekdaşlarıma teşekkür ediyorum.
Old 15-07-2010, 14:21   #20
elevent

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nehir
[color=black][font=Verdana]

Yahut durmuş takibi öylece bırakıp borçlunun adresinde yeni bir takip mi başlatmalıyım ?


Veya itirazın iptali davası açabilmek için icra dairesinde yetki itirazı olmadığı halde yine de takibi iptal davasını açmaya yetkili mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesine mi göndertmeliyiz ?

Sn Hades ve Duygu Hanım'a aydınlatmaları için teşekkürler, yine de azınlıkta kalsa da mantıklı olanın Üstündağ Hoca'nın görüşü olduğunu düşünüyorum.

Saygılar..
Old 15-07-2010, 14:26   #21
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan elevent
Veya itirazın iptali davası açabilmek için icra dairesinde yetki itirazı olmadığı halde yine de takibi iptal davasını açmaya yetkili mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesine mi göndertmeliyiz ?

Sn Hades ve Duygu Hanım'a aydınlatmaları için teşekkürler, yine de azınlıkta kalsa da mantıklı olanın Üstündağ Hoca'nın görüşü olduğunu düşünüyorum.

Saygılar..
Ben de "aynı sonuca varıyor gibi görünse de" Üstündağ Hocanın görüşü ile eklenilen 13 HD kararı içeriğinin farklı şeyler olduğunu düşünüyorum

Sonradan eklenen not: http://www.turkhukuksitesi.com/showp...76&postcount=5

Saygılar...
Old 15-07-2010, 14:27   #22
Av.Nehir

 
Varsayılan

itirazla duran takibi başka adliyedeki icraya göndererek yeni bir ödeme emri çıkartılabilir mi? Bu durmuş takibi harekete geçirmek olmaz mı?
Old 15-07-2010, 14:36   #23
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Sayın Nehir,

Borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazı yok ise hangi gerekçeyle dosyanın başka bir icra dairesine gönderilmesini talep edeceksiniz?
Old 15-07-2010, 14:42   #24
Av.Nehir

 
Varsayılan

Bu da ayrı bir konu tabi ki, ayrıca icra dairesi böyle bir talebi nasıl karşılayacak o da var.

Teşekkürler
Old 15-07-2010, 15:02   #25
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Nehir
Olası yetki tartışmasına girmemek ve zaman kaybetmemek için ben takibi itirazla durduğu bu aşamada borçlu adresine gönderip yeniden ödeme emri çıkartamam sanırım.

Olası yetki tartışmasına burada girilmiş bile

Olası karşı vekalet ücreti yerine de takipten feragat edip yetkili icra dairesinde yeni bir takip açsanız daha kolay olmaz mı?

Saygılarımla...
Old 29-07-2010, 17:48   #26
av.sebahattin

 
Varsayılan

Yetkisine itiraz edilmeyen icra takibi için, icra dosyasının bulunduğu yerdeki genel mahkemenin yetkili olması gerekip gerekmediğine dair Yargıtay'ın son içtihatlarını bileniniz var mı arkadaşlar. Konuyu okudukça kafam karıştı.
Old 29-07-2010, 19:11   #27
halit pamuk

 
Varsayılan

İlk önce şu ayrımı yapalım. Burada sorun şu: İcra takibine yetki yönünden itiraz edilmemişse de Mahkeme yetkisine itiraz edilebilir mi? Sayın Hades ve Sayın Duygu Işık'ın isabetle belirttiği gibi Yargıtay da "itiraz edilebilir" görüşündedir.

T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi

Esas: 2007/7669
Karar: 2008/3196
Tarih: 13.05.2008

KARAR METNİ:


Yukarıda gün ve numarası yazılı hükmün temyizen incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR

Dava, İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, icra takibine borçlu davalının vaki itirazının iptali istemine ilişkindir.

Konya 6. İcra Müdürlüğü'nün 2007/1069 takip s. dosyası kapsamından; takip alacaklısı davacının, adi takip yoluyla takip borçlusu davalı hakkında 2.138,00 YTL asıl alacak, 367,97 YTL işlemiş temerrüt faizinin tahsili istemiyle başlatmış olduğu icra takibine, davalının süresindeki itirazı sonucu takibin durduğu anlaşıldığı gibi; itirazın iptali davasının da kanuni süresi içerisinde açılmış olduğu saptanmış bulunmaktadır.

Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve takip konusu 2.138,00 YTL asıl alacak üzerinden davalının itirazının iptaline, fazla talebin reddine ve 855,00 YTL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş ve verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

İcra takibine dayanak alınan 11.05.2005 günlü faturada, parke taşı ve bordür döşeme işi bedeli gösterildiği gibi, belirtilen bu işin yapımını yanlar arasında sözlü olarak yapılan sözleşme gereğince davacının yüklendiği çekişmesizdir. İş sahibi davalı, cevap süresi içinde yetki itirazında bulunmuş ve uyuşmazlığın çözümünde yetkili mahkemenin Fethiye Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu bildirmiştir. HUMK.nun 9. maddesi uyarınca her dava kural olarak, davalının kanuni yerleşim yeri mahkemesinde açılır. Sözleşmelerden doğan davalar; ayrıca sözleşmenin yerine getirileceği yer mahkemesinde de görülebilir (HUMK. madde 10). Taraflar arasında yetki sözleşmesi varsa, uyuşmazlığın çözümünde o yer mahkemesi de yetkilidir (HUMK. madde 22).

Alacak davaları, kamu düzeni ile ilgili olmadıkları için davacı tarafın, az yukarda açıklanan yetkili mahkemelerin birinde davasını açmak konusunda seçimlik hakkı vardır. Somut olayda davacının ve davalının kanuni yerleşim yerleri Fethiye İlçesinin idari sınırları içerisinde olduğu ve sözleşme konusu işin de Fethiye'de yapıldığı sabit olduğu durumda davacı, davasını yetkisiz mahkeme olan Konya Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açmış olmakla; yetkili mahkemeyi seçme hakkı davalıya geçmiştir. Yanlar arasında yetki sözleşmesi yapılmadığı gibi, somut olayda Borçlar Kanunu'nun 73. maddesi hükmünün uygulanmasına da kanuni olanak bulunmamaktadır. Davalı da, kanuni süresi içerisinde ve doğru olarak yetki itirazında bulunmuş ve yetkili mahkemeyi göstermiştir. O halde, dava dilekçesinin yetki yönünden reddine ve uyuşmazlığın çözümünde Fethiye Sulh Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğuna karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı biçimde itirazın iptal edilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır.

Açıklanan nedenlerle karar bozulmalıdır.

SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istem halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 13.05.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





Ancak Bir davada Yetkisizlik üzerine dosyanın gönderildiği mahkemenin verdiği kararı 13. Hukuk Dairesi yetkili icra dairesinden yapılan bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğine karar vermiştir.

T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas : 2004/17315
Karar : 2005/5625
Tarih : 01.01.2005



Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı, davalının kullandığı kredi kartı borcunu ödeyemediğini, girişilen icra takibine de itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, %40 tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak 1.714.551.970 TL asıl alacak ve 500.077.300 TL işlemiş faiz yönünden itirazın iptaline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosyanın incelenmesinden davacının davalıya karşı Çanakkale İcra Dairesinde takip başlattığı, davalının borca itirazda bulunması sonucunda davacının Çanakkale Asliye Hukuk Mahkemesinde itirazın iptali davası açtığı, davalının mahkemenin yetkisine itirazda bulunduğu, mahkemece yetki itirazı kabul edilerek dava dosyasının Gelibolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği ve bu yer mahkemesince hükme bağlandığı anlaşılmaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2001/19-167 esas, 311 karar ve keza 2002/13-241 esas, 208 karar sayılı ilamları ile de kabul edildiği gibi icra müdürlüklerine ve mahkemeye yapılan yetkiye yönelik itirazlardan, itirazın iptali davasını gören mahkemenin öncelikle icra dairenin yetkisine yönelik itirazı incelemesi gerekir. Davaya konu olayda davalı, icra dairesinin yetkisine itirazda bulunmamış olup, böylece Çanakkale İcra Dairenin yetkisi kesinlik kazanmıştır. Öncelikle belirtmek gerekir ki itirazın iptali davasına bakan mahkemenin yargı sınırları içerisinde başlatılmış bir icra takibinin bulunması zorunludur. Başka bir anlatımla itirazın iptali davasına bakan mahkeme, icra takibinin başlatıldığı yer yargı sınırları içerisindeki mahkemedir.

Gelibolu İcra Müdürlüğünde başlatılmış bir icra takibi bulunmadığından Gelibolu Mahkemesinde açılmış itirazın iptali davasının esasının incelenmesine hukuken olanak bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece, davacı tarafından davalıya karşı Gelibolu yargı çevresi içerisinde başlatılmış bir icra takibi bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Bozmayı gerektirir.

2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 2. bentte belirtilen nedenle diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 5.4.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 29-07-2010, 19:23   #28
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Her ne kadar Yargıtay, Sn. Hades, Sn. Işık ve Sn. Koray aksini düşünse de ben yetkisine itiraz edilmemiş icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılmış bir itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz edilememesi gerektiğini düşünüyorum. Aksi halde icra dairesinin yetkisinin belirlenmesinde yetkiye itirazın borca itirazla birlikte yapılması gereğinin bir anlamı kalmayacak...

Saygılarımla.
Old 30-07-2010, 20:17   #29
wellan

 
Varsayılan

İtirazın kaldırılması davalarında yetkili icra mahkemesi takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesidir yani yetki yönünden bir kesinlik olup taraflarca değiştirilemez.İtirazın iptali davaları ise bir eda davası niteliğinde olup takibin yapıldığı yer icra dairesinin yetki alanında bulunan mahkemenin yanında HUMK genel yetki kurallarının uygulanması gerektiğini;alternatif bir yetki kuralı olabileceğini düşünüyorum.İlgili Yargıtay içtihatlarından ve teorik açıklamalardan bu sonuç çıkmıyor mu?SAYGILARIMLA.
Old 01-08-2010, 14:40   #30
Av. Eyüp KATI

 
Varsayılan

benim bir dosyamda icra yetkisine itiraz gelmedi. sulh hukukta açılan davaya yetki itirazı geldi. mahkeme yetkisizlik verdi. ben icraya itiraz yok yetki kesinleşmiştir dedim. ancak Yargıtay yetki itirazında bulunmaya hakkı vardır. yetkisizlikle yetkili mahkemeye göndermeye engel de yoktur. başka bir mahkemenin başka bir yerdeki icra takibine itirazın iptalini görmesine yasal bir engel de yoktur dedi. bilginize arkadaşlar isteyen olursa kararı gönderebilirim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yetki itirazı itirazın iptali davası filizsongur Meslektaşların Soruları 15 25-07-2018 15:18
itirazın iptali davasında itirazın haksız bulunması ...ACİL yalvace Hukuk Soruları 11 14-05-2010 22:07
yetki ve borca itirazın iptali davası AV.SANEM Meslektaşların Soruları 4 15-01-2009 16:22


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09595203 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.