![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Tüm Meslektaşlarıma Saygı ve selamlar,
Müvekkilemin kocası 3 yaşındaki müşterek kızlarını boğarak öldürüyor ve çocuğun cesedi ile birlikte yakalanıyor.Babanın kendi kızını öldürdüğü tüm delillerle sabit.Baba tutuklanıyor ve Ağır Ceza Mahkemesi'nde cezai ehliyetinin bulunmadığı iddiasında bulunuluyor.Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi ve Adli Tıp'ın bir dairesi oy çokluğuyla babanın cezai ehliyetinin olmadığına dair rapor hazırlıyor ve dosya bu arada cezai ehliyet konusunda nihai karar verilmek üzere Adli Tıp Genel Kurulu'na gidiyor. Bu arada baba aleyhine, işlemiş olduğu cürüm nedeniyle boşanma davası açıyoruz ,dava açılalı 3 sene oluyor,müvekkilim nafaka ve tazminat talebinden de vazgeçiyor,karşı taraf da kendisine vasi olarak atanan babası aracılığıyla boşanmayı istiyor ancak hakim cürüm nedeni ile açılan davalarda kabule göre boşanmaya karar veremeyeceğini,ceza dosyasının karara bağlanması gerektiğini söylüyor.Şimdi sorularım şunlar ; 1.) Suçu işlediği tüm deliller ile sabit hatta suç üstü halinde yakalanmış birine karşı bu sebeple dava açıldığında ceza davasının sonucunu beklemek gerekli midir ??? Örneğin bu baba cinayeti güvenlik kameraları önünde veya televizyon kameralarının önünde işlemiş olsaydı ceza davasının sonucunu yine de beklemek gerekir miydi ??? 2.) Cürüm nedeni ile açılan boşanma davasında karşı tarafın boşanmayı kabul etmesinin önünde yasal bir engel mevcut mudur ? Bu konuda Yargıtay tarafından verilmiş kararlar mevcut mudur ??? Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.... |
![]() |
#2 | |||||||||||||||||||
|
![]()
Koca hakkında işlediği "iddia edilen" cürüm nedeniyle boşanma davası açıldığı için hakimin ceza mahkemesi hükmünü bekletici mesele yapmasının isabetli olduğu kanaatindeyim. Suçu işlediğine dair kamera kayıtları vs. deliller de olsa, suçluluğu sabit olmadığından aynı şekilde ceza hükmünün bekletici mesele yapılması gerekir. Ancak, boşanma davasını bir başka nedene dayandırmış olsa idiniz elbette ki ceza mahkemesi kararının bekletici mesele yapılmasında hukuki bir yarardan bahsedilemeyecekti ya da tali bir etkisi olacaktı. Saygılarımla.. |
![]() |
#3 |
|
![]() Tutuklu eşin cezai ehliyetine yönelik raporlar anlaşmalı boşanmaya engel olacak mıdır merak ettim,
|
![]() |
#4 |
|
![]() Değerli meslektaşlarım,
Eğer dava şiddetli geçimsizlik sebebiyle açılmış olsaydı olası bir " akıl sağlığı yerinde değildir" raporundan sonra davalıya kusur izafe edilemeyeceği için dava reddedilecekti. Peki cürüm nedeni ile açılmış bir boşanma davasında tanık dinlenip ceza davasının gerekli bölümlerinin fotokopisi dosya arasına alındıktan sonra davalının vasisi olan babasının da bundan sonra bunların bir arada durması mümkün değil boşanma kararı verilsin demesine rağmen sürdürülmesinin gerekçesi,yasal dayanağı ve koruduğu menfaat ne olabilir ??? |
![]() |
#5 |
|
![]() Kadının yaşadığı bu travma karşısında sanki tazminat davası görülüyormuş gibi ceza davasını bekletici mesele yapmak bence çok yanlış. Koca hakkında iddia boyutunda kalsa dahi üstelik iki tarafta boşanmak isterken evlilik birliğinin temelinden sarsılmadığı söylenebilir mi? bence boşanma kararı hemen verilip insanlara eziyet edilmemeli. ama adalet dağıtmaktan çok şekillerle uğraştığımızdan maalesef bu örnekler çok
|
![]() |
#6 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Sayın Lafcı, Bizim de hareket noktamız bu,yani müvekkilimin yaşadığı travma ve kendisine bu travmayı yaşatan kişi ile kağıt üzerinde olsa bile evli kalmak istememesi ancak yargılama müvekkilim için tam bir azap haline geldi.Olası bir mahkumiyet durumunda karşı tarafın bunu temtyiz edeceği ve aradan geçecek zaman düşünüldüğünde ne söylemek istediğim daha net anlaşılabilir |
![]() |
#7 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Saygıdeğer meslektaşıma katılmıyorum. Anayasa 138'de belirtildiği üzere, "hakim kanunu ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatine göre karar verir." Dava Aile Mahkemesinde, Medeni Kanunun 163. maddesine göre özel nedenden dolayı açılmıştır. Bu özel neden, "suç işleme" olarak gösterilmiş, suçun-cürümün, boşanma için "küçük düşürücü" vaziyeti ile tamamlanması gerektiği hükümlendirilmiştir. TMK 163: Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler...ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir. Bu yönüyle, suçun haksız fiil olduğu olgusuyla, Borçlar Kanunu 74. maddesi hakimlerin, "haksız fiillerden doğan borç ilişkisinde" başka hakimin kararını bekleyip beklemeyeceği hususunda yol göstermiştir. TBK 74: Hâkim, zarar verenin kusurunun olup olmadığı, ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı hakkında karar verirken, ceza hukukunun sorumlulukla ilgili hükümleriyle bağlı olmadığı gibi, ceza hâkimi tarafından verilen beraat kararıyla da bağlı değildir. Aynı şekilde, ceza hâkiminin kusurun değerlendirilmesine ve zararın belirlenmesine ilişkin kararı da, hukuk hâkimini bağlamaz. Hükümlerin her olaya uygulanması mutlak olmasa da bu olayda hakim, ceza davasının sonucunu beklememesi gerekir. Kaldı ki, davalı eşin cezai ehliyeti olmadığı belgelenmişse, beklemesine hiç gerek yoktur. Saygılar... |
![]() |
#8 |
|
![]() Yorumlarınız için ayrı ayrı teşekkürler,
Sayın Balku'nun yorumuna katılıyorum ama bu konuda bir Yargıtay kararı(birkaç kitap ve içtihat programı didiklediğim halde) bulabilmiş değilim .Hakim de bu konuda bir içtihad bulabilirseniz dosyaya sunun değerlendirelim şeklinde bir yaklaşımda bulundu. Elinde bu konu ile ilgili bir Yargıtay kararı olan meslektaşım var ise ve burada paylaşır ise çok memnun olacağım. Herkese iyi günler... |
![]() |
#9 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Engel olacaktır. ![]() |
![]() |
#10 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Vasinin bu şekilde bir açıklama yapmasının hukuki değeri bulunmamaktadır. Çünkü boşanma, şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardandır. |
![]() |
#11 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
![]()
1- Davaya TMK 163 üncü maddedeki boşanma sebebine dayanarak devam edilecekse, ceza mahkemesinin kararının beklenmesi gerekir.
2-Yukarıdaki mesajda da yazdığım gibi, vasinin kabulünün bir önemi bulunmamaktadır. Yani, davalının kabulü yoktur. Ben olsam davaya TMK 166 ıncı maddedeki evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayanarak devam ederdim. |
![]() |
#12 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Dava "akıl hastalığı" sebebine dayandırılmamıştır. ![]() |
![]() |
#13 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Biliyorum, yukarıda da belirttiğim gibi TMK 163. maddesi gereği açılmıştır. Hakimin önüne suç işleme nedeniyle boşanma davası gelir, tanıkları dinler, ifadeleri, raporları inceler, akıl sağlığı olmadığına dair raporu inceler ve karar verir. Sayın Avukat43, yargıtay kararı istemişsiniz; uygulamada çoğu hakim, bu konularda bekler, dosya karara çıktığı zaman da bekletici mesele konusunda temyiz incelemesi yapılmaz. Bu sebeple fazla karar bulacağınızı sanmam, bulduklarınız da sizin lehinize olmayacaktır... Ayrıca, ceza ehliyeti olmayanın, fiili suç olarak değerlendirilmeyeceği göz önüne aldığımızda, başka bir yol bulmanızı öneririm... |
![]() |
#14 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
G.D: Ceza davasının sonucunun beklenmesine. ![]() |
![]() |
#15 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Maalesef öyle olacak ![]() |
![]() |
#16 |
|
![]() Engel olacaktır.
![]() Sayın Av. Suat Ergin, tarafların bizzat dinlenmesine engel olan nedir, tutuklu koca boşanma davası duruşmasında hazır edilebilir, |
![]() |
#17 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Hazır edilir edilmesine de, o artık gerçek anlamda taraf değildir. Çünkü "akıl hastası" olduğuna dair raporu vardır. Vasinin beyanının da hukuki değeri olmadığını yukarıda açıklamıştım. |
![]() |
#18 |
|
![]() Sayın Av. Suat Ergin
( Hazır edilir edilmesine de, o artık gerçek anlamda taraf değildir. Çünkü "akıl hastası" olduğuna dair raporu vardır. Vasinin beyanının da hukuki değeri olmadığını yukarıda açıklamıştım.) Bu kısım benim için net değildi cevabınızdan sonra Yargıtay kararlarına da baktım, haklısınız, teşekkürler |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
Konu Araçları | Konu İçinde Arama |
Konuyu Değerlendirin | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
çocuğun öldürülmesi nedeniyle ailenin maddi tazminat miktarı | Av.Şevval | Meslektaşların Soruları | 11 | 01-10-2009 15:34 |
Boşanma-Müşterek Çocuğun Velayeti | Konuk | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 2 | 03-02-2009 22:20 |
Boşanma dava sürecinde,müşterek çocuğun tedbir nafakasının icraya konulması | Gözde Cömert Buralı | Meslektaşların Soruları | 3 | 14-12-2007 13:21 |
BoŞanma Davasi AÇildiĞinda MÜŞterek ÇocuĞun YurtdiŞina Çikarilmasini Engellemek | justitia | Meslektaşların Soruları | 1 | 13-06-2007 11:14 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |