|
Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin] |
27-10-2006, 14:42 | #1 |
|
Avukatlar 'duvara karşı'
İzmir Adliyesi'nde 'kafetarya duvarı' kavgası... Hâkim ve savcılar ile avukatları birbirinden ayıran duvar mahkemelik oldu. Avukatlar, 'Yargıda eşitlik varsa duvar yıkılmalı' diyor
İzmir Adliyesi'nin birinci katında bulunan kafeteryadaki hâkim ve savcılar ile avukatları ayıran duvar mahkemelik oldu. Söz konusu duvarın yıkılması için Adalet Bakanlığı'na yaptıkları başvuru reddedilen avukatlar Murat Fatih Ülkü, Senih Özay, Cem Nemutlu, Eren İlhan Güney bu kez de İzmir İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Dava hakkında bilgi veren avukatlardan Ülkü, "Girişler ortak olmasına rağmen hâkim ve savcı salonu olarak kullanılan bölüme avukatların girmesi engelleniyor. Derdimiz, hâkim ve savcılara ayrılan bölümde çay içip tost yemek değil, adliyelerde avukatların dışlanmışlığının önüne geçilmesi için başlangıç yapmak" dedi. Kendileri için duvarın sembolik anlamı olduğunu belirten Ülkü, şöyle devam etti: "Türkiye'de bir yargı reformundan, söz ediyorsak, bunu sadece yasaları değiştirerek sağlayamayız. Öncelikle yargıç ve savcıların yurttaşlarla önce de kendi meslektaşları olan avukatlarla kucaklaşmaları gerekmektedir. Bu kucaklaşma da duvarları kaldırarak olabilir." Baro başkanı da tepkili İzmir Barosu Başkanı Nevzat Erdemir de açılan davayı meslektaşlarının takdiri olarak değerlendirdiklerini belirterek "Yargıç da savcı da avukat da yargının unsurlarıdır. Eşitliği savunmak doğrudur. Dava açmak bir yöntemdir ama eşitlik, ancak yasal düzenlemeler yoluyla sağlanabilir" dedi. http://www.milliyet.com/2006/10/27/yasam/axyas01.html |
27-10-2006, 19:19 | #2 |
|
herkese hak ettiği değeri vermek gerek. ama maalesef ki, bazıları, kendilerini küçük dağları yarattım havasında... hani o kürsü yokmu; arkasına geçince....diğerleri kul! yapılan mesleği sindirebilmekle alakalı. demek ki bazılarının karakteri bu mesleği kaldıramyacak kadar hafif.. başka yoruma ne hacet.
|
27-10-2006, 21:02 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Bence buradaki tartışma daha ziyade haberin içindeki "yargıç ve savcıların yurttaşlarla önce de kendi meslektaşları olan avukatlarla kucaklaşmaları gerekmektedir" ifadesinde düğümleniyor. Tek başına bir slogan olarak çok güzel ama pratikte uygulanabilirliği kolay mı, bunu da kendimizi hakim ve savcı meslektaşların yerine koyarak yanıtlamamız gerek. Kendi kendimizi yargılayabileceğimiz küçük bir örnek: Haberdeki duvarı kaldırdınız, restoranları birleştirdiniz. Davacı vekili olarak duruşmadan çıkıp, o restorana yemek yemeğe gittiniz ve hakimi, davalı vekili ile aynı masada sohbet edip yemek yerken gördünüz. Aklınıza hiçbir soru işareti gelmeyecek mi? Hayır gelmez diyorsanız, sizi tebrik ediyorum ama herkesin sizin gibi düşünmeyeceğini de sanırım kabul edersiniz. Dolayısıyla bu "kucaklaşma" ve bundan kaynaklanan önyargıları yıkmak hiç kolay değil. Haberi (ve duvarı) bir de bu açıdan değerlendirmek gerek bence. |
27-10-2006, 21:19 | #4 |
|
Alanya Adliyesinde de durum farklı değil. Hakim ve savcılar için bir bölüm ayrılmış. Diğer kısımda da adliye personeli, avukatlar ve adliye personeli olmamakla birlikte adliye ile içli - dışlı hale gelen ticari araç sahipleri var...
Tabiki bu duruma tüm hakim ve savcıların onay verdiğini söylemek mümkün değil. Bir-iki tane işgüzarın elinden çıkan bir durum bu. |
27-10-2006, 22:10 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Böyle bir durumla karşılaşınca ne yazık ki akla olumlu düşünceler gelmiyor.Ülkemizde bakılmakta olan bir davada iddia makamı olan savcı ile karar makamı olan hakimin duruşma bittikten sonra birlikte okey oynamaya gittiğine bile rastlanıyor.Sizce bu durumda sağlıklı kararlar alınabildiğine inanmak mümkün mü? Savcının yerinde bir avukat ta olsa aynı soru aklımıza gelecektir.Halk nezdinde hakimler 1.sınıf vatandaş olarak görülebiliyor ve hakimlerin halkın içinde olmadığından, insanlara soğuk baktıklarından şikayet edilir. Eğer bu duvar sağlıklı karar almak için yapılmış bir önlemse (ki başka yollar da denenebilir ) ben bu çıkışın medyatik olduğuna inanıyorum.Ancak yargıç ve hakimlerin toplumdan uzak oldukları da açık bir gerçek.. saygılar.. |
28-10-2006, 11:43 | #6 |
|
sayın admine yürekten katılıyorum
|
28-10-2006, 22:10 | #7 |
|
Kudüs'te görevlendirilen bir gazeteci, Ağlama Duvarı'nın önünden her geçisinde, yaşlı bir Musevî'nin orada öyle durup dua ettiğini fark etmiş. Bir hafta, iki hafta... sonunda adamla bir röportaj yapmaya karar vermiş. İzin alıp teybini açmış, sormuş adama:
- Adınız? - David. Polonya Yahudisiyim. Yaşım 65. Smalla'da bir manav dükkânım var. Evliyim. Iki çocuğum Tel Aviv'de bir çiçek serasında çalışıyor. - Sizi her gün burada, Ağlama Duvarı'nın önünde, dua ederken görüyorum. - Evet, her sabah dükkâni açmadan buraya gelirim. Dünya barışı ve insanların kardeşliği için dua ederim. Öğle tatilinde bu sefer insanların mutluluğu, acıların sona ermesi için Yaradan'a yalvarırım. Akşam da, eve dönerken, bu kez dürüst ve iyi insanlarin esenliği için dua ederim. Cumartesi günümü de burada, yine dua ederek geçiririm. - Ne güzel! Kaç senedir bunu sürdürüyorsunuz? - Israil'e göçtügümden beri, yani 40 yılı geçti. Gazeteci çok etkilenmiş, heyecanla sormuş: - 40 yıldır her gün dua ediyorsunuz. 40 yıldır yılmadınız. Bugün nasıl bir duygu içindesiniz, neler hissediyorsunuz? Uzun uzun iç geçirmiş yaşlı Musevî; sonra bezgin bir sesle cevap vermiş: - Vallahi artik bilemiyorum, demiş. Içimde, sanki duvara konuşuyormuşum gibi bir his var... |
29-10-2006, 00:49 | #8 |
|
Avukatlar 'duvara karşı'
Benim Ankara'da hakim arkadaşlarım var. okuldan. Ben onların ziyaretine gitmiyorum.. Sizin düşündüğünüz eleştiriler nedeni ile. Ama benim davalarıma bakıyorlar ve bakmak zorundalar. Davaya bakarken beni tnımıyorlar mı? Tabiiki tanıyorlar. Ama hiç torpillerini görmedim. zarar gördüğüm oldu.
Bu insanalr benim öğrencilik arkadaşım. Neden bu insanlarla oturup mangal yakmayayaım? Dava başkasının. Kaldı ki bu insanlar dava benim olsa bile gerekli kararı verip "muzo ihtiyacın varsa borç vereyim" diyebilecek insanlardır. Kendi korkularımızı yaratmayalım. Dağlar insanı korkutmaz. insanlar yalnızlıktan ve zorluktan korktuğu için dağlardan korkar. Onun için de DAĞLARI KORKU BEKLER. İlgisiz ama Nazım'dan bir iki mısra geldi aklıma : Biliyordu ki İzmir'li Ali onbaşı tavşan korktuğu için kaçmaz kaçtığı için korkar bizim korkumuz yok. her yerde ve her zaman varız ne altta ne üstteyiz ama her koşulda varız herkes kendi yanlışının peşine düşsün ve düzeltsin Saygılar |
29-10-2006, 19:06 | #9 |
|
İşini son derece düzgün yaptığı, bir o kadar da sağlam karakterli olduğu için her ne durumda görülürse görülsün, kimsenin aklına hiç bir şey gelmeyecek hakimlerimizin çoğalması umuduyla... (Şu an kendimi bir yokladım, ilk anda aklıma 3 hakim geldi.)
Saygılarımla. |
29-10-2006, 21:15 | #10 |
|
Bende gördüğümde biraz garipsemiştim açıkcası. Uygursuz olmuş kişilere üstünlük tanımak yanlış üstün olan hukuk.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Avukatlar Günü | Av. Hulusi Metin | Hukuk Sohbetleri | 5 | 05-04-2020 13:41 |
Bağlı Çalışan Avukatlar | Adli Tip | Konumuz : Hukukçular | 62 | 14-06-2016 14:50 |
Avukatlar Sendikası | Av. Hacı Ali Özhan | Hukuk Sohbetleri | 18 | 05-04-2010 17:04 |
Stajer Avukatlar | cigdem | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 27-02-2002 20:20 |
Avukatlar Cevaplamasın | O.Küçük | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 27-02-2002 17:09 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |