Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Haricen ödeme yapılan icra dosyasındaki hacizleri kaldırmanın yolu nedir?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-08-2016, 16:18   #1
ncoban

 
Acil Haricen ödeme yapılan icra dosyasındaki hacizleri kaldırmanın yolu nedir?

İyigünler,
Müvekkillerimin yapmış olduğu kaza neticesinde aleylerine açılan tazminat davası sonuçlanmış olup karar her iki tarafça temyiz edilmiştir.Ancak bu arada davacı vekili dosyanın kesinleşmesini beklemeden alacak için icra takibi başlatmıştır.Neticede karşı taraf ile uzlaşma sağlanmış,borca karşılık 4 adet çek verilmiş ve çeklerin hepsi de alacaklı tarafından tahsil edilmiştir.Bu arada müvekkilim bu icra dosyası üzerinden taşınmazlarına haciz konulduğunu öğrenmiş,alacaklı vekili ile yapılan görüşmede hacizlerin kaldırılması için tarafımızdan tahsil harcı talep edilmiş olup harç,vekilin banka hesabına gönderilmiştir.Aradan 4 gün geçmiş olup karşı taraftan herhangi bir haber gelmemesi üzerine vekil aranmış,ulaşılamamış,daha sonra yanında çalışan avukat tarafıma dönüş yaparak avukatın müvekkili ile görüştüğünü,müvekkillerinin dosya kesinleşmeden hacizlerin kaldırılmasını istemediğini,bu sebeple hazicleri kaldırmayacaklarını ve bizim yatırdığımız tahsil harcını da-4 gün sonra ve bizim aramamız üzerine-iade edeceklerini belirtmiştir.
Sonuç olarak,dosya Yargıtay safhasında da bulunsa icra dosyasında müvekkilimin payına düşen borç ödenmiştir.Burda davacı vekilinin yapacağı işin icra dosyasını kapatarak,ilerde temyizden lehlerine bir karar gelmesi durumunda aradaki fark için yeniden takip başlatması gerektiği olduğunu düşünüyorum.
Borcu ödemiş olmamıza rağmen kaldırılmayan hacizler için borçlu taraf olarak ne yapabiliriz?Bu konuda bilgisi olan meslektaşlarımın yardımını bekliyorum.
Old 04-08-2016, 17:00   #2
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Sayın NÇOBAN ;

Haricen yapılan tahsilatların icra dosyasına bildirilmesi konusunda alacaklıya icra dosyasından müzekkere gönderebilirsiniz. Veya tahsilatları dosyaya bildirmesi ve haczi kaldırması aksi halde hakkında dava açılacağını ihtar edebilirsiniz. Tahsilatları yapan avukat olsaydı dosyaya bildirmemesi disiplin suçu oluştururdu. Ancak siz tahsilatları alacaklının yaptığını yazmışsınız. İhtarınıza rağmen tahsilatları dosyaya bildirmez ve haczi kaldırmazlarsa menfi tesbit davanızı açabilirsiniz.
Old 04-08-2016, 20:52   #3
ncoban

 
Varsayılan

cevabınız için tsk ederim eksik yazmışım tahsilatı avukat yaptı ben de sizin gibi düşünüyorum bildirmez ise hem baroya hem de savciliga şikayet etmeyi düşünüyorum zira Yargıtay bu durumu görevi kötüye kullanma kabul ediyor. menfi tespit davası benim de aklıma geldi ama borcu ödediğimiz için menfi tespit davası olup olmayacağı hususunda tam karara varmadim .
Old 04-08-2016, 20:57   #4
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Tahsilatları avukat yaptıysa işiniz kolay. Dediğiniz gibi baroya ve savcılığa şikayet edebilirsiniz. Ama önce icra dosyasından tahsilatları dosyaya bildirmesi için bir yazı(muhtıra) gönderin. Telefonla da şikayet edeceğinizi söyleyin. Sorununuzun çözüleceğini düşünüyorum. Bence menfi tesbit davası açabilirsiniz.
Old 04-08-2016, 21:15   #5
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

:arrow: AVUKATIN HARİCEN TAHSİL ETTİĞİ PARAYI İCRA DOSYASINA ZAMANINDA BİLDİRMEYEREK YAPILAN HACİZ İŞLEMİNDE FAZLA EŞYANIN HACİZ EDİLMESİNE SEBEBİYET VERDİĞİ.

TBB DİSİPLİN KURULU KARARI

Tarih - Esas No - Karar No Konu
T. 02.02.2007
E. 2006/440
K. 2007/33

* Mesleğe güveni sarsacak davranışta bulunması yasağı
(Av. K. m. 34; TBB Meslek Kuralları m. 3, 4, ve 43)


Şikayetçi 11.02.2005 tarihli şikayet dilekçesiyle, hakkında kira alacağı için yapılan icra takibi nedeniyle şikayetli avukata 1.800.000.000 TL ödeme yaparak makbuz aldığını, ancak tahsil edilen para icra dosyasına bildirilmediği için evindeki eşyalarının fazladan haczedildiğini, bu nedenle aynı miktarı ikinci kez ödemek zorunda kaldığını, maddi ve manevi olarak zarara uğradığını belirterek şikayetçi olmuştur.

Şikayetli avukat 21.03.2005 tarihli yazılı savunmasında; şikayet konusu iddiaların gerçek olmadığını, dosyanın Yargıtay’da bulunması nedeniyle haricen tahsil edilen miktarın dosyaya bildirilmediğini, mükerrer tahsilat olmadığını, alacağı karşılayacak kadar haciz yapıldığını, fazla mal haczi yapılmadığını, şikayetçinin iddiasının gerçekleri yansıtmadığını ve kötü niyetli olduğunu belirtmiş, Baro Yönetim Kurulu 08.02.2006 tarihli kararıyla soruşturmacının raporu doğrultusunda şikayetli avukat hakkında disiplin kovuşturması açılmasına yer olmadığına karar vermiştir.

Karara şikayetçi itiraz etmiştir. İtiraz üzerine Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu, şikayet konusunun mükerrer tahsilat ve zarara uğramış olmak değil, haricen tahsil edilen paranın icra dosyasına geç bildirilmesi olduğunu belirterek şikayetli avukatın Avukatlık Yasası’nın 34 ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3, 4, ve 43. maddelerini ihlal ettiği gerekçesiyle disiplin kovuşturması açılması gerektiğine karar vermiştir.

Baro Yönetim Kurulu 14.06.2006 tarihli kararıyla, şikayetli avukat N.Ç. hakkında Avukatlık Yasası’nın 34. ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3, 4. ve 43. maddelerine aykırı eylemi nedeniyle disiplin kovuşturması açılmasına karar vermiştir.

Baro Disiplin Kurulu, şikayetli avukatın 22.10.2004 tarihli alındı belgesi ile 1.800.000.000 TL parayı tahsil ettiği, ancak tahsil ettiği bu parayı 15.02.2005 tarihinde icra dosyasına bildirdiği gerekçesiyle Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3. maddesine aykırı davrandığı kanaati ile şikayetli avukatın uyarma cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir.

Karar taraflara ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na tebliğ edilmiş, karara şikayetli avukat itiraz etmiştir. Şikayetli itirazında, iş yoğunluğu nedeniyle avukatların bazı güçlükler yaşadığını, bundan avukatların sorumlu tutulmasının hakkaniyetle bağdaşmadığını belirterek hakkında verilen cezaya itiraz etmiştir.

Disiplin kovuşturmasına konu sorun; şikayetli avukatın görevini yaparken mesleğe olan güveni sarsacak bir davranışta bulunup bulunmadığına ilişkindir. Avukatlık Yasası’nın 34. maddesi gereğince avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliği’nce belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3. ve 4. maddelerinde; avukatın, mesleki çalışmasını kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürüteceği ve mesleğinin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorunda olduğu belirtilmiştir.

İncelenen olayda, şikayetli avukat her ne kadar icra dosyasının Yargıtay’da bulunması ve dosyanın dönüşünden haberinin geç olması nedeniyle haricen tahsil ettiği parayı dosyaya geç bildirmek zorunda kaldığını savunmuş ise de, paranın tahsil tarihinde dosyanın Yargıtay’da olup olmadığı belli olmadığı gibi, şikayetli avukatın en geç haciz tarihinde dosyaya bildirimde bulunması gerekirken bunu yapmayarak mesleğe olan güveni sarsacak davranışta bulunduğunun kabulü gerekir. Ayrıca, dosya kapsamından paranın icra dosyasına bildirilme tarihinin şikayet tarihinden sonra olduğu da anlaşılmaktadır.

Bu nedenlerle, şikayetlinin eylemi disiplin suçunu oluşturduğundan, Baro Disiplin Kurulu kararında hukuki isabetsizlik görülmemiş ve kararın onanması gerekmiştir.

Sonuç olarak; açıklanan nedenlerle, şikayetli avukatın itirazının reddiyle, Antalya Barosu Disiplin Kurulu’nun uyarma cezası verilmesine ilişkin kararının onanmasına oybirliğiyle karar verildi.
Old 04-08-2016, 21:18   #6
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Tarih - Esas No - Karar No Konu

T. 24.12.2005
E. 2005/342
K. 2005/436

* Haricen yapılan tahsilatın icra dosyasına bildirilmemesi
* Özen yükümlülüğüne aykırılık
* Doğruluk karinesi
(Av. K. m. 34; TBB Meslek Kuralları m. 4)


Yazdırmak için tıklayınız


Şikayetli avukat hakkında, “İstanbul (12). İcra Müdürlüğü’nün 2001/…. esas nolu dosyasında haricen yapılan tahsilatı icra dosyasına bildirmeyerek takibe devam ettiği, İstanbul (7). Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2002/…. esas sayılı dosyasında karşılıksız çek keşide etmek suçundan yargılanan şikayetçinin mahkumiyetine sebebiyet verdiği” iddiasıyla açılan disiplin kovuşturması sonucu, eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.



Şikayetli, şikayetçi borçlu hakkında İstanbul (12). İcra Müdürlüğü’nün 2001/…. esas sayılı dosyasından 27.11.2001 tarihinde 1.600.000.000 TL ana alacak olmak üzere, ceman 1.870.000.000 TL’lik takip başlattığını, takibin 29.11.2001 tarihinde kesinleştiğini, 30.04.2002 tarihinde 1.340.000.000 TL’lik haciz yapılıp yediemin olarak borçluya teslim edildiğini, 16.08.2002 tarihinde yeniden haciz yapılıp 1.495.000.000 TL’lik menkulün yediemine teslim edildiğini, 01.11.1002 tarihinde 2.000.000.000 TL’lik ek haciz yapılıp menkullerin borçluya yediemin olarak teslim edildiğini ve borçlu ile büro avukatlarından Av. Alev’in anlaşarak 500.000.000 TL peşin, bakiyesinin 10’ar günlük aralarla ödeme yapması gerekirken, 1’er ay ara ile 02.12.2002’de 500.000.000, 23.12.2002’de 500.000.000, 31.12.2002’de 500.000.000 ve 18.02.2003’de 250.000.000 TL olmak üzere toplam 2.350.000.000 TL aldıklarını, Borçlar Yasası’nın 84. maddesi uyarınca borçlunun yaptığı ödemelerden ferilerini mahsup edip takibe devam ettiklerini, 6.500.000.000 TL’ye ulaşan borç sebebiyle 03.03.2003 tarihli haciz talimatında alacak miktarını 4.843.000.000 TL olarak bildirdiklerini, karşılıksız çek ile ilgili davada alacağı tamamen tahsil edemediklerinden mahkumiyet kararı çıkmış olduğunu belirtmiş, suçsuz olduğunu savunmuştur.



İncelenen dosya kapsamından 30.04.2002 tarihli haciz tutanağında borcun 2.900.000.000 TL ve 03.03.2003 tarihli tutanakta 4.843.000.000 TL olarak bildirilmiş olması karşısında, en son 18.02.2003 tarihine kadar yapılan 2.350.000.000 TL tahsilatın dosyaya bildirilmediği açıktır. Kaldı ki, takip dayanağı çeke reeskont faiz talep edilmiş ve 03.03.2003 tarihine kadar hiç bir tahsilat yapılmamış olması halinde dahi, dosya alacağının 3.800.000.000 TL civarında olacağı tartışmasızdır.



Avukatlık Yasası m. 34, “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdür.”



Alacağa mahsuben haricen yapılan kısmi tahsilattan kalan borcun borçlu tarafından ödenmemesi üzerine, icra takibine kalan yerden devam edilmesi halinde, dosyadaki hesabın doğru yapılabilmesi, borçlunun sorumlu tutulacağı kalan borç miktarının uygun biçimde belirlenmesi, borçlunun gereğinden fazla harç ve faiz ödememesi, borca yeter haciz yapılabilmesi için, kısmi tahsilatın hangi tarihte yapıldığının ve kalan miktarının ne olduğunun dosyaya bildirilmesi gerekir.



Avukatlık, “doğruluk karinesi”nden yararlanan mesleklerdendir. Kişilerin bu mesleğin mensuplarına inançları asıldır. Bu nedenle, avukatların, kolektif inanca ters düşecek ve bu inancı sarsacak davranışlardan dikkatle kaçınmaları gerekir.



Avukat bir hukuk adamıdır, ayrıca yargı erkinin de bir öğesidir. Yaptığı hizmet kamu hizmetidir. İşini sürdürürken dürüst, açık, kendisine duyulan güvene layık olmalıdır.



Avukat, taşıdığı unvanın ve mesleğe güvenin gereği olarak, haricen yapılan tahsilatı dosyaya bildirmek ve borçluyu yasal yükümlülüklerinin dışında onu rahatsız edecek davranışlardan özenle kaçınmak zorundadır.



Bu sebeplerle haricen yapılan tahsilat icra dosyasına geciktirilmeksizin bildirilmeli ve bakiye borç kalmış ise o miktar üzerinden hacze devam edilmelidir.



Şikayetli avukatın haricen yaptığı tahsilatı icra dosyasına bildirmeyerek, dosyadaki alacak miktarının tamamı üzerinden haciz işlemine devam etmiş olmasından ibaret eylemi Avukatlık Yasası’nın 34., TBB Meslek Kuralları’nın 4. maddeleri hükmü uyarınca “özen” ve “doğruluk” ilkesine aykırı olması sebebiyle eylem disiplin suçu oluşturduğundan, Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan hukuksal değerlendirme isabetli bulunmuş ve kararın onanması gerekmiştir.



Sonuç olarak, şikayetli avukatın itirazının reddine, İstanbul Barosu Disiplin Kurulu’nun “kınama cezası” verilmesine ilişkin kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi.
Old 04-08-2016, 21:23   #7
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

TBB DİSİPLİN KURULU KARARI

Tarih - Esas No - Karar No Konu

T. 20.08.2013
E. E.2013/104
K. K.2013/596



Şikayetli avukatın, haricen yaptığı tahsilâtı icra dosyasına bildirmeyerek, dosyadaki alacak miktarının tamamı üzerinden haciz işlemine devam etmiş olmasından ibaret eylemi disiplin suçu oluşturmaktadır.

( 1136 sayılı Av.Y. m. 34, 134 ; TBB Meslek Kuralları 3, 4 )



Yazdırmak için tıklayınız









Şikâyetli avukat hakkında, … İcra Müdürlüğü’nün 2007/15463 ve 2007/13460 Esas sayılı dosyalarında haricen yapılan ödemelerin icra dosyasına bildirilmeyerek takibe devam olunduğu ve fazla tahsilât yapıldığı, gerçek kalan borç üzerinden değil daha fazla bildirimde bulunmak suretiyle Avukatlık Yasası 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. Maddelere aykırı davrandığı iddiasıyla açılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülmeyerek disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Şikâyetli avukat savunmalarında özetle; … İcra Müdürlüğü’nün 2007/13460 Esas sayılı dosyasının infaz edilmiş olup, 491.99 TL olan fazla tahsilâtın icra memurunun yanlış hesaplamasından kaynaklandığını ve istendiğinde dosyaya iade edildiğini, bürolarına ait telefondan gönderildiği bildirilen hesap tablosu başlıklı yazının kendilerine ait olmadığını, … İcra Müdürlüğü’nün 2007/15643 Esas sayılı dosyasında alacak olmasına karşın takibe devam etmediğini, yaptığı haricen tahsilatları dosyasına bildirerek harçları ödediğini, yanında Ali isimli bir avukat çalışmadığını, suçsuz olduğunu savunmuştur.

İncelenen dosya kapsamından; … İcra Müdürlüğü’nün 2007/15463 Esas sayılı dosyasına 20.03.2009 günlü beyanla 22.04.2008 tarihli makbuz karşılığı 1.250.00 YTL, 20.5.2008 tarihli makbuz karşılığı 1.000.00 YTL ve 21.06.2008 tarihli 4.014.00 YTL’lik mal iadesi şeklinde haricen tahsilât yapıldığının bildirilmesine karşın, haricen yapılan tahsilâtlar dosyaya bildirilmeksizin 27.11.2008, 13.01.2009 tarihli haciz ve muhafaza işlemleri yapıldığı, … İcra Müdürlüğü’nün 2007/13460 Esas sayılı dosyasında 01.09.2008 tarihli beyanla 22.10.2007 tarihinde makbuz karşılığı 1.800.00 YTL, 22.10.2007 tarihinde banka havalesi ile 200.00 YTL, 06.12.2007 tarihinde makbuz karşılığı 2.000.00 YTL, 17.01.2008 tarihinde makbuz karşılığı 400.00 YTL, 04.06.2008 tarihinde makbuz karşılığı 1.000.00 YTL, alındığının beyan edilmesine karşın 22.10.2007, 06.11.2007, 03.12.2007, 16.05.2008 tarihlerinde haricen yapılan tahsilatlar dosyaya bildirilmeksizin haciz ve muhafaza işlemleri iden haciz işlemleri yapıldığı, bankalara ve tapuya yazılan haciz müzekkerelerinin tümünde asıl alacak üzerinden bildirimde bulunulduğu, … İcra Müdürlüğü’nün 2008/640 TL dosyasında Avukat A.D. tarafından Şikayetçiden taahhüt alındığı, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 08.04.2010 gün ve 2009/64 Esas, 2010/397 Karar sayılı dosyasında … İcra Müdürlüğü’nün 2007/15463 Esas sayılı dosyasında 06.11.2007 tarihi itibarıyla 6.264.83 TL ödeme yapıldığından menfi tespit isteminin kabulü ile takibin iptaline ve fazla alınan 543.36 TL’nin iadesine karar verildiği görülmektedir.

Avukatlık Yasası’nın madde 34, “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliği’nce belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.”

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları madde 3, “Avukat, mesleki çalışmasını kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür. madde 4 gereğince de “Avukat, mesleğinin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.”

Avukatlık Yasası madde 2, “Avukatlığın amacı; hukuki münasebetlerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlamaktır. Avukat bu amaçla hukuki bilgi ve tecrübelerini adalet hizmetine ve kişilerin yararlanmasına tahsis eder.” hükümlerini amirdir.

Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu’nun birçok kararında belirtildiği üzere, “dosyadaki hesabın doğru yapılabilmesi, borçlunun sorumlu tutulacağı kalan borç miktarının uygun biçimde belirlenmesi, borçlunun gereğinden fazla harç ve faiz ödememesi için, kısmi tahsilâtın hangi tarihte yapıldığının ve miktarının ne olduğunun takip dosyasına doğru olarak bildirilmesi ve kalan borç üzerinden takibe devam edilmesi ” gerekmektedir.

Yukarıdaki yasal mevzuat gereğince avukatın hukuk kurallarına uygun davranması esastır. Avukatın yasa kurallarına aykırı davranarak başkalarının zarara uğramasına neden olması başlı başına kusurlu bir harekettir. Şikâyetli avukat haricen yaptığı tahsilâtı icra dosyasına bildirmeyerek şikâyetçinin fazla faiz ödenmesine neden olmuştur.

Avukatın haricen tahsil ettiği parayı icra dosyasına gecikmeden bildirmesi esas olmakla birlikte, disiplin kovuşturması bakımından asıl sorun, tahsil edilen para dosyaya bildirilmediği için alacağın tahsil edilen kısmını da içerecek şekilde borçlu hakkında haciz işlemi yapılarak borçluya zarar verilmiş olmasıdır. Bu davranış aynı zamanda görevi kötüye kullanma anlamında suçtur. Bu bakımdan cezalandırılan eylem, geç bildirme değil, bildirmeme sonucu borçlu hakkında yapılan haksız haciz vb. işlemlerdir.

Şikayetli avukatın, haricen yaptığı tahsilâtı icra dosyasına bildirmeyerek, dosyadaki alacak miktarının tamamı üzerinden haciz işlemine devam etmiş olmasından ibaret eylemi disiplin suçu oluşturduğundan, Baro Disiplin Kurulu’nun disiplin cezası verilmesine yer olmadığına ilişkin yaptığı hukuksal değerlendirme isabetli olmamakla Şikayetçi itirazının kabulü ile suretiyle Avukatlık Yasası 2, 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddeler uyarınca disiplin cezası tayini gerekmiştir.

Sonuç olarak Şikâyetçi İ.E.’ın itirazının kabulü ile …Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 12.11.2012 gün ve 2012/D.69 Esas, 2013/594 Karar sayılı kararının KALDIRILARAK, Şikâyetli Avukat H.Ş.’in KINAMA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, oybirliği ile karar verildi.
Old 05-08-2016, 13:56   #8
ncoban

 
Varsayılan

Yardımlarınız için çok teşekkür ederim.Meslektaşım artık telefonlarıma da çıkmıyor.Eh şeriatın kestiği parmak acıma diyecek herkalde bundan sonra.İyi günler.
Old 05-08-2016, 14:02   #9
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

İcra dosyasından göndereceğiniz muhtıraya baroya ve savcılığa başvurma hakkınızı hatırlatırsanız aklı başına gelecektir. Buna rağmen tahsilatlaro dosyaya bildirmez ve haczi kaldırmazsa sizin de şikayet etmekten ve dava açmaktan başka çareniz kalmaz. .KOLAY GELSİN.
Old 05-08-2016, 15:14   #10
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Telefonlarınıza çıkmıyorsa onu şikayet etmek zorunda kalacağınızı sms ile iletin.KOLAY GELSİN.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
haricen yapılan ödemelerin icra dosyasına bildirilmemesi furugferruhzad Meslektaşların Soruları 5 28-04-2011 11:23
ilamlı icra da haricen ödeme temyiz evo09 Meslektaşların Soruları 1 15-12-2010 13:05
haricen ödemenin icra dosyasına bildirilmemesi ve sonradan yapılan haciz wastelander67 Meslektaşların Soruları 5 04-10-2010 14:33
icra takibi sonrası yapılan haricen ödeme koray ersal Meslektaşların Soruları 3 09-09-2009 16:33
Tahliye talepli icra takibinde haricen ödeme hukukcu15 Meslektaşların Soruları 2 28-03-2008 14:22


THS Sunucusu bu sayfayı 0,16502595 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.