Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

iştirak nafakası-ilamsız takip, yetki ve borca itiraz

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 05-06-2010, 16:59   #1
Av.A.Başer

 
Yeni Fikir iştirak nafakası-ilamsız takip, yetki ve borca itiraz

Sayın meslektaşlarım, Gebze Aile mahkemesinin vermiş olduğu, boşanmanın reddi ve yoksulluk nafakasının takdir edildiği karar, vekile tebliğ edilmiş ve kesinleşmiştir. Başka bir ilde olan müvekkilin bu karardan 1 yıl sonra faks yoluyla haberi olmuştur. Karar aslına veya onaylı suretine ulaşılamadığı için fotokopi ile ilamsız takip yapmış bulunmaktayız. Borçlu , takibin kendisinin bulunduğu yerde açılması için, yetki ve borca itiraz ederek kötüniyetle takibi durdurmuştur. Forum içindeki aramalarımda İlamın, ilamsız takibe konu olabileceği yönünde bilgi sahibi oldum. Ancak, yetki itirazı ve itirazın iptalini hangi mahkemeden isteyeceğim konusunda saygıdeğer meslektaşlarımın fikirlerini öğrenmek istiyorum.
Old 05-06-2010, 20:41   #2
damista

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım, takip yolu ilamsız takip olup bu takibe itiraz edilmişse açacağınız itirazın iptali davasında yetkili mahkeme icra takibinin yapıldığı yer mahkemesidir. İnşallah soruyu doğru anlayarak cevaplamışımdır.
Old 05-06-2010, 21:05   #3
Av.A.Başer

 
Varsayılan

Merhaba sayın damista, ben soruyu açık sormadığım için cevabınızda tereddüt etmekte haklısınız. Borçlu, yetki itirazında haklımıdır ? Yetkili icra dairesi, nafaka alacağı olduğu için ,alacaklının bulunduğu icra dairesi olabilir mi? olamaz mı? İlamsız takip olduğu için yetki konusunda emin değilim.Eğer, yetki itirazı yerinde değil ise, ben itirazın iptali davasını takibi açtığımız yer, Aile mahkemesinde açacağımı düşünüyorum.
Old 05-06-2010, 23:28   #4
wellan

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım;pekala ilamlı bir icra takibi ilamsız olarak icraya konu edilebilir.Ancak ilamsız takip ilamlı icraya konu edilemez.İlamlı icraya konu edilen bir alacağın mahkeme ilamına yada İİK 38 madde de sayılan veya 1136 sayılı kanunun 35/A maddesine dayanması yada diğer özel kanunlara ilam mahiyetine haiz olan belgelere dayanması gerekmektedir.Başlatmış olduğunuz icra takibi ilamsız icra takibi olduğundan dolayı HUMK 9.madde de yer alan yetkiye dair hükümlerinin uygulanması gerekecektir.Bu sebeple yetkili icra dairesi borçlunun ikametgahının bulunduğu icra dairesidir.Açılacak olan itirazın iptali davasında takip miktarına göre asliye yada sulh hukuk mahkemesi,yetki konusunda ise davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesi görevlidir.Sadece yetkiye itiraz edilmesi durumunda ise icra takibinin başlatıldığı icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu yer icra mahkemesinden yetki itirazının bertarafı için dava açabiliyorsunuz.Ancak borca ve imzaya itiraz olduğu zaman md 68 anlamında belgeniz varsa icra mahkemesine yoksa genel mahkemelerde itirazın iptali davası açılabilir.Ayrıca yetki itirazı üzerine karar verildikten sonra yetkisizlik itirazı kabul edilirse;takibin başlatılmış olduğu icra müdürlüğünden dosya alınarak yetkili icra müdürlüğünde 10 gün içerisinde takip başlatılması gerekir.10 gün geçtikten sonra başlatılan takip eski takibin devamı sayılmayıp;harca tabii olacaktır.(Muşul,Timuçin,İcra ve İflas Hukuku Bilgisi,Yetkin Yayınları,3.baskı,syf 102 vd)

II. YETKİ
YETKİ VE İTİRAZLARI:
Madde 50 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)
Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir.

İCRANIN NEREDEN İSTENECEĞİ :
Madde 34 - İlamların icrası her icra dairesinden talep olunabilir. Alacaklı yerleşim yerini değiştirirse takibin yeni yerleşim yeri icra dairesine havalesini isteyebilir.
Old 06-06-2010, 14:04   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.A.Başer
Sayın meslektaşlarım, Gebze Aile mahkemesinin vermiş olduğu, boşanmanın reddi ve yoksulluk nafakasının takdir edildiği karar, vekile tebliğ edilmiş ve kesinleşmiştir. I

Koyulaştırdığım bölümü anlayamadım. Boşanma davası reddedilmesine rağmen, yoksulluk nafakasına mı, karar verilmiş.
Old 06-06-2010, 15:03   #6
wellan

 
Varsayılan

Sanırım anlatım da bir bozukluk meydana gelmiş gibi görünüyor ancak konunun özüne ilişkin açıklamalar;sorunun çözümüne yardımcı olmuştur inşallah .SAYGILARIMLA.
Old 06-06-2010, 21:14   #7
Av.A.Başer

 
Mahçup

Saygıdeğer meslektaşım Wellan, yanıtınız sorunumun çözümünde son derece yardımcı olmuştur.Alacak konusu nafaka olduğu için, Yetki konusunda bir istisna olabileceğini düşünerek araştırmak istedim. Cevabınız çok aydınlatıcı olmuştur. İlamın aslını temin ederek, ilamlı icra yapmam şuan benim için en kısa yol olacak gibi görünmektedir.
Saygıdeğer meslektaşım Suat bey, karışıklık için üzgünüm, soru başlığında İştirak nafakası yazmama rağmen, ilkkez soru sormanın verdiği heyecanla olsa gerek, soru içinde dalgınlıkla yoksulluk nafakası yazmışım.
Old 07-06-2010, 10:41   #8
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.A.Başer

Saygıdeğer meslektaşım Suat bey, karışıklık için üzgünüm, soru başlığında İştirak nafakası yazmama rağmen, ilkkez soru sormanın verdiği heyecanla olsa gerek, soru içinde dalgınlıkla yoksulluk nafakası yazmışım.

Bence karışıklık halen devam etmekte. Boşanma davası red edilirse, iştirak nafakasına hükmolunmaz. Ya dava kabul edilmiştir, ya da tedbir nafakası olmalıdır.
Old 07-06-2010, 16:08   #9
Av.A.Başer

 
Varsayılan

Çok haklısınız, Karışıklığın sebebi kararın yazılışındaki yanlışlıktan kaynaklanmaktadır. Davacı kocanın kusurlu olması sebebiyle boşanma davası red edilmiştir. Ancak, nafaka yönüyle aynen şu ibareye yer verilmiştir; davanın açıldığı tarihten geçerli olmak üzere aylık 250.00 YTL sı tedbiren iştirak nafakası takdirine ve takdir olunan nafakanın davacı babadan alınarak küçüğe harcanmak üzere davalı anneye verilmesine, sizin belittiğiniz üzere, nafakanın tedbir nafakası olarak hükme bağlanması gerekir iken, kararda tedbiren İştirak nafakasından bahsedilmesi bu karışıklığa sebep olmuştur. Kararın bu şekilde yazılması doğru mu? yoksa benim tecrübesizliğim sebebiyle mi böyle bir karışıklık olmuştur. Saygıdeğer meslektaşım, bilgi paylaşımınız sayesinde, mesleğimizin püf noktalarından biri olan dikkatli okuma ve yorum yapma konusuna daha fazla özen göstermem gerektiğini farkettim.Sağolun
Old 07-06-2010, 18:54   #10
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.A.Başer
Çok haklısınız, Karışıklığın sebebi kararın yazılışındaki yanlışlıktan kaynaklanmaktadır. Davacı kocanın kusurlu olması sebebiyle boşanma davası red edilmiştir. Ancak, nafaka yönüyle aynen şu ibareye yer verilmiştir; davanın açıldığı tarihten geçerli olmak üzere aylık 250.00 YTL sı tedbiren iştirak nafakası takdirine ve takdir olunan nafakanın davacı babadan alınarak küçüğe harcanmak üzere davalı anneye verilmesine, sizin belittiğiniz üzere, nafakanın tedbir nafakası olarak hükme bağlanması gerekir iken, kararda tedbiren İştirak nafakasından bahsedilmesi bu karışıklığa sebep olmuştur. Kararın bu şekilde yazılması doğru mu? yoksa benim tecrübesizliğim sebebiyle mi böyle bir karışıklık olmuştur. Saygıdeğer meslektaşım, bilgi paylaşımınız sayesinde, mesleğimizin püf noktalarından biri olan dikkatli okuma ve yorum yapma konusuna daha fazla özen göstermem gerektiğini farkettim.Sağolun

Alıntı:
tedbiren iştirak nafakası takdirine ve takdir olunan nafakanın davacı babadan alınarak küçüğe harcanmak üzere davalı anneye verilmesine, sizin belittiğiniz üzere, nafakanın tedbir nafakası olarak hükme bağlanması gerekir iken, kararda tedbiren İştirak nafakasından bahsedilmesi bu karışıklığa sebep olmuştur. Kararın bu şekilde yazılması doğru mu?

Kararı muhtemelen yazı işleri yazmıştır. Bir hakimin bu hatayı yapacağına inanmak istemiyorum. Tabii ki yanlıştır.

Alıntı:
III. Geçici önlemler

MADDE 169.- Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır.

Yargılama esnasında takdir edilen nafaka maddeden de anlaşılacağı üzere geçici önlem niteliğindedir. İştirak nafakası ise ancak boşanmaya karar verilmesi ve bu kararın kesinleşmesinden sonra hüküm ifade eden nafakadır.

Alıntı:
Saygıdeğer meslektaşım, bilgi paylaşımınız sayesinde, mesleğimizin püf noktalarından biri olan dikkatli okuma ve yorum yapma konusuna daha fazla özen göstermem gerektiğini farkettim.Sağolun

Bu yazdıklarınız çok güzel bir özeleştiri olup; meslek hayatınızdaki, en önemli derslerden birini çıkardığınız için ben de sizi tebrik ederim.

Biz THS'de elimizden geldiğince, meslektaşlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ama herkesin olduğu gibi benim de tarzım farklı. Bazen, doğrudan soruya yanıt veriyorum. Bazen de, şimdi olduğu gibi kavram kargaşası yaşandığını görürsem önce onu aydınlatmayı deniyorum. Ben soru sormaya başlıyorum. Ama bu tavrım, bazı soru sahibi üyelerce yanlış anlaşıldığından olsa gerek, soruma yanıt verilmemektedir. Mesajımı okuduğunu da görüyorum ama yanıt vermemeyi tercih ediyor.

THS'den gerçekten yararlanmayı düşünen genç meslektaşlar soru ve cevaplarla katılımcı olmalılar. Yanlış yapa yapa, doğruyu öğrensinler. Ancak sadece soruyu sorup,kendince cevabı da aldıktan sonra ortalıktan kaybolanlar var. Ben onlara "hap" cevap isteyenler diyorum. O bilgi asla hafızalarında yer etmiyor. Başka yerde de kullanamıyorlar. Ama eminim siz artık, yoksulluk, tedbir ve iştirak nafakası arasındaki farkları öğrendiniz. Daha önemlisi, bir karar nasıl okunur, soru nasıl sorulur ve yorumda nasıl bulunulur, bunları öğrendiniz.
Old 16-08-2010, 12:14   #11
av.h.şahin

 
Varsayılan

Akdin yapıldığı yer icra dairesi de yetkilidir hükmüne dayanarak tarafların evlendikleri yerde ilamsız icra takibi yapılsa, (nafaka için) borçlu yetkiye ve nafakanın bir kısmına itiraz etse borçlu itirazında haklı mıdır?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yetki ve borca aynı dilekçe ile itiraz fatih koyuncu Meslektaşların Soruları 7 19-03-2010 21:35
ilamsız takip fatura yetki av.mansur Meslektaşların Soruları 3 20-11-2009 14:18
İlamsız icrada ihtiyari takip arkadaşlığı, yetki ve borca itiraz sorunsalı Av. Ferhat BÜYÜKADA Meslektaşların Soruları 5 09-09-2009 11:21
İlamlı takip yapılması gerekirken ilamsız takip yapılması ilamsız takibe itiraz nabucadnazar Meslektaşların Soruları 5 08-07-2009 20:57
kira alacağı ilamsız takip yetki denipre Meslektaşların Soruları 2 11-02-2008 18:03


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03853703 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.