Birleşen Davaların İlamlarının ayrı icra takibi

Arkadaşlar öncelikle merhabalar.
İrtifak hakkı tesis edilmesine ilişkin davalarda asliye huk. Mahkemesi bir kaç dosya hakkında birleştirme kararı verip akabinde gerekçeli kararda da ayrı ayrı hüküm tesis etmiştir. Hüküm sonrası birleşen davalar hakkında her bir ilam için ayrı ayrı icra takibi yapmamızla birlikte icra hukuk mahkemesi birleşen Davaların İlamlarının tek bir icra takibi yapılacağına karar verdi. Bizce bu durum ilamlı icralara yönelik düzenlemelere tecavüzdür. Sizin de bu konu hakkındaki düşüncelerinizi varsa yargıtay kararları paylaşabilir misiniz

Alıntı: Hüküm sonrası birleşen davalar hakkında her bir ilam için ayrı ayrı icra takibi

Merhaba sayın meslektaşım

Ortada tek bir ilam varsa...ve tarafları aynı ise (HMK.m.166,294)

6100 s.HMK'nin 30. maddesinde; “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.”

hükmü yer almışken...

tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların, aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak tahsili mümkün iken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın ayrı takip başlatılması,

yasa ile düzenlenmiş olan „usul ekonomisi ilkesi“ne aykırılık teşkil etmez mi?

Saygılar

Alıntı: Yazan Av. Hulusi Metin tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların, aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak tahsili mümkün iken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın ayrı takip başlatılması, yasa ile düzenlenmiş olan „usul ekonomisi ilkesi“ne aykırılık teşkil etmez mi? Saygılar

Dediğinize katılmak ile beraber benzer konuda başkaca bir sorum olacak.

Mevcut bir itirazın iptali davasında müvekkillerimiz X ve Y sıfatına haizdirler. Mevcut itirazın iptali davası tarafımızca X'e vekaleten açılmış olan menfi tespit davası ile birleştirilmiş olup, asıl dava olan itirazın iptali davasının reddi ile birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme ilamının neticesinde tarafımızca her iki dosyada için ayrı ayrı icra takibi başlatılmıştır. Asıl davada vekalet ücretine ilişkin, birleşen davada diğer alacak kalemlerine ilişkin. Karşı taraf söz konusu icra takiplerine ilişkin itiraz dilekçesinde "İlamın bir bütün olduğunu, bu sebeple de ayrı ayrı icra takiplerine konu edilemeyeceğini" beyan etmiştir.

Ancak tarafımızca asıl dava birleşen davanın taraflarında farklılık olması sebebi ile bu itirazın vaki olmadığı ifade edilmeye çalışılmıştır.

Sizce bu hususta "usul ekonomisine" aykırılık teşkil eden bir yön var mıdır?

Saygılar ve iyi çalışmalar.