Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Bakaya Kalma SuÇunda Askerİ Yargilama Kanundakİ Yenİ DeĞİŞİklİkler Sonrasindakİ Durum

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 22-12-2008, 15:39   #1
themis-1987

 
Varsayılan Bakaya Kalma SuÇunda Askerİ Yargilama Kanundakİ Yenİ DeĞİŞİklİkler Sonrasindakİ Durum

5530 sayılı kanunla 353 sayılı Askeri Yargılama Kanunda bazı değişiklikler yapılmıştır. Buna göre bakaya kalma suçuna artık adli yargıda yani sivil mahkemelerde bakılacaktır. Ancak bakaya kalma suçuna adli yargıda bakılıyor olsa dahi adli yargı hakimleri yargılamayı Askeri Ceza Kanunu göre yapacaklar. Askeri Ceza Kanunu ise, genel hükümlerde TCK 'ya atıf yapmakta bu durumda kanunilik ilkesi gereği tipikliğin gerçekleşmiş olması gerekecek suçun kanuni tanımına baktığımda yakalanma veya teslim olma (gelme) esas alınmaktadır.1632 sayılı askeri ceza kanununa göre Madde 63 - 1 - (Değişik fıkra: 30/04/1945 - 4726/1 md.)
A) ( Değişik bent: 16/02/1994 - 3970/1 md.) Kabul edilecek bir özrü olmadan barışta bakayalarla yoklama kaçağı veya saklılardan yaşıtlarının veya birlikte işleme bağlı arkadaşlarının ilk kafilesi yollanmış bulunanlar ve ihtiyat erattan çağrılıp da özürsüz yaşıtlarının yollanmalarından başlıyarak yedi gün içinde gelenler bir aya kadar, yakalananlar üç aya kadar, yedi günden sonra üç ay içinde gelenler üç aydan bir yıla kadar, yakalananlar dört aydan bir buçuk yıla kadar, üç aydan sonra gelenler dört aydan iki yıla kadar hapis, üç aydan sonra yakalananlar altı aydan üç yıla kadar hapis;

Bu durumda 5530 sayılı kanunla getirilen değişilkiler sonrası bu suçun cezalandırılmasını adli yargıda savcı re'sen soruşturabilecek mi? şikayete tabi bir suçmuş gibi düşünülecek? yetkili kolluk askeri birliklerin inzibatları mı yoksa adli kolluk mu olacak? yukarıdaki maddedeki yakalama yetkisi hangi kolluğa ait bir görev ve yakalama olmadan bu suçun yargılaması yapılabilir mi? Bu konu hakkında bilgileri olan hukukçuların bilgilerini paylaşmaları çok faydalı olacaktır. Keza bu konuda internette çok fazla tartışma yapılmamıştır. Bu konunun bir hukuk sitesi olarak bu forumda tartışılması hukukçu arkadaşların menfatine olacaktır. Şimdiden teşekkürler.
Old 28-12-2008, 01:37   #2
Hasan Bahadır Büyükavcı

 
Varsayılan

353 sayılı kanuna göre;
BARIŞ ZAMANINDA SİVİL KİŞİLERİN ASKERÎ CEZA KANUNUNA TÂBİ SUÇLARINDA YARGILAMA MERCİİ:

Madde 13- (Değişik madde: 29/06/2006 - 5530 S.K./4. md.)

Askerî Ceza Kanununun 55, 56, 57, 58, 59, 61, 63, 64, 75, 79, 80, 81, 93, 94, 95, 114 ve 131 inci maddelerinde yazılı suçlar, askerî mahkemelerin yargı yetkisine tâbi olmayan sivil kişiler tarafından barış zamanında işlenirse; bu kişilerin yargılanması, adlî yargı mahkemeleri tarafından, Askerî Ceza Kanunu hükümleri uygulanmak suretiyle yapılır.


Burada zikredilen 63. madde;

YOKLAMA KAÇAĞI, BAKAYA, SAKLI, FİRAR

Madde 63 - 1 - (Değişik fıkra: 30/04/1945 - 4726/1 md.)

A) (Değişik bent: 16/02/1994 - 3970/1 md.) Kabul edilecek bir özrü olmadan barışta bakayalarla yoklama kaçağı veya saklılardan yaşıtlarının veya birlikte işleme bağlı arkadaşlarının ilk kafilesi yollanmış bulunanlar ve ihtiyat erattan çağrılıp da özürsüz yaşıtlarının yollanmalarından başlıyarak yedi gün içinde gelenler bir aya kadar, yakalananlar üç aya kadar, yedi günden sonra üç ay içinde gelenler üç aydan bir yıla kadar, yakalananlar dört aydan bir buçuk yıla kadar, üç aydan sonra gelenler dört aydan iki yıla kadar hapis, üç aydan sonra yakalananlar altı aydan üç yıla kadar hapis;

B) (A) Bendinde yazılı erbaştan ve erden gelip te veya yakalanıp ta kıtasına varmadan savuşanlar ayrıca bir aydan bir yıla kadar hapis cezasiyle cezalandırılır.

2 - (Değişik bent: 15/06/1942 - 4257/1 md.) Seferberlikte birinci fıkrada yazılı olanlarla ruhsatlılardan sevk gününün bitmesinden itibaren yedi gün içinde gelenler bir aydan bir seneye, elde edilenler dört aydan iki seneye kadar, yedi günden sonra üç ay içinde gelenler iki seneden aşağı olmamak üzere elde edilenler üç seneden aşağı olmamak üzere hapis, üç aydan sonra kendiliğinden gelenler beş seneden az olmamak üzere hapis, elde edilenler ölüm cezasına mahkum edilirler. Az vahim hallerde ölüm cezası yerine müebbet veya on seneden aşağı olmamak üzere hapis cezası verilir ve diğer hallerde gösterilen cezalar yarıya indirilir.

hükmüdür.

Adli yargının görev dahiline alındığı için suçun soruşturmaya tabi olabilmesi için çaıkça kanunda hüküm bulunması gerekmeketedir. Askeri Ceza Kanununa göre;
ASKERİ SUÇLARDA ŞİKAYET VE İZİN:

Madde 48 - (Değişik madde: 12/05/1941 - 4026/1 md.)

A) Askeri suçların takibi şikayete bağlı değildir
.

Kanaatimce yargılama usulu açısında adli yargıya tabi olan bu suçta artık görev adli kolluk birimlerine geçmiştir. Çünkü adli yargının sadece adli kolluğa emir verme yetkisi vardır. Aksini düşünmek bu suçun adli yargıya tabi tutulmasının hiçbir amacının olmadığını gösterir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
taahhüdü ihlal suçunda ekonomik sosyal durum araştırması ocean10 Meslektaşların Soruları 9 05-12-2012 17:47
Les Sinavinda Yapilan DeĞİŞİklİkler goldie Yüksek Hukuk Eğitimi 18 10-10-2008 19:24
YENİ TÜRK LİRASI VE YENİ KURUŞTA YER ALAN YTL İbaresinin Kaldırılmasına Dair Karar Av.Ertan Uzunoğlu Hukuk Haberleri 2 07-05-2007 12:11


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03856492 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.