zorunlu trafik sigortası

İyi Günler
Bir kamyonla otomobilin çarpışması sonucu otomobilde bulunan şoför ve yanındaki yolcu ölmüştür.Kaza yeri tespit tutanağında otomobil şoförü yüz de yüz kusurludur.Ölen yolcu bağ-kurludur.Ve otomobilin zorunlu trafik sigortası vardır X bankasından...Bankayla yaptığımız görüşmeler ve talepler reddolmuştur.Bağ-kur peşin değeri hesabı tutarı aktüer tutarından fazla olduğu için dosyadaki tazminat talepleri reddolmuştur.Şimdi kaza şubat 22 de 1 yılı dolduracak...bu noktada benim yapacağım işlemler ne olabilir.Herkese şimdiden teşekkürler...

Zorunlu mali mesuliyet sigortası, karşı taraftaki araç ve diğer varlıkların hasarını teminat dahilinde karşılamaktadır. Yani siz otomobildeki hayatını kaybeden yolcu için zaten otomobilin trafik sigortasına başvuramazdınız.
Karşı tarafın sigortası var ise ancak kendi sigortalısının kusuru oranında ödeme yapacaktır. Kusur tamamen otomobil sürücüsünde ise,bu durumda kamyon malikine,sürücüsüne ve sigortasına başvurmanız halinde davayı kaybedip, karşı vekalet ücreti ile karşı karşıya kalabilirsiniz.
Bir yılın 22 Şubat'ta dolması çok önemli değil, dava zamanaşımı 2 yıldır, kaldı ki burada ölüm olduğu için uzamış zamanaşımı geçerli olacaktır.Zaman açısından sorun yok.
Kusur oranını kabul etmeyip, küçük bir meblağ üzerinden dava açabilirsiniz, belki kusur oranında bir değişiklik olabilir.

Alıntı: Yazan oz_zy35 Zorunlu mali mesuliyet sigortası, karşı taraftaki araç ve diğer varlıkların hasarını teminat dahilinde karşılamaktadır. Yani siz otomobildeki hayatını kaybeden yolcu için zaten otomobilin trafik sigortasına başvuramazdınız. .

Başvurabilirsiniz ve trafik sigortasından tazminatı alabilirsiniz.

Otomobilde hayatını kaybeden yolcu üçüncü kişi sayılır dolayısıylan ZMMS başvurabilirsiniz.Bu konuda pek çok yargıtay kararı var.SAYGILARIMLA

cevaplayan herkese çok teşekkürler.Ancak sigorta şirketinin bağ-kur sebebiyle tazminat taleplerini reddetmesini reddetmesini anlamadım...Bu konuda da bilgilendirirseniz sevinirim

Zorunlu mali mesuliyet sigortası, karşı taraftaki araç araçta bulunan 3. şahıslar ile yine araç dışında bulunan 3. kişilerin bu kaza dolayısıyla uğramış olduğu zararları karşılayan bir sigorta türüdür. Kazada hayatını kaybedenlerin mirasçılarından eş ve onun bakımına muhtaç dıurumdaki çocuklarının bu vefat dolayısıyla aracın sigortalı olduğu şirkete başvuruda bulunup tazminat alma hakları mevcuttur.Ayrıca vefat eden şahsın Bağ- Kurlu olması veya sigortalı olması tazminatın alınmasını engellemeyeceği gibi;vefat eden şahsın sigortalı olması ya da iyi bir iş güç sahibi olması ortaya çıkacak tazminat miktarının daha yüksek olmasını sağlayacaktır.Çünkü kişi ölümle birlikte elde etmiş olduğu bu yüksek gelirinden mahrum kalmaktadır.şahsın içerisinde vefat ettiği aracın sigoprta şirketine ulaşıp gerekli evrakları öğrendikten sonra başvurunuzu yapın şayet ödeme de bulunmazlarsa davanızı açın.

Sn. avtuğbabal;

2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, araç işleteninin 85. maddedeki sorumluluğunu karşılamak, zarar gören 3. şahısların zararının tazminini kolaylaştırmak ve araç işletenini de bir nebze olsun tazminat taleplerine karşı korumak amacıyla kanuna eklenmiş ve mecburi kılınmıştır.

85. maddedeki sorumluluk, aynı araç içerisindeki zarar görenleri de kapsar. Dava açmanız yönünden bir engel yoktur, zira hatır taşıması nedeniyle tazminat ödenmemesi de artık mümkün değildir. Yargıtay 11. HD. 24.12.1996 tarih, 1996/8642 E. 1996/9101 K. Sayılı kararı:
“Sigorta poliçesine ekli genel şartlarda hatır taşıması kaynaklı zararlar, sigorta teminatı dışında gösterilmemiştir. Zorunlu trafik sigortasının, hatır taşımasının da dahil bulunduğu aracın işletilmesine bağlı tehlike sorumluluğu hallerini sigorta teminatı kapsamına aldığı, tehlike sorumluluğunun bu aracın işletilmesine bağlı olarak taşımanın türüne bakılmaksızın üçüncü kişilere verilen zararları, somut olayda ise işletenin, sigortalı araçta bulunan kişinin olan sorumluluğunu sigorta kuvertürü altına aldığının kabulü gerekir.”
diyerek, sigorta şirketinin sorumlu olduğunu kabul etmektedir.

Genel hükümlere göre, haksız fiillerden kaynaklanan tazminat talepleri, haksız fiilin ve tazminat yükümlüsünün öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl ve her halde haksız fiilin üzerinden on yıl geçmekle zamanaşımına uğramasına rağmen, 2918 Sayılı KTK 109. maddesi özel hüküm niteliğinde olduğundan, bu maddede yazılı zamanaşımı süreleri uygulanmaktadır. Buna göre, motorlu araç kazalarından doğan zararlara ilişkin tazminat talepleri kazanın, zararın ve tazminat yükümlüsünün öğrenilmesinden itibaren 2 yıl ve her halde kazanın üzerinden 10 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Zamanaşımı, sigortacıya karşı kesilirse işletene karşı da kesilmiş sayılır. Aynı şekilde işletene karşı kesilirse, sigortacıya karşı da kesilmiş sayılır. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerli olur. Ayrıca, yine 109. maddeye göre, motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.

Saygılarımla
Av. Fatih KARACA

meslektaşlarımın cevaplarını okudum haklınoktalara isabet ettikleri yerler var.sorunuza şöylecevap yazılırsa:
1)bu davada zaman aşımısorunu yoktur zira zaman aşımı ceza kanundaki dava zamanaşımına tabidir.
2)Bu olay için kendi sigortanıza karşı dava açamazsınız.Zira zorunlu mali mesuliyet sigortası araç sahibinin üçüncü kişilere verdiği zararlar içindir.
3)kazaya karışan araç sahibinin sigortasına başvurabilirsiniz ancak karşıaracın sigortası sigorta limitleri ile zarardan sorumludur ayrıca manevi zararlar sorumuluk kapsamı dışındadır.
bu durumda yapmanız gerekenyol şudur.Kazaya karışan kamyonun sürücüsünün sigortalı olduğu sigorta kurumunu da davalı gösterip müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince sigorta şirketi kamyon şöförüne karşı tazminat talepli dava açmanız gerekecektir.Ancak dava dilekçenizde dikkat eteminz gerekn hususlar şunlardır.manevi zararlar için sigorta şirketini sorumlu göstererek dava açmayın iki manevi zararınınız bir kalemde isteyin ziramanevi tazminatkısmi dava yoloyla istenemez.iyi çalışmalar

Sayın meslektaşım, anladığım kadarı ile sizin müvekkil, yolcu yani yolcunun mirazçıları, 1- direkt içinde bulunduğu aracın zorunlu trafik sigortası hangi şirkete aitse, o şirkete poliçedeki miktar kadar maddi tazminat davası açıyorsunuz, kuruşuna kadar ödemek zorundadır, müvekkilinizin, bağkurlu yada ssk lı olması, sgortalı şirketin poliçedeki sorumlu olduğu miktarı etkilemez,müvekkiliniz iş güç sahibi olması yani maddi durmunun iyi olması, maddi tazminatı arttırır, ancak unutmayın , sigorta şirketi sorumluluğu poliçedeki miktarla sınırlı geri kalan tazminatı kazaya sebebiyet veren sürücüden talep edersiniz. saygılar..

neden sigorta
neden dava değil
bence
tedbir talebinizi yapın
davanızı açın

fazlaya ilişkin hakkınızı saklı tutmayı ihmal etmeyin
manevi tazminatta bu olmaz onu da münasip bir tutar talep edin
açın davanızı
sigortaya ihbar vesaire
karşı tarafın işi


saygılar sevgiler

Sn av.tuğbabal meslektaşlarım konuyu detaylıca açıklamış özellikle Av. Fatih KARACA'nın söylediklerine katılmamak mümkün değil. Ayrıca şunu belirtmekte yarar görüyorum bu açacağınız manevi tazminat davasında sigortacı manevi tazminatla sorumlu değildir. Sigortacının sorumluluğu poliçede belirlenen maddi teminatla sınırlıdır. Ayrıca kısmi dava açmamanızı öneriyorum. Zira kısmi olarak açılan davalarda fazlaya dair haklar saklı tutulsa bile zamanaşımı sadece talep edilen kısım için kesilir, kalan kısım için işlemeye devam eder. Şayet kısmi dava açmayı düşünüyorsanız zamanaşımı süresi dolmadan davanızı ıslah etmeniz, talebinizi arttırmanız gerekecektir. Yetkili Mahkeme ise KTK hükümlerine göre Trafik kazalarından doğan hukuki sorumluluğa ilişkin davalarda; Sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer ile kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde açılabilir. ayrıca açacağınız davada ticari faiz talep etmeyi gözardı etmeyin. Kolaylıklar diliyorum

olaya farklı bir açıdan bakarsak
karşı araç olan otomobil sürücücüsü % 100 kusurlu olmasına rağmen otomobil sürücüsünün de ölmesi durumunda bu sürücünün mirasçıları tazminat alabilir mi ?

Sn avbekirkan
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanun'un 92 b ve poliçe genel şartlarının 92/3-c bent hükümlerinde, işletenin; eşinin, usul ve fürunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürülebilecekleri taleplerin teminat dışı olduğu hüküm altına alınmıştır. sözü edilen maddede bedeni zararlardan söz edilmemiş, sadece mal zararlarının güvence dışı olduğu hükme bağlanmış bulunmaktadırİşletenin ve sürücünün aynı derecedeki yakınları trafik sigortası karşısında, bedensel zararlar bakımından üçüncü kişi durumunda olduklarına göre, sürücü murisin kusuru ile işletenin varsa ayrıca oluşan kusuru toplamı kadar hukuki sorumluluk üstlenen trafik sigortacısından bu toplam kusur oranına isabet eden destek tazminat miktarından poliçe limitini geçmemek kaydı ile sigortacı sorumlu tutulmalıdır. Zira işleten ve sürücü yakınlarının murisin ölümünden doğan zararlarına ilişkin istemleri üçüncü kişi olmaları nedeniyle, miras hukuku ilişkisinden bağımsız istemler olup, sigorta hukuku ilkeleri çerçevesinde ele alınması gerekeceğinden murisin kusuru oranından yararlanmamaları gerektiği artık söylenemeyecektir

Sn Av.Selim Hartavi Bilginize teşekkürler bununla ilgili yargıtay kararı varsa memnun olurum selamlar