Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

kefil kefile rücu edebilirmi?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-02-2008, 10:08   #1
Brusk

 
Varsayılan kefil kefile rücu edebilirmi?

Arkadaşlar bir hukuki ilişkide A isimli kişi kredi çekiyor, arkadaşları B,C ve D ismli kişierde kredi borçlusu A ya kefil oluyorlar sonuçta A borcu ödemeyince kefillerden C ödüyüo be sefer de C ödediği için diğer kefil B ye rücu ediyor. Bu mümkünmüdür. kefil ödediği için diğer kefile rücu edebilirmi?
Old 26-02-2008, 11:02   #2
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Borçlar Kanunu'nda kefilin haklarında "kefilin kefile rücuu" düzenlenmemiştir. Kanımca borcu ödeyen, BK 489'da düzenlenen kefile kefil olmadığı sürece kefile rücu edemez. Banka kredilerinde de bildiğim kadarıyla müteselsil kefalet sözkonusudur.
Old 26-02-2008, 11:06   #3
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Müteselsil Kefalet, Kefillerin Sorumluluğu




ÖZET : BK.nun 488. maddesi hükmüyle kanuni teselsül ilkesi gereği olarak asıl borçlu ile birlikte teselsül halinde kefiller arasında da teselsülün varlığı kabul edilmiştir.(818 s.BK.m.488, 496)

Dava dilekçesinde 63.578.059 lira için takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi, icra inkar tazminatına hükmedilmesi ve masrafların davalı taraftan tahsili istenmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, 3.kişi K.’ın ……… Bankasından almış olduğu kredi borcuna davalı ile birlikte müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, K.’ın borcunu ödememesi üzerine edimin muaccel hale gelen bölümü 13.7.1998 tarihinde bankaya tediye ettiğini, ödemiş olduğu paranın ½’si olan 63.578.059 liranın tahsili için aleyhinde icra takibine başvurduğu halde davalının itirazı nedeni ile takibin durduğundan bahisle haksız itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı, davayı kabul etmemiştir.

Mahkemece, davalının da davacı gibi kefil olduğunu, borcu ödeyen davacının asıl borçluya rücu etmesi gerektiğini, kefilliğe kefalet söz konusu olmamakla diğer kefile başvurma yetkisinin bulunmadığı görüşü ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

Dava konuşu uyuşmazlık, Borçlar Kanununun 488. maddesinde düzenlenen birlikte kefillerin, birbirlerine rücuundan doğmaktadır. Davacı ve davalı; 3. kişi için, banka tarafından verilen krediye müteselsilen kefil olmuşlardır. Davacı, bu kefalet sebebi ile bankaya ödediği borcun yarısını diğer müteselsil kefil davalıdan, birlikte kefillerin birbirlerine rücu hakkına dayanarak istenmektedir.

Borçlar Kanununun 488. maddesinin ikinci fıkrası, asıl borçlu ile birlikte teselsül halinde, kefiller arasında da teselsülü kabul etmiştir. Burada kanuni teselsülün varlığı sözkonusudur. Maddede bu husus "kefiller, gerek asıl borçlu île beraber gerek kendi beyinlerinde (aralarında) müteselsil olmaklığı iltizam etmişlerse herbiri borcun tamamından mesul olup ancak, diğerlerinin hissesi için onlara rücu hakkım haizdirler" şeklinde ifade olunmuştur Borçlar Kanununun 488/2. maddesindeki bu hüküm, aynı Kanunun 146. maddesinde düzenlenen, müteselsil borçlular arasındaki rücu ilişkisinin özel bir uygulama yemden ibarettir. Maddeye göre,,kefiller gerek asıl borçlu ile beraber ve gerek kendi aralarında müteselsil olmaklığı kabul etmişlerse her biri borcun tamamından sorumlu olup, ancak diğerlerinin hisseleri için onlara rücu hakkim haizdirler.

Öte yandan 488. maddede müteselsil birlikte kefalette rücu ilişkisi açıkça düzenlendiği halde, adi birlikte kefillerin rücu durumu açıklanmamıştır Ancak, adı birlikte kefillerin rücu ilişkisin! yine kefalet hükümlerinden çıkarmak mümkündür. Payından fazla ödemede bulunan birlikte kefilin, diğerlerine rücuunu halefiyet prensiplerine tabi kılmak gerekir. Borçlar Kanununun 496 maddesi uyarınca kefil eda ettiği şey nisbetinde alacaklının haklarına halef olur. Bu haklar arasında alacaklının, diğer birlikte kefillere müracaat hakkı da mevcuttur. Eğer aksi kararlaştırılmamış ise, Borçlar Kanununun 146 maddesi kıyas yolu ile uygulanacak, her kefil alacaklıya yapılan ödemeden aynı payı üzerine alacak ve kendi payından fazla olan ödeme oranında diğer birlikte kefillere rücu edecektir. Şu hususta açıklanmalıdır ki, müteselsil birlikte kefalette de kefillerin herbirine iç ilişkide düşen sorumluluk payı başka türlü kararlaştırılmış olmadıkça, bunların eşit paylarla sorumlu tutulmaları gerekir.

Yukarıdaki bilgiler ışığı altında varılacak sonuç şudur: Sözleşmede gerek borçlu ve gerekse kefiller müşterek borçlu ve müteselsil kefil durumunda olduklarından davacının hissesinden fazla ödediği ve davalı hissesine isabet eden borç miktarına rücu hakkı sebebiyle tahsili isteğinde bulunması mümkündür. Taraflar adi birlikte kefil olsalar bile yukarıda açıklandığı üzere kendi payından fazla ödeyen kefilin, diğer birlikte kefile, halefiyet yolu ile rücu hakkı mevcuttur.O halde, mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz haremin istek halinde temyiz edene ladesine, 22.2.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.

(Y.Üçüncü Hukuk Dairesi, 22.02.1999 T., 1999/1445 E., 1999/1605 K.)
Old 26-02-2008, 11:40   #4
tuval2310

 
Varsayılan

'müteselsil birlikte kefalette , aksi kararlaştırılmış olmadıkça ,kefiller iç ilişkide eşit paylarla sorumludurlar.Payından fazla ödeme yapan kefil , ödediği fazla miktar için payları oranında diğer kefillere rücu edebilir.Öncelikle asıl borçluya müraacat zorunluluğu yoktur.'(Turgut Uygur-Özel Borç İlişkileri 7.cilt)
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Resmi Nikahsız Evlenen Kadın Maddi Ve Manevi Tazminat Talep Edebilirmi Ayrıca Cinsel Av.Mustafa yağan Meslektaşların Soruları 11 11-08-2017 17:12
Kefile karşı yeni takip açılabilir mi? Edies Meslektaşların Soruları 15 14-01-2008 18:30
ödenmeyen kira alacağı için kefile gitmek tolgaaltun Meslektaşların Soruları 5 03-10-2007 14:41
Kefilin Kefile Rücusu ahmat Borçlar Hukuku Çalışma Grubu 5 02-01-2007 14:06
Finansal Bir Kuruluşa Kefil Olmaktan Kaynaklanan Faiz Tutarını Kefil Ödemek Zorundamı YAŞAR PÜLLÜ Hukuk Soruları Arşivi 3 02-03-2002 00:49


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03809309 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.