Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin]

5793 sayılı yasa ile CMK gereğince atanan vekillere sınırlama getirildi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-08-2008, 12:02   #1
Av.Barış

 
Varsayılan 5793 sayılı yasa ile CMK gereğince atanan vekillere sınırlama getirildi

Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca 24.07.2008 tarihinde kabul edilen 5793 sayılı Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanununun 40 ve 41. maddeleri ile 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu ile düzenlenen mağdur, şikayetçi ve katılanların vekillerinin bulunmaması halinde istemleri halinde Baro tarafından avukat görevlendirilmesi kurumu daraltılarak, bu istemin cinsel saldırı suçu ve alt sınırı 5 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda uygulanabileceği yönünde düzenleme yapılmıştır.

Yeni düzenleme ile Ceza Muhakemesinin bir sujesi olan mağdur, şikayetçi ve katılanın hakları arasından belki de en önemlisi olan avukatla temsil edilebilme hakkı daraltılmaktadır.

Yasada yapılan değişiklik ile ihtiyari müdafilik/vekillik kurumu arasında paralellik bozulmuş olmaktadır. İhtiyari vekillik kurumu, cinsel saldırı suçu ve alt sınırı 5 yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda uygulanabilecektir. Bu suçların dışındaki suçlarda kişilerin vekil talepleri mahkemelerince reddedilecektir. Bu kabul edilemez bir durumdur. Zaten 5560 sayılı yasa ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 150/3. maddesinde yer alan �üst sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada zorunlu müdafilik kurumu uygulanır� hükmü değiştirilerek �alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezası�na dönüştürülmek suretiyle zorunlu müdafilik daraltılmış iken bir de mağdurlara vekil görevlendirilmesinin daraltılması, hak ve özgürlüklerin geriye gidişin bir göstergesidir.

Yasanın bu şekilde yürürlüğe girmesi halinde ceza soruşturma ve kovuşturmasında şüpheli ve sanıkların yararlandıkları istem üzerine müdafi ile temsil edilebilme hakkı ile mağdurların istem üzerine vekil ile temsil edilme hakları arasında paralellik bozularak eşitlik ilkesine aykırı davranılmış olacaktır ki bu da Anayasaya aykırılık teşkil edecektir.

Belirttiğimiz nedenlerle 5793 sayılı kanunun 40 ve 41. maddelerinin Cumhurbaşkanınca veto edilmesi gerektiği basın ve kamuoyunun bilgilerine sunulur.

İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI

Evet sayın meslektaşlarım.TBMM tarafından genç avukat arkadaşların yararlanmış olduğu cmk hizmetlerine 5560 sayılı yasadan sonra bir darbede bu yasa ile gelmiştir.

Kaynak : İstanbul Barosu
Old 01-08-2008, 17:18   #2
DeryaK

 
Mesaj

Düzenlemeyi "hak ve özgürlüklerde geri gidiş" olarak değerlendirmek hatalı bence.

İsabetli bir düzenleme.

Hak ve özgürlüğüne düşkün olan kişi,bir avukat ile anlaşma yapabilir.Buna hiçbir engel yok.Herşeyi Devletten beklememeli bence.

Katkınız için teşekkürler Sayın Meslektaşım.

Saygılarımla.
Old 01-08-2008, 18:16   #3
Av.Barış

 
Varsayılan

sayın konak,
kişi elbette ki avukatını kendi seçebilmelidir.bu konuda özgür iradesi olmalıdır.Fakat burda yapılan hata 1992 senesine neden geri gidildiğidir.

Nasıl duruşmalarda hakim-savcı zorunlu olarak var ise(sulh cezalar hariç) avukatlarda zorunlu olmalı ve yasanın ilk halinde zorunlu idi.

Kişinin ekonomik durumu yerinde ise avukatını kendisi tutmalı yoksa müdafi atanmalıdır.Bu uygulama A.B devletlerinde böyledir.

Kişinin ekonomik durumunun yerinde olmaması ve ona yönetmelik gereğince tabiri yerinde ise "ceza alırsan avukatın parasını ödersin" ibaresi bence kendini hukuk devleti diye tabir eden hiçbir devlete yakışmaz.Kişi hukuki yardımı almak zorundadır.

Saygılar...
Old 01-08-2008, 20:29   #4
BaharB

 
Varsayılan

Avukat - "Genç avukatlara darbe!"
Hakim - "Herşeyi devletten beklememeli"
Adalet, Şüpheli, Mağdur vs - "...."
Old 01-08-2008, 21:42   #5
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Şu var:

Devletimiz AB'ye uyayım derken baktı ki evdeki bulgurdan olacak. Ayran-tahteravan misali...

Avukatlara ücret ödemekte zorlanan bir devletin bu yola gitmesi bence dürüst bir yaklaşımdır. Düzenlemenin olup, ödemenin yapılmaması çok daha kötüydü.

Şunu diyebilirsiniz: Devlet, güçlü olmalıdır.

Bu ayrı bir olaydır.
Old 02-08-2008, 12:02   #6
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Mağdur'a vekil atamasını tamamen kaldırsalar daha da isabetli olurdu. Uluslararası sözleşmeler de suç isnadı ile karşı karşıya bulunan bireyin avukat yardımından yararlanmasını düzenlemektedir. Zaten tüm sistem mağdurun hakkını teslim için hareket geçmiş zanlının üzerine gitmektedir. Mağdurun Avukatla temsili gerekiyorsa Adli Yardım'dan talep edeceği Avukat vasıtasıyla da mümkündür. Özellikle tarafların sonradan barıştığı ve şikayetçi olmadığı durumlarda dosya Avukat için eziyet haline gelmektedir. Bu nedenlerle doğru bir düzenleme olacağını düşünüyorum.
Old 05-08-2008, 22:10   #7
avayhan

 
Varsayılan

Bence kökten kaldırsalar biz avukatlar için daha iyi olur. Hiç değilse 250 ytl'den 10 davaya gireceğimize. 2.500YTL ye 1 davaya gireriz. CMK devam ettiği sürece o bir dava da gelmez, başka dava da gelmez... Yani parıldayan herşey altın değildir arkadaşlar... Bazı arkadaşların hak hukuk, şu bu, geriye gidiş, aman allahım gibi yorumlarını da hayretle karşılıyorum. Bize ne haktan hukuktan, geriye ileriye gidişten; avukatlık geçimimizi sağlamak için yapmış olduğumuz bir meslek o kadar. Türkiye de bu meslek bundan öteye de gidemez. Suç, adil yargılanma ile de önlenemez. Ne zaman toplumdaki güçlüler, halkından korkmayıp, onu cahil bırakacağına, aydınlatmaya çalışır ve aydınlatırsa suç öyle önlenir.
Old 06-08-2008, 14:36   #8
av.sally

 
Varsayılan

AB ye uyum sağlayacağımız ümidiyle başlanan ve kendimizi inandırmaya çalıştığımız bu vaziyet bencede artık sonlanmalı.Bunu söylerken elbette içim sızlamakta.Medeniyet seviyesine ulaşmak için atılmış önemli bir adımdı bence CMUK avukatlığı.Ancak yöntem baştan beri yanlış ve sakatlıklarla doluydu.Keşke bu hususlar baştan masaya yatırılsa yeniden komisyonlardan geçirilse ancak bu sefer fiilen bu durum içerinde terler döken gerçek emek sahiplerine de komisyonda yer ve söz verilse....
Bencede tamamiyle kalksa CMK müdafiliği ancak bunu söylerken bile şovalye yanım ağır basmakta 2 kuruşlada olsa kamu hizmetini ifa etmeye çalışmanın, savunma hakkının kutsallığına gölge dürüşülmemesi gerekliliğinin beynimi yediğini itiraf etmeliyim.
Old 07-08-2008, 20:30   #9
esmir

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avayhan
Bence kökten kaldırsalar biz avukatlar için daha iyi olur. Hiç değilse 250 ytl'den 10 davaya gireceğimize. 2.500YTL ye 1 davaya gireriz. CMK devam ettiği sürece o bir dava da gelmez, başka dava da gelmez... Yani parıldayan herşey altın değildir arkadaşlar... Bazı arkadaşların hak hukuk, şu bu, geriye gidiş, aman allahım gibi yorumlarını da hayretle karşılıyorum. Bize ne haktan hukuktan, geriye ileriye gidişten; avukatlık geçimimizi sağlamak için yapmış olduğumuz bir meslek o kadar. Türkiye de bu meslek bundan öteye de gidemez. Suç, adil yargılanma ile de önlenemez. Ne zaman toplumdaki güçlüler, halkından korkmayıp, onu cahil bırakacağına, aydınlatmaya çalışır ve aydınlatırsa suç öyle önlenir.

çok yerinde bir açıklama

aynen katılıyorum
Old 08-08-2008, 12:10   #11
av_sibelll

 
Karar

genç avukatlar için CMK ile gelen davalar onlar için bir tecrübe kaynağıdır. Yoksa biz genç avukatlar nasıl ceza davaalrını öğrenebiliriz ki. Ama şunu da düşünmek gerekir evet avukatlık mesleği denildiği gibi adaleti sağlamaya çalışan adaletin ayaklarından biridir. Fakat ülkede o kadar yolsuzluk ve haksızlık var ki avukatlar bile gün geliyor bu haksızlıklara maruz kalabilmektedir. Sadece adalet bizim çabalarımızla sağlanamamaktadır. O yüzden biraz da işin ekonomik yanını düşünmek gerekiyor diye düşünüyorum. Ve CMK kurumunu YTL olarak düşünenlere hayrete edenlere bende hayret ediyorum. Çünkü biz de insan olarak geçimimizi sağlamak ve ayakta kalmak zorundayız ve bu sebepten CMK ücretleri bu etapta hiç de reddedilecek bir gelir kaynağı değildir. Kaldı ki zaten avukat tutabilecek durumda olanlar zaten CMK da ilk etapta avukat yardımı alsalar bile sonrasında kendileri avukat tutmaktalar veya hiç CMK için görevlendirilme olmadan kendi avukatlarını çağırmaktalar.Eğer CMK lara sınır getirilirse, ülkemizdeki ceza avukatlarının istediği ücreti düşününce, bir çok insan avukat tutamayacak ve i kendilerini müdafa etmek durumunda kalacak ki o zaman daha çok hak kaybına uğrayacaklardır. Çünkü bu insanlar kanunları bilmemekte olup nasıl nerde ne şekilde davranacaklarından bi haberlerdir. (Bu söylediklerim suç işlemeyi meslek haline getirmeyenler içindir. Çünkü onlar zaten ne konuşmaları gerektiğini gayet iyi öğrenmişlerdir.)
O yüzden CMK kurumu her suç için olmalı ve bu sınırlama kalkmalı diye düşünüyorum.
Ayrıca bilindiği üzere ülkemizde bir çok hukuk fakültesi açıldı ve ortada o kadar çok avukat veya hukuk mezunu varki bunların bi şekilde geçimini sağlamaları gerekmekte ve kendilerini yetiştirmeleri de ayrıca. Ben genç bir avukat olarak CMK lar olmasaydı bu kadar çok ceza davasına giremeyecek, bu davalar hakkında yeterli bilgi ve tecrübe sahibi olamayacaktım. Ayrıca CMK lar sayesinde ayakta durabildim de demekten hiç çekinmiyorum. Çünkü bunu söyleyene değil söyletene bakmak gerekir.
Old 09-08-2008, 20:36   #12
caner87

 
Varsayılan

Keşke sadece ceza davalarında değil, diğer tüm özel hukuk alanlarında zorunlu avukat olabilse ve devlet vatandaşın bu ihtiyacını ,kişinin gelir seviyesine göre kısım kısım ya da tamamen karşılayabilse....

Örneğin evlenirken belediye görevlisine "evet" ya da "hayır" derken bir avukat da işin içinde olsa...
Bir taşınmaz edinmek isteyen emlakçı yerine önce avukata gitse...
Bir iş sözleşmesi yapan işçi, işveren dışında işçi ve işverenin avukatı gözetimi de olsa..
Veraset ilamı alan herkese bir avukat tahsis edilse..
Her mağazanın , marketin hukuk departmanı olsa ve tüketiciler bunlara bir kapı mesafesi kadar yakın olsa...
Avukatın maliyetini kişilerin gelirine göre devlet kısım kısım ya da tamamen karşılasa..
Avukat lüks bir ihtiyaç olmaktan çıksa ve her adımda hukuk işlese..
Bu durumda hakimlerin iş yükü de azalır, ne de olsa onlar yüz davaya da baksalar bin davaya da baksalar aynı maaşa tabiler,
her yıl savunma sanayiye ayrılan sınırsız kaynaklar biraz da adalete ayrılsa, vergiler sadece otobanlara harcanmasa..(!)
Old 10-08-2008, 10:23   #13
avayhan

 
Varsayılan

Şöyle bir tesbitim var; bilmem yanılıyor muyum? Biz avukatlar, aldığımız yoğun eğitim ve edindiğimiz hukuk bilgisi dolayısıyla fazlaca adil ve iyiniyetli düşünüyor, parasal konularda konuşmayı, sanki bunu konuşmak ayıpmış gibi hemen kapatıyoruz. Hatta işin bu yönünü konuşan meslektaşımız olduğu zaman, onu bu sözleri dolayısıyla hayretle karşılıyoruz. Bu aklın aldatmacası değil de nedir? Hangimiz bakkala gittiğimiz de bedava sigara, çay, şeker alabiliyoruz? Hangimiz bir otele gittiğimiz de bedava kalabiliyoruz? Hangimiz beyaz eşyamız bozulduğunda bedava tamir ettirebiliyoruz? Hangimiz bir doktora bedava muayene olabiliyoruz? Hiçbirimiz... Bizim müşterilerimiz de bakkal, otel sahibi, tamirci ve doktor olsa gerek. Uzaydan müvekkil kabul eden bir meslektaşımız varsa bilmek isterim. Ayrıca bize gelen müşterileri çok da saf zannetmeyelim. Başımdan geçen bir olayı anlatayım da müşterilerimizin yani müvekkillerimizin zihniyetini biraz daha iyi anlayalım. Bir müvekkilimin 7.000.-YTL alacağı (ki faiziyle beraber 15.000.-YTL'yi buluyor) için takip başlattım takip kesinleşti, borçlunun mal varlığını araştırdığımda (müvekkilim ve çevre yardımıyla) çok izbe bir yerde berbat bir şekilde yaşadığını ve 800.000.-YTL bankaya borcu olduğunu öğrendim. Müvekkilimle görüşmem de hacze gidebileceğimi, fakat yapılacak haciz sonucunda alacağı tahsil yolunda elimize birşey geçmeyeceğini ve bir takım masraflara da katlanmak zorunda kalacağını, haciz için en az 300YTL (muhafazayı da düşünerek) masraf gerektiğini bildirdim. Ben bi bakayım diyerek ayrıldı. Bu arada bu alacağın faiz alacağı olduğunu öğrendim. Bir hafta sonra müvekkil geldi ve bana 'avukat bey buyrun size 100YTL onun evini barkını başına yıkın, alacağı almak önemli değil, borçlu şahısla kavga etmiştik takipten önce bana yumruk atmıştı, elinizden geleni ardınıza koymayın' dedi. Bunun üzerine 100YTL'nin yetmeyeceğini, daha önce talep ettiğim 300YTL'ye ek olarak, yapılacak hacizle borçlunun evini başına yıkacağımızdan dolayı (komediye bakın) dosyadaki tüm vekalet ücretimin peşin ödenmesi gerektiğini bildirdim. Şimdi size soruyorum, özellikle işin parasal yönünü hayretle karşılayan herkese soruyorum. Ben ne yapmalıydım? Alacağı tahsil etme imkanı yokken, borçlunun evini başına yıkıp tamam ev başa yıkılmıştır, bundan sonra satış masrafları falan çok tutar, onu da yapmayalım, benim de paraya ihtiyacım yok, dosyayı kapatayım gitsin' mi demeliydim.?

Diyeceğim şu ki siz haktan hukuktan, ileriye geriye gidişten bahsedip duruverin. Örnekte de görüldüğü gibi çoğu müvekkil sizin bu hak hukuk işinizden anlamıyor, nedense kendi işinin, kendisine atılan yumruğun takipçisi oluyor. Biraz uyanalım, bugün eczacılar devletle görüşüp, istediği anlaşmayı imzalattırabiliyor, bugün doktora gidince bir servet harcayan kişiler var. Bizlere verilen ise karakola, savcılığa ve nöbetçi sulh ceza mahkemesine git al sana 135YTL, ha bu arada kdv ve gelir vergisini de içinden hemen ödüyoruz. Bu parayı da 4 ay sonra ancak alabiliyoruz. Daha dün bir avukata müvekkili tarafından atılan tokat nedeniyle ki (olayı çıkaran müvekkil zannımca) avukatın kocası ve olayı çıkaran müvekkil kavgada öldü. Eğer bizler hala ileriye gidiş geriye gidiş, hak hukuk önemli para önemli değil, Türkiye'yi kurtaralım herkesin avukatı olsun (bence de olsun ama avukatı da bedavaya çalıştırmayalım) diye söylevlerimize devam edip durursak ortada ne avukat kalacak ne hukuk ne başka bir şey.

Hülasa, CMK'da öngörülen müdafiilik sisteminin bizzat kendisi avukatlık mesleğinin değerini düşürmüştür. Üç kuruşa avukatların talim etmesi beklenmektedir. Mevcut ceza işleri avukatlara gelmez olmuştur. Dolayısıyla avukatlar ciddi bir kriz içerisindedir. Bu nedenle tokat yiyen, açlık orucuna başlayan, bürosunu kapatan meslektaşlarımız olmuştur. Daha ne olması beklenmektedir. Peki memlekette giderlerini karşılayamadığı için avukat kalmazsa bu ileriye mi gidiş olacaktır geriye mi gidiş olacaktır?
Old 11-08-2008, 11:08   #14
Av.Barış

 
Varsayılan

2 yıldır cmk dosyalarına girmekteyim.
Bu iki yıllık süre içerisinde hazırlıkta tck'da yer alan çoğu suçlara girdim.Gördüğüm kadarı ile suç'un ağır cezalık suç olması durumunda adamlar zaten cmk avukatını devre dışı bırakıp kendi özel avukatlarını tutuyor.Fakat yaralama-hırsızlık-hakaret gibi ceza alt-üst sınırı düşük olan suçlarda sizden başkası görev yapmıyor.Yani hırsızlık yaptığı iddaası ile yargılanan bir kişi özel avukat tutmuyor.Ya da basit yaralama ile yargılanan kişi avukat tutmuyor.
Dolayısı ile cmk'nın avukatlığı öldürdüğü iddaasına katılmıyorum.Mesleği öldüren bence sayımızın hızla artması ve bununla birlikte vekalet ücretlerinin buna bağlı olarak düşmesidir.
Old 13-08-2008, 11:37   #15
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Bir hukukçu "Bize ne haktan hukuktan" dedikten sonra söylenecek her söz anlamsız kalacağından, hiç bir şey dememeyi seçiyorum.
Old 13-08-2008, 14:53   #16
uye8490

 
Varsayılan

Alıntı:
Bence kökten kaldırsalar biz avukatlar için daha iyi olur. Hiç değilse 250 ytl'den 10 davaya gireceğimize. 2.500YTL ye 1 davaya gireriz. CMK devam ettiği sürece o bir dava da gelmez, başka dava da gelmez... Yani parıldayan herşey altın değildir arkadaşlar... Bazı arkadaşların hak hukuk, şu bu, geriye gidiş, aman allahım gibi yorumlarını da hayretle karşılıyorum. Bize ne haktan hukuktan, geriye ileriye gidişten; avukatlık geçimimizi sağlamak için yapmış olduğumuz bir meslek o kadar. Türkiye de bu meslek bundan öteye de gidemez. Suç, adil yargılanma ile de önlenemez. Ne zaman toplumdaki güçlüler, halkından korkmayıp, onu cahil bırakacağına, aydınlatmaya çalışır ve aydınlatırsa suç öyle önlenir.

Savunma hakkına vurulan darbeler bir avukata sadece,"bu durumda benim
cüzdanıma girecek para ne olur" sorusunu sorduruyorsa ,

Maddi durumu yetersiz 10 sanığın davasını "parça başı" 250 YTL'den göreceğime 2.500 YTL'yi bir hamleyle ödeyebilenin davasını takip etmek benim için yeğdir,

"bana ne haktan hukuktan ben kazandığım paraya bakarım"
diyebiliyorsa bir avukat,

ve insanlığın geleceğini ,kendi geleceğini hakta hukukta değil de
"güçlülerin toplumu aydınlatmasında" görebiliyorsa avukat,

bu mesleğin düştüğü durumlardan
daha çok yakınırız.
Old 13-08-2008, 15:03   #17
sabire sanem yılmaz

 
Varsayılan çok isabetli olmuş

Geçen gün baromuza cmk ödeneği geldi ve baromuz ödenek yetersiz olduğundan dolayısıyla da her avukata ödeme yapamayacağı için, telefonlarımıza mesaj göndermiş, 285 YTL'lik makbuz kesilmesi hususunda. Arkadaşlarımızın 6000 YTL cmk alacağı birikmiş, sadece 285 YTLsi ödenebiliyor.

Mevcut uygulamada cmk avukatlığı sembolik avukatlık olduğundan ve gerçekten sanık, şüpheli yararına hiçbir şey yapılamadığından, dosyayı inceleme imkanımız elbet var ama uygulamada bu imkandan da çok yararlanılamadığından ne yazıkki diyorum düzenleme isabetli olmuştur.

CMK'nın zorunlu müdafii uygulaması neticesinde mi bilemiyorum suç oranı oldukça artmıştır ve ceza yargılamasına duyulan güven de sarsılmış, önem de verilmez olmuştur.Suç makinaları artmaktan öteye gitmez olmuştur çünkü nitelikli kararlar çıkmaz olmuştur.

Özellikle zorunlu müdafii olarak şüpheli ve sanıktan kopuk oluşumuz ve olaylara tamamen kendimizi veremeyişimiz, bir anda 5 kişinin sorgusuna birden alınmamız, aradaki menfaat çatışma kurallarını gözardı edişimiz, ceza yargılamasının niteliğine olumsuz etki etmektedir.

Düzenleme de eksik noktalar da var, daha nitelikli bir düzenleme yapılabilirdi.

Bu konuda çalışılabilir ve öneri de oluşturulabilir.
Old 13-08-2008, 15:47   #18
uye8490

 
Varsayılan

Savunmanın bağımsızlığını büyük oranda ortadan kaldıran 2007 düzenlemelerinden sonra CMK alacaklarımızı artık kendi meslek örgütlerimiz değil, savcılıklar ödüyor,barodan kastınız savcılık olsa gerek.

"CMK avukatlığı sembolik bir avukatlıktır" demek, bence mesleğimize bizim biçtiğimiz değerin talihsiz bir tezahüründen başkaca bir şey değildir.

Avukat ,yargılamadaki yerinin bir figüranın filmdeki yerinden farksız olduğunu düşünüyorsa, ne denebilir ki...Ben ancak kendi adıma "hayır, bu tanımladığınız kişi ben değilim" derim.

Suç ve suç oranının artması ,bu artışın nedenleri ,etkenleri vs. hukuk ,sosyoloji gibi bilim dallarının bu gün bile net bir sonuca ulaşamadığı ,belli başlı konulardandır.Bizler suçu ve suç oranındaki artışları , CMK avukatlığına bağlarsak bu bilim dalları neyle uğraşacak? Yapmayın!

Şüpheli ve sanıktan kopuk olmak ,menfaat çatışmasını göz ardı edip aynı anda mağdurun da şüphelinin de avukatlığını yapmak...Bunların tümünün sebebi zorunlu müdafiili/vekillik uygulaması mı?

Tümden kaldıralım gitsin o zaman.
Hatta ihtiyari müdafiliğe de bir takım sınırlamalar getirelim,belli suçları işleyenleri avukat yardımından mahrum bırakalım örneğin,bakınız nasıl azalır o zaman suç oranı....

Yapmayalım ,
hepimizin hakka hukuka ihtiyacı var.
Bu geriye gidişleri biz de desteklersek ardı arkası kesilmez.
Dediğim gibi ,ihtiyari müdafiliğe de gün gelir "haklı nedenlerle" sınırlamalar getirilir.O zaman "parça başı 10 davaya 250 YTL'den gireceğime bir davaya 2.500 YTL'e girerim" bile diyemeyiz.Ortada girilecek dava kalmaz....
Old 13-08-2008, 20:25   #19
avayhan

 
Varsayılan

135YTL bir ifade için çok para. Bugün inşaatta çalışan işçi 8 saat çalışıp 30-40YTL yevmiye alıyor. Çok büyük haksızlık bu... Bence biz avukatlar adaleti savunan kişiler olarak CMK ücretlerinin düşürülmesini talep etmeliyiz.
Old 14-08-2008, 09:51   #20
uye8490

 
Varsayılan

Alıntı:
135YTL bir ifade için çok para. Bugün inşaatta çalışan işçi 8 saat çalışıp 30-40YTL yevmiye alıyor. Çok büyük haksızlık bu... Bence biz avukatlar adaleti savunan kişiler olarak CMK ücretlerinin düşürülmesini talep etmeliyiz.

Neden işin sadece parasal boyutuyla ilgileniyorsunuz.
Ben, CMK kapsamında yapılan işler karşılığı avukata ödenen paraların verilen emeğin karşılığı olamayacağını biliyorum.
Emeğimi karşılamadığına inandığım ücretin düşürülmesini talep etmek benim kendi emeğime ve giderek onuruma yabancılaşmamı ve sahip çıkmamamı getirir.
Sosyal hukuk devletinin olmazsa olamazlarından olan "güçsüz yurttaşın, yargılama esnasında savunma olanaklarından mahrum bırakılmama" hakkını savunmak ,kendi emeğimizi dışlamayı gerektirmez.Aksine kendi emeğine kendi onuruna sahip çıkma yetisi olan avukat ancak başkalarının da hakkını hukukunu savunabilir.
Old 15-08-2008, 16:14   #21
ahz

 
Varsayılan

Sosyal hukuk devletinin olmazsa olamazlarından olan "güçsüz yurttaşın, yargılama esnasında savunma olanaklarından mahrum bırakılmama" olduğundan bahsetmiş sayın yaren...
tabi ki elden geldiğince güçsüz yurttaşın yanında olmalıyız. peki güçsüz yurttaş olmak yolunda özellikle genç avukatların hızla ilerlediğinin farkında mıyız?
üzgünüm ama, varlıklı bir ailenin çocuğu olmadığım için, siyasi parti, tarikat, vs.üyesi olmadığından benim YTL'ye oldukça ihtiyacım var.
Ayrıca, birçok varlıklı insan aman devlet zaten bana avukat veriyor şimdi bir de dışardan avukata para vermeyim düşüncesiyle hareket ederken cmk müdafiliğinin artık yoksulların müessesi olmaktan çıktığı ortadadır.
Old 15-08-2008, 17:42   #22
caner87

 
Varsayılan

Cmk kapsamında görevlendirildiğimiz dosyalarla ilgili biz genç avukatların yaşadığı maddi zorluk veyahut cmk müdafiiliği sebebi ile ceza dosylarının azaldığını düşünen avukat meslektaşlarımızın yakınmaları, bu müessesenin işlevselliğini yitirecek normların konulmasını ya da bizlerin kendi aramızda saldırganlaşmamızı gerektirmemeli idi.
Bizler ne olursa olsun avukatlık yemini etmiş kişileriz.
Bugün bir manav mesleğini icra edebilmek için yemin etmiyor, "çürük domates satmayacağıma" şeklinde..
Sosyal hukuk devletinde ne yaşanması gerekiyorsa , onlar yaşanmalı idi.
Sanıyor musunuz ki cmk müdafiiliği tamamen kaldırıldığı vakit büronuz ceza dosyaları ile dolup,taşacak?
Ya da hayal ettiğiniz meblağları edineceksiniz?
Cmk müdafiiliğinin en büyük başarısı sorgularda işkencenin, kötü muamelenin önüne geçmektir ki bunun sosyal faydası zincirleme olarak bize zaten yansıyacaktır.
Kaos olan ülkelerde avukatlar asla büyük paralar kazanamazlar ve saygınlıkları yoktur oysa hukuk zengin ülkelerde çok daha prim yapar.
Toplumdaki refah seviyesi, eğitim düzeyi, anlayış geliştikçe,ekonomi iyileştikçe biz kazanacağız.
Yoksa iki kişi birbirini öldürmeye kalkışmş biz de 5000-10000 istemişiz çok fazla bir fayda sağlamayacaktır.
Toplumda o doygunluk yoksa o zaman devlet eli ile sağlanmalıdır.
Old 15-08-2008, 23:32   #23
avayhan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan caner87
Cmk kapsamında görevlendirildiğimiz dosyalarla ilgili biz genç avukatların yaşadığı maddi zorluk veyahut cmk müdafiiliği sebebi ile ceza dosylarının azaldığını düşünen avukat meslektaşlarımızın yakınmaları, bu müessesenin işlevselliğini yitirecek normların konulmasını ya da bizlerin kendi aramızda saldırganlaşmamızı gerektirmemeli idi.
Bizler ne olursa olsun avukatlık yemini etmiş kişileriz.
Bugün bir manav mesleğini icra edebilmek için yemin etmiyor, "çürük domates satmayacağıma" şeklinde..
Sosyal hukuk devletinde ne yaşanması gerekiyorsa , onlar yaşanmalı idi.
Sanıyor musunuz ki cmk müdafiiliği tamamen kaldırıldığı vakit büronuz ceza dosyaları ile dolup,taşacak?
Ya da hayal ettiğiniz meblağları edineceksiniz?
Cmk müdafiiliğinin en büyük başarısı sorgularda işkencenin, kötü muamelenin önüne geçmektir ki bunun sosyal faydası zincirleme olarak bize zaten yansıyacaktır.
Kaos olan ülkelerde avukatlar asla büyük paralar kazanamazlar ve saygınlıkları yoktur oysa hukuk zengin ülkelerde çok daha prim yapar.
Toplumdaki refah seviyesi, eğitim düzeyi, anlayış geliştikçe,ekonomi iyileştikçe biz kazanacağız.
Yoksa iki kişi birbirini öldürmeye kalkışmş biz de 5000-10000 istemişiz çok fazla bir fayda sağlamayacaktır.
Toplumda o doygunluk yoksa o zaman devlet eli ile sağlanmalıdır.
El cevap ve sair sorular: CMK kalktığında bürolarımız ceza dosyaları ile taşmasa bile dolacaktır. Nasıl özel hastaneler dolup taşıyorsa... Bizim devletle CMK ücretleri için masaya oturup pazarlık yapma şansımız sizce var mı? Yoktur. Zira nedense CMK görevi, listede yazılı isim yoksa, baronun görevlendirmesi durumunda zorunlu bir görev. Peki devlet özel hastanelere şu kadar paraya hastaya bakacaksın dediğinde özel hastanenin anlaşma yapmama şansı var mı? Var.. Peki SSK prim borcunu ödemediği için bağlı bulunduğu mesleki teşekkülden kaydı silinecek, başka bir meslek gurubu var mı? Yok... Peki işçi bulma kurumuna müracaat eden avukatlara ne demeli? Hangi ülkede var? Peki Ekim 2008'den sonra aldığınız ücretten KDV ve stopaj dışında ayrıca %33,5 SSK primi kesileceğini biliyor musunuz? Devletin tüccardan gelir vergisini, eğer tüccar muhasebesini ayarlayamamışsa (ayarlamışsa ne güzel onu da vermez) en erken 3 ayda bir geçici vergi ile aldığını, fakat daha biz paramızı alırken vergimizin kaynakta kesildiğini biliyor musunuz? Üstadlarım şu iyi bilinmeli ki demokratik olarak geçinen bizim gibi ülkelerde, avukatların önce gelir kaynaklarını kontrol altına alarak kolunu kanadını kırmazsanız ve herkes hakkını savunacak bir avukatı kolayca bulabilirse çarpık düzen korunamaz. Daha da basite indirgeyelim. Sizler hakime dilekçe sunan bir vatandaşın kimliğinin hakim tarafından sorulduğuna kaç kere şahit oldunuz? Yazı işlerindeki memura soru soran bir vatandaşın kaç tanesine bir avukata git deniliyor, kaç tanesine aşağıda arzuhalciye git bir dilekçe yazdır deniyor? Bence önce biz burnumuzun dibinde olanı biteni düzeltelim. Biz derken tek başına avukatlar değil, barolar ve birlik. Tabi baro başkanlarımız bu görevleri için maaş almadıklarından (adiliz ya başkanlarımızı bile bedavaya çalıştırıyoruz) ve genellikle ununu elemiş eleğini asmış ileri yaştaki meslektaşlarımız olduklarından bu konulara eğilmelerini nasıl bekleriz, onu da bilmem.
Old 16-08-2008, 00:29   #24
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Sayın avayhan, büronuzun dolup taşmasını ve hukuksal gelişim/gerileme konuları ile de ilgilenebilme fırsatı bulabilmenizi dilerim.
Old 16-08-2008, 01:42   #25
caner87

 
Varsayılan

Sayın avayhan'ın değişik cevap ve sorularınızdan sonra profilinizi inceleme ihtiyacı hissettim, hobilerinize paranız yeterse en yeni teknolojiyi kullanmayı istediğinizi belirtmişsiniz parantez içinde. Samimi buldum. Hesap bilirkişiliği de yapıyormuşsunuz. Nasılki sayılardan "sıfır"ın yerini değiştirdiğimizde matematikte sonuç farklı çıkıyorsa, kelimelerin yeri ve akışı böylesi önemli bir konuda özensizce serpiştirildiğinde bir hukukçunun varmaması gereken sonuçlara vardık sayın avayhan. Üstelik hayretler içinde.
Mantık olarak bir avukatın kendini ekonomik korumaya alması ile bunu tedarik ederken cmk müdafiiliğinin mağdur ve hatta sanık için yaşamsal önemini kulak ardı ederek hesap bilirkişiliği yapmak uygun olmadı sanırım.
Özel hastaneler ile ilgili düşüncelerinizden sonra farklı ekonomik ve sosyal modelleri devlet yönetiminde uygun gördüğünüzü şahsen anladım. Bu noktadan sonra zaten fazla söylenecek bir şey kalmıyor.
Devlet eğer sosyal hukuk devleti modeli ise eğitimde ve sağlıkta hakimyeti bana göre elinde tutmalıdır.Özel hastanelerin şu an için dolup taşması kulağa hoş gelse de yeteri kadar hoş değildir, çok ayrı bir tartışma konusu.
Ben kendi adıma son olarak cmk müdafiiliğinin kapsamının daraltılmamasını ve cmk müdafiilerinin yaşadığı sıkıntılara ve adli yardımda bulunan avukatların hakları ile ilgili adil düzenlemeler yapılmasını temenni ediyorum.
Old 16-08-2008, 10:29   #26
avayhan

 
Varsayılan

Bence bi düşünelim ve üzerinde duralım sorunlarımızın ve baro başkanlarımızın bu hususlarda dikkatini çekelim. Elimizden gelen bu. 1999 yılında mesleğe yeni başladığımda maddi sıkıntı çekmiş birisi olarak, aynı sıkıntıyı genç meslektaşlarımızın çekmesini hiç istemem. Ben kendimi bir nebze kurtardım diyebilirim. Fakat emin olun ki 1999 yılındaki durumu bugünkü durumla karşılaştırdığımda, o yılların meslek açısından lale devri olduğunu söyleyebilirim. Dileğim hem CMK'nın kapsamı genişletilir hem de ücretlerde ciddi bir artışa gidilir. Tabii bununla yetinilmemeli hukuk davalarında da vatandaşı avukata yönlendirecek kanuni düzenlemeler yapılmalıdır. En son olarak beni yazdıklarımdan yanlış anlayanlar olabilir. Ben ki adli yardım bürosundan aldığım 300YTL karşılığında 240km(gidiş geliş) uzaklıktaki ilçeye arabamla 8 defa duruşmaya gitmiş birisiyim. Yani gerektiğinde ben de işin maddi boyutunu düşünmem. Lehte ve aleyhte yorum yapan herkese teşekkür ediyorum.
Old 20-08-2008, 09:01   #27
Av.Emre BAYKURT

 
Varsayılan

Sayın Meslaktaşlarım,
Yapılan düzenleme ile zorunlu müdafiilik alanının daraltılmasının arkasında yatan yegane neden bu sistemin altyapısının zayıf olması hatta altyapısının olmamasıdır. Zorunlu müdafii olarak görev yapan meslektaşlarımızın bu görev sonucu hak kazandıkları Avukatlık Ücretlerini alamadıkları bilinmektedir..Bu alanda görev yapan ne kadar meslektaşım varsa hepsinin birikmiş vekalet ücreti alacağı bulunmaktadır.Bence bu düzenleme ile amaçlanan Adalet Bakanlığı'na ve sonuçta Devlet'e ciddi yük getiren bir uygulamanın da önüne geçmektir.
Old 20-08-2008, 10:24   #28
uye8490

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Emre BAYKURT
Bence bu düzenleme ile amaçlanan Adalet Bakanlığı'na ve sonuçta Devlet'e ciddi yük getiren bir uygulamanın da önüne geçmektir.

Aslında bir hukukçu tarafından kazanım olarak nitelendirilmesi gerekli olan bir uygulamadan gitgide vazgeçilmesini " devlete yük oluyor" diye haklı görmek nerelere kadar götürür bizi bilemiyorum.

Yarın öbür gün,"devlete yük oluyor" diye yargılama faaliyetinden vazgeçilecek olsa yine haklılık payı bulabilecek miyiz.
Old 20-08-2008, 20:44   #29
Av.Emre BAYKURT

 
Varsayılan Sayın Yaren,

Sanırım vurgulamak istediğim hususu tam olarak izah edemedim.CMK sisteminde düzenlenen zorunlu müdafiilik sisteminin bizim hukuk sistemimiz tarafından icat edilmiş bir müessese olmadığı ;bu sistemin başka ceza muhakemesi kanunlarında olduğu ve bu şekilde bizim hukuk sistemimiz içinde de düzenlendiği izahtan varestedir.Ancak bizim ülkemizin kendine özgü özelliği bir sistemin ya da düzenlemenin altyapısını oluşturmadan üst yapısını kurmaktır.CMK'da düzenlenen zorunlu müdafiilik sistemi de bunun tipik bir örneğidir.Sistem daha fazla ayakta kalamayacağından böyle bir düzenleme ile yasama organı Devlet'i zaten yeterli ödeneği olmadığı için bir türlü ödenemeyen CMK ödemeleri yükünden kurtarmak istemektedir.Benim düşüncelerim bir tespitten ibarettir;yoksa yapılan düzenlemeyi ya da Devleti haklı görmek değildir.Devlet ya da yasam organı böyle bir düzenleme yapmak yerine bütçeden en fazla payı Adalet Bakanlığı'na ve dolayısıyla yargının işleyişinin düzelmesi için ayırsa en doğru düzenlemeyi yapmış olur.Eğer gerçekten Adaletin Devletin temeli olduğu düşünülüyorsa yapılması gereken de budur.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
CMK Gereğince Atanan Müdafi - Temyiz tuba Meslektaşların Soruları 11 06-06-2017 15:28
5179 sayılı kanun gereğince tarım müdürlüğünce verilen imha kararına itiraz hırs Meslektaşların Soruları 7 05-11-2010 13:17
CMK Gereğince Görevlendirilen Müdafi ve Vekillere İlişkin 2008 Yılı Tarifesi Av. Can DOĞANEL Hukuk Haberleri 4 04-01-2008 13:56
2521 sayılı yasa ve 6536 sayılı yasa uygulaması Av.Hatice Çilenger Meslektaşların Soruları 0 06-06-2007 15:38


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08664799 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.