Hömuk 15

Müvekkilim aslen Rusya vatandaşıdır.1993 yılında yine Rusya vatandaşı ile Rusya’da evlenmiştir. Taraflar evlilik birliği içinde 2010 yılında Türkiye’de bir daire satın almışlardır. Taraflar 2011 yılında Rusya’da boşanmışlardır-karar kesinleşmiştir.
1-Tarafımızca taşınmazın bulunduğu yerde mal davası açılmak istenmektedir, Konu ile ilgili MÖHUK 15/1 bakıldığında davanın taşınmazın bulunduğu yerde açılması gerektiği ve olaya uygulanacak hukukun tarafların müşterek milli hukuku olan Rus Medeni Kanunun olması gerektiği sonucu çıkmaktadır. Ancak MÖHUK 15/2, 21 ve Yargıtay 8.Hukuk Dairesi’nin E: 2010/5330 –K :2011/3103 26.05.2011 tarihli kararı dikkate alındığında somut olayda Türk Hukuku’nun uygulanması gerektiği sonucu çıkmaktadır. Hal böyle iken, somut olayda hangi ülkenin mevzuat uygulanacaktır?
2- Yukarıda ki soruya bağlı olarak zamanaşımı konusunda hangi ülkenin mevzuatı uygulanacaktır. Nitekim Türk mevzuatının uygulanması halinde mal davasının açılma süresi 1 yıldır ve bu süre geçmiş durumda. Oysa somut olayda eğer Rus Hukuku uygulanacaksa zamanaşımı süresi 3 yıldır.
3- Rus medeni kanunu gereğince; mahkeme tapunun ½ kısmının eşin adına tesciline karar verebiliyor. Eğer somut olayda Rus Medeni Kanunu uygulanacaksa dava dilekçemizde ilgili maddeye atıfta bulunarak taşınmazın ½ hissesinin müvekkilim adına tescilini isteyeceğiz. Ancak bu halde anılan madde ve talep Türk Kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil edebileceğinden, nitekim Türk hukukunda bu durumda tazminat esası geçerli olduğundan bu talebimizi reddedip olaya doğrudan türk hukukunu uygulanacaktır. Türk hukukunun uygulanması halinde ise dava zaten 1 yıllık zaman aşımından dolayı reddedilecek.
4-Müvekkilim boşanma davasından sonra davalıya hitaben Türkiyede ve Rusyada bulunan taşınmazlar üzerinde hiçbir hak talep etmeyeceğine dair bir yazı vermiştir. Bu yazının hukuki herhangi bir geçerliliği var mıdır?Nitekim bu belge Rus hukuku yönünden geçersiz. Rus hukukuna göre böyle bir belgenin geçerli olabilmesi için noterde onaylanması gerekmektedir.
Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.

Merhabalar,

Öncelikle katılma payı alacağı konusunda 1 yıllık zamanaşımı konusunda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu yeni bir karar vererek zamanaşımı 10 yıl olmalıdır dedi.Ancak bu içtihat bundan sonrası için yerleşik hale gelecek mi, bunu Yargıtayın takip eden kararlarında göreceğiz.

MÖHUK'la ilgili sorularınız bakımında,

Rus hukukuna göre 1/2 tescil mükünse de, Türk hukukunda bu mümkün değil. Bu hususta dinlediğim bir seminerde aynı hadise sorulmuştu ve gayrimenkullerde ülkenin münhasır yetkisi olduğu ve 1/2 tescilin türk hukukuna ve türk kamu düzenine aykırı olacağı kanaatine varıldığını paylaşmak isterim.

Taşınmazlarda hiçbir hak talep etmeyeceği yönündeki yazı bakımından, yapıldığı yer hukukunun şekil kurallarına uygunsa geçerlidir, değilse geçerli değildir diye düşündüm.

Ayırca, Yargıtay son kararlarında,bu tür vazgeçmelerle ilgili taşınmazların neler olduğunun bentler halinde yazılarak ve mal rejiminden kaynaklanan haklardan açıkca vazgeçilmesinin gerektiği yönünde hüküm tessi etmiştir.

Kolay gelsin...

Yar. H.G.K. 17.04.2013, 8-375/520 sayılı Karara Yar. 8. H.D. uyacaktır.

bu arada mal davası açmak için boşanma kararının tanımasını istemeli miyim

Taraflar arasındaki mal rejimi boşanma ile sona ereceğinden boşanma kararının tanınmasını istemeniz gerekir.

Merhaba Sn.Av.Ali ŞAN,
Danışanımında benzer bir konusu mevcut.Yazdığınız 1. madde karara bağlandı mı acaba?
"1-Tarafımızca taşınmazın bulunduğu yerde mal davası açılmak istenmektedir, Konu ile ilgili MÖHUK 15/1 bakıldığında davanın taşınmazın bulunduğu yerde açılması gerektiği ve olaya uygulanacak hukukun tarafların müşterek milli hukuku olan Rus Medeni Kanunun olması gerektiği sonucu çıkmaktadır. Ancak MÖHUK 15/2, 21 ve Yargıtay 8.Hukuk Dairesi’nin E: 2010/5330 –K :2011/3103 26.05.2011 tarihli kararı dikkate alındığında somut olayda Türk Hukuku’nun uygulanması gerektiği sonucu çıkmaktadır. Hal böyle iken, somut olayda hangi ülkenin mevzuat uygulanacaktır? "

hayır, dava henüz dava etmektedir, ancak mahkeme Türk hukukunun uygulanmasına karar verdi

Alıntı: Yazan Av.Ali ŞAN hayır, dava henüz dava etmektedir, ancak mahkeme Türk hukukunun uygulanmasına karar verdi

Aklıma şu soru geliyor.

Eğer ev satılmış olsaydı,

Yargıtay kararında olduğu gibi (E: 2010/5330 –K :2011/3103 26.05.2011)

` Katılma alacağı ` ve ` Değer artış payı alacağı` istenecektir.

Bu durumda, yargıtayın verdiği karar (yargıtay da davayı katkı payı alacağı davası diyerek konunun araştırılmasını istemiş ) ile aynı duruma düşer mi acaba ?

Bu da bir alacak davasına döner miydi ve Rusya kanunlarının da araştırılmasını istermiydi?