Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. Üyelerimizin yazdığı ve bizlerle paylaştığı şiir, öykü, deneme ve diğer yazınsal türler.

Nilgün'ün Kaleminden:Paylaşımlar

Yanıt
Old 04-04-2006, 14:43   #1
NİLGÜN SEYMEN

 
Neşeli Nilgün'ün Kaleminden:Paylaşımlar

ECE TEMELKURANIN bir kitabına tesadüfen rastladım,FİMA NIN stantlarında..

<BİZ BURDA DEVRİM YAPIYORUZ SİNYORİTA..>
************************************************** **********************

ÇOK BÜYÜK KURGUSAL TEMALARLA KALEME ALINMIŞ HOŞ BİR ANLATIMDI..

VENEZÜELLANIN TOPRAKLARINA TARİH YAZAN CHAVEZİN..LİDERLİK YÖNÜ VE DE BAŞARILARI ANLATILIYORDU..

.
NİLGÜN ÇAKICI//BURSA
Old 04-04-2006, 15:10   #2
NİLGÜN SEYMEN

 
Varsayılan

---HİTAP MI TAVIR MI..!!!
*****************************

<ERKEK-KADIN >İLİŞKİLERİ ÜZERİNE..
NASIL HİTAP EDİLİRSE DAHA **GÜZEL** OLUR?
KADIN/BAYAN/HANIM..hangisi?........

*********************************
Küçümseme refleksi,salt isim yerine kullanılan ÜNVANLAR ile kısıtlanmamalı.
Ülkemizde sosyo-ekonomik kriterlerin yetersizliğinden dolayı KADIN PROFİLİ çok yetersizdir..
KADIN/bayan/hanım/eş/her ne şekiilde kullanılırsa kullanılsın,o sözcüğü sarfederken ,sestonundan çıkan < renk >önemlidir..
Yani ilişkinin boyutunda,karşımızdaki insana verdiğimiz değerle eş değerdedir bu vurgular Bu ezilmiş KADIN PERSPEKTİFİNDE,KELİMELERDE..harflerin diziliş sıraları değil,renkleri önemlidir..
Harflere renk katan da saygı paletinden çıkan dalgalardır..
Şimdi çok canalıcı bir konuya değineceğim..
ERKEK kadını evliliğinin 10.yılından sonra SIRTINDA TAŞIDIĞI BİR YÜK olarak algılamamalı///
BİZ KADINLAR DA erkeklerin taşıdığı o balyadan aşağı inerek..onlarla aynı kulvarda yürümeyi başarmalıyız..
Sevgiyi yaratan yegane kavram saygıdır..
EMPATİYİ//hoşgörüyü//MERHAMET DUYGULARINI//başlatan da bitiren de karşımızdaki insana duyduğumuz s*a*y*g*ı*d*ı*r..............
nilgün çakıcı/BURSA
Old 04-04-2006, 15:54   #3
NİLGÜN SEYMEN

 
Neşeli Nilgün'ün Kaleminden:Paylaşımlar

-KIZIM İÇİN-onu İŞLETME FK.DE motive etmek amacı ile yazdığımbir şiir kurgusudur.
----KIZIMA MEKTUP-----
Güzel yavrum,o gemiye bineceğiz günün birinde..
ve 1.sınıf güvertesinde..
<martılara selam edeceğiz>elimizde bir duble çay..
ve senin o çok sevdiğin salamlı poğoçalarla..
SEN DOSYALARINI İNCELERKEN..
ben sana aşktan bahsedeceğim...EFSUNLU BİR SES TONUYLA,
SEVMENİN,ÖZLEMENİN VE DE BEKLEMENİN GÜZELLİKLERİNDEN
sözedeceğim.
BÜTÜN olumsuzluklara, bütün sahtekarlıklara,ve de karanlıklara rağmen...
sevmenin çok güzel birşey olduğunu anlatacağım sana..
Sanma ki değişeceğim..100 yaşıma kadar böyleyim/
ve beni değiştirmeye gücün yetmez maalesef ki annenim!!
hey ünüversiteli
bana yapamayacağım galiba bu okulda diyorsun son mesajında..
VAZGEÇMEK YOK..PESETMEKSE HİÇ OLMAZ..tamam mı!!!!!
Başarmak zorundasın..
bineceğiz seninle o lüx geminin güvertesine,kalamar yiyeceğiz yanında bir kadeh şarapla..
yan masalarda oturan kalabalığa inat...
satacağız anasını dakikaların...
fonda Julia Iglasıas var ..hani o meşhur NATHALİ sini söylerken ..
dalgaların savurduğu rüzgarın dağıttığı saçlarını öreceğim..
tıpkı çocukluğunda olduğugibi...
güleceğiz seninle kahkahalarla..
sadece sen ve ben..anlıyor musun..
KADEH TOKUŞTURACAĞIZ VE ZAFERİNİ KUTLAYACAĞIZ..O LÜX KAMERADA..
Sadece sen ve ben!!!!!!!!!!!!!!!!
1. sınıf kadife koltuklarda,yarını ve memleketin iktisadi sorunlarını konuşacağız..
sen toz pembe umutlarla.yok olmamış değerlerin varlığından sözederken,
ben için için güleceğim bu toyluğuna..
AH BE YAVRUM..
keşke sen haklı çıksan...
ve düzelebilse yörüngesinden çıkan bu DÜNYA...
ve geminin yüksek sirenleri arasına karışacak bu çakırkeyif KONUŞMALAR...
DALGALARIN,afyonlu sarsıntılarında..seni kolarımda sımsıkı sarmalayarak..
UYKUYA DALACAĞIZ KAMARAMIZDA...
SENİNLE ÇIKTIĞIMIZ O 3 GÜNLÜK KAÇIŞ ROTASINDA..
herşeyi arkamıza atarak..
GÜZEL YARINLARA KANAT AÇACAĞIZ..
. . U*Ç*A*R*C*S*I*N*A..
İNAN,İNAN güzel kızım..
birgün mutlaka çıkacağız o gemi yolculuğuna..
!!!!!!!!!!!!!bana söz verdin sakın unutma!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
....annen...27/11/2005/PAZAR...//-MORAL ŞİİRİ-bursa kütahya hattı//
Old 04-04-2006, 17:31   #4
ULZO

 
Varsayılan

Güzel bir yazı. Ama ne bıleyım bıraz iğreti edici gibi. Mesela bence,

Salamlı poğaçaları martılarla paylasırken ıcılen cay fıkrı super. Ancak ne oluyorda siz kendınıze bırden eğlenceden yoksun ( çünkü çevredekılere ınat yazmıssınız bu duurmda bellı ki o kamaradakiler eğlenemıyor.) Lux bır kamarada eglenırken buluyorsunuz. Ustelık de kalamar yerken. Hemde daha bencılce Martıları size eşlik etmıyor çünkü.
Old 05-04-2006, 13:08   #5
Ramazan NARİN

 
Varsayılan

Ben, <hanım> ı kullanıyorum. Türk geleneğinde kullanılagelmiş,kadını küçümsemeyen, bizzatihi yücelten bir deyim diye düşünüyorum.
Old 05-04-2006, 13:13   #6
Ramazan NARİN

 
Varsayılan

Unuttum. KARICIĞIM kelimesi de kullanılıyor.Sen bahsetmemişsin. KARI kelimesine hanımların pekçoğu karşı geliyor. Bu tabii kullanıldığı yere göre belki hakaretvari sayılabilir, ancak KARI-KOCA diye tarif edilen bir ilişkiyi,nikahı, EŞ , hanım,kadın,bayan kelimeleri karşılamıyor.
Hitaptan ziyade, tavır daha önemli bence...

Karşısındakini küçük görmek bir psikolojik sorun aynı zamanda.Bu hastalığı yakalananları nasıl engelleyeceğiz ki...
Old 06-04-2006, 10:45   #7
NİLGÜN SEYMEN

 
Varsayılan

Martilara Kalamar Atamazdik.. Şİİrdekİ Ortamimizi Bİr DÜŞÜnÜn..
Kizim Yenİ Mz.ve De MaaŞinin İlk Nakİtİ İle Bu YolculuĞa Çiktik Farzedİn..
Bİrdahakİ Sefere O Da Olur..
Sevgİler..
Old 06-04-2006, 11:34   #8
NİLGÜN SEYMEN

 
Varsayılan

Susmak Ve Meselelerİ Yok Saymak Enerjİ Bİrİkİmİne Yol AÇar..
Bu Enerjİ Bİrİkİmİ İse İnfİlak İle Son Bulur..
KONUŞABİLMEK VE TARTIŞABİLMEK..Üzerİne...........
************************************************** **
************************************************** **
Burada- Bukadar ÖzgÜrce DÜŞÜNCELERİMİZİ Paylaşabiliyorsak eğer,
Bu da MÜkemmel Bİr Yoldur..ÇÖZÜME YAKIN BİR YOL!
Bunu Çanakkale 'de Vatani İÇİn// Kani İle İmza Atan// ŞEHİTLERİMİZEVe AtatÜrk'e -Borçlu OlduĞumuzu -Unutmayalim Beyler..
NİlgÜn Çakici.
Old 07-04-2006, 10:10   #9
Mustafa HİÇDURMAZ

 
Varsayılan

Çok güzel bir şiir tebrikler kızınıza başarılar
Old 07-04-2006, 12:41   #10
NİLGÜN SEYMEN

 
Acil babam için..4.mayıs.1998/devlet hastahanesi .noroloji/yoğun bakım'dan..izlenimler..

BİLİRİM HASTAHANE KORİDORLARINI...
BURC U BURCU ALKOL VE DE UMUT KOKAR...
VE HER NEFESTE,<YOK OLMAYLA DİRİLİŞ ARASINDA>ACIMASIZ BİR YARIŞ BAŞLAR...
SAATİN AKREP VE YELKOVANINDA........
SANİYELER TAKILMIŞ GİBİ BİTMEK BİLMEZ VE SANKİ AYDA BİR DOĞAR SABAHLAR....
ACILARSA -İNİLTİYLE KARIŞIK-İNSANIN YÜREĞİNİ DAĞLAR...
************************************

YENİDEN DOĞUŞLA// YOKOLUŞ ARASINDA,KILDAN İNCE/VE KILIÇTAN DA KESKİN SEYREDEN O SEFİL DAKİKALARDA....
TAHTA BİR SANDALYENİN ÜZERİNDE OTURARAK, DAYAYARAK SIRTINI BUZ GİBİ BİR DUVARA...,
UMUTLA KOŞMAK NEDİR İYİ BİLİRİM..YOĞUN BAKIM ODASINA....

K*A*H*V*A*L*T*I................DİYE BAĞIRIR GÖREVLİ..
SABAHIN ALTISINDA..
PLASTİK BARDAKLARLA MASAYA GETİRDİĞİ O BİR BARDAK ÇAY..NASIL DA İÇİNİ ISITIR İNSANIN.
BİR DE <DİĞER ODALARDAKİ REFAKATÇİLERLE> MUHABBET VARDIR,İNSANIN AVYTAN ..BİRAZ DA ACISINI DURDURAN...
************************************************** **********

BİLİRİM HASTAHANE KARİDORLARINI,
ELİNE UPUZUN BİR REÇETE TUTUŞTURULDUĞUNDA..
DELİCE KOŞARSIN HASTAHANEYE EN YAKIN BİR ECZANENİN KAPISINA..,
ALEL ACELE ALINIR İLAÇLAR, SERUMLAR VE SONDALAR..
TAKILIR O CANINDAN ÇOK SEVDİĞİN İNSANIN PAMUK KOLLARINA...
İYİ BİLİRİM O ACILARI YA..
SANKİ HALA GÖZLERİMİN ÖNÜNDE BABAMIN-ÜZÜLME YAVRUM BU BİZE HAK'TAN GELDİ DEYİŞİNİ-
İYİ BİLİRİM O BEKLEYİŞLERİ....
YÜREĞİNİ EN SEVDİĞİN İNSAN İLE KENETLEYEREK,
GÖZYAŞLARINI GİZLEYEREK,-GEÇECEK BUNU DA ATLATACAĞIZ-DEMEYİ...,
İYİ BİLİRİM...
VE EVE DÖNEREK,SENİ BEKLEYEN SORUMLULUKLARA VE KOŞUŞTURMALARA ,,,
TÜM BENLİĞİNİ O RANZADA BIRAKMANIN NE DEMEK OLDUĞUNU...
VE BEKLEMEK NEDİR İYİ BİLİRİM.. HER TELEFON ÇALIŞINDA .
***************************************
***************************************.
BABAMI KAYBETMEDEN ÖNCEKİ,
NOROLOJİ ÜNİTESİ YOĞUN BAKIM ODASINDAKİ İ GÜNLERDEN///

************************************************** *****
NİLGÜN ÇAKICI-BURSA
Old 07-04-2006, 22:59   #11
Admin

 
Varsayılan

Lütfen bu sitede politik konulara girmeyiniz, teşekkürler.
Old 08-04-2006, 11:14   #12
NİLGÜN SEYMEN

 
İnceleme 4. Boyut Üzerİne

BAKARSIN KARŞINDA UÇSUZ BUCAKSIZ BİR DENİZ...
VEE ÇOK UZAKLARDA...,DEMİRLEMİŞ BİR ŞİLEP VE DE 2-3 BALIKÇI TEKNESİ...
************************************************** *****
2. BOYUTLA BAKMAYA BAŞLADIĞINDA BEYNİNDEKİ OBJEKTİFİN ÇAPI BİRAZ DAHA BÜYÜR VE Martıları ve bulutları da görürsün..
3. boyutta martıların suya batıp çıktıkça iştahla ağızlarına aldıkları balıkları görürsün..
bulutların..gri beyaz ve de maviyle karışık efsunlu rengini görürsün..
bulutlarla deniz seviyesinin ufuk çizgisiyle kesiştiği en uç ekseni görürsün..
çok uzaklarda sahile rotasını kırmış bir feribotu görürsün..ve hatta..güvertedeki yolcuları...
******************************************
4. boyutta ise gördüğün bu muhteşem tablonun mimarına bütün bunlara bakabilme şansını lütfettiği için şükredersiniz..
sonra denizin içindeki ekolojik doğayı balıkları,yosunları,kalamar, midye ve denizanalarını..görürsün..
<tabiiii denize fışkırtıp durduğumuz kanalizasyon ve forsept giderlerinden sağ kalanları olduysa>...!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
***********************************************
Sonra bulutların çok muntazam bir sistem içinde,karışmadan,dengesini yitirmeden,ağır ağır döngüsünü görürsünüz..ve bu dönüş esnasında neden ayağınızın altındaki yerin de kayıp gitmediğini ince ince düşünüp durursunuz..
Gökkubbede ne bir çatı..ne bir direk..,
bu galaksideki muhteşem perspektifi hayranlıkla
izlersiniz....
**************************************************
Bazen de balıkçı teknelerinin içindeki..Balıkçı Rüstem'i bile görürsünüz..
elinde çakısıyle istavritleri ayıklarken..
ya da tütün sararken..
************************************************** *
ve de ağlarını toplarken söylediği asiye yi bile duyarsınız belki..kimbilir...
!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

bu 4. boyut e*r*d*e*m*l*i*l*i*k...boyutudur..
saygı boyutu..sevgi boyutu..ve inanç boyutu...

**********************************ha şimdi amma uzatıp durdun ..altı üstü bir denizdir ve içindeki de 2 tekn e 3 martı.. !!!!!!!!!ne var bunda ....
derseniz eğer..
bu objektifinizin çapının..0.5 lerde kaldığının ayaksesleridir..
cehalet boyutudur..dikkat!!!ya da inatçı bir bencilliğin işareti....

çok derin sevgilerimle ..tüm şiiir ve edebiyat dostlarına ..4. boyut dileklerimle..
Nilgün Çakıcı-Bursa
Old 08-04-2006, 14:20   #13
NİLGÜN SEYMEN

 
İnceleme le soleil-Bursa 'ya bakış

sonsuzluğa gider gözlerim hiçkapanmamacasına uykusuz bir gecenin sabahında..
bir kahve molasına dönüşür umutlarım
ters çevrilen fincandaki telvede ararım bazen sorularımı..
bazen de magazin sayfalarının fal sütunlarında
delice bir huzurla çıkarım sokağa..
öylece beş para almadan yanıma..
vitrinlere takılır gözüm..
bazen plastik mankenlerin fildişi ve bukle bukle saçlarına..
seyyar satıcıların tezgahlarına bakarım uzun uzun sorular sorarak,,
heykelönündeki saatin 5.kakika benden önde gitmesine kızarım..
sönmeze girer rafları ararım.
çıkıştaki plakçının çaldığı ud-gitar-keman karışımı son desibel çalan şarkıya takılır aklım..
sonra tünelden çıkarak,geçerim karşıya..
çiçekçi rengarenk çiçeklerle dev bir buket yapmış bana uzatmakta..
gülümseyerek yürürüm yanından..
gimanın önündeki kafelerde çığlık çığlığa çalan tekno müzik..ve delice kahkahalar atan gençliğe bakarım..nalbantoğlundaki bluejeans butiklerini tek tek dolaşarak ana caddeye inerim önüme çıkan basamaklarla..
ortada seyyer bir kartpostal stantı..
mevlana nazım hikmet ne ararsan var bu tezgahta..
yanıbaşında da bijuteri satan bir işporta..
sol yanımda bırakarak geçiyorum ptt.den yukarı..
o rampadan yukarılarda anneannemden kalma bir ev var..
hem oraya bakacağım hem de içinde oturan kiracıyla muhabbet..
o sırada çalan cep telefonuyla dönüyorum geriye..
dönüşte de kent müzesinin yan aralığında gruplara ayrılmış gençler bağdaş kurmuş çimenlere gitar çalmakta............
ablam arıyor..kapıdayım hadi nerdesin diye..
böylece çekirge cd.ndeki yıkılan intamlara kadar planladığım bursa seyahatim son bulmakta..
neyse onu da gelecek sefere yazarım artık..
nilgün çakıcı/
bursa ya bakış..
Old 13-04-2006, 10:23   #14
NİLGÜN SEYMEN

 
Kitap MutluluĞa Daİr..

Pembe bir kazaktı,her ilmeğinde bahar..,
Kırmızı bir güldü,bahçemde açar..
YENİ DİKTİĞİM ERİK ağacında...,ufacık bir sürgündü..
camıma konan aç bir serçe..
ya da parkta; el ,.ele yürüyen 60'ında bir çiftin neşeli gülüşü..
Hayata dair,okuduğum bir umuttu,gazete manşetlerinde...
radyoda dinlediğim serin bir türküydü kekik kokan...
ya da otobüsü kaçırdığım bir günde -iyi ki! diyerek,yürüyüşümdü...

Annemin kucaklayışı oğlumun sıcaklığı
kızımın konuşmasıydı ..coşkıyla dolan
neydi mutluluk?..
kalabalık bir caddede yürürken ansızın..!çıkıp ortaya -sevgimi haykırmak..
ya da kapanarak bir odaya //ışıkları örtüp, perdeleri açmamak ve de içeri kimseyi almamak..

duvarlara yazmak ..ağaçlara kazımak,
parkta ağacın dallarına konan kuşlara anlatmaktır..
mutluluk..,
telefonun tuşlarında aramak,
ya da saatin akrep ve yelkovanında istediğin bir anda kalakalmak...
hangisi..
NİLGÜN ÇAKICI-BURSA
Old 13-04-2006, 18:18   #15
barısaydın34

 
Varsayılan

Evet gerçekten hangisi ...Elinize yüreginize saglık.
Old 15-04-2006, 09:33   #16
NİLGÜN SEYMEN

 
Soru

Bence MUTLULUK kavramını bir bütünün içinde aramak ve yorumlamak gerekir.
************************************************** ***
Tek kişilik bir mutluluk anlayışı bencillik ve de bizi sevenlere bize değer verenlere yapılmış ağır bir haksızlıktır..
************************************************** ***
Kaç kişi ile yaşamı paylaşıyorsak mutluluğu herbirinin eline eşit pay edemedikçe asla ve asla iç huzurunu yakalayamayız..
Bu demek oluyor ki verdiğin kadarını almaktasın..
Önce beyninde bir boy aynası kurgulayacaksın ve kendi perspektifine sık sık oradan bir göz atacaksın...!!
Örneğin bugün sevdiklerinle karşılaştığında içten bir gülümsemeyle kaç kez-MERHABA! ..dedin..
Ya da çocuğunun saçlarını okşayarak kaç kere -BENİM İÇİN VAZGEÇİLMEZSİN CANIM ..dedin..
Sevdiğin insanın tel. unun u çevirerek kaç kere -SENİ SEVİYORUM !dedin..
Kaç kere annene ,babana elinde bir buket çiçek ve kızarmış tavukla -BEN GELDİM!!!dedin..
Kaç kere can arkadaşının doğum gününü anımsayarak-İYİKİ DOĞDUN!!dedin
Kaç kere kırgın olduğun bir insanın yoluna çıkarak-UNUTALIM HEPSİNİ!!
diyebildin...
?????????????????????????????????????????????????? ?????????????
Boy aynasını önce kendimize tutalım..tıutalım ki bize yansıyan tüm davranışlar..,Bizden onlara yansıyanlardır..BUNU HATIRLAYALIM.
Ben mutluluğa böyle bakıyorum..
MUTLULUK DOLU GÜNLER DİLEKLERİMLE..
NİLGÜN .
Old 15-04-2006, 16:24   #17
NİLGÜN SEYMEN

 
İnceleme Edebİyat Dİlİ Üzerİne.

SN.Selahattin DUMAN14.nisan tarihli yazısında ///-biz şairlerin neden bir konunun
üzerine-- anlaşılmaz süslü cümleleri ardı ardına sıralayarak yürüdüğümüz konusunda ..bir atıfta bulunmuş..
o uzun yazısındaki yorum buydu bence..
ve ben -doğduğum andan beri şiirle haşır neşir olan biri olarak savunmamı yapıyorum..
*********************************
çünkü bizim.., kulak,sezgi ve gözlerimizle.., daha torpilli GENLERE sahip olduğumuza inanmaktayım,..ve bunun yolu,.. çok okumaktan,. çok izlemci olmaktan geçmekte..
ha birşey daha var.biz..her daim
elinden kalem düşmeyenler..
*******************************
derin bir kuyuya düşen bir çınar yaprağının ..
kuyunun dibine düştüğü an çıkardığı o incecik-- tık!!
sesini bile duyarız..
işte bu duyarlılık bundandır...
nil.
Old 15-04-2006, 17:15   #18
NİLGÜN SEYMEN

 
Varsayılan okul yıllarım..

Okul yolunda

hayallerim vardı ve tükenmemiş umutlarım..
sabahları uyandığımda
lavanta kokardı havlularım..
okul yolunda
ikiye örgülü ,belime uzanan ..uzun ve sarı saçlarımla
gülerdim yarınlara..
elimde kalın kitaplarım..
içime dokunmazdı böyle ayrılık şarkıları..
sevgi doluydum ben o yıllar...,

evimizin duvarlarını saran beyaz yasemin..
eğilerek selam ederdi..
her sabah o melenkoli kokusu ile. gelen geçene...
hep aynı saatte evden çıkardık,
mahallenin gazetecisiyle..
o upuzun merdivenleri bir solukta koşarak çıkardım..
ve yeşil caddesinde ışıl ışıldı o zamanlar tozpembe umutlarım..
ışıktan aydınlık bir yol olurdu adımlarım..
annemin kızarttığı patateslerin kokusu sokağın başına kadar gelirdi..
elime tutuştururdu babam aldığı taze ekmekleri..
çok gülerdik akşam yemeklerinde..
harfleri dizer kelime oyunları oynardık..
öyle özel kanallar falan da yoktu bugün olduğu gibi..
tek lüksümüz; sıcacık bir odada,.. duvarları sevgiyle örülü ve
her ilmeğinde huzur dokunmuş kırmızı şark halısının üzerinde oturarak..,
radyo dinlemekti..
her cumartesi uğurlugil ailesini dinlerdik..
bir de babamın 1956 da bursa çarşı yangınını anlatırdı..
deprem gibiydi derdi..herşey yerlebir..
umutlar enkaz ,..yarınlar enkaz..
o kötü geçitlerden sonra babam hep- bocaladığını !..söylerdi..
çok zengin değildik..
yoksul da..
hiç kimsede yokken ilk tv.bizdeydi..
ilklerin hepsini ben o evde yaşadım..
hafta sonları terasta barbüke yapardık..
hele kurban bayramı sabahları..
bir başkaydı o yıllar..

hayallerim vardı
ve de yorgun düşmemiş umutlarım..
sevgiden yana..............
nil.
Old 17-04-2006, 15:57   #19
ULZO

 
Varsayılan aslolan kendimiz

Mutluluk nedir ki ? İllede sevgi pıtırcıklığı yapmak mı ? Bence kendımızı iyi hissetmek oldugumuz gibi davranabilmektir. Çiçekler böcekler herkese aynı şekilde yansımaz. Kişi ancak kendi olabildiği sürece vardır ve mutludur. Yanlışlar toplumlara aittir. Kendimize ait doğrular vardır, uygulanbılırlıgı tartışılır. Herkes kendi yönünü secer ve kendı guzelını. önemlı olan ne kadarına sahip olabıelcegımız ve ne kadar yol alabılecegımız. Bence mutluluk kuralsız kaidesiz yaşamaktır. buda mümkün olamadıgına göre belkide mutluluk yok. Sadece geciçi anlık zevkler var.
Old 17-04-2006, 16:21   #20
NİLGÜN SEYMEN

 
Varsayılan

sn MUHALEFET...........!
Biliyorum benim burada yazdıklarım ne kadar doğru da olsa -bu yalnıştır diyeceksiniz..BEYAZA SİYAH.//-.SİYAHA BEYAZ..
Ben kurallar koyalım ve o kuralların çemberinde hapsolalım mı dedim..?
Bilakis kurallardan ,prangalardan nefret eden bir insanım..
terazi burcuyum.denge insanıyım.ama toplumsal yaşantılarımızda -ilişkileri koparmamız ve de ara vermememiz gereken bazı değerler var..
ben bazen salt ufak telefon görüşmeleriyle bazı ilişkileri geçiştirdiğimde karşımdakii insanı;..bana karşı DARGIN- görmekteyim..Annem gibi..
benim yoğun hayat tempomu anlamasını beklemek -bencillik oluyor..Bunu anladım sn ulzo..
sonra da yüzünü güldürmek için kırmızı güllere falan saldırıyorum..
işte ben kendi yanlışlarımdan yola çıkarak yazdım o yazıyı..
Etrafımızı kalın hatlarla çevirelim ve o sınırlarda sevelim mi dedim?..
sevgide sınır olmaz..
sevgi bir reflextir..o an içinden ne gelirse o dur...
ne zaman-ne mekan -ne kural -ne yasak TABU..tanır..
YAŞANMASI GEREKİYORSA yaşanır..
BİTMESİ GEREKİYORSA DA BİTER..
ama ölümle ama ayrılıkla..
ama biter..
Bir can arkadaşım bana şöyle demişti..
Metafizik kanunlarına aykırıdır..
herşeyin bir başlangıcı bir de sonu vardır..
yaşanır ve biter..
şu -biter..kelimesi kulağa hoş gelmiyor öyle değil mi..

hepinize ,bitmeyen ve tükenmeyen SEVGİLER..
dilerim..
nil.//bursa-17 nisan 2006/pt.
Old 17-04-2006, 16:33   #21
NİLGÜN SEYMEN

 
Varsayılan

Ayrıca sn.ulzo SAHİP OLUNABİLİRLİK TEN BAHSETMİŞSİNİZ..
sevgi iki kişilik bir kavramdır...bu unutulmamalı asla....
ve bu sevgide sahip olmak //-almak veya alınmak değil --salt paylaşım vardır..
Hani halk dilinde -bizim oğlana bir kız baktık ya işte onu aldık..denir ya..
işte bu mevzuat..
kim kimi alıyor ...kim kime sahip oluyor..
sadece ve sadece paylaşım olmalı..
geçen pazar derekızık köyünde bir dost meclisinde bu konuda 6 ya 3 yenik düştük..ve erkeklerin kadınları aldığını ve hayatlarına dahil ettiklerini kabullenmek zorunda bırakıldık....zorla!!!
istersen kabullenme..
yürüyerek dönmek vardı bursa'ya..!
Burası Türkiye ve sistem böyle işliyor..
bu konuda ne dersiniz sn ulzo?..
Old 17-04-2006, 17:19   #22
ULZO

 
Varsayılan Mualif olmak

Sanırım haklısınız ben muhalefetim. Sİzde iktidar. Çünkü çoğunluk sizin gibi düşünüyor.. Bense bu konularda ilelebet mualif olmaktan yanayım. İşin aslı hayatın pembe rengine taammülüm yok. Çünkü asal bir renk değildir. Kırmızı ve Beyazın karışımında doğmustur. Gerçekliliği yoktur bana göre.

Kız alma olayına gelınce siz kendı lehinıze bir oyda benden ekleyin.
Old 18-04-2006, 17:18   #23
NİLGÜN SEYMEN

 
Varsayılan

öyle görünüyor ki iktidar da muhalefet de sizsiniz..
ATAERKİL bir toplumda yaşamaktayız..
Benim ne haddime düşmüştür -fikir beyan etmek..
......Berdel adı altında kızların trampa edilerek- başlık kisvesi altında alınıp satıldığı bir toplulukta yaşamıyor muyuz?....
**********************************************
bizlerin burada konuşabilmesi bile bir mucizedir..
ben umutsuzum..
hem de çok..

***************
sizinle mutluluğu değil de mutsuzlukları tartışalım isterseniz..
ben kadınların periyodik aralıklarla kabul günlerine giderek ,pembe diziler izleyerek,elektronik eşyaları açıp kullanmak yerine üzerine danteller örten insanların çoğunluk teşkil ettiği bir gezegenden sesleniyorum ..ya siz!!
bu kadar emin konuştuğunuza göre kafanıza uygun başka bir galaksi falan keşfettiniz galiba..

sonsuz sevgiler..
nil.
Old 18-04-2006, 17:51   #24
NİLGÜN SEYMEN

 
Varsayılan

ayrıca benim yazılarımın ilk ve son paragraflarını okumayın sadece //önce iyice tamamını okuyun ve her neye karşıysanız..konuyu belirtin..ben eleştirilere hoşgörülü bir insanım ve düşüncelerimiz aynı olacak diye birşey yok ..
ama yazımın bazı satırlarında annemden bahsettim..ben ailelerimize karşı olan sorumluluklarımıza hafif bir dokunuşta bulundum..
kent yaşamının süratli akışı bizi buralara taşıdı..
bunun neresine itiraz edilebilir ki!!
nil.
Old 20-04-2006, 09:41   #25
NİLGÜN SEYMEN

 
İnceleme Makale kesmenin tedavisi var mı?

Bende bu hastalık bir buçuk yıl önce başladı..önce ramazan aylarında dini makaleleri yerlerde sürüklenmemesi gibi zarif bir koruma duygusu ile başladım.
sn .SÜLEYMAN ATEŞ'in mükemmel ötesi nezih yazılarını dosyalamak..!!ardından daha fazlası ...daha fazlası..!..derken işin içinden çıkamayacak halde //-tütün gibi- sardı bu makale kesme hastalığı..!!
Gazeteler benim elimden çıktıktan sonra..,Sakarya Muharebesi'ne uğramışcasına un ufak olup parçalanıyor..
Tabi bu işten en büyük şikayetçi ise <spor sayfalarının kadledilmesinden çılgına dönen > eşim ve oğlum oluyor..
..Demokrasilerde çareler tükenmez.............................!
-Sesleri kesilsin diye..onların gazetesini ayrı alıyorum..ve o gazeteyi asla katletmiyorum..evdeki kavgaların önünü kestim ama yine de benim çok ciddi tam teşekküllü bir psikyatr kliniğinde muayene olmam gerekliliği konusunda İDDALAR tükenmiş değil evde....?..
Ben de şunu söylüyorum..asıl hasta sizsiniz..onca emek ve efor sarfedilen o güzelim MAKALELER..!! hiç okunmadan//- görmezden gelinerek -çöpe atılır mı hiç..
Beni okuyan ilim irfan sahibi bir uzman varsa ..ya da aynı hastalığı paylaştığım birileri..paslaşalım lütfen..<SİZE BİR KOLİ MAKALE GÖNDEREBİLİRİM..>
Kimbilir belki aramızda -MAKALE KESENLER DERNEĞİ -falan da kurabiliriz..ne dersiniz?..
En azından bu bir psikolojik travma mıdır ?..
Tek beni mi buldu bu saplantı..?
Ben bu SORULARIMA.. acilen yanıt aramaktayım..
katılımlarınızı bekliyorum..!

******************************** sonsuz sevgiler..
nil./20.nisan.2006./perşembe
Old 26-04-2006, 13:18   #26
NİLGÜN SEYMEN

 
Önemli Bursa gündemi...

19.şubat 2006 'da sn .ERDOĞAN'IN açılışını yaptığı -Çevre yolunun Olay tv de merasimini izlemiştim ama geçen pz. bu yolun üzerinde yolalmak çok büyük bir gurur verdi bana..
Sizlere bu -Çevre yolu projesi konusunda bilgi vermek istedim.

************************************************** ******
1998'de proje üzerinde prosödürleri tamamlanan bu yatırım için..,350.mil.dolar finansman ayrıldı.
Bursa'nın ulaşım alterleri ve ticari geçiş merkezi olarak Ekonomisine vereceği artılar düşünülerek-- İstanbul-Bursa-Balıkesir-İzmir --transit ulaşım ağı üzerindeki bu yapılandırma,çevre yolu konumuyle ;hem kent trefiğini ferahlattı.., hem de..,sanayii ticari ve turistik ihtiyaçlara yanıt verdi..
BURSA//- TARİHİN OSMANLI kültürüne başkentlik yapmış yeşil coğrafyası ve sofistik mozaiğiyle ,kültürel turizmin //sempozyumların// tıp kongrelerinin-ULUDAĞ ÜNÜVERSİTESİ VE TIP FAKÜLTESİ platformlarında sağlık uygulamalarının uğrak yeridir.Ayrıca-KAYAK SPORLARININ Uludağ'daki imkanlarıyle ,kaplıcaları ile,yeşil alanları ile,eğitimdeki atakları ile..,
metropol bir ilimizdir Bursa..
ve bu bağlamda -ulaşım ağının ,sil baştan yapılandırılması, ciddi bir biçimde gerekiyordu..

Bu konuda emeği geçen teknograflar,bürokratlar,mühendisler ve mimarlar,müteahit firmalar büyük bir özveriyle zor koşullarda çalıştılar.
91.7 km uzunluğundaki bağlantı yolunun,çevre yolu ,Demirtaş viyadükleri,üst geçit ve kavşaklar gibi planlamalar yer almaktadır.
İzmir yolu üzerinde 480-518m.arasında iki tünel bulunmaktadır.
Ayrıca bu çevre yolu güzergahı üzerinde;
Bursa'yı diğer illeri bağlayacak olan ,250.m.duble yol çalışmaları başlatılacaktır.
Bu ulaşım alteri projesinin tamamı 2007 yılı sonuna kadar kadar sürdürülecektir.Bursa çevre yolu projesinin ilk temeli 1999'da atılmış olup,devlet yolu statüsü ile 19 şubatta hizmete açılmıştır.
Ayrıca Hşim İşcan'daki metro inşaatı olduğunu düşündüğüm kazılar bitince çıkacak tabloyu sabırsızlıkla beklemekteyim...
Emeği geçenlere binlerce teşekkürler..
GÜZEL ŞEYLER DE OLUYOR ÜLKEMİZDE..
Karamsar bakmamak gerekiyor..
sevgiler..
Nilgün SEYMEN-ÇAKICI//26.04.2006-14.13
Old 27-04-2006, 13:35   #27
NİLGÜN SEYMEN

 
Yeni Fikir Aileden birisi..!

Ben orta sonda Bursa Necatibey Kız Enstütüsü'nde okurken saçları beline kadar uzun örgülü ,başarılı bir öğrenciydim.İşte o yıllar İstanbul YILDIZ TEKNİK'de elektrik mühendisliğini kazanarak orada bir ev tutularak okuyan
amcaoğlu yalçın ın bana o yıllar yaptığı lojistik destek ve dayanışmayı asla unutamam.
Oyıllar her hafta HEY dergisi alır büyük bir keyifle de okurdum o zırvaları..
gençlik işte,yine o yıllara dönsem şimdi de görl alırdım hiç kuşkunuz olmasın..

Bendeki bu az gelişmişliğe ısrarla karşı koyan abiciğim her fırsatta beni tiyatroya panellere taşıdı.sergilere götürdü.
Ve beni -bilim ve teknik dergisine abone yaptı.
VE BANA HEY DERGİSİNİ YASAKLADI...!
Babamı ikna ederek kaydımı lisede kız lisesine aldırttı.
odama bir seyyer kütüphane çaktırttı.
15 günde bir ,okuluma gelip fransızca matematik ve edebiyat hocamla dialoglar geliştirdi.
Her gelişinde kucak dolusu kendi alıp okuduğu seçme kitapları önüme attı.
bana kitapları jelatinle kaplamayı öğretti.
Kitapların yan yüzlerine merkez kütüphanesindekiyiş gibi etiketler koymayı,
her hafta o kitaplara dokunmayı,hatta bazılarının altına okuduğum önemli pasajların altlarına çizikler atmayı da ondan kapmışımdır..
Bana çok emeği geçmiştir.Beni şiirle tanıştıran-nazım la atilla ilhan'ın şiirleriyle
tanıştıran da ilk o olmuştur.
Aynı günde Milliyet ve tercuman gz.yan yana koyarak okuyacak güzelliği ve ATATÜRK'ü de ondan öğrendim ben..
Bak kuzen derdi,Atatürk Cumhuriyet'i kurdu.Bu yol tektir.Sakın şaşma şaşırma..

iyi ki vardın yanımda o yıllar ve şimdi de sadece ayda yılda bir yüzünü görebilsem de ..iyiki varsın sevgili kuzen..
nilgün <seymen>çakıcı/bursa
27.04.2006/14.34
Old 29-04-2006, 19:10   #28
NİLGÜN SEYMEN

 
Önemli Sıfırın altındaki boyutlar..!

Anımsarsanız,bir yazımda 4.boyuttan bahsetmiştim..
Bugün de sıfırın altındaki boyutlardan sözetmek istiyorum..

1/- Hayatı böyle algılayan insanlar bencildir.egoları ve zevkleri için tüm değerleri tek hamlede yıkıp geçmekte hiçbir sakınca görmezler.
2/-Sadece -ben demeyi öğrenmişlerdir..Onların yaşamlarında -biz-e yer yoktur..Büyük bir olasılıkla da bu genetik bir hastalıktır onlarda..!
<<benim işim-benim evim-benim param-benim arabam..vs.vs.vs..>>
3/-Arada sırada çok yardımsever maskelelerine bürünseler de inanmayın..mutlaka onu planlayarak yola çıkılmıştır..uzun uzun bir mali bilanço hazırlamadan,karşılığını almadan asla vermeye yanaşmazlar..

Böyle insanların varlıklarından da ,dostlıklarından da,paralarından da uzak durmak in iyisidir..
Çünkü olmamaları olmalarından çok daha elzemdir..

sevgilerimle..
nilgün.29.04.2006/20.08
Old 07-05-2006, 18:02   #29
NİLGÜN SEYMEN

 
Önemli Sıfırın altındaki boyutlar 2-

Sıfırın altındaki boyutlar konusunda ..,birdiğer kategoriye giren karekterler de..,Güvenilmez olanlardır..

1/-Samimiyetlerine çok güvenerek, tüm sır ve yaşamsal detaylarınızı verirsiniz..
ama arkanızı döndüğünüz an sizi hiç olmadık insanlara satarlar..
Benim önerim bu tar insanlarla daima yüzünüz dönük olun..asla ve asla sırtınızı dönmeyin bunlara..

2/-Tüm yaşamınızı ona adadığınız en yakınızdakilerden biri bile olabilir bu insan..;bakışları mimikleri ve göz nüansları ile bile kendisini ele verirler.
Gülümseyişleri bile sahtekarcadır.Niçin yaşamınızda varolduğunu sürekli sorgulayıp durursunuz da yaşamınızdaki aktivitesini de sonlandıramazsınız..
Samimi değildirler.İçten değildirler.Sadık değildirler.Dürüst değildirler.

3/-İş çevresinde yanıbaşınızdaki masada da olabilirler..Geç gelişiniz ,kompütürünüz ,oturuşunuz,ilişkileriniz,ve hatta telefon görüşmeleriniz bile onun gülümseyen sinsi radarlarınca gözlem altındadırlar..
En küçük bir açık verdiğinizde üstüne atlarlar..sahip olduğunuz o masa ve makamın yerine bir başkasını aldırmak için..,

4/-Yanıbaşınızdaki evde oturan komşunuz da olabilir..,her sabah kapıda karşılaştığınız,size candan bir tebessümle,..
-günaydın ..der ama kapıyı kapattığı an
kendi haline döner..
duvara kulağını dayayarak özelinize girer..,evinize giren çıkanı gözler..

5/-Okul arkadaşınızdır..ya da asker arkadaşı..ya da kurslardan birinde karşınıza çıkıverir de bir anda tüm dünyanızı olağanüstü ipoteğine alır..
Ama maalesef dost değildirler..aman dikkat..!

************************************************** ******** BEN BU TÜR İNSANLARIN GERÇEKLERİ İLE NASIL AYIRD EDİLEBİLECEĞİ KONUSUNDA TEK BİR FORMÜL ÖNEREBİLİYORUM..
************************************************** ********
gözlerinin en derinlerine bakın..mimiklerine bakın../çünkü gözler asla yalan söylemezler..
************************************************** ********
Bu güzel pazar gününden Ve Güzel Bursamdan sonsuz sevgiler dilerim..

Nilgün Seymen.Ç.
Old 11-05-2006, 12:57   #30
NİLGÜN SEYMEN

 
Acil anneme..!

kollarında açtım dünyaya gözlerimi..
ilk temasıydı sevgin,yüreğime..,
ilk bakışıydı gözlerin..
ilk dokunuşuydu tenin.. yaşama...,.
güneş gibi sardın beni sıcaklığınla..
ne zaman içim acısa ve canım yansa..
sen koşardın ..birtek sen.., yanıma..
ne zaman tutkuyla bir umuda el atsam.
ya da ne zaman bir ulaşılmazla savaşsam..
umuda giden kavşakta...
sen koşardın yardımıma..
annem..güzellikler ülkesinin taçsız ecesi..
hayatımın tek yüceler yücesi..
bir gül kadar harkulade gülüşünle ..
kapıda karşılardın her gün..
bıkmadan usanmadan büyük bir sabırla dinlerdin..
seslenişlerimi..
ve hatta öyle mistik bir şeydi ki aramızdaki..
çoğu zaman ben seni arayamasam da..
sen yine de hissederdin başıma gelen herşeyi..
sesimin rengi değerdi yüreğine..
neyin var derken ya da bu da geçecek üzülme..
ya da başaracaksın ..inancını yitirme..
ben bana verdiğin bu güzelliklerle..
devam ederk yoluma..yıkıp geçtim engebeleri..
annem..varlığımın tek vazgeçilmezi..,.
sevmeyi ve affetmeyi senin yaşattığın o dev gibi dünyada
tanıdım ben..
en leziz tatlar senin mutfağındaydı..
bak hala damağımda durmakta pişirdiğin köpüklü kahvenin tadı..
sen nasıl bana hala daha ufacık bir çocuk gibi
bakmaktaysan..
ben de aynı öyleyim canım annem..
kabullenemem asla yaşındaki yetmişleri..,
seni çok seviyorum annem..
sensizliğe asla direnemem..ve
yokluğunu düşünemem..
aklıma her ateşin düştüğünde koşarcasına gelirim kapına, elimde o çok sevdiğin kırmızı güllerle..
iyi ki varsın canım annem..
kutlu olsun ...
için esenliklerle dolsun..
ve daha nice anneler gününde hep böyle yanımda kalmanı dilerim.,
ve nice seneler böyle yanımda,benimle birlikte..,
için yaşama sevinciyle dolsun..

Bu şiir annem,TÜRKAN SEYMEN'e ,tüm annelere ,ve benden özellikle bu şiiri rica eden
can arkadaşıma gitsin..
Nilgün seymen-çakıcı/11.05.2006/14.03/
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Nilgün'ün dizelerinden seçmeler........... NİLGÜN SEYMEN Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. 207 21-05-2008 08:51


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09646201 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.